DiLaRa_I NuR
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 27 Eyl 2009
- Mesajlar
- 2,576
- Tepki puanı
- 4
- Puanları
- 0
- Yaş
- 46
Tecrübe Edilmiş 23 Madde Ile Aile Hayatina Neşter Vurmak...
Aşağıda okuyacağımız konuları, özetledik, kullanılır hale sokmaya çalıştık ve evli kardeşlerimizin evlilik hayatına saadet getirmesine sebep olacağına da inandık ve kaleme sarıldık. Her bir konuyu ele alıp, karı-koca ortamında karşılıklı konuşarak benimser isek, inanıyoruz ki aile hayatımızda çok şeylerin değişti-ğine şahit oluruz.
Öyle ise buyurun, afiyet olsun, şifa olsun:
1. Evlilik, iki ayrı hayatın, iki ayrı hayat kalarak, tek bir hayat oluşudur. İletişim, paylaşım, sevgi takasları işte o zaman gerçek-leşir.
2. Eşiniz kızgınken siz sakin olun. Biriniz ateşken, diğeriniz su olun. İnatlaşmaya gerek yoktur. Dediğim dedik mantığını kovun aile hayatınızdan.
3. Eşinizi katiyen başkalarının eşleriyle kıyaslamayın. Kıyas-lamanız gerekirse, eşinizi, yine kendisiyle kıyaslayın. Eşinizin bir önceki hali ile bir sonraki halini kıyas edin ve değer verin.
4. Unutmayınız ki kırıcı sözler ve davranışlar, kalıcı izler bı-rakır.
5. Hanımınızın, anneniz gibi olmasını beklemeyin.
6. Kocalar, ateş gibidir. İlgilenmediğinizde sönerler. Aynı şey hanımlar için de geçerlidir.
7. İşiniz için nasıl çalışıyorsanız, evliliğinizin saadetli geçmesi için de çalışın. Kaderinize havale etmenin hiçbir getirisi yoktur.
8. Evlilik hayatında kaçmak ve vazgeçmek tehlike işaretidir. Onların yerine iletişim kurmak için çaba sarf edin.
9. Herkesin içinde birbirinizi eleştirip, tartışmayın.
10. Daima evlilik yemininizi hatırlayın: Sev, say ve bağrına bas.
11. Evlilikler bahçeye benzer. İlgilenirseniz serpilir, gelişir. İhmal ederseniz solar ve ölür.
12. Eşinizi sinirlendiren şeyleri anlamaya çalışın.
13. Başarılı evlilik aynı kişiye birkaç kez âşık olmayı gerektirir. Sevgi kelimesini çok kullanın.
14. Suçlamalar genellikle geri teper ve hiçbir getirisi olmaz, bunu unutmayınız.
15. Evlilik hayatında açıklamalar, mazeretlerden daha iyi, daha ikna edicidir.
16. Birbirlerinizin huylarına saygı gösterin.
17. Eşinize, sizin değil, onun beğeneceği hediyeler almaya çalışın.
18. Yalan konuşmak, iyi bir evliliğin en kötü düşmanıdır.
19. Kabul edin, savunmaya geçmeyin.
20. Günün sonunda eşinize zaman ayırmayı ihmal etmeyin.
21. Unutmayınız, eşiniz te-mizlikçi değil, hayat arkadaşınız-dır.
22. Eşinizin geçmişi geçmiş-tir, geleceğiniz ise sizin geleceği-nizdir.
23. Evlilikler değil, insanlar başarısız olur.
Şimdi İse İki Tarafın Üze-rine Düşen Katma Değer Va-zifelerine Bakalım:
2007 yılı ile alakalı istatistiki bilgiler hayli dikkat çe-kicidir.
Üniversite mezunu olup, ev-lenenlerin bir seneyi doldurma-dan boşananları yüzde yirmi beşe çıkmıştır. Yani yüz evlinin 25 ta-nesi bir seneye varmadan boşan-maktadır. Ve 2007 yılında ülke ge-nelinde boşanan çift sayısı ise 154 bindir. Hayret ettiniz değil mi? Öyle ise şimdi siz hanım kardeş-lerime diyeceklerimi, bir kardeş nasihati olarak kabul ediniz lütfen. Her ne kadar sizlere 23 adet maddeyi söylerken, âdeta emre-der gibi veya şahsımızı ihmal edip de sadece size söylemiş gibi ol-sam da, o mesajın gereğidir. Ku-sura bakmayınız.
Hanım kardeşlerim! Allah, kadınları sevilmeye elverişli ola-rak yaratmıştır. Bunun için:
1. Konuştukça kocalarını duygulandırıp onlara hayat ver-meleri için seslerini ince ve cazi-beli yaratmıştır.
2. Dokundukça haz duyul-ması için tenlerini duygusal, tüy-süz ve yumuşak yaratmıştır.
3. Eşlerine güç ve heyecan verebilmeleri için cinsel duygula-rını daha güçlü, daha duyarlı ya-ratmıştır.
4. Kendilerini devamlı genç ve daha güzel ve daha ilginç gös-termeleri için, erkeklere haram kılınan ipek ve altın, kadınlara he-lal kılınmıştır.
5. Çeşitli ziynetlerle süsle-nerek kocalarına daha çok sevil-melerini, ibadet yapmış gibi kabul etmiştir.
6. Sevgili Peygamberimiz: “Kocana hizmetin sadakadır.” bu-yurmuştur.
7. İnsanın ihtiyaçlarını, en faz-la tatmin eden şey, kalbe karşılık başka bir kalbin bulunmasıdır. Böyle olunca iki taraf sevgilerini takas etmeli, gözler, kalpler ve canlar eşlere çevrilmelidir.
8. Evlilik, vererek alma sana-tıdır. İşte sizlerin, kocalarınıza neleri vereceğinizi, nasıl verece-ğinizi özetledik.
Belki şu anda bana kızıyor olabilirsiniz. Tek ta-raflı olmaz bu iş diyebilirsiniz… Doğru, bende size katılıyorum. Ama bu mesaj madalyonun bir ta-rafını oluşturuyor. Merak etme-yin, madalyonun öbür tarafında ise biz erkekler varız. Bakalım ge-lecek ay, bizim hissemize neler düşecek. Siz bu ayki denilenleri bir daha, bir daha okuyun. Amel etmek niyeti ile okuyun ve ge-reğini yapın. Kazancınız çok olur. Bizlere de dua edin. Kocalarınızın çok ağır şartlar içinde mücadele ettiğini kavramaya çalışın. Gözleri başta olmak üzere, diğer duyu organlarını sizin varlığınız sebebi ve ilahi uyarı gereği kirletmedik-lerine bir daha inanın. Ahirette ve cennette beraber olmayı hedef-lediğiniz beylerinize fedakârlığı-nızı ziyadeleştirin.
Yolunuz açık olsun, kalbiniz imanla dolsun, yüzünüz ak ve pak olarak yüce Rabbimizi cennetten temaşa edenlerin kervanında ol-manız dileği ile hepinizi O'na ema-net ediyorum.
Selman Yiğit
Evlenecek kızlara tavsiyeler
Erkek için de, kadın için de iyi geçinmek, fedakârlık ve sabır ister. (Külfetsiz nimet olmaz) buyurmuşlardır.
İyi geçinmek için, sıkıntılara katlanmak ve her zaman kendini haklı görmemek gerekir. Ben haklıyım demek geçimsizliğe yol açar.
Tecrübeli ve Müslüman bir annenin, asırlar önce kızına verdiği bir öğüt:
Doğup büyüdüğün, senelerce yaşadığın bir yuvadan çıkarak, yabancı bir yere gidecek, huyunu, suyunu bilmediğin bir insanla yaşayacaksın.
Sen ona yer ol ki, o sana gök olsun.
Sen ona ev ol ki, o da evin direği olsun.
Sen ona cariye ol ki, o da sana köle olsun.
Ona sıkıntı verme ki sevgisini azaltmasın.
Ondan uzak kalma ki, seni unutmasın!
Onun gözünü, burnunu ve kulağını koruyasın ki, gözü senden başkasını görmesin, senden başkasının kokusunu almasın ve senden hep güzel şeyler işitsin.
Evinde otur, ev ve el işleriyle meşgul ol!
Yiyecek, içecek hususunda o ne getirirse, onunla kanaat et ve şunu bunu alamıyoruz diye asla şikayette bulunma!
Koca hakkını kendi hakkın üzerine tercih et!
Kocanın akrabasının hakkını da önde tut!
İntizama ve temizliğe dikkat et!
Komşularınla iyi geçin, onlardan gelecek sıkıntılara katlan!
Bilhassa komşular arasında laf getirip götürme! Dedikodudan kaç!
Namazlarını vakit girer girmez kıl!
Aşağıdaki mektup, tecrübeli bir annenin kızına yazdığı nasihatlerdir:
Yavrum! Şimdi sana kırk yıllık evliliğimin tecrübelerine dayanarak bazı nasihatlerde bulunacağım. Bu nasihatlerime uyarsan dünyada mutlu bir ömür geçirdiğin gibi, ahirette de ebedi saadete ulaşırsın.
1- Kanaatkâr ol! Yani, kocan tarafından getirilen yiyecek ve giyecek her şeyi memnuniyetle kabul et! Çünkü, kanaat, kalbi huzura kavuşturur.
2- Söylenenleri daima iyi dinle ve kocanın meşru emirlerine itaat et!
3- Evin ve her şeyin her zaman, temiz, muntazam ve düzenli olsun!
4- Eşinin yemek saati ile uyku saatine dikkat etmelisin! Açlık insanı huysuz eder, uykusuzluk ise, öfkelendirir.
5- Evinin mallarını ve eşyasını iyi koru! Yaptığın işleri, iyilikleri başa kakma! İyiliğe karşı iyilik çabuk unutulur, fakat kötülüğe karşı yapılan iyilik unutulmaz.
6- Eşinin yakınlarına güzel muamelede bulun! Kocanın hatalarını, yalnız iken, yumuşak bir şekilde söyle!
7- Kocanın sırlarını hiç kimseye söyleme! Karı-koca arasındaki sırlar kabre beraberlerinde gömülmelidir.
8- Eşinin üzüntüsünü ve neşesini paylaş! Ona her yönüyle iyi bir hayat arkadaşı ol! Yalan, yuvayı içten içe yıkan bir kurttur.
9- Aranızdaki problemleri kendiniz halledin! Sakın bunları, bize ve başkasına taşıma! Kimseden medet umma!
10- Kocandan, almakta zorlanacağı, gücünün yetmeyeceği şeyleri isteme!
11- Kadının güzel huylusu, eşine Cennet nimetidir. Sen kocana Cennet nimeti ol! Azap çektirme!
12- Bunları yapabilmen, ancak, onun isteklerini kendi isteklerine, onun rızasını kendi arzularına tercih etmenle mümkün olabilir. Hep kendi istek ve arzularını ön plana çıkartırsan, bu nasihatleri tutman mümkün olmaz.
13- Beş vakit namazını şartlarına uygun kılmazsan zaten bu, felaket olarak sana da kocana da çocuklarına da yeter. Beş vakit namazın doğru olması için gusül ve abdestin doğru olması lazım. Bunların faydasını görmen için itikadının doğru olması lazım. Doğru itikad ehl-i sünnet itikadıdır. Her şeyden önce bunları öğrenin ve tatbik edin. Bunlar varsa her şey zamanla düzelir.
Aşağıda okuyacağımız konuları, özetledik, kullanılır hale sokmaya çalıştık ve evli kardeşlerimizin evlilik hayatına saadet getirmesine sebep olacağına da inandık ve kaleme sarıldık. Her bir konuyu ele alıp, karı-koca ortamında karşılıklı konuşarak benimser isek, inanıyoruz ki aile hayatımızda çok şeylerin değişti-ğine şahit oluruz.
Öyle ise buyurun, afiyet olsun, şifa olsun:
1. Evlilik, iki ayrı hayatın, iki ayrı hayat kalarak, tek bir hayat oluşudur. İletişim, paylaşım, sevgi takasları işte o zaman gerçek-leşir.
2. Eşiniz kızgınken siz sakin olun. Biriniz ateşken, diğeriniz su olun. İnatlaşmaya gerek yoktur. Dediğim dedik mantığını kovun aile hayatınızdan.
3. Eşinizi katiyen başkalarının eşleriyle kıyaslamayın. Kıyas-lamanız gerekirse, eşinizi, yine kendisiyle kıyaslayın. Eşinizin bir önceki hali ile bir sonraki halini kıyas edin ve değer verin.
4. Unutmayınız ki kırıcı sözler ve davranışlar, kalıcı izler bı-rakır.
5. Hanımınızın, anneniz gibi olmasını beklemeyin.
6. Kocalar, ateş gibidir. İlgilenmediğinizde sönerler. Aynı şey hanımlar için de geçerlidir.
7. İşiniz için nasıl çalışıyorsanız, evliliğinizin saadetli geçmesi için de çalışın. Kaderinize havale etmenin hiçbir getirisi yoktur.
8. Evlilik hayatında kaçmak ve vazgeçmek tehlike işaretidir. Onların yerine iletişim kurmak için çaba sarf edin.
9. Herkesin içinde birbirinizi eleştirip, tartışmayın.
10. Daima evlilik yemininizi hatırlayın: Sev, say ve bağrına bas.
11. Evlilikler bahçeye benzer. İlgilenirseniz serpilir, gelişir. İhmal ederseniz solar ve ölür.
12. Eşinizi sinirlendiren şeyleri anlamaya çalışın.
13. Başarılı evlilik aynı kişiye birkaç kez âşık olmayı gerektirir. Sevgi kelimesini çok kullanın.
14. Suçlamalar genellikle geri teper ve hiçbir getirisi olmaz, bunu unutmayınız.
15. Evlilik hayatında açıklamalar, mazeretlerden daha iyi, daha ikna edicidir.
16. Birbirlerinizin huylarına saygı gösterin.
17. Eşinize, sizin değil, onun beğeneceği hediyeler almaya çalışın.
18. Yalan konuşmak, iyi bir evliliğin en kötü düşmanıdır.
19. Kabul edin, savunmaya geçmeyin.
20. Günün sonunda eşinize zaman ayırmayı ihmal etmeyin.
21. Unutmayınız, eşiniz te-mizlikçi değil, hayat arkadaşınız-dır.
22. Eşinizin geçmişi geçmiş-tir, geleceğiniz ise sizin geleceği-nizdir.
23. Evlilikler değil, insanlar başarısız olur.
Şimdi İse İki Tarafın Üze-rine Düşen Katma Değer Va-zifelerine Bakalım:
2007 yılı ile alakalı istatistiki bilgiler hayli dikkat çe-kicidir.
Üniversite mezunu olup, ev-lenenlerin bir seneyi doldurma-dan boşananları yüzde yirmi beşe çıkmıştır. Yani yüz evlinin 25 ta-nesi bir seneye varmadan boşan-maktadır. Ve 2007 yılında ülke ge-nelinde boşanan çift sayısı ise 154 bindir. Hayret ettiniz değil mi? Öyle ise şimdi siz hanım kardeş-lerime diyeceklerimi, bir kardeş nasihati olarak kabul ediniz lütfen. Her ne kadar sizlere 23 adet maddeyi söylerken, âdeta emre-der gibi veya şahsımızı ihmal edip de sadece size söylemiş gibi ol-sam da, o mesajın gereğidir. Ku-sura bakmayınız.
Hanım kardeşlerim! Allah, kadınları sevilmeye elverişli ola-rak yaratmıştır. Bunun için:
1. Konuştukça kocalarını duygulandırıp onlara hayat ver-meleri için seslerini ince ve cazi-beli yaratmıştır.
2. Dokundukça haz duyul-ması için tenlerini duygusal, tüy-süz ve yumuşak yaratmıştır.
3. Eşlerine güç ve heyecan verebilmeleri için cinsel duygula-rını daha güçlü, daha duyarlı ya-ratmıştır.
4. Kendilerini devamlı genç ve daha güzel ve daha ilginç gös-termeleri için, erkeklere haram kılınan ipek ve altın, kadınlara he-lal kılınmıştır.
5. Çeşitli ziynetlerle süsle-nerek kocalarına daha çok sevil-melerini, ibadet yapmış gibi kabul etmiştir.
6. Sevgili Peygamberimiz: “Kocana hizmetin sadakadır.” bu-yurmuştur.
7. İnsanın ihtiyaçlarını, en faz-la tatmin eden şey, kalbe karşılık başka bir kalbin bulunmasıdır. Böyle olunca iki taraf sevgilerini takas etmeli, gözler, kalpler ve canlar eşlere çevrilmelidir.
8. Evlilik, vererek alma sana-tıdır. İşte sizlerin, kocalarınıza neleri vereceğinizi, nasıl verece-ğinizi özetledik.
Belki şu anda bana kızıyor olabilirsiniz. Tek ta-raflı olmaz bu iş diyebilirsiniz… Doğru, bende size katılıyorum. Ama bu mesaj madalyonun bir ta-rafını oluşturuyor. Merak etme-yin, madalyonun öbür tarafında ise biz erkekler varız. Bakalım ge-lecek ay, bizim hissemize neler düşecek. Siz bu ayki denilenleri bir daha, bir daha okuyun. Amel etmek niyeti ile okuyun ve ge-reğini yapın. Kazancınız çok olur. Bizlere de dua edin. Kocalarınızın çok ağır şartlar içinde mücadele ettiğini kavramaya çalışın. Gözleri başta olmak üzere, diğer duyu organlarını sizin varlığınız sebebi ve ilahi uyarı gereği kirletmedik-lerine bir daha inanın. Ahirette ve cennette beraber olmayı hedef-lediğiniz beylerinize fedakârlığı-nızı ziyadeleştirin.
Yolunuz açık olsun, kalbiniz imanla dolsun, yüzünüz ak ve pak olarak yüce Rabbimizi cennetten temaşa edenlerin kervanında ol-manız dileği ile hepinizi O'na ema-net ediyorum.
Selman Yiğit
Evlenecek kızlara tavsiyeler
Erkek için de, kadın için de iyi geçinmek, fedakârlık ve sabır ister. (Külfetsiz nimet olmaz) buyurmuşlardır.
İyi geçinmek için, sıkıntılara katlanmak ve her zaman kendini haklı görmemek gerekir. Ben haklıyım demek geçimsizliğe yol açar.
Tecrübeli ve Müslüman bir annenin, asırlar önce kızına verdiği bir öğüt:
Doğup büyüdüğün, senelerce yaşadığın bir yuvadan çıkarak, yabancı bir yere gidecek, huyunu, suyunu bilmediğin bir insanla yaşayacaksın.
Sen ona yer ol ki, o sana gök olsun.
Sen ona ev ol ki, o da evin direği olsun.
Sen ona cariye ol ki, o da sana köle olsun.
Ona sıkıntı verme ki sevgisini azaltmasın.
Ondan uzak kalma ki, seni unutmasın!
Onun gözünü, burnunu ve kulağını koruyasın ki, gözü senden başkasını görmesin, senden başkasının kokusunu almasın ve senden hep güzel şeyler işitsin.
Evinde otur, ev ve el işleriyle meşgul ol!
Yiyecek, içecek hususunda o ne getirirse, onunla kanaat et ve şunu bunu alamıyoruz diye asla şikayette bulunma!
Koca hakkını kendi hakkın üzerine tercih et!
Kocanın akrabasının hakkını da önde tut!
İntizama ve temizliğe dikkat et!
Komşularınla iyi geçin, onlardan gelecek sıkıntılara katlan!
Bilhassa komşular arasında laf getirip götürme! Dedikodudan kaç!
Namazlarını vakit girer girmez kıl!
Aşağıdaki mektup, tecrübeli bir annenin kızına yazdığı nasihatlerdir:
Yavrum! Şimdi sana kırk yıllık evliliğimin tecrübelerine dayanarak bazı nasihatlerde bulunacağım. Bu nasihatlerime uyarsan dünyada mutlu bir ömür geçirdiğin gibi, ahirette de ebedi saadete ulaşırsın.
1- Kanaatkâr ol! Yani, kocan tarafından getirilen yiyecek ve giyecek her şeyi memnuniyetle kabul et! Çünkü, kanaat, kalbi huzura kavuşturur.
2- Söylenenleri daima iyi dinle ve kocanın meşru emirlerine itaat et!
3- Evin ve her şeyin her zaman, temiz, muntazam ve düzenli olsun!
4- Eşinin yemek saati ile uyku saatine dikkat etmelisin! Açlık insanı huysuz eder, uykusuzluk ise, öfkelendirir.
5- Evinin mallarını ve eşyasını iyi koru! Yaptığın işleri, iyilikleri başa kakma! İyiliğe karşı iyilik çabuk unutulur, fakat kötülüğe karşı yapılan iyilik unutulmaz.
6- Eşinin yakınlarına güzel muamelede bulun! Kocanın hatalarını, yalnız iken, yumuşak bir şekilde söyle!
7- Kocanın sırlarını hiç kimseye söyleme! Karı-koca arasındaki sırlar kabre beraberlerinde gömülmelidir.
8- Eşinin üzüntüsünü ve neşesini paylaş! Ona her yönüyle iyi bir hayat arkadaşı ol! Yalan, yuvayı içten içe yıkan bir kurttur.
9- Aranızdaki problemleri kendiniz halledin! Sakın bunları, bize ve başkasına taşıma! Kimseden medet umma!
10- Kocandan, almakta zorlanacağı, gücünün yetmeyeceği şeyleri isteme!
11- Kadının güzel huylusu, eşine Cennet nimetidir. Sen kocana Cennet nimeti ol! Azap çektirme!
12- Bunları yapabilmen, ancak, onun isteklerini kendi isteklerine, onun rızasını kendi arzularına tercih etmenle mümkün olabilir. Hep kendi istek ve arzularını ön plana çıkartırsan, bu nasihatleri tutman mümkün olmaz.
13- Beş vakit namazını şartlarına uygun kılmazsan zaten bu, felaket olarak sana da kocana da çocuklarına da yeter. Beş vakit namazın doğru olması için gusül ve abdestin doğru olması lazım. Bunların faydasını görmen için itikadının doğru olması lazım. Doğru itikad ehl-i sünnet itikadıdır. Her şeyden önce bunları öğrenin ve tatbik edin. Bunlar varsa her şey zamanla düzelir.