Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

İşyerinde psikolojik şiddete maruz kalmak ve insan olmak (1 Kullanıcı)

İşyerinde psikolojik şiddete maruz kalmak ve insan olmak

  • Evet kalıyorum, ancak birşey yapamıyorum, ne yapacağımı bilmiyorum

    Oylama: 0 0.0%
  • Evet kalıyorum, devletin makamlarına şikayette bulunuyorum, ancak bir çözüm olacağını sanmıyorum

    Oylama: 0 0.0%
  • Evet kalıyorum, işvereni mahkemelere veriyorum ve sonuç alıyorum

    Oylama: 0 0.0%
  • Hayır kalmıyorum, ben gayet huzurlu ve mutluyum

    Oylama: 0 0.0%

  • Kullanılan toplam oy
    0

burgutex

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
2 Nis 2009
Mesajlar
73
Tepki puanı
0
Puanları
6
Yaş
53
Web Sitesi
www.proweblabs.com
Esselamun aleykum ve Rahmetullahi ve Beraketuhu kardeşler..

Burada sizinle, eşim ve benim sıkıntılı olduğumuz bir konuyu aktaracağım. Devletin ilgili makamlarına da durumu aktardım. Maalesef ülkemizde insan haklarına ve çalışan haklarına hürmet ve koruma anlayışı yok. Aslında Müslüman bir ülke olarak ilk önce bizde bulunması gereken kavramları Avrupalılar benimsiyor ve gereken tedbirleri alıyor. Bizde ise hala dayatmacı ve uzlaşmadan uzak tavırlar sergileniyor. Bu da insanlararası iletişimi baltalıyor, insanları yaşama küstürüyor, insanın yapması gerekenleri yapamamasına neden oluyor. Mümkün olursa ben İzmir'i terk etmeyi dahi düşünüyorum. Çok parada, çok malda-mülkte gözümüz de yok. Anlayışlı, huzurlu, vicdanlı insanların arasında yaşamak istiyoruz. Allah'tan korkan ve kuldan utanan bir insan topluluğu ile muhatap olmak istiyoruz. Eğer sizlerin de aklınıza gelen çözüm önerileri veya yardımlarınız olursa lütfen bize aktarın. Size bir ömür boyu minnettar kalırız, ömür boyu duacınız oluruz. Herkese saygılar ve selamlar.

İnsanoğlunun 60-70 sene ortalama bir ömre sahip olduğunu düşünecek olursak yaklaşık olarak 21900 / 25550 günü vardır. Bu da kişinin en büyük sermayesidir. Bu ömrü nerede, nasıl, ne şekilde, kimlerle geçirdiğimiz bizim için en önemli referans olacaktır. Ayrıca sağlığımıza dikkat ettik mi, ruh sağlığımıza gereken hassasiyeti gösterdik mi, akli dengemizi korumak için neler yaptık?...

Ancak yaşam ve kader insanı öyle noktalara sürüklüyor ki, bazen kendinizi mecburen bir anaforun ortasında buluveriyorsunuz. Kurtulmaya çalışsanız daha hızlı batıyor ve boğuluyorsunuz, herşeyi kendi haline bıraksanız anaforun tam ortasından en derinlere ölümüne bir yolculuk sizi sarıveriyor. O esnada tutunacak bir dal veya bir el arıyorsunuz, ancak elinizi uzattığını her taraftan sizi suyun daha da derinlerine gömmeye çalışan bir sürü sevimsiz insanla karşılaşıyorsunuz.

Ömrüm kolay geçmedi ve ne kadar ömrümün kaldığını da bilmiyorum. Bir takım hastalıklarım var ve bu hastalıkların insanı çok uzun seneler yaşatmadığını da biliyorum. Bu hastalıklarımın hemen hepsi burada başladı. İç kulak iltihabı (ömür boyunca sürecek bir kafa çınlamasını getirdi), 5 sene içinde göz numaramın 1,25'ten 4,5'u aşması, 1-2 nodül varken nörofibromamın aşırı derecede azması ve bütün vücuduma yayılmaya başlaması, psikolojik depresyonlarımın ortaya çıkması (en az 2 sefer doktora çıktım ve sakinleştirici ilaç aldım) bu hastalıklarımdan birkaçıdır.. Benim 2 tane kaygım var; birisi Rabbimin huzuruna yüzü kara çıkmak, ötekisi de arkamda kalanları mutsuz etmek, biçare kılmak ve bu çirkin dünyanın hengamesinde yalnız bırakmak.. İşte bunları düşündükçe huzursuz ve mutsuz oluyorum.

.........'de işe başlayalı 5 sene oldu. Bu süreç içinde .......... Hanımdan hiç te güzel olmayan tavırlar gördüm. Kendisine nasıl katlandığımı bir Allah bilir, ben dahi bilmem. Zira bana yaptığı psikolojik zulümlerin haddi hududu yok. Mutsuz, yetersiz, görgüsüz, kültürsüz, eğitimsiz ve bir o kadar da edepsiz bu insanla aynı havayı solumaktan muzdaribim. Bir de üstüne üstlük eşim de aynı yerde çalışıyor ve eşim de kendisinden zulüm görüyor. Kendi sülalesi tarafından sevilmeyen ve dışlanan birisinin, kendisini sevmeyen birisinin, kendi ailesine eziyet eden birisinin başkalarına lütufkar ve merhametli yaklaşmasını beklemek hayal olur. Başımızdakilerin de bunları bilmesine karşın bu insanı hala başımızda tutuyor olmaları da ayrı bir karmaşa ve bize karşı büyük bir zulümdür. Herşeye sinirlenen, herşeye bağırıp çağıran, kendi nefsine karşı geleni ezmeye çalışan, birini kollarken ötekini ezip ufalamaya çalışan bir insandan bahsediyoruz. Kendisi en efendi, en ahlaklı, en saygılı kişi kendisine göre. Ancak kendisi dışında bu fikrine katılan hiç kimse yok. Zaten bu şirketten ayrılıp giden Allah'ına şükrediyor. Senelerini bir işe vermiş insanlar elbette ki sabretmek istiyor. Zira insanlarda yaş gidiyor ve belirli yaşları geçen insanların iş bulmaları daha da zorlaşıyor. Ancak bu demek değildir ki devletimiz ve idari amirlerimiz bizi yalnız bıraksınlar da biz de bu eziyetlere can-ı gönülden katlanalım! İstiyoruz ki devletimiz bizlere sahip çıksın ve haklarımızı korusun. Biz çalışan dürüst ve namuslu insanları Bizans entrikaları içine terk etmesin. Maddeten, manevi olarak ve sağlık açısından gerçekten çok yıprandım. Eşim de öyle. Yarın ben ölsem gitsem hesabını kim verecek, benim kabir ve ahiret sıkıntılarıma kim çözüm bulacak? Elbette ki yaşadığım ve çalıştığım muhitteki herkes gibi devletimin başındaki kişiler de benden sorumlu tutulacaklar. Nice zorluklarla 5 senelik fakülte bitirdim. Kendimi geliştirme uğruna nice sıkıntılara katlandım. Şimdi geldiğim noktaya bakıyorum da; sıkıntı, eziyet, pişmanlık, nedamet.. Ahmak, cahil, vicdansız insanlar yönetic koltuklarında, ancak üretken, vicdanlı, kültürlü insanlar da töhmet altında.. Bizler Rabbimizin huzuruna bu boşvermişlik, banenecilik, amansendecilik ile mi çıkacağız? Kabrin sıkıntısından ve eziyetinden cehennemin ateşinden ve kör kuyularından bizleri ne ve kim koruyacak? "Zerre kadar iyiliğinizden mükafatınızı alacağınız gibi, zerre kadar kötülüğünüzden de azaba uğrayacaksınız" buyur mu Cenab-ı Hakk gönderdiği kitapta? Derdimizi kime anlatacağımızı, ne yapacağımızı dahi bilemiyoruz.. Vicdanı ve Allah korkusunu Amerika'da olduğu gibi elimize silah alıp katliamlar mı yapalım yoksa?

Kendimi çok yorgun ve çok bitkin hissediyorum, çaresiz ve tükenmiş hissediyorum. Eşim benden de beter. Atın dizginlerini tutanlar istedikleri gibi cirit atıyorlar. Bizler ne yapalım? 3 kuruş para alacağız diye çektiğimiz çileye, sağlığımızdan gidenlere bakın! "İşinize gelmiyorsa, istemiyorsanız çekin gidin" demesi kolay. Peki bana ve eşime kim iş verecek ve benden sonra gelenler de aynı çileyi çekmeyecek mi? Neticede "sorunun kaynağı" olduğu yerde duruyor. Ki bizler olumlu ya da olumsuz çalıştığımız şirketin nice sırlarını da bünyemizde tutuyoruz. Yoksa geçen sene çıkan haberlerde okuduğumuz üzere "ilaç firmasında çalışan adamın yaptığı gibi bütün sırları internet üzerinden ifşa mı edelim?". Biz bize yakışanı yapıp susuyorsak ve her türlü zulme katlanıyorsak, firma yöneticileri "bize sorun getirmeyin, haklı-haksız bakmadan kapının önüne koyarız" diyorlarsa ve yazılı olarak verdiğimiz bir sorunumuza binaen karşıma geçip "sen psikopatsın" diyebiliyorsa ben bu kadar büyük cahilane anlayışla nasıl tek başıma mücadele edebilirim? Bizi istemiyorlarsa ciddi bir maddi ve manevi tazminat verip işten çıkartsınlar o zaman. Devletimizin layık gördüğü tazminat olan her sene için 1 maaş tazminat anlayışı son derece yıkıcıdır çalışan için. İşverenler milyonlarca doları cebe gömerken, haksızlığa uğrayan bir çalışanın sadaka gibi tazminat alması ne kadar mantıklıdır? Ayrıca işverenlerin verdikleri vergilere bakacak olursanız "komedi" gibi rakamlarla karşılaşırsınız.

Sanki bir tek kendileri özverili çalışıyorlarmış gibi, sanki bütün işleri kendileri yapıyormuş gibi, sanki diğerleri hiçbir şeyden anlamıyormuş ve beceriksizce iş yapıyormuş gibi tavırlar da ne oluyor? Personel sorunlarına kulağı tıkamakla, umarsamazca davranmakla neye nasıl ne kadar çözüm bulunması umuluyor? Siz bir iş disiplini meydana çıkartamamışsanız, ailenizin cahillerine makam verip yönetici yapmış ve onun zulümlerine herkesin katlanması gerektiğini ima etmişseniz çalışanların bu kadar saçmalığa ne kadar uzun zaman katlanmasını beklersiniz ve elemanlarınızdan nasıl verim beklersiniz? Huzursuz yatıp huzursuz kalkan bir insana milyon dolarla maaş verseniz dahi tatmin olmaz, mutlu olamaz, sıkıntılarını aşamaz. 5 senelik çalışma sürecim boyunca sadece 2-3 kere "nasılsın?" diye sorup sonra durup "ben neden bunu dedim?" diye düşünen (halinden anlaşılıyor) bir zalimden bahsediyoruz.

Bana bunca sıkıntım için kim yardım edecek? Bunca bilgi ve tecrübe birikimi ile burada kendimi işe yaramaz, büyük bir anaforun ortasında gibi hissediyorum. Hem faydalı olabileceğim, hem ibadetlerimi yerine getirebileceğim, hem de huzur bulabileceğim bir iş benim temennim. Ya da kendi işimi kurabilmek için bir miktar sermaye...

Lütfen bana ve eşime sahip çıkın. Biz kardeşlerinizi zalimin zulmü altında bırakmayın. Kulun sıkıntısından yüz çevirenlerden Allah ta yüz çevirir. Selamlar, saygılar.
 

burgutex

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
2 Nis 2009
Mesajlar
73
Tepki puanı
0
Puanları
6
Yaş
53
Web Sitesi
www.proweblabs.com
Bu sitede gezinen hiçkimse çalışmıyor mu, yoksa bir tek ben mi çalıştığı işten memnun değilim? Bütün kardeşlerime mutluluk, huzur, sağlık, sıhhat, afiyet diliyorum. İnşallah bize de Allah böylesi saadetler nasip eder. Hayırlı geceler.
 

burgutex

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
2 Nis 2009
Mesajlar
73
Tepki puanı
0
Puanları
6
Yaş
53
Web Sitesi
www.proweblabs.com
Selamun aleykum.

Arkadaşlar, maalesef, işveren hiçbir gerekçe göstermeden, patronun kız kardeşinin egosu ve kibri yüzünden dün eşimin işine son verdi. Bütün patronlar ve patron yavruları toparlanıp bizi suçladılar ve de eşimin işine son verdiler. Bana da "istersen gidebilirsin" dediler. Ancak iki kişi birden işten çıkıp ne yapacaksın? Açıkçası ne yapacağımı da bilemiyorum. Dualarınızı esirgemeyin. Hayırlı günler.
 

Nazar57

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
14 Ağu 2008
Mesajlar
1,308
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
34
Allah yardımcınız olsun abi..
Ben calısmıyorum ama ebeveynlerim calısıyor.. işçiye karşı deger ve saygı yok malesef. köleden baska bir tarzda görmüyorlar. Allah hakkını gözeten bazı işyerleri ,Allah onlardan razı olsun , işçisini işçi olarak dahi görmüyor..
Bu zulmün de nedeni Allah hakkını gözetmemek.
Allah ıslah etsin inşallah.. üzüldüm sizin adınıza.. duayla kalınız.
 

Nur_u Secde

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
5 Eki 2007
Mesajlar
5,266
Tepki puanı
3,644
Puanları
163
Yaş
47
aleyküme selam ,
yazınızı şimdi gördüm ,okurken içim sızladı.eski günlerim aklıma geldi.1 yıl öncesine kadar bende yıllarca aynı durumları yaşadım.o günler aklıma geldikçe gözlerim dolar.insanlıktan nasibini almamış kişilerin sözlerine itibar edilmesi,maaş alırken bile köpeğin önüne kemik atargibi, para atmaları ...vs.gibi durumlarla karşılaştım.
yazınızı okurken hep bize kim sahip çıkıcak,kim yardım edicek diye sormuşsunuz.hamd olsun bizim en büyük yardımcımız,sahibimiz RABBİM...tam bir teslimeyet ve ihlasla Rabbimize yönelirsek bu sıkıntıları aşacağınızı düşünüyorum.
şeytan değilmidir bize rızık endişesi taşıttıran...
eşimle beraber yıllarca çalıştık ,hiç bişeyede sahip olamadık.işten çıktığım zaman Allahım nasıl geçinicez endişesi sarmıştı.psilojik açıdan yıpranmıştım.ama son aylarda şuna inanın yıllarca karı koca çalışıp geçinemezken şimdi evimiz çok bereketli maşallah.Rabbim öyle yerlerden kapılar açtı ki hamd olsun.şuan çalışmıyorum çalışmıcamda.hiçbir yerden ek gelirimiz yok,babadan ,anadan kalan hiçbişey yok.ev kira,çocuk okuyor..bunları söylüyorum çünkü bunlara rağmen eşimim tek maaşıyla çok şükür aylardır çok rahat ve huzurlu geçiniyoruz...

Allah yar ve yardımcınız olsun ,vakıa süresini yatsından sonra şiddetle okumanızı (eşinizle beraber)tavsiye ederim. çok ama çok faydasını gördük ve görmeye devam ediyoruz..Rabbim mazlumun yanındadır her zaman...
 

burgutex

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
2 Nis 2009
Mesajlar
73
Tepki puanı
0
Puanları
6
Yaş
53
Web Sitesi
www.proweblabs.com
Allah razı olsun. Bizim sözümüz "bütün ümmet-i Muhammed adına" bize sahip çıkması gereken devlet makamlarına.. Allah'a inancımız ve güvencimiz çok şükür tam. İnsan üzülüyor elbette.. En çok ta 2 seneden fazla zamandır aynı ortamda çalıştığım eşim bugün işe gelemeyince çok üzüldüm. Sabah ben işe gelmek için evden ayrılırken o uyuyordu ve ben işe gelesiye kadar ağladım. En çok gücüme giden de bu oldu. Ne diyeyim.. Tevekkeltü tealAllah!
 

fadime çınar

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
28 Haz 2009
Mesajlar
1
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
54
ben manevi huzursuzluğun yanında madi huzursuzum fakat benim için manen huzursuzluk ben kendimi nasıl
huzura erebilcem aslında çok şey var konuşcak ama yinede bukadar yeterli
 

idrisyıldırım

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 Haz 2009
Mesajlar
24
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
46
hak aramak ayıp degil boyun egmek ayıptır kesinlikle işveren karşısında pes etme türkiyede hukuk cok yavaş işlesede eşiniz maddi manevi tazminat davası açabilir aile düzenimiz ,psikolojim bozuldu diyede dava acabilirsiniz Allah yardımcınız olsun
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt