Bu günlerde kafama takılan bir soru var. Allah Kuran'da zinanın cezasını açıkça ''değenek vurmak'' olarak belirtmişken koyu mezhepçiler hala sahih dedikleri rivayetlere inanıyoruz.Haşa rivayetler Allah'ın sözünden daha mı sahih? Maun suresinden biliyoruz ki müslüman görünüp de sahtekar olan binlerce insan var. İslam tarihi çok uzun. Bu tarih içinde bazı sahte müslümanlar tarafından uydurulmuş olamaz mı bu rivayetler? Allahın korunmuş,detaylandırılmış,insanlığa bir nur olarak gönderdiği Kurana göre mi yoksa rivayetlere göre mi hüküm vereceğiz? Yüce Allah isteseydi Kuran'da cezayı recm olarak belirtebilirdi. Sizin görüşleriniz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark
İslamda Recm Var Mıdır? (1 Kullanıcı)
- Konuyu başlatan islamustundur
- Başlangıç tarihi
Benim içimde biraz farklı bir düşünce var. Bu konuda böyle birşey olmuştur yada olmammıştır diye kesin birşey söyleyemem. Ama sanki resmi biraz gözümüzde yanlış çiziyoruz gibi geliyor bana. Sanki o zamanlarda birisi zina etmiş peygamberimiz(sav) bu zina edenleri yakalamış sonra bütün müslümanlar da toplanarak onları taşlaya taşlaya öldürmüşler gibi bir anlam çıkıyor ilk bakışta.
Ama biraz daha düşünecek olursak, o zamanı aklımızda canlandıracak olursak;
Düşünün ki siz öyle bir zamandasınız ki, dünyaya bir peygamber, Allah' ın bir elçisi geliyor, mucizlerle bu kanıtlanıyor, kendiniz de dahil olmak üzere birçok kişi ona iman ediyor, onun söylediklerini kabul edip uyguluyorsunuz. Her yanda ilimde derinleşmiş insanlar var, evliyalar var. Neyi yapıp neyi yapmamanız gerektiğinizi peygamberden öğreniyorsunuz. Yapmamanız gerekenleri yaparsanız sonunda büyük bir azap olduğundan, cehennem olduğundan adınız gibi eminsiniz. Bütün bunlara rağmen siz gidip de nefsinize uyup büyük günahlardan biri olan zinayı etseniz, kendinizden utanmazmısınız, kendinize lanet etmezmisiniz?
Ve sonuç olarak gidip de Allah' ın elçisine cezası-kefareti neyse razıyım ey Allah' ın elçesi ben zina ettim bana gereken neyse onu yap ki bu günahtan kurtulayım, öbür tarafda bu günahımdan dolayı azap çekmeyeyim demezmisiniz?
Kaldı ki bu kimsenin kiminle zina ettiğini de bilmiyoruz. Zinanın da çeşitleri var.
Üstelik Allah' ın elçisi, bu kimse böyle birşey ile geldiğinde 4. kez söyleyene kadar onun dediklerine kulak asmamış. Kulak asmamasına rağmen dört kere tekrarlamaktan vazgeçmemesi bu kimsenin nasıl bir pişmanlık içinde olduğuna kanıttır.
Sonuç olarak bana göre bu hadis doğru olabilir. Eğer insanlar bugün zina günahını işleyen biri kendilerine gelir de bunu dört kere tekrarlarsa ve onlar da Allah' ın elçisi kadar bu kişiye recm uygulamanın gerekli olduğuna eminseler, yahut ellerinde şu şu kimselere recm uygulayın diyen kesin bir hadisleri varsa uygulasınlar. Eğer doğru bir hüküm vermişlerse korkacakları birşey yoktur, ama yanlış bir hükümse verdikleri yaptıklarının cezasını mutlaka çekeceklerdir.
Ama biraz daha düşünecek olursak, o zamanı aklımızda canlandıracak olursak;
Düşünün ki siz öyle bir zamandasınız ki, dünyaya bir peygamber, Allah' ın bir elçisi geliyor, mucizlerle bu kanıtlanıyor, kendiniz de dahil olmak üzere birçok kişi ona iman ediyor, onun söylediklerini kabul edip uyguluyorsunuz. Her yanda ilimde derinleşmiş insanlar var, evliyalar var. Neyi yapıp neyi yapmamanız gerektiğinizi peygamberden öğreniyorsunuz. Yapmamanız gerekenleri yaparsanız sonunda büyük bir azap olduğundan, cehennem olduğundan adınız gibi eminsiniz. Bütün bunlara rağmen siz gidip de nefsinize uyup büyük günahlardan biri olan zinayı etseniz, kendinizden utanmazmısınız, kendinize lanet etmezmisiniz?
Ve sonuç olarak gidip de Allah' ın elçisine cezası-kefareti neyse razıyım ey Allah' ın elçesi ben zina ettim bana gereken neyse onu yap ki bu günahtan kurtulayım, öbür tarafda bu günahımdan dolayı azap çekmeyeyim demezmisiniz?
Kaldı ki bu kimsenin kiminle zina ettiğini de bilmiyoruz. Zinanın da çeşitleri var.
Üstelik Allah' ın elçisi, bu kimse böyle birşey ile geldiğinde 4. kez söyleyene kadar onun dediklerine kulak asmamış. Kulak asmamasına rağmen dört kere tekrarlamaktan vazgeçmemesi bu kimsenin nasıl bir pişmanlık içinde olduğuna kanıttır.
Sonuç olarak bana göre bu hadis doğru olabilir. Eğer insanlar bugün zina günahını işleyen biri kendilerine gelir de bunu dört kere tekrarlarsa ve onlar da Allah' ın elçisi kadar bu kişiye recm uygulamanın gerekli olduğuna eminseler, yahut ellerinde şu şu kimselere recm uygulayın diyen kesin bir hadisleri varsa uygulasınlar. Eğer doğru bir hüküm vermişlerse korkacakları birşey yoktur, ama yanlış bir hükümse verdikleri yaptıklarının cezasını mutlaka çekeceklerdir.
İslamda insan öldürmek en büyük günahtır. Sadece savaş halinde ve kısas cezası olarak kabul görülebilir.Sizce Allah resulü Allah'ın ona vahyettiği Kuran'a aykırı bir şey yapar mı 
Bu hadisi kabul etmek Kuran'a ve peygamberimize büyük bir iftiradır diye düşünüyorum. Eğer rivayetlere göre konuşulacak olursa birçok çelişki ortaya çıkardı.
1. Çelişik Hadis: “Gerek küçük, gerek büyük tuvaletinizi yaparken kıbleye dönmeyin.”
Hanbel 3/12
2. Çelişik Hadis: “Peygamberimiz bir takım insanlar küçük ve büyük tuvaletleri için kıbleye dönmeyi hoş karşılamadıklarından, bu bidatı (hurafeyi) kaldırmak için tuvaletini kıbleye doğru yaptırdı.”
Buhari 4/11
1. Çelişik Hadis: “Peygamber Meymune ile evlendiği zaman her ikisi de ihramlıydı.”
Süneni Nesei, 5-6/179
2. Çelişik Hadis: “İhramlı olan bir kişi (hacda olan) ne evlenebilir, ne kız isteyebilir, ne de başkasının nikahını kıyabilir.”
Nesei 5,6/249
Hüküm yalnız Allah'ındır. Sevgiler...
Bu hadisi kabul etmek Kuran'a ve peygamberimize büyük bir iftiradır diye düşünüyorum. Eğer rivayetlere göre konuşulacak olursa birçok çelişki ortaya çıkardı.1. Çelişik Hadis: “Gerek küçük, gerek büyük tuvaletinizi yaparken kıbleye dönmeyin.”
Hanbel 3/12
2. Çelişik Hadis: “Peygamberimiz bir takım insanlar küçük ve büyük tuvaletleri için kıbleye dönmeyi hoş karşılamadıklarından, bu bidatı (hurafeyi) kaldırmak için tuvaletini kıbleye doğru yaptırdı.”
Buhari 4/11
1. Çelişik Hadis: “Peygamber Meymune ile evlendiği zaman her ikisi de ihramlıydı.”
Süneni Nesei, 5-6/179
2. Çelişik Hadis: “İhramlı olan bir kişi (hacda olan) ne evlenebilir, ne kız isteyebilir, ne de başkasının nikahını kıyabilir.”
Nesei 5,6/249
Hüküm yalnız Allah'ındır. Sevgiler...