Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

İskender Pala ile Röportaj (1 Kullanıcı)

hannane

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
29 Eyl 2007
Mesajlar
8
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
Konum
kayıp şehir
O, "Gülle, bülbülle ve aşkla uğraşıyorum. Bu bana Rabbim'in bir lütfu.Tekrar dünyaya gelsem yine İskender Pala olmak isterim" diyecek kadar, mutlu ve hayatla barışık birisi. İskender Hoca'yla bu sayfaya sığmayacak kadar çok şey konuştum. İçlerinden 30 soruyu ve 30 şiir gibi cevabı ayırdım. O bir Divan-ı aşk icra etti ben de yazdım. Her soruda aşk var, her cevapta daha fazlası... Aşk nedir, neye aşk denir?
[FONT=Times New Roman, Times, Serif]Aşk bir sarmaşıktır ve en iyi bir tanımı da budur. Aşk kelimesinin kökeni de oradan gelir. Sarmaşık bir ağacı dıştan sarar, yemyeşil gösterir ama içten içe kurutur. Nice çınarlar, nice selvi boylular aşkın sarmasıyla içten sararmış kurumuştur, dışı yeşil görünür hâlâ.
Kaç çeşit aşk vardır?
[FONT=Times New Roman, Times, Serif]Ne kadar güzel varsa, o kadar aşk vardır. Kitaplar aşkı, ilahi, mecazi ve beşeri olarak tasnif ederler. Üçü de aynı yerden çıkar aynı yere varır. Adı ne olursa olsun aşk, beşerin ve dünyanın yaratılışının sebebidir. Dünya aşk ile yaratılmıştır ve aşk üzerine döner. Aşk bir disk gibidir, döndükçe enerji üretir. [/FONT]
Zekayı da aşk kışkırtıyor galiba. Nice buluşlar, erkeğin kendini bir kadına farkettirmesi uğruna yapıldı...
[FONT=Times New Roman, Times, Serif]Aşk insana normalin üstünde, aleladenin üstünde fevkalade şeyler yaptırır. Aşk ayrıcalıklı bir haldir. [/FONT]
Aşk nasıl bulunur?
[FONT=Times New Roman, Times, Serif]Birdenbire bulunur. Galip Dede, "Birdenbire bul aşkı, bu tufte (armağan) bulanındır" der. Aşk, bir bakıştan ibarettir ve anında bulunur. Çünkü, o kalbin görüşüdür. [/FONT]
Aşk için çıkılan yol her zaman çok uzak mıdır?
[FONT=Times New Roman, Times, Serif]Şöyle anlatayım... Bursalı Beliğ'in bir beyti var: Sakın sen kûy-i cananı, uzakdur sanma ey Mecnun. [/FONT]
[FONT=Times New Roman, Times, Serif]Seher yola giren âşık, gece Leyla'da akşamlar (Sen sakın ola ki sevgilinin mahallesini uzaktır diye zannetme ey Mecnun. Daha seherde âşık olduğunda gece Leyla'da akşamlarsın. Baktığın, gördüğün, dokunduğun Leyla olur) Şimdi bu beyti başka türlü okuyalım. [/FONT]
Sakın! Sen küy-i cananı, uzak dur!
[FONT=Times New Roman, Times, Serif]Sanma ey mecnun seher yola giren âşık, gece Leyla'da akşamlar. Böyle yazılınca, "Aşkı kolay mı zannediyorsun. Bu seher âşık olunca gece Leyla'da akşamlayacağını mı sanıyorsun" anlamı çıkar. Birincisi beşeri aşktır, ikinci ilahi aşktır. [/FONT]
Bir de büyü var. Aşk'ın büyüsü nasıl görünür?
[FONT=Times New Roman, Times, Serif]Aşktaki büyü, kendiniz olamamaktadır. Kendiniz gibi davranmadığınız zaman aşk sizi büyülemiş demektir. Sevgi büyü değildir. Sevgi, duygularımıza hakim olabildiğimiz noktaya kadar, olan şeydir. Büyüleyen kısım aşka varınca geliyor. Mecnunluktur, çılgınlıktır o nokta. Sen sen olmaktan çıkarsan, aşk başladı demektir. [/FONT]
Aşk bedeni nasıl kuşatır?
[FONT=Times New Roman, Times, Serif]Bu, kalp ile zihnin örtüşmesidir. Kalbin, akla hakim olup oradan gözünüzü, kulağınızı, ihtiyatınızı kapladığı an aşk bütün genleri ve hücreleri kuşatmış demektir. [/FONT]
Bu noktada mı aşk'ın gözü körleşir?
[FONT=Times New Roman, Times, Serif]Kördür evet. Siz bakarsınız ama gördüğünüz görmek istediğinizdir. Kalbin görmek istediğini görmeye başlarsınız. Çünkü aşk bir bakıştır ve güzelliği sadece siz görürsünüz. Leyla kara kuru bir kızdı ama Mecnun'un gözüyle bambaşkaydı. [/FONT]
Hasret aşk'ı ne kadar büyütür?
[FONT=Times New Roman, Times, Serif]Sevgiliden ne kadar ayrı kalırsanız aşkınız o kadar büyük. Bugün tanışır, yarın kolkola gezerseniz aşk o kadar olacaktır. Üç ay ayrı kalırsanız büyür, askere gidersiniz çoğalır. [/FONT]
Gayret aşk'ın kardeşi olabilir mi?
[FONT=Times New Roman, Times, Serif]Aşk, iki yönü olan bir gayrettir aslında. Sevgili için ve sevgi için gayret duymaktır. Sevgi için gayret, başkalarına sevgiliyi göstermemektir. Sevgili için ise, başkalarından sevgiliyi kıskanmaktır. Ve sevgili için bu gayret şefkatin ta kendisidir. [/FONT]
Allah'ın kullarına aşkında da aynı şey yok mu?
[FONT=Times New Roman, Times, Serif]Allah-ü Teala'nın rahim ve rahman sıfatları da kuluna karşı şefkatidir. [/FONT]
Aşk bir hastalık mıdır ve birgün geçer mi?
[FONT=Times New Roman, Times, Serif]Evet, bir hastalıktır ama bu reddedilecek bir hastalık değildir. Bu hastalığı ömründe bir kez geçirmeli insan... Gerçek aşk ise yarası kapanmıyor. Bugünkü ucuz ilişkiler değil tabiî. Aşkın yarası yanık yarası, kılıç yarası gibidir. Mutlaka kalpte izi kalır. [/FONT]
Niye, hep bu zamane aşkları küçümsenir?
[FONT=Times New Roman, Times, Serif]Küçümsemiyorum, gerçek aşıkları bulduğumda da baştacı ediyorum. "Ben her bahar âşık olurum"u kabul etmiyorum. Her bahar ona âşık olduğum yerde onu beklerim, ona âşık olduğum anı her bahar yeniden çoğaltarak yaşarım diyorsa, o zaman tamam. Ama, her bahar planlanmış başka bir ilişkiyi aşktan saymam. [/FONT]
İnsan aşk'ın gerçeğini nasıl görür? İnsanın gerçeği kendini aşk'a nasıl gösterir?
[FONT=Times New Roman, Times, Serif]Bunun için bir hilalin dolunaya dönüşünü düşünün. Önce hilal, sanki gözümüzün önünde bir kıvılcım gibi. Sonra sevgili yokken bir onu içimizde büyütürüz. Kimlik biçeriz, kişilik biçeriz. O şöyle yürür, şöyle konuşur, kahveyi şöyle içer deriz. Hilal gittikçe büyür, yarım ay olur sonra büyür dolunay olur. O anda, farzedelim ki evleniriz sevdiğimizle. Yani, aşk gerçeğiyle örtüşür. Sonra sorular başlar. Kadın, "sen benim sevdiğim adam değilmişsin", erkek de "sen benim sevdiğim kadın değilmişsin" demeye başlar. Çünkü aşk bir kişiliktir ve karşı taraftakini ilgilendirmez. Atilla İlhan bu yüzden, "ne kadınlar sevdim zaten yoktular" der. Biz kadınlar severiz, düşünürüz, onları konuştururuz, giydiririz.. [/FONT]
Maşuk uğruna ölmek, aşkı ispatlar mı?
[FONT=Times New Roman, Times, Serif]Aşkın ispatı için can vermek en kolay yoldur. Dirilip tekrar can verebilecek, yani aşkı için hergün ölmeyi göze alabilecek olan ise gerçek âşıktır.[/FONT]
Aşk'a âşık olan da âşık mıdır?
[FONT=Times New Roman, Times, Serif]Evet, Fuzuli mesela. O, aşkın bizatihi kendisine âşıktır. Âşıklık tekil olunca zihinde büyütülen sevgilinin illa ki mücessem, ete kemiğe bürünmüş bir varlık olması şart değildir. O zaman aşkın kendisi gelip sevgili olur. O varlık cemal-i mutlak olarak kainatı kuşatır.[/FONT]
Peki, aşk bir teslimiyet midir?
[FONT=Times New Roman, Times, Serif]Evet, teslimiyettir ve hiçbir şekilde soru sormamaktır. [/FONT]

[/FONT]
 

hannane

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
29 Eyl 2007
Mesajlar
8
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
Konum
kayıp şehir
Vahiy aşkı nasıl anlatır?
[FONT=Times New Roman, Times, Serif]Kur'an-ı Kerim'de aşk kelimesi geçmiyor. Muhabbet, Habibullah geçiyor. Aşk, muhabbeti kucaklayan ve onun çoğaltılmasını sağlayan bir şey olarak karşımıza çıkıyor. Hiçbir kutsal kitapta, hadiste yasaklanmış değil. Çünkü, dünya onun üzerinde dönüyor. Allah kendisini bilmemiz için, bize aşkı veriyor. [/FONT]
O zaman... Aşk'ı kalbimize Allah mı ilham eder?
[FONT=Times New Roman, Times, Serif]Tabiî bu bir ilhamdır. Mutlak güzellik de o olduğuna göre neye âşık olursak olalım onun da çıkış noktası ve yükseliş derecesi Allah'tadır. Onun güzelliğinden bir nebzeyiz. Güneşe göre zerre, denize göre damla gibi. [/FONT]
Aşk tazelenir mi?
[FONT=Times New Roman, Times, Serif]Sevgili her daim, aşıkını sınar. Bazen bir söz, bazen bir hareket bazen de bir "seni seviyorum" ile aşk tazelenir. Güzel söz, sadece güzel söz. [/FONT]
Ne zaman, aşk nefrete dönüşür?
[FONT=Times New Roman, Times, Serif]Nefret aşkın bir parçasıdır. Çünkü, aşk acıyla son bulur her zaman. Aşkın gıdası acıdır. Çok evlilik öncesinde mutluluk tüketildiği için, evlilikte sonra sadece acı kalır. En nihai acı ayrılıktır ve o da bazen nefrete dönüşür. Nefret, bütün değerlerin alt üst olduğunu ve aldatıldığınızı hissettirir. [/FONT]
Ve, o vakit aşk intikamla mı tanışır?
[FONT=Times New Roman, Times, Serif]Eğer gerçekten aşk varsa asla intikam yoktur. Çünkü aşk, uğrunda ölseniz bile intikam almamaktadır. Nef'i "Zapt-ı ah eylemedir âşıka evvel çare. Ben ise âhsız aram edemem. Âh medet" der. Sevgilinin yaptıklarından dolayı beddua edemezsiniz, onun hakkında kötü bir şey düşünemezsiniz bile. [/FONT]
Gelelim dünyevi aşk'a. Oradan da uhrevi aşk'a...
[FONT=Times New Roman, Times, Serif]Bazı mutasavvıflar "dünyevi aşk ilahi aşkın giriş kapısıdır" derler. Yani, önce Leyla sonra Mevla biçiminde.. Hep tartışılmıştır bu. Hep de tartışılacak. Emri'nin şöyle bir beyiti vardır: [/FONT]
[FONT=Times New Roman, Times, Serif]Sufi mecaz anladı yâre muhabbetim [/FONT][FONT=Times New Roman, Times, Serif]Âlemde kimse bilmedi gitdi hakikatim (Sofu benim sevgiliye olan aşkımı ilahi aşk zannetti. Oysa gerçeğimi kimse bilmedi) Yani, şair komşu kızına aşık. İkisi de ah ettiriyorsa Leyla'dan Mevla''ya geçmek de mümkündür. [/FONT]
İlahi aşk avdet ettiğinde, dünyevi aşk pılıyı pırtıyı toplar gider mi?
[FONT=Times New Roman, Times, Serif]Hayır. Hayır, hayır, hayır. Beşerdeki aşkın bizi götüreceği yer İlahi aşk ise, İlahi aşkın galebe çalması ile beşere haksızlık edilmiş olmaz. Sevdiğiniz insandan sıçrayıp yükseldiğinde dönüp ona bir daha bakmıyorsanız, İlahi aşk zaten olmayacaktır[/FONT].
Ama bazen aşk tacı tahtı da terkettiryor...
[FONT=Times New Roman, Times, Serif]Evet, İbrahim Ethem gibi. Çünkü, dünya sultanı olmak, dünyalıktır. Gönül sultanı olmak uhralıktır. Aşk sınıf farkını da yok eder. Türk filmleri boşuna değildir. [/FONT]
Aşk'ın, aşkın noktasında yana yana, döne döne yok olmak mı var?
[FONT=Times New Roman, Times, Serif]Pervane ile mumun hikayesi. Aşkı anlatan en güzel örnek budur. Pervane ışığın etrafında dönen gece kelebeğidir. Işığa âşıktır o kelebek. Bu öyle bir aşk ki sevgilisinin etrafından hiç ayrılamaz, gittikçe çapı daraltarak döner. Döndükçe çember daralır, daraldıkça şevki artar. Hızlanır ve kucaklamak ister. Artık o cezbeden kurtulamaz. Bülbülün gül karşısında şeydalanması gibi. Öyle bir an gelir ki, o pervane sevgilisini kucaklamak ister ve kendisini bütün hızıyla alevin koynuna atar ve yanar. [/FONT]
Ondan sonra da mumun aşk'ı tezahür ediyor, değil mi?
[FONT=Times New Roman, Times, Serif]Mum, içindeki can ipliğini yakmaya başlıyor. Gözlerinden yaşlar akıyor ve vücudu eriyor. O eridikçe gözlerinden akan yaşlar ayaklarının altında denizler oluşturur. Veee bir müddet sonra, can ipliği yanmaktan, vücudu erimekten bitap halde, kendi gözyaşlarında boğulur. Aşk, ikisini de mahvediyor. Ötesi var mı artık...[/FONT]
Aşkı hayatın bir yerinde bulmak insanın kaderi midir?
[FONT=Times New Roman, Times, Serif]Biz aşkı arayan gözle bakarsak aşkı buluruz. Aşk bizi bulmuşa işte o kaderdir. [/FONT]
Peki, bir kitabı var mıdır aşk'ın?
[FONT=Times New Roman, Times, Serif]Pekçok kitabı yazıldı. Mesela, Divan şairleri hep aşkın kitabını yazdılar. Ama hiç kimse bir formül getiremedi. Bu bakımdan aşkın kitabı yalan. Herkese göre bir aşk kitabı var. Benim aşkımın da senin aşkının da kitabı yazılamadı daha. [/FONT]
Aşk'ın iksirini imal etmek mümkün olsaydı, hekimler onun içine önce neyi katarlardı?
[FONT=Times New Roman, Times, Serif]Herhalde nur'dan yapılırdı. Ama onu döveceğimiz havana üç tutam acı, üç tutam muhabbet ve daha neler neler, katardık kimbilir. [/FONT]

Röportaj-Mustafa Karaalioğlu
Yeni Şafak Gazetesinden alıntıdır
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt