İnternette En Çok Düşülen Tuzaklar…
1. Sanal Âlemin Hesaba Çekileceğini Unutmak Sayısız çirkinliğin yalnızca bir tık öteye taşınabildiği internet ortamı Müslümanlar için de günahlara külfetsiz girilebilecek bir ortam haline gelmiştir. Bu durumun başlıca sebeplerinden birisi de insanların sanal âlemde yaptıkları yanlışları, girdikleri siteleri “geçmişi” silerek kurtulabileceklerini sanmalarıdır. Kimi kandırıyoruz? Asıl geçmişimizin Hesap günü dürülmek üzere önümüze konacağını bilmiyor muyuz? Sabahtan akşama kadar yaptıklarımızı kaydetmekle yükümlü melekler bize çoktan bir internet defteri açmıştır, değil mi? Şuan ne yapıyor olduğunuz, az önce neleri izliyor olduğunuz veya hepsinin öncesinde neleri keşfetmiş olduğumuzdan hesaba çekileceğiz! İğrençliklerin zirve yaptığı bu sanal âlemlerde gezinirken unutmayın ki karanlık bir gecede siyah taşın üzerindeki karıncayı gözeten bir Rabbimiz var! Eşinizden dostunuzdan sakladığınız geçmişinizi O’ndan nasıl saklayacaksınız?
2.İnternette Vaktini Boş İşlerle Geçirmek “Eyvah, hem gençlik gitti, hem ömür gitti, hem müflis olarak kabre gidiyorum; keşke aklımı başıma alsaydım.” Risale-i Nur Müslümanlar neden geri kaldı sorusunun cevabını çok da uzaklarda aramaya gerek yoktur sanırım. İnternet tuzaklardan belki de en tehlikesi.. oyun oynamak, haram ve fuhşiyat içeren filmler izlemek, dünya ve ahirete bir fayda getirmeyecek işler peşinde koşmak.. Vaktin nasıl geçtiğini o an için unuttursalar da iki cihan bir araya gelse artık o kıymetli saatlerinizi bir daha geriye getiremeyecektir. Biraz dikkatli bir gözle baktığımızda tüm medyanın, internet dünyasının insanları buna çekmek için uğraştığını görebiliriz. Ölümün genç yaşlı demeden herkesi alıp gidebildiği, ikinci kez bir imtihan fırsatı verilmeyeceği bu hayatta bir Müslüman nasıl olur da hiçbir şeyi umursamadan boş ve faydasız, hatta birçoğu günaha sürükleyecek sitelerde vakit öldürebilir? Gençlik heyecanını, enerjisini dava şuuruyla daha da arttırabilecekken, öğrenebilecek birçok faydalı ilim varken kendimizi gelip geçici dünyanın gelip geçici eğlencelerine kaptırmayalım...
3.Sosyal Medyayı Karşı Cinsle Etkileşime Girmek İçin Kullanmak Hemen herkesin en az bir sosyal medya hesabına sahip olduğu günümüzde bu yerleri kötü amaçlar için kullanan Müslümanların türediğini görmek ne kadar üzücüdür! Özellikle dini paylaşımların altında dönen dindar profilli kızlar ve erkekler arasında geçen “masum” konuşmalar şeytanın attığı yalnız küçük birer oltadır. Namahrem gerçek hayatta kimse sosyal medyada da namahremdir ve o kişilerle yüz yüze olmamanız takınmanız gereken edep çizgisini aşmayı gerektirmez! Herkesin birer televizyon yıldızı edasında süslediği profil fotoğraflarına bakıp da arkadaşlık istekleri göndermek, tanışma umuduyla özelden mesajlar atmak Müslümanlara yakışmıyor. Sokakta gördüğünüzde bakışımızı indirmemiz gereken namahreme nasıl arkadaşlık isteği gönderebiliriz? Şeytanın bu tuzağına düşmeyin. Hesabınızı kız/erkeklerle iletişime geçmek için kullanmayın. Facebook, Twitter, İnstagram ve diğer hesaplarınızı Kıyamet Günü size fayda getirecek şekilde kullanın, aleyhinize olacak şekilde değil!
4. Âlimleri Kolayca Tenkit Etmek İnternette görmeye alışık olduğumuz manzaralardan biri de, hayatı boyunca ilim tahsil etmiş, bizlerin horul horul uyuyarak geçirdiğimiz geceleri ibadetle ihya etmiş alimlerin, hocaların birtakım “klavye mücahidleri” tarafından “Bu hoca şöyledir..böyledir..şucudur..bucudur..” diyerek hüküm giydirmesidir. “Hüküm vermek ancak Allah'a aittir" kendisinden başkasına değil.” (Yusuf, 40) Hal böyleyken biz kim oluyoruz da oturduğumuz yerden o insanları tenkit etmeye kalkıyoruz? Herkes haddini, ilmini, konumunu bilip ona göre davranmalı. Özellikle ümmet olarak birbirimize daha çok sahip çıkmamız gereken bir zamanda böylesi eleştirilerle ancak Müslümanların arasını açmanın hesabını Allah’ın soracağını unutmamalıyız. Ben birşeyleri düzeltmek istiyorum diyorsanız da bunu kimseyi rencide etmeden, fitneye sebebiyet vermeden o kişiye özel olarak iletebilir, tavrınızı buna göre takınabilirsiniz...
5.Yazı Dilinde Gıybet, Küfür, Hakaret Edilebileceğini Düşünmek Efendimiz (sav) ‘in “Buna sahip çık, cennet senindir” dediği dilin karşındakini incitmesi için yerinden kıpırdaması gerekmediğini hepimiz biliyoruz. Dilimizin görevini elimizin ifa ettiği günlerde, “nasılsa direk ağzımdan çıkmıyor” düşüncesine kapılıyor olmalıyız ki, günlük hayatta salihler salihi(!) bir kul iken yazı dilinde Nemrutlaşabiliyoruz. Neden? Çünkü karşıya verdiği etkiyi gözümüzle görmüyor, yaptığımız hasarın bilincine varamıyoruz. Belki de birçoğumuz hayır ben böyle yapmıyorum şeklinde düşünebilir, ancak inanın bu saydıklarımızı “eleştiri” adı altında o kadar çok yapıyoruz ki… Bir şeylere çok kızmış olabiliriz, çok yanlış bulduğumuz şeyler olabilir; bunu mümkün mertebe karşıdakini incitmeyecek şekilde dile getirmeye çalışamaz mıyız? Hayvanları dahi incitmemek için uğraşan bir Peygamberin ümmetiyken, mümin bir kalbi kırmanın Kabe’yi yıkmaktan daha kötü gören bir dine inanıyorken elimizden çıkanlarla bu nimeti kirletmeyelim...
6.Uygunsuz Fotoğraflar Paylaşmak İnternet âleminde Müslümanların kapıldığı bir başka akım da ne olduğuna, nereye gittiğine dikkat etmeden fotoğraflar paylaşmaktır. Özellikle hanımlar, hangi kötü kimselerin eline geçebileceğini düşünmeden fotoğraf koymalarını meşru bir sebebe sığdırabilirler mi? Cenazesini dahi karanlıkta gömülmesini isteyen Fatıma annemiz (radıyallahu anha) bugün ümmetin genç kızlarının beğeni toplamak amacıyla paylaştığı pozları görseydi ne derdi? Kızlar! Önünüzde iffetini örnek alabileceğiniz birçok hanım Sahabeler varken, çirkin düşünceli erkeklere kendini beğendirme amaçlı resimler sergilemekten vazgeçin. Yalnızca kızlar değil, erkekler de bu konuda paylaştığı fotoğraflara dikkat etmeli, ego kabartmak, kendini beğendirmek için karşı cinsin dikkatini çekecek fotoğraflar paylaşmaktan uzak durmalıdır. Yüzümüzün değil bir de ruhumuzun fotoğrafı çekilseydi paylaşmaya ne kadar heveslenirdik, bir de bunu düşünün...
7.Haram Görüntüler İzlemek Her yanımızı kuşatmış açık saçık kadın fotoğraflarıyla Müslümanlar olarak çetin bir imtihan vermekteyiz. Ancak yine kimse görmüyor düşüncesiyle girdiğimiz siteleri, izlediğimiz görüntüleri kıyamet günü gözlerimiz haber verecek...
O gün ki Allah onları hep diriltecek de bütün yaptıklarını kendilerine haber verecek, Allah onu bir bir saymış onlarsa onu unutmuşlardır, Allah her şeye şahiddir. (Mücadele, 6)
Rabbimiz’in helal dairesi herşeye yetecek kadar geniştir, haramda zevk aramaya çalışan bizleriz. Bu tarz görüntülerin insanların içine işleyerek ahlak ve fıtratımızı bozduğunu görmek için etrafımızda gelişen olaylara bakmamız yeterlidir. Kendimizi, ailemizi, çocuklarımızı, arkadaşlarımızı bu tehlikelerden korumalı ve uzak tutmaya çalışmalıyız. Yine boş kalmaktan, meşguliyetsizlikten doğacak bu felaketi önlemek için mümkün olabildiğince cemaat içinde kalmalı, salih arkadaşlarla beraber bulunmalıyız. Allah bütün Müslümanları internet aleminin tuzaklarından ve tehlikelerinden muhafaza eylesin.
Âmin.
Alıntı
1. Sanal Âlemin Hesaba Çekileceğini Unutmak Sayısız çirkinliğin yalnızca bir tık öteye taşınabildiği internet ortamı Müslümanlar için de günahlara külfetsiz girilebilecek bir ortam haline gelmiştir. Bu durumun başlıca sebeplerinden birisi de insanların sanal âlemde yaptıkları yanlışları, girdikleri siteleri “geçmişi” silerek kurtulabileceklerini sanmalarıdır. Kimi kandırıyoruz? Asıl geçmişimizin Hesap günü dürülmek üzere önümüze konacağını bilmiyor muyuz? Sabahtan akşama kadar yaptıklarımızı kaydetmekle yükümlü melekler bize çoktan bir internet defteri açmıştır, değil mi? Şuan ne yapıyor olduğunuz, az önce neleri izliyor olduğunuz veya hepsinin öncesinde neleri keşfetmiş olduğumuzdan hesaba çekileceğiz! İğrençliklerin zirve yaptığı bu sanal âlemlerde gezinirken unutmayın ki karanlık bir gecede siyah taşın üzerindeki karıncayı gözeten bir Rabbimiz var! Eşinizden dostunuzdan sakladığınız geçmişinizi O’ndan nasıl saklayacaksınız?
2.İnternette Vaktini Boş İşlerle Geçirmek “Eyvah, hem gençlik gitti, hem ömür gitti, hem müflis olarak kabre gidiyorum; keşke aklımı başıma alsaydım.” Risale-i Nur Müslümanlar neden geri kaldı sorusunun cevabını çok da uzaklarda aramaya gerek yoktur sanırım. İnternet tuzaklardan belki de en tehlikesi.. oyun oynamak, haram ve fuhşiyat içeren filmler izlemek, dünya ve ahirete bir fayda getirmeyecek işler peşinde koşmak.. Vaktin nasıl geçtiğini o an için unuttursalar da iki cihan bir araya gelse artık o kıymetli saatlerinizi bir daha geriye getiremeyecektir. Biraz dikkatli bir gözle baktığımızda tüm medyanın, internet dünyasının insanları buna çekmek için uğraştığını görebiliriz. Ölümün genç yaşlı demeden herkesi alıp gidebildiği, ikinci kez bir imtihan fırsatı verilmeyeceği bu hayatta bir Müslüman nasıl olur da hiçbir şeyi umursamadan boş ve faydasız, hatta birçoğu günaha sürükleyecek sitelerde vakit öldürebilir? Gençlik heyecanını, enerjisini dava şuuruyla daha da arttırabilecekken, öğrenebilecek birçok faydalı ilim varken kendimizi gelip geçici dünyanın gelip geçici eğlencelerine kaptırmayalım...
3.Sosyal Medyayı Karşı Cinsle Etkileşime Girmek İçin Kullanmak Hemen herkesin en az bir sosyal medya hesabına sahip olduğu günümüzde bu yerleri kötü amaçlar için kullanan Müslümanların türediğini görmek ne kadar üzücüdür! Özellikle dini paylaşımların altında dönen dindar profilli kızlar ve erkekler arasında geçen “masum” konuşmalar şeytanın attığı yalnız küçük birer oltadır. Namahrem gerçek hayatta kimse sosyal medyada da namahremdir ve o kişilerle yüz yüze olmamanız takınmanız gereken edep çizgisini aşmayı gerektirmez! Herkesin birer televizyon yıldızı edasında süslediği profil fotoğraflarına bakıp da arkadaşlık istekleri göndermek, tanışma umuduyla özelden mesajlar atmak Müslümanlara yakışmıyor. Sokakta gördüğünüzde bakışımızı indirmemiz gereken namahreme nasıl arkadaşlık isteği gönderebiliriz? Şeytanın bu tuzağına düşmeyin. Hesabınızı kız/erkeklerle iletişime geçmek için kullanmayın. Facebook, Twitter, İnstagram ve diğer hesaplarınızı Kıyamet Günü size fayda getirecek şekilde kullanın, aleyhinize olacak şekilde değil!
4. Âlimleri Kolayca Tenkit Etmek İnternette görmeye alışık olduğumuz manzaralardan biri de, hayatı boyunca ilim tahsil etmiş, bizlerin horul horul uyuyarak geçirdiğimiz geceleri ibadetle ihya etmiş alimlerin, hocaların birtakım “klavye mücahidleri” tarafından “Bu hoca şöyledir..böyledir..şucudur..bucudur..” diyerek hüküm giydirmesidir. “Hüküm vermek ancak Allah'a aittir" kendisinden başkasına değil.” (Yusuf, 40) Hal böyleyken biz kim oluyoruz da oturduğumuz yerden o insanları tenkit etmeye kalkıyoruz? Herkes haddini, ilmini, konumunu bilip ona göre davranmalı. Özellikle ümmet olarak birbirimize daha çok sahip çıkmamız gereken bir zamanda böylesi eleştirilerle ancak Müslümanların arasını açmanın hesabını Allah’ın soracağını unutmamalıyız. Ben birşeyleri düzeltmek istiyorum diyorsanız da bunu kimseyi rencide etmeden, fitneye sebebiyet vermeden o kişiye özel olarak iletebilir, tavrınızı buna göre takınabilirsiniz...
5.Yazı Dilinde Gıybet, Küfür, Hakaret Edilebileceğini Düşünmek Efendimiz (sav) ‘in “Buna sahip çık, cennet senindir” dediği dilin karşındakini incitmesi için yerinden kıpırdaması gerekmediğini hepimiz biliyoruz. Dilimizin görevini elimizin ifa ettiği günlerde, “nasılsa direk ağzımdan çıkmıyor” düşüncesine kapılıyor olmalıyız ki, günlük hayatta salihler salihi(!) bir kul iken yazı dilinde Nemrutlaşabiliyoruz. Neden? Çünkü karşıya verdiği etkiyi gözümüzle görmüyor, yaptığımız hasarın bilincine varamıyoruz. Belki de birçoğumuz hayır ben böyle yapmıyorum şeklinde düşünebilir, ancak inanın bu saydıklarımızı “eleştiri” adı altında o kadar çok yapıyoruz ki… Bir şeylere çok kızmış olabiliriz, çok yanlış bulduğumuz şeyler olabilir; bunu mümkün mertebe karşıdakini incitmeyecek şekilde dile getirmeye çalışamaz mıyız? Hayvanları dahi incitmemek için uğraşan bir Peygamberin ümmetiyken, mümin bir kalbi kırmanın Kabe’yi yıkmaktan daha kötü gören bir dine inanıyorken elimizden çıkanlarla bu nimeti kirletmeyelim...
6.Uygunsuz Fotoğraflar Paylaşmak İnternet âleminde Müslümanların kapıldığı bir başka akım da ne olduğuna, nereye gittiğine dikkat etmeden fotoğraflar paylaşmaktır. Özellikle hanımlar, hangi kötü kimselerin eline geçebileceğini düşünmeden fotoğraf koymalarını meşru bir sebebe sığdırabilirler mi? Cenazesini dahi karanlıkta gömülmesini isteyen Fatıma annemiz (radıyallahu anha) bugün ümmetin genç kızlarının beğeni toplamak amacıyla paylaştığı pozları görseydi ne derdi? Kızlar! Önünüzde iffetini örnek alabileceğiniz birçok hanım Sahabeler varken, çirkin düşünceli erkeklere kendini beğendirme amaçlı resimler sergilemekten vazgeçin. Yalnızca kızlar değil, erkekler de bu konuda paylaştığı fotoğraflara dikkat etmeli, ego kabartmak, kendini beğendirmek için karşı cinsin dikkatini çekecek fotoğraflar paylaşmaktan uzak durmalıdır. Yüzümüzün değil bir de ruhumuzun fotoğrafı çekilseydi paylaşmaya ne kadar heveslenirdik, bir de bunu düşünün...
7.Haram Görüntüler İzlemek Her yanımızı kuşatmış açık saçık kadın fotoğraflarıyla Müslümanlar olarak çetin bir imtihan vermekteyiz. Ancak yine kimse görmüyor düşüncesiyle girdiğimiz siteleri, izlediğimiz görüntüleri kıyamet günü gözlerimiz haber verecek...
O gün ki Allah onları hep diriltecek de bütün yaptıklarını kendilerine haber verecek, Allah onu bir bir saymış onlarsa onu unutmuşlardır, Allah her şeye şahiddir. (Mücadele, 6)
Rabbimiz’in helal dairesi herşeye yetecek kadar geniştir, haramda zevk aramaya çalışan bizleriz. Bu tarz görüntülerin insanların içine işleyerek ahlak ve fıtratımızı bozduğunu görmek için etrafımızda gelişen olaylara bakmamız yeterlidir. Kendimizi, ailemizi, çocuklarımızı, arkadaşlarımızı bu tehlikelerden korumalı ve uzak tutmaya çalışmalıyız. Yine boş kalmaktan, meşguliyetsizlikten doğacak bu felaketi önlemek için mümkün olabildiğince cemaat içinde kalmalı, salih arkadaşlarla beraber bulunmalıyız. Allah bütün Müslümanları internet aleminin tuzaklarından ve tehlikelerinden muhafaza eylesin.
Âmin.
Alıntı