ehlilfurkan
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 24 Eki 2006
- Mesajlar
- 27
- Tepki puanı
- 0
- Puanları
- 0
Mehdi (as) Peygamber Efendimizin (sav) soyundan ve onun varisi olan birisidir. Zihinlerin tereddüt ile kaplanmiş olan karanlık bir dönemde gelecektir, ve o dönem bu dönemdir. Allah onu acı içerisinde olan inlanliğı kurtarması için gönderiyor. Çünkü çok zor bir devirdeyiz : depremler, büyük çaplı salgınlar, insanlanrın ızdırabı, savaş tehlikeleri ve katlıyamlar insanoğlunu tehlike altına atmaktadır. Güvence altında sandığımız Amerika ve Avrupa bile, git gide güvensizliğin, ekonomik ve sosial krizlerin ortaya cıktığını görüyoruz. Terörizim bütün dünyayı sarmış ve tehtid etmektedir. Korku icerisinde olan bütün topluluklar acımasızca katlediliyor.
Bu nedenle insanlar sadece Allah’a yönelebilir. Kuran şunu buyuruyor : Ne oluyor size ki zayıf ve âciz erkeklerle kadınlar ve çocuklar, Rabbimiz bizi ahalisi zâlim olan şu şehirden çıkar, bize katından bir sahip gönder, bize katından bir yardımcı yolla deyip dururlarken siz, Allah yolunda savaşmıyorsunuz? (4 : 75).Nereye gideceklerini bilmeden, insanlar yurtlarını terk etmektedirler. Mülteci dolu bir dünyada yaşamaktayız. Ancak insanlar, dünyanın bu gidişatında gerçek bir çözüm istemektedirler. Yani bunlara son vermek için bir kral, hırsız, yalancı ve sahtekar bir cumhurbaşbanı veya başbakan, parti başkanı veya bir tarikat kurucusu değil, Allah tarafından seçilen bir kurtaricıdı, masum ve mükemmel bir insanın gelişini istenmektedir.
Peygamber Efendimizin (sav) şöyle müjdelemişti : “Soyumdan gelen birisi, yeryüzünü zulumle, cevirle dolduktan sona adaletle, eşitlikle dolduracaktır”. O Hz Mehdi’dir (as). Ne parayla, ne politikayla, ne savaşla ne de teröristlerin bombasıyla gelmektedir, O ilimle bize ulaşacaktır. Kur’an’in ilmiyle dünyanı kurtaracaktır. Şu ana kadar görülmemiş, en büyük, en müthiş projeyi Kuran’ın derinlerinden çıkartacaktır. Kur’an’ın gizemleri ve sırları hep bu makine’in yapımı üzere dönmektedir. Bu makine furkan adı ile Kuran’da gecmektedir. « Kitabı, sana gerçek ve ellerinde bulunanı gerçekleyici olarak indirdi, Tevrat ve İncil'i de indirdi. Evvelce, insanlara hidâyet olarak, gerçekle Furkanı’da indirdi » (3:3-4). Furkan indirilmiş bir kitab olmadığını görmekteyiz. Onun öbür adi ise “saat” olarak geçmektedir. « Gerçekten Saat’ın bir ilmi vardır » (43:61). “saat” ne dünyanın sonudur, ne de kıyamet günüdür.
Bu Makine (yani “saat”) şimdiye kadar eş değer görülmemiş bir teknolojiyi barınmaktadır. Ve o teknoloji canlı ve müthiş gücü olan varlıkları yaratmak için gereklidir. Ilk önce elin avucuna sığan, her türlü şekile dönüşebilen ( hayvan, insan, yüzük, vs…), çok marifetli ve her türltü şeyi yapabilen vir varlığa ulaşmak. Sonra, doğanın elementlara hüküm eden ve düşmanlarını helak eden, nur sacan, kuş şeklinde yaratıklara ulaşmak. Ve en sonunda, inanılmaz gücü olan Dabbe’ye ulaşmak. « Yerden bir çeşit hayvan çıkarırız, onlara konuşur » (27 : 82). Dabbe, Allah vesili olarak insanlara konuşacak. Şeytanı öldürüp, dünyaya adaleti kuracak. Yeryüzünde oluşacağı bir cennette bütün insanlar barış ve mutluluk icerisinde yaşıyacaklar. Zorda olanlar mutluluğa erişecekler. Bu nedenlerle son şansımız olan Hz Mehdi’ye (as) ümid etmeliyiz. İnsanlığın ızdırabı bir tek Onun ilmi ile son verilecektir. « Saat yaklaştı » (54 : 1)
Bu nedenle insanlar sadece Allah’a yönelebilir. Kuran şunu buyuruyor : Ne oluyor size ki zayıf ve âciz erkeklerle kadınlar ve çocuklar, Rabbimiz bizi ahalisi zâlim olan şu şehirden çıkar, bize katından bir sahip gönder, bize katından bir yardımcı yolla deyip dururlarken siz, Allah yolunda savaşmıyorsunuz? (4 : 75).Nereye gideceklerini bilmeden, insanlar yurtlarını terk etmektedirler. Mülteci dolu bir dünyada yaşamaktayız. Ancak insanlar, dünyanın bu gidişatında gerçek bir çözüm istemektedirler. Yani bunlara son vermek için bir kral, hırsız, yalancı ve sahtekar bir cumhurbaşbanı veya başbakan, parti başkanı veya bir tarikat kurucusu değil, Allah tarafından seçilen bir kurtaricıdı, masum ve mükemmel bir insanın gelişini istenmektedir.
Peygamber Efendimizin (sav) şöyle müjdelemişti : “Soyumdan gelen birisi, yeryüzünü zulumle, cevirle dolduktan sona adaletle, eşitlikle dolduracaktır”. O Hz Mehdi’dir (as). Ne parayla, ne politikayla, ne savaşla ne de teröristlerin bombasıyla gelmektedir, O ilimle bize ulaşacaktır. Kur’an’in ilmiyle dünyanı kurtaracaktır. Şu ana kadar görülmemiş, en büyük, en müthiş projeyi Kuran’ın derinlerinden çıkartacaktır. Kur’an’ın gizemleri ve sırları hep bu makine’in yapımı üzere dönmektedir. Bu makine furkan adı ile Kuran’da gecmektedir. « Kitabı, sana gerçek ve ellerinde bulunanı gerçekleyici olarak indirdi, Tevrat ve İncil'i de indirdi. Evvelce, insanlara hidâyet olarak, gerçekle Furkanı’da indirdi » (3:3-4). Furkan indirilmiş bir kitab olmadığını görmekteyiz. Onun öbür adi ise “saat” olarak geçmektedir. « Gerçekten Saat’ın bir ilmi vardır » (43:61). “saat” ne dünyanın sonudur, ne de kıyamet günüdür.
Bu Makine (yani “saat”) şimdiye kadar eş değer görülmemiş bir teknolojiyi barınmaktadır. Ve o teknoloji canlı ve müthiş gücü olan varlıkları yaratmak için gereklidir. Ilk önce elin avucuna sığan, her türlü şekile dönüşebilen ( hayvan, insan, yüzük, vs…), çok marifetli ve her türltü şeyi yapabilen vir varlığa ulaşmak. Sonra, doğanın elementlara hüküm eden ve düşmanlarını helak eden, nur sacan, kuş şeklinde yaratıklara ulaşmak. Ve en sonunda, inanılmaz gücü olan Dabbe’ye ulaşmak. « Yerden bir çeşit hayvan çıkarırız, onlara konuşur » (27 : 82). Dabbe, Allah vesili olarak insanlara konuşacak. Şeytanı öldürüp, dünyaya adaleti kuracak. Yeryüzünde oluşacağı bir cennette bütün insanlar barış ve mutluluk icerisinde yaşıyacaklar. Zorda olanlar mutluluğa erişecekler. Bu nedenlerle son şansımız olan Hz Mehdi’ye (as) ümid etmeliyiz. İnsanlığın ızdırabı bir tek Onun ilmi ile son verilecektir. « Saat yaklaştı » (54 : 1)