Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

İnsanLarın AhLaksızLığa ÖzendiriLmeLeri (1 Kullanıcı)

aKis

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
31 Ağu 2009
Mesajlar
304
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
40
1979 yılına ait bu dergiden de anlaşıldığı gibi seneler öncesinden eşcinselliğin doğal bir şey olduğu yalanı topluma aşılanmaya başlanmıştır.
Günümüzde "modernlik", "çağdaş olma", "cesaret" ve "özgürlük" kılıfları altında insanlar, özellikle de gençler ahlaksızlığa özendirilmektedirler.
Birkaç on yıl öncesine kadar insanların ağızlarına dahi almaya çekindikleri kavramlar birçok toplumda artık meşru olarak kabul edilmektedir.
Televizyonlarda ve magazin dergilerinde her türlü ahlaksızlık sergilenmekte, yolsuzluk yapanlar, homoseksüeller, fuhuşla geçimini sağlayanlar, kızlarını pazarlayanlar, kumarbazlar, iki lafı biraraya getirmekten aciz, cahil kişiler "özenilecek kimseler"miş gibi lanse edilmekte ve yaşadıkları hayat çok cazipmiş gibi anlatılmaktadır.
Yaptıkları ahlaksızlıkların günümüz toplumundaki sıfatları ise sözde cesaret, medeniyet ve modernliktir.

Örneğin son yıllarda dünya genelinde erkeklerin kadınsı davranmaları, kadınsı bir üslupla konuşup, kadınsı giyinmeleri bu telkinin bir sonucudur.
Toplumda bazı kişilerin endilerini küçük düşürecek bu gibi tavırlara özenmeleri de elbette ki onların akılsızlıklarının bir göstergesidir.
Evlilik dışı ilişkiler ve uyuşturucu kullanmak da dünyaca ünlü bazı "medyatik" kişiler tarafından özendirilmektedir.
Cahil olan insanlar ise bu kişileri kendilerine örnek alıp, onların giyimlerinden mimiklerine, hayat felsefelerinden konuşma üsluplarına kadar her tavırlarını taklit etmektedirler.
Halbuki özendikleri kişilerin büyük bir bölümü ruhsal çöküntü içinde yaşayan, cahil, çevresindeki insanlar tarafından sürekli aşağılanan insanlardır.
Ancak Kuran ahlakından uzak olan birçok insan bunları göremeyecek kadar akıl yönünden yoksundur. Allah iman etmeyenlerin akılsızlıklarını birçok ayetinde bildirmiştir.
Bir ayette şöyle buyrulmaktadır:

Size verilen herşey, yalnızca dünya hayatının metaı ve süsüdür. Allah Katında olan ise, daha hayırlı ve daha süreklidir. Yine de, akıllanmayacak mısınız? (Kasas Suresi, 60)
Kuran'da haram olduğu açıkça bildirilen eşcinselliğin toplumlar tarafından bu denli benimsenmesinde basının rolü büyüktür.
Zulüm gören, işkenceyle öldürülen insanlar, masum bebekler, bir ekmek alacak parası dahi olmayanlar, soğuk havada, bezden çadırlarda neredeyse sokakta yatanlar,
hastalıklarını tedavi ettirecek para bulamayanlar veya ihtiyar ve güçsüz olmalarına rağmen hastane kapılarında saatlerce hatta günlerce tedavi sırası bekleyenler,
sadece belli bir kabileye mensup oldukları için katledilenler, dinlerinden dolayı evlerinden, yurtlarından çıkartılan kadınlar, çocuklar ve yaşlılar,
bir tarafta ardı arkası gelmeyen israf, diğer tarafta ise açlıktan ve bakımsızlıktan yok olan, ölüme terk edilen zavallı insanlar, sokağa atılan, kendi başının çaresine bakamayacak kadar küçük ve savunmasız çocuklar,
ailesini geçindirebilmek için küçük yaşta okula gitmeyip, oyun oynamayıp çalışan veya dilenen çocuklar, her an hasımları tarafından öldürülme korkusuyla yaşayan insanlar
Burada sayılan insanların varlığından herkes haberdardır. Hemen her gün, gazetelerde, televizyonlarda bu çaresiz, zavallı, kimsesiz ve muhtaç insanların görüntülerine rastlamak mümkündür.
Pek çok kimse bu insanların içinde bulundukları durumu görür, onlara acır. Ancak bir süre sonra konuştuğu konuyu ya da seyrettiği kanalı değiştirince veya okuduğu gazetenin sayfalarını çevirince bu insanların varlığını unutur.
Çoğu kişi bu insanları bulundukları durumdan kurtarmak için bir çaba harcaması gerektiğini düşünmez. Ve "dünyada o kadar zengin ve güç sahibi insan varken o insanları kurtarmak bana mı kaldı" diyerek sorumluluğu başkalarının üzerine atar.

Oysa bu insanları kurtarmak, tüm dünyanın adalet, huzur, güven ve zenginlik içinde yaşanan, refah dolu bir yer olmasını sağlamak için zenginlik ve güç tek başına yeterli değildir.
Örneğin dünyada çok sayıda zengin ve gelişmiş ülke olmasına rağmen Etiyopya'da hala insanlar açlıktan ölmektedirler.
Onca gelişmiş teknolojiye ve dünyanın zengin kaynaklarına rağmen insanların bir tabak yemeğe muhtaç olmaları, zenginliğin ve gücün tek başına yeterli olmadığının en açık göstergelerindendir.

Zenginliğin ve gücün, bu zavallı ve muhtaç insanların yararına kullanılması için öncelikle insanların vicdan sahibi olmaları gerekir.
Vicdan sahibi olmanın yegane yolu ise imandır. Ancak imanlı insanlar, sürekli olarak vicdanlarını kullanarak hareket ederler.

Sonuç olarak, dünyadaki adaletsizliğin, kargaşanın, terörün, katliamların, açlığın, sefaletin ve zulmün tek bir çözümü vardır: Kuran ahlakı.

Dünyada var olan sorunlara genel olarak bakıldığında, tüm bu olaylara sevgisizlik, nefret, kin, düşmanlık, çıkarcılık, bencillik, umursamazlık, acımasızlık gibi duyguların ve akılsızlığın neden olduğu görülecektir.
Bu olayları çözmenin ve tamamen ortadan kaldırmanın yolları ise sevgi, şefkat, merhamet, acıma, karşılık beklemeden hizmet etme şevki, duyarlı olma, fedakarlık, dostluk, hoşgörü, sağduyu ve akıldır.
Bu özellikler ise ancak Kuran ahlakını eksiksiz olarak yaşayan insanlara aittir. Allah ayetlerinde Kuran'ın insanları karanlıklardan aydınlığa çıkarma özelliğini şöyle bildirir:

Size Allah'tan bir nur ve apaçık bir Kitap geldi. Allah, rızasına uyanları bununla kurtuluş yollarına ulaştırır ve onları Kendi izniyle karanlıklardan nura çıkarır. Onları dosdoğru yola yöneltip-iletir. (Maide Suresi, 15-16)

Allah bir başka ayetinde ise Kuran'a uyulmadığında yeryüzünde var olan herşeyin bozulmaya uğrayacağını haber verir:

Eğer hak, onların heva (istek ve tutku)larına uyacak olsaydı hiç tartışmasız, gökler, yer ve bunların içinde olan herkes (ve herşey) bozulmaya uğrardı.
Hayır, Biz onlara kendi şan ve şeref (zikir)lerini getirmiş bulunuyoruz, fakat onlar kendi zikirlerinden yüz çeviriyorlar. (Müminun Suresi, 71)

Şu anda, siz bu yazıyı okurken de, milyonlarca zavallı insan ya eziyet görüyor, ya açlıktan ya da soğuktan ölmemek için dayanmaya çalışıyor.
Veya evinden, ailesinden ve çocuklarından koparılıyor, yurdundan sürülüyor. Bu nedenle vicdan sahibi insanlar tüm bunları düşünmeli, tüm bu acılar, felaketler, sıkıntı ve zorluklar kendilerine ve sevdiklerine dokunmuşcasına duyarlı davranmalıdırlar.
Ve yardım isteyen insanlara maddi manevi her yönde yardımcı olabilmenin yollarını aramalıdırlar.
Allah iman eden, vicdan ve sağduyu sahibi insanların bu sorumluluğu üzerlerine almalarını bir ayetinde şöyle emretmektedir:

Size ne oluyor ki, Allah yolunda ve: "Rabbimiz, bizi halkı zalim olan bu ülkeden çıkar, bize Katından bir veli (koruyucu sahib) gönder, bize Katından bir yardım eden yolla" diyen erkekler, kadınlar ve çocuklardan zayıf bırakılmışlar adına savaşmıyorsunuz? (Nisa Suresi, 75)

Günümüzde bu hizmetin nasıl yapılacağı ise, Kuran ayetleri göz önüne alındığında açıkça ortaya çıkmaktadır.
Yapılması gereken en önemli şey, Kuran ahlakının dinsizliğin karşısında üstün gelmesi için, Müslümanların fikri alanda mücadele etmeleridir.
Zira zayıf bırakılan, çaresiz, kimsesiz ve korunmaya muhtaç insanların tek kurtuluşu, Kuran ahlakının tüm dünya insanları arasında yayılıp yaşanmasıdır.
Öyle ise tüm insanlara Kuran ahlakını anlatmak, dini tebliğ etmek her Müslüman için çok önemli ve aciliyetli bir ibadettir.

Vicdanlarını kullanmayanlar, yetimlere, yoksullara, zavallı masumlara karşı duyarsız ve umursuz davrananlar, dünya hayatında kendilerine verilen malları boşa harcayanlar, zulüm gören kadınları, çocukları, yaşlıları ilgisizce seyredenler,
her türlü ahlaksızlığın ve çirkinliğin yeryüzünde yaygınlaşmasından hoşnutluk duyanlar ve bu bakış açısını teşvik eden insanlar ahirette bunların hesabını mutlaka vereceklerdir:

Dini yalanlayanı gördün mü? İşte yetimi itip-kakan, yoksulu doyurmayı teşvik etmeyen odur.
İşte (şu) namaz kılanların vay haline, ki onlar, namazlarında yanılgıdadırlar, onlar gösteriş yapmaktadırlar, ve 'ufacık bir yardımı (veya zekatı) da' engellemektedirler. (Ma'un Suresi, 1-7)
 

mürmüdük

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Tem 2009
Mesajlar
6,952
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
54
Web Sitesi
anadoluhaber.blogcu.com
TARKAN uyuşturucudan Gözaltında!

27 Şubat 2010
uyusturucu.jpg

Türk gençliğine idol olarak sürekli gündemde tutulan Tarkan Tevetoğlu uyuşturucu satmak ve içmek suçlaması ile gözaltına alındı!
Narkotik Şube Müdürlüğü ekipleri, sosyete ve iş dünyasına kokain temin eden Selman Güngör Şenel ve Abdülmelik Ceniş adlı iki torbacıyı teknik takibe aldı.

Yaklaşık 6 ay adım adım izlenen ve tüm telefon görüşmeleri kayda alınan torbacılardan Ceniş’in, bir gazetede magazin yazarlığı yapan Kubilay Keskin’e önceki akşam saat 18.00 sıralarında uyuşturucu vermeye hazırlandığı tespit edildi. Bunun üzerine operasyon için düğmeye basıldı. Torbacı ile uyuşturucu siparişi veren Keskin, suçüstü yakalandı.
"NE YAPTIM"
tarkan-400x271.jpg

.Narkotik polisi, zaman kaybetmeden diğer torbacı Selman Güngör Şenel ile ikilinin teknik takiple bağlantılı oldukları belirlenen bir başka gazetenin magazin yazarı Bekir Saçar, Ayyıldız Mayo’ nun hissedarı Murat Erdoğan, Eski DYP Milletvekili Rıfat Yüzbaşıoğlu’nun oğlu Gökhan Yüzbaşıoğlu, işadamı Fuat Miras’ın oğulları Ömer Faruk Miras ve Tarık Miras ile Güler Erçetingöz ve Nejdet Aytek’i de yakalayarak gözaltına aldı. İki torbacıya yönelik başlatılan teknik takip, narkotik polisini ayrıca dünyaca ünlü bir isme götürdü. Teknik takipte torbacıların megastar Tarkan Tevetoğlu’na da kokain sattığı kayıtlara girdi. Operasyon kapsamında polis, Tarkan’ın İstanbul Ömerli’deki çiftlik evine önceki akşam saat 22.00 sıralarında baskın düzenledi. Kapıda polisleri gören Tarkan, “Ne yaptım” diyerek pişmanlığını dile getirdi. Ancak, gözaltına alınarak İstanbul Narkotik Şube Müdürlüğü’ne götürüldü. .
tarkan.20100227095507.jpg

ÇEKYATTAN NEZARETE
Tarkan gece yarısı Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde sağlık kontrolünden geçirildi. Tarkan, İstanbul Narkotik Şube Müdürlüğü’nde bir emniyet amirinin çekyat bulunan odasına konuldu. Bu arada narkotik timlerinin Tarkan’ın çiftlik evinde aramaları devam etti. Yaklaşık 2 saat süren arama sonunda 12.5 gram esrar ile esrar öğütmekte kullanılan malzemeler ele geçirildi. Bu gelişme üzerine Tarkan, emniyet amirinin odasından alınarak, diğer suçluların bulunduğu nezarethaneye konuldu.

47553.jpg

"BEN İÇİCİYİM"
Tarkan’ın çiftlik evinde esrar bulunması üzerine polise, “Ben esrar kullanmam, esrarlar şoförüme aittir” dediği öğrenildi. Tarkan’ın daha sonra ise uyuşturucu kullandığını itiraf ettiğini ancak başkalarına uyuşturucu temin etmediğini söylediği ileri sürüldü.

Kokain torbacısının yapılan teknik takibi sırasında, kokain torbacısıyla sıklıkla irtibat kuran kişilerin gazeteci Kubilay Keskin, Bekir Saçar ve işadamı Murat Erdoğan olduğu belirlendi. Gazeteciler ve Erdoğan’ın torbacılardan aldığı kokainleri Tarkan’a ulaştırdığı tespit edilirken, bazı telefon kayıtlarına göre ise Tarkan’ın direkt olarak kendisinin de Bond lakabıyla tanınan Ceniş’ten uyuşturucu istediği tespit edildi.
415620080825102215918.jpg

(gazetehaberturk)
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt