Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

İmanın altı şartını kabul etmek esastır (1 Kullanıcı)

نعىمة

Yasaklı Kullanıcı
Katılım
2 Ara 2007
Mesajlar
2,969
Tepki puanı
3
Puanları
0
Yaş
41
Bir mü’min, "Kur’an’a, Peygamber’e inandım" demek suretiyle İslam akaidini kabul ediyor. Bu da imanın altı şartını yerine getirmekle ancak mümkün olabiliyor...

Bir insanın Müslüman olabilmesi için İslam’ın altı şartını mutlak surette kabulü zaruridir. Bunlar nelerdir? Allah’ın birliğine, eşi ve benzeri olmadığına inanmaktır. Biz icmalî olarak, Cenab–ı Hakk’ın birliğine iman edip, O’nun sıfat–ı bari sahibi olduğunu kabul ederiz.

Bir Rabbin Allah olabilmesi için Kur’an’ın, bizzat Cenab–ı Hakk’ın vasfettiği ilahlık sıfatlarına malik olması lazımdır. Sen öyle bir Allah tarif edersin ki bu Allah –haşa– doğar, sonu olur. Bu itikattaki Rab, Allah olmaz. Yine sen "Allah" der, O’nun doğduğunu veya doğurduğunu söylersen şirk koşmuş olursun. Burada ifade etmeye çalıştığım husus, Kur’an’ın, İslam’ın, özellikle Hz. Muhammed’in (sav) beyanı veçhile iman esaslarını kabul etmek her Müslüman’ın üzerine farz–ı ayindir. Bir Müslüman, Allah’ın meleklerine de, Kur’an nasıl tarif etmişse öyle inanacaktır.

Bir kişinin Müslüman olabilmesi için 104 kitabın tamamına iman etmesi de şarttır. Bunların 100 tanesi suhuf/sahifeler şeklinde, dört tanesi de kitaptır. Peygamber Efendimiz’e gelen Kur’an’ı kabul etmeyen insana sen "Müslüman" diyemezsin. Bunu deme hakkını hiç kimse kimseye veremez. Çünkü imanın ölçüsünü koyan ne sensin ne de benim. Bazıları zannediyorlar ki, bu ölçüyü mezhep imamları koymuştur. İmanda ölçü, Allah’ın ve Resulü’nün dediğidir. Burada ne bir mezhep imamı, ne bir ulema ölçü koymamıştır. Konulan ölçüler Allah’a aittir, peygamberine aittir. Kur’an’ın değil tamamını, bir ayetini inkar etmek bile küfre mucip bir harekettir. Zira Cenab–ı Hak, "Onlar ki ayetlerimizden bazılarını kabul, bazılarını reddederler. Onlar kafirlerin ta kendisidir" (Nahl, 15/90–93 buyuruyor.

Başka? Bütün peygamberlere inanacagız. Özellikle son peygamber Hz. Muhammed’i (sav) tasdik edecek, O’nu kabul edecek ve O’nun yolundan gideceğiz. "Kabul ettim" diyorsun; ama Peygamberle ne ilgin, ne alakan var. Peygamber Efendimiz’in getirdiğini her mümin yaşamakla mükelleftir.
 

نعىمة

Yasaklı Kullanıcı
Katılım
2 Ara 2007
Mesajlar
2,969
Tepki puanı
3
Puanları
0
Yaş
41
İslamın Şartları. Beş tane olup, bir hadiste şöyle ifade edilmiştir: “İslâm beş şey üzerinde kuruldu: Allah’tan başka ilâh olmadığına, Hz. Muhammed’in Allah’ın kulu ve elçisi olduğuna şehadet etmek; namaz kılmak; zekât vermek; Ka’beyi haccetmek ve Ramazan orucunu tutmak” (Buhârî, İmân, I, II; Müslim, İmân, 19–22; Tirmizi, İmân, III; Nesâî, İmân, 13).
a. Allaha ve peygamberine iman etmek ve bu imanı açıklamak. Ayette şöyle buyurulur: “Allaha iman edin. Allah’a ve sözlerine iman eden, okuyup yazması olmayan, Allah’ın elçisi Peygamber (s.a.s)’e de iman ediniz” (el–A’râf; 7/158).
b. Namaz* kılmak. Kur’an–ı Kerim’in bir şok yerinde; “Namazı kılınız, zekâtı veriniz”bir ayette de; Bütün namazları ve orta namazı (ikindiyi) muhâfaza ediniz” (el–Bakara, 2/238) buyurulur.
e. Zekât* vermek. Kur’an–ı Kerim’de “Zekâtı veriniz” (el–Bakara, 2/43); “Onların mallarında dilencinin ve yoksulun bir payı vardır” (el–Meâric, 70/25) buyurulur.
d. Haccetmek. Müslüman, ergin, akıllı, hür, yeterli vakte sahip, sağlıklı, gidiş–geliş süresi içinde yol masrafı ile kendisinin, eş ve çocuklarının geçimi temin edilen kimselere, ömründe bir defa hac farzdır. Kur’an’da şöyle buyurulur: “Yoluna gücü yeten herkesin, o Ev’e hac etmesi Allah’ın bir hakkıdır” (Âl–i İmrân, 3/97).
e. Oruç* tutmak. Ergin, akıllı her müslümanın üzerine Ramazan orucu farzdır. Kur’an–ı Kerim’de şöyle buyurulur: “Ey iman edenler! sizden önceki ümmetlere oruç farz kılındığı gibi size de farz kılındı” (el–Bakara, 2/ 183).
Abdestin Farzları. Abdest üç organı su ile yıkamak ve başı meshetmekten ibaret bir temizliktir. Kur’an–ı Kerim’de şöyle buyurulur: “Ey inananlar! Namaz kılmak istediğiniz zaman yüzlerinizi, dirseklere kadar ellerinizi yıkayın; başlarınızı meshedin ve topuklara kadar ayaklarınızı da (yıkayın)” (el–Mâide, 5/6). Abdestin farzları dörttür.
a. Yüzü yıkamak. Tüy bitimi ile çene altı ve iki kulak arasında kalan yüzü bir defa yıkamak farzdır.
b. Elleri yıkamak. Dirseklerle birlikte kolları yıkamak gerekir.
c. Başa meshetmek. Başın dörtte birini meshetmek gerekir. Bazı bilginler başın çok az bir kısmının, hattâ saçın bir iki telini meshetmenin yeterli olduğunu söylerler.
d. Ayakları yıkamak. Topuklarla birlikte iki ayağı yıkamak gerekir.
Kur’an–ı Kerim’e el sürmek, namaz kılmak ve Ka’be’yi tavaf etmek için abdestli bulunmak şarttır.
Guslün Farzları. Cünübün, hayız ve nifası kesilenin boy abdesti alması farzdır. Guslün farzları üçtür. Ayette şöyle buyurulur: “Eğer siz cünüp iseniz, tertemiz yıkanınız “ (el–Mâide, 5/6).
a. Ağzı yıkamak (mazmaza*). Boy abdestinde ağız ve burun yüzden sayılır.
b. Burnu yıkamak (istinşak *).
c. Bütün vücudu yıkamak. Vücud hiç bir yeri kuru kalmayacak şekilde yıkanmalıdır. Saç diplerine suyun ulaşması yeterli olup, kadınların uzun olan saç örgülerini çözmeleri gerekmez.
Teyemmümün Farzları. Su bulunmadığı veya bulunup da kullanma imkânı olmadığı zaman temiz toprak veya kum ve kerpiç gibi toprak cinsinden bir şeye ellerini sürüp yüzü ve kolları meshetmeğe teyemmüm denir. Teyemmüm abdest ve gusül yerine geşer. Kur’an–ı Kerim’de şöyle buyurulur: “Su bulamadığınız taktirde temiz toprağa teyemmüm ediniz” (el–Mâide, 5/6). Teyemmümün farzı ikidir.
a. Niyet etmek. b. Elleri toprağa veya toprak cinsinden bir şeye iki kere vurup, yüzü ve kolları meshetmek.
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt