İmam Gazali, 11. yüzyılın son yarısı ile 12. yüzyılın başlarında yaşamış, devrinin müceddidi kabul edilen, en önemli İslam alimlerinden biridir. Yaşadığı dönemde üstün ahlakıyla dikkat çekmiş, pek çok konuda ilim sahibi olması ve güçlü muhakeme yeteneği ile sadece İslam alemince değil, Batılılarca da tanınmıştır.
"Allah'ın verdiği nimeti, O'nun sevdiği yerde harcamak şükür; sevmediği yerde kullanmak ise küfran-ı nimettir. (nimeti inkâr etmektir)"
İmam Gazali
İmam Gazali, yaşamını Kuran ahlakında derinleşmeye ve İslam ahlakının güzelliklerini insanlara anlatmaya adamış büyük bir İslam alimidir. Bu sebeple ilmi ve dini konularda geniş bilgi sahibi olmaya çaba göstermiştir. Özellikle Eski Yunan felsefesinden kaynaklanan Kuran'a uygun olmayan inanç ve fikirleri çok etkili bir üslupla çürütmüş ve tüm bunlara karşı Kuran ahlakını daima ön plana çıkarmıştır. İlmi derinliğinden dolayı, 'İslam'ın delili, İslam'ın hak olduğunun ispatı' anlamına gelen "Hüccetü'l-İslam" ve "Zeynü'd-din" sıfatlarıyla anılmıştır.
Genç yaştayken dönemin Selçuklu veziri olan büyük devlet adamı Nizamülmülk'ün daveti üzerine Bağdat'a gitmiş, Nizamülmülk'ün topladığı ilim meclisindeki alimler onun ilminin derinliğine ve meseleleri izah etmekteki üstün yeteneğine hayran kalmışlardır. Öyle ki, o sıralarda Büyük Selçuklu Devleti'nde ortaya çıkan sapkın akımları savunanların, Allah'ın ona nasip ettiği parlak zekası, yüksek ilmi ve üstün hitabet yeteneği karşısında yapabilecekleri hiçbir şey kalmadığı bilinmektedir.
İmam Gazali'nin İslam ahlakını yaymak için yaptığı büyük hizmetleri fark eden Nizamülmülk, onu günümüzün 'rektörlük' vasfıyla Nizamiye Medresesi'ne tayin etmiştir. Bu görevi süresince İmam Gazali sayısız öğrenci yetiştirmiş ve üç yüz kadar seçkin öğrencisine gerekli olan bütün ilimleri öğretmiştir. Öğrencileri arasında Muhammed bin Esad et-Tusi, Ebu Mansur Muhammed, Ebu Abdullah Cümert el-Hüseyni, Ebu'l-Hasan el-Belensi gibi pek çok İslam alimi mevcuttur.
Bir taraftan dersler verirken, diğer taraftan da pek çok kıymetli kitap yazan İmam Gazali'nin sahip olduğu üstün ilimler, döneminin Avrupalı filozoflarını her açıdan geride bırakır nitelikteydi. Örneğin, Avrupa'da dünyanın tepsi gibi düz olduğu zannedilirken, İmam Gazali dünyanın yuvarlak olduğunu, karaciğerde kanın zehir ve mikroplardan temizlenip tazelendiğini, safra ve lenfle zararlı madde eriyiklerinin burada kandan ayrıldığını ve tüm bunlar olurken dalağın, böbreklerin ve safra kesesinin rollerini, kanın madde miktarlarındaki oranın değişmesi ile sağlığın bozulacağı gibi detaylı bilgilerini, bugünkü fizyoloji kitaplarında yer aldığı şekilde delilleriyle açıklıyordu. Bunlar gibi daha birçok ilmi konu hakkında kitaplarında bilgiler bulunuyordu.
Değerli Eserleri
İmam Gazali hayatı boyunca birçok kitap yazmıştır. Mevduât-ul-Ulum adlı kitabında, yaklaşık 1000 eseri olduğu bildirilmektedir. Eserlerinde, İslam dini ve ahlakının hemen her alanı ile ilgili bilgiler olduğu gibi, her yaş ve her seviyedeki insanın kolaylıkla anlayabileceği bir üslup hakimdir.
İmam Gazali'nin eserleriyle ilgili olarak Avrupalılar uzun süren ayrıntılı incelemeler yapmışlardır. Bunlardan P. Bouyges, Essaie de Chronologie des Oeuvres de al-Ghazâli adlı eserinde İmam-ı Gazali'nin 404 kitabının ismini vermiştir. Başka bir araştırmacı olan Brockelmann da Geschichte Der Arabischen Litteratur adlı eserinde, eserlerinden 75 tanesinin listesini vermiştir. 1959'da dört Alman ordinaryüs profesör, İmam Gazali'nin kitaplarını okuyarak, İslam dinine hayran olmuşlar ve kitaplarını Almanca'ya tercüme ederek Müslüman olmuşlardır.
Ünlü eserlerinden bazılarını şöyle sıralayabiliriz: İhyâu-Ulumiddin, Kimyâ-ı Seâdet, Cevahir-ül-Kur'ân, Kavâid-ül-Akâid, Kitab-ül-İktisâd fil İtikad, İlcâm-ül-Avâm an İlm il-Kelam, Mizân-ül-Amel, Dürret-ül-Fahire, Eyyüh-el-Veled, Kıstâs ül-Müstekim, Tehâfet-ül-Felâsife, Mekâsıd-ül-Felâsife, El-Munkızu Aniddalâl, El-Fetâvâ, Hülâsât-üt-Tasnif fit-Tesavvuf, İlcâm-ül-Avâm, Eyyüh-el-Veled, El-Munkızu Aniddalâl, Durret-ül-Fahire, Kimyâ-ı Seâdet.
İmam Gazali'den…
"Belaya şükretmek lazımdır. Çünkü küfür ve günahlardan başka bela yoktur ki, içinde senin bilmediğin bir iyilik olmasın! Allah, senin iyiliğini senden iyi bilir."
"Bir sözü söyleyeceğin zaman düşün!" Eğer o sözü söylemediğin zaman mesul olacaksan söyle. Yoksa sus!"
"Allahu Teala'nın her yaptığımızı her düşündüğümüzü bildiğini unutmamalıyız. İnsanlar birbirinin dışını görür. Allahu Teala ise, hem dışını hem içini görür. Bunu bilen bir kimsenin işleri ve düşünceleri edepli olur."
"Ey nefsim, 'sonra tevbe ederim ve iyi şeyler yaparım', diyorsan, ölüm daha önce gelebilir, pişman olup kalırsın. Yarın tevbe etmeyi bugün tevbe etmekten kolay sanıyorsan, aldanıyorsun."
"Atalarının dindarlığı ile kurtulacağını zannedenler; babalarının yemesiyle kendi karınlarının doyacağını, onların içmesiyle susuzluklarının gideceğini, onların okumasıyla bilgili olacağını sananlara benzerler."
"Allah'ın verdiği nimeti, O'nun sevdiği yerde harcamak şükür; sevmediği yerde kullanmak ise küfran-ı nimettir. (nimeti inkâr etmektir)"
İmam Gazali
İmam Gazali, yaşamını Kuran ahlakında derinleşmeye ve İslam ahlakının güzelliklerini insanlara anlatmaya adamış büyük bir İslam alimidir. Bu sebeple ilmi ve dini konularda geniş bilgi sahibi olmaya çaba göstermiştir. Özellikle Eski Yunan felsefesinden kaynaklanan Kuran'a uygun olmayan inanç ve fikirleri çok etkili bir üslupla çürütmüş ve tüm bunlara karşı Kuran ahlakını daima ön plana çıkarmıştır. İlmi derinliğinden dolayı, 'İslam'ın delili, İslam'ın hak olduğunun ispatı' anlamına gelen "Hüccetü'l-İslam" ve "Zeynü'd-din" sıfatlarıyla anılmıştır.
Genç yaştayken dönemin Selçuklu veziri olan büyük devlet adamı Nizamülmülk'ün daveti üzerine Bağdat'a gitmiş, Nizamülmülk'ün topladığı ilim meclisindeki alimler onun ilminin derinliğine ve meseleleri izah etmekteki üstün yeteneğine hayran kalmışlardır. Öyle ki, o sıralarda Büyük Selçuklu Devleti'nde ortaya çıkan sapkın akımları savunanların, Allah'ın ona nasip ettiği parlak zekası, yüksek ilmi ve üstün hitabet yeteneği karşısında yapabilecekleri hiçbir şey kalmadığı bilinmektedir.
İmam Gazali'nin İslam ahlakını yaymak için yaptığı büyük hizmetleri fark eden Nizamülmülk, onu günümüzün 'rektörlük' vasfıyla Nizamiye Medresesi'ne tayin etmiştir. Bu görevi süresince İmam Gazali sayısız öğrenci yetiştirmiş ve üç yüz kadar seçkin öğrencisine gerekli olan bütün ilimleri öğretmiştir. Öğrencileri arasında Muhammed bin Esad et-Tusi, Ebu Mansur Muhammed, Ebu Abdullah Cümert el-Hüseyni, Ebu'l-Hasan el-Belensi gibi pek çok İslam alimi mevcuttur.
Bir taraftan dersler verirken, diğer taraftan da pek çok kıymetli kitap yazan İmam Gazali'nin sahip olduğu üstün ilimler, döneminin Avrupalı filozoflarını her açıdan geride bırakır nitelikteydi. Örneğin, Avrupa'da dünyanın tepsi gibi düz olduğu zannedilirken, İmam Gazali dünyanın yuvarlak olduğunu, karaciğerde kanın zehir ve mikroplardan temizlenip tazelendiğini, safra ve lenfle zararlı madde eriyiklerinin burada kandan ayrıldığını ve tüm bunlar olurken dalağın, böbreklerin ve safra kesesinin rollerini, kanın madde miktarlarındaki oranın değişmesi ile sağlığın bozulacağı gibi detaylı bilgilerini, bugünkü fizyoloji kitaplarında yer aldığı şekilde delilleriyle açıklıyordu. Bunlar gibi daha birçok ilmi konu hakkında kitaplarında bilgiler bulunuyordu.
Değerli Eserleri
İmam Gazali hayatı boyunca birçok kitap yazmıştır. Mevduât-ul-Ulum adlı kitabında, yaklaşık 1000 eseri olduğu bildirilmektedir. Eserlerinde, İslam dini ve ahlakının hemen her alanı ile ilgili bilgiler olduğu gibi, her yaş ve her seviyedeki insanın kolaylıkla anlayabileceği bir üslup hakimdir.
İmam Gazali'nin eserleriyle ilgili olarak Avrupalılar uzun süren ayrıntılı incelemeler yapmışlardır. Bunlardan P. Bouyges, Essaie de Chronologie des Oeuvres de al-Ghazâli adlı eserinde İmam-ı Gazali'nin 404 kitabının ismini vermiştir. Başka bir araştırmacı olan Brockelmann da Geschichte Der Arabischen Litteratur adlı eserinde, eserlerinden 75 tanesinin listesini vermiştir. 1959'da dört Alman ordinaryüs profesör, İmam Gazali'nin kitaplarını okuyarak, İslam dinine hayran olmuşlar ve kitaplarını Almanca'ya tercüme ederek Müslüman olmuşlardır.
Ünlü eserlerinden bazılarını şöyle sıralayabiliriz: İhyâu-Ulumiddin, Kimyâ-ı Seâdet, Cevahir-ül-Kur'ân, Kavâid-ül-Akâid, Kitab-ül-İktisâd fil İtikad, İlcâm-ül-Avâm an İlm il-Kelam, Mizân-ül-Amel, Dürret-ül-Fahire, Eyyüh-el-Veled, Kıstâs ül-Müstekim, Tehâfet-ül-Felâsife, Mekâsıd-ül-Felâsife, El-Munkızu Aniddalâl, El-Fetâvâ, Hülâsât-üt-Tasnif fit-Tesavvuf, İlcâm-ül-Avâm, Eyyüh-el-Veled, El-Munkızu Aniddalâl, Durret-ül-Fahire, Kimyâ-ı Seâdet.
İmam Gazali'den…
"Belaya şükretmek lazımdır. Çünkü küfür ve günahlardan başka bela yoktur ki, içinde senin bilmediğin bir iyilik olmasın! Allah, senin iyiliğini senden iyi bilir."
"Bir sözü söyleyeceğin zaman düşün!" Eğer o sözü söylemediğin zaman mesul olacaksan söyle. Yoksa sus!"
"Allahu Teala'nın her yaptığımızı her düşündüğümüzü bildiğini unutmamalıyız. İnsanlar birbirinin dışını görür. Allahu Teala ise, hem dışını hem içini görür. Bunu bilen bir kimsenin işleri ve düşünceleri edepli olur."
"Ey nefsim, 'sonra tevbe ederim ve iyi şeyler yaparım', diyorsan, ölüm daha önce gelebilir, pişman olup kalırsın. Yarın tevbe etmeyi bugün tevbe etmekten kolay sanıyorsan, aldanıyorsun."
"Atalarının dindarlığı ile kurtulacağını zannedenler; babalarının yemesiyle kendi karınlarının doyacağını, onların içmesiyle susuzluklarının gideceğini, onların okumasıyla bilgili olacağını sananlara benzerler."