imidik
Yasaklı Kullanıcı
- Katılım
- 30 Haz 2007
- Mesajlar
- 379
- Tepki puanı
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 47
- Konum
- Hatay
- Web Sitesi
- blog.mynet.com
Hakîm-i Tirmizî rahmetullahi aleyh,
gençliğinde, "ilim öğrenmek" için yanıyor,
bunun yollarını arıyordu.
İki de arkadaşı vardı bunu isteyen.
Bir gün, üçü bu meseleyi uzun uzun konuşup;
- Bunun için, sefere çıkmalıyız!
dediler.
Hakîm, koşarak geldi annesine:
- Anneciğim, biz sefere çıkıyoruz.
Annesi şaşırdı:
- Ne seferi oğlum?
- İlim öğrenmeye anne. Bir âlim bulup
dînimizi öğreneceğiz.
- İyi de yavrum ben hastayım. Beni, kime
bırakıp da gidiyorsun? Hem anneden
izinsiz gitmek uygun mu?
Annesi üzülünce, vazgeçti gitmekten.
Ama "İlim aşkı" silinmedi kalbinden.
İki arkadaşı gittiler.
O ise, tenhâlarda ağlayıp gözyaşı dökerdi.
Bir gün yine ağlayıp, gözlerinden
“kanlı yaşlar”
akıtıyordu ki, bir ihtiyar
geldi yanına.
“Sevimli” ve "Nûr yüzlü"
olan bu zat, şefkatli bir sesle sordu:
- Oğlum, niçin ağlıyorsun?
- Arkadaşlarım “ilim öğrenmek” için gittiler.
Ben buradar cahil kaldim. Ona ağlıyorum.
- Üzülme yavrum. Her gün gelip,
“Din bilgileri”ni ben sana öğreteyim?
İster misin?
- Hem de çok isterim efendim.
- Pekâlâ, hemen bu gün başlayalım öyleyse,
dedi.
Ve başladılar.
“Üç sene” devam etti bu dersler.
Sonunda “hadis âlimi” oldu.
Üç yıl sonra, öğrendi bu zatın,
kim olduğunu.
“Hızır aleyhisselâm”mış.
Onun için atalarımız;
(Talebenâ vecedenâ)
buyurmuşlar.
Yani isteyen, kavuşur.
Slm ve Dua ile..
gençliğinde, "ilim öğrenmek" için yanıyor,
bunun yollarını arıyordu.
İki de arkadaşı vardı bunu isteyen.
Bir gün, üçü bu meseleyi uzun uzun konuşup;
- Bunun için, sefere çıkmalıyız!
dediler.
Hakîm, koşarak geldi annesine:
- Anneciğim, biz sefere çıkıyoruz.
Annesi şaşırdı:
- Ne seferi oğlum?
- İlim öğrenmeye anne. Bir âlim bulup
dînimizi öğreneceğiz.
- İyi de yavrum ben hastayım. Beni, kime
bırakıp da gidiyorsun? Hem anneden
izinsiz gitmek uygun mu?
Annesi üzülünce, vazgeçti gitmekten.
Ama "İlim aşkı" silinmedi kalbinden.
İki arkadaşı gittiler.
O ise, tenhâlarda ağlayıp gözyaşı dökerdi.
Bir gün yine ağlayıp, gözlerinden
“kanlı yaşlar”
akıtıyordu ki, bir ihtiyar
geldi yanına.
“Sevimli” ve "Nûr yüzlü"
olan bu zat, şefkatli bir sesle sordu:
- Oğlum, niçin ağlıyorsun?
- Arkadaşlarım “ilim öğrenmek” için gittiler.
Ben buradar cahil kaldim. Ona ağlıyorum.
- Üzülme yavrum. Her gün gelip,
“Din bilgileri”ni ben sana öğreteyim?
İster misin?
- Hem de çok isterim efendim.
- Pekâlâ, hemen bu gün başlayalım öyleyse,
dedi.
Ve başladılar.
“Üç sene” devam etti bu dersler.
Sonunda “hadis âlimi” oldu.
Üç yıl sonra, öğrendi bu zatın,
kim olduğunu.
“Hızır aleyhisselâm”mış.
Onun için atalarımız;
(Talebenâ vecedenâ)
buyurmuşlar.
Yani isteyen, kavuşur.
Slm ve Dua ile..