cemil cemil
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 14 Mar 2007
- Mesajlar
- 304
- Tepki puanı
- 0
- Puanları
- 0
I-İBN ÂBİDÎN
A- HAYATI:
n
Tam adı Muhammed Emîn b. Ömer b. Abdülazîz b. Ahmed b. Abdürrahîm b. Necmeddîn b. Muhammed Salâhuddîn’dir. İbn Âbidîn diye meşhurdur.[1]
Şam diyârının fakîhi ve asrındaki Hanefîlerin imamıdır.[2] Doğumu da vefatı da Dımaşk’ta olmuştur. Doğumu hicrî 1198 vefatı da 1252’ye rastlar.[3]
Dımaşk’ta doğmuş ve babasının terbiyesinde yetişmiş olan İbn Âbidîn çok küçük yaşta Kur’ân-ı Kerîm’i ezberledi. İbn Âbidîn ticarete alışmak maksadıyla babasının ticarethânesinde bulunurdu. Yine bir gün ticarethânede Kur’an okurken yoldan geçen tanımadığı bir adam onu azarlayarak “bir kere burada Kur’an okuman doğru değil, çünkü burası bir ticarethâne, insanlar seni dinlemiyorlar. Senin yüzünden hem onlar günaha giriyor hem de kendin günah işliyorsun. İkinci olarak da Kur’ân’ı lahn ile, hatalı bir şekilde okuyorsun” dedi. İbn Âbidîn bunun üzerine derhal kendi zamanındaki hocalardan hangisinden Kur’an öğrenebileceğini araştırdı. Birisi ona vaktin şeyhu’l-kurrâ’sı olan Şeyh Saîd el-Hamevî’yi gösterdi. İbn Âbidîn onun yanına giderek kendisine kıraat ve tecvîdi öğretmesini istedi. O sıralarda henüz büluğa ermemişti. el-Meydâniyye, el-Cezeriyye ve eş-Şâtıbiyye isimli eserleri ezberledi. Ayrıca hocasından nahiv, sarf ve Şafiî fıkhını okudu.
Daha sonra hocası Seyyîd Muhammed Şâkir es-Sâlimî el-Umerî el-Akkâd’ın yanına geldi ve ondan aklî ilimlerle hadîs ve tefsir okudu.[4] Hocası onun Hanefî mezhebine geçmesi yönünde telkînatta bulundu, bunun sonucu olarak Hanefî mezhebine intikal eden İbn Âbidîn, bu mezhebin fıkıh ve usûl kitaplarını okudu. Bu hocasından el-Bahru’r-râik ve bazı şerhleriyle beraber el-Hidâye’yi okurken 1222 h. Yılında hocasının vefatı üzerine yarım kalan kısımları hocasının en büyük talebesi Muhammed Saîd el-Halebî eş-Şâmî’den okudu.
Daha on yedi yaşında iken el-Kâfî fi’l-arûz ve’l-kavâfî adlı eseri şerheden İbn Âbidîn, Sâlimî’nin vefatına kadar ayrıca Nesefî’nin el-Menâr adlı eserine Haskefî’nin yaptığı şerhe, birisi kaybolan ve diğeri de Nesemâtu’l-eshâr adıyla bugün mevcut olan iki hâşiye, Fethu rabbi’l-erbâb adıyla Lübbü’l-elbâb şerhu Nebzeti’l-i’râb’a bir hâşiye, el-İştibâh an ibâreti’l- Eşbâh adlı bir risâle ile hocasının isnadlarının el-‘Ukûdu’l-lâlî fi’l- esânîdi’l-‘avâlî adıyla bir fihristini yazmıştır.
Es-Sâlimî adlı hocası vâsıtasıyla “Kâdirî” tarîkatına da giren İbn Âbidîn, muhaddis Muhammed el-Kezberî’den, Ahmed el-Attâr ve Şeyh el-Emîr el-Kebîr el-Mısrî’den de ders okumuştur.
Oğlunun ifadesine göre İbn Âbidîn uzun boylu, geniş âzâlı ve beyaz tenli idi. Siyah saçları arasında hafif aklar vardı. Çoğu gecelerini ağlayarak geçiren ve devamlı abdestli gezen İbn Âbidîn umûmiyetle geceleri te’lif, gündüzleri de tedrîs ile meşgul olur ve Ramazan ayında da her gece bir hatim okurdu. Geçimini de ortaklaşa yaptığı ticaret geliri ile temin ederdi.[5]
B-TALEBELERİ:
XIX. asrın büyük muhakkık ulemâsından olan İbn Âbidîn’in seçkin talebeleri arasında devrin ileri gelen şu âlimleri bulunmaktadır:
Kardeşi Seyyid Abdülganî ve oğlu Ahmed Efendi (Dımaşk fetvâ emîni), Yahya es-Serdest, Abdülganî el-Gânimî el-Meydânî ( Kudûrî ve ‘Akîdetü’t-Tahâvî şârihi ), Hasan el-Beytâr ve oğlu Muhammed Efendi el-Beytâr (Dımaşk fetvâ emîni ), Ahmed Efendi İslâmbolî (Dürer muhşîsi), Seyyid Hasan er-Resâme, Yûsuf Bedruddîn el-Mağribî, Abdülkadîr el-Câbî, Muhammed el-Caklî, Muhammed Efendi el-Münîr, Abdülkadîr el-Halâsî (ed-Dürrü’l-muhtâr şârihi), Ali Efendi el-Murâdî (Dımaşk müftüsü), Abdülhalîm Molla(Anadolu kazaskeri ve Şam kadısı ), Hasan b. Halîl, Muhammed Tâlû, Muhyiddîn el-Yâfî, Ahmed el-Mahlâvî, Abdurrahman el-Cemel el-Mısrî, Eyyûb el-Mısrî, Molla Abdürrezzak el-Bağdâdî, Muhammed Efendi Câbîzâde (Medîne kadısı), Muhammed Efendi el-Halvânî (Beyrut müftüsü)[6]
C-ESERLERİ:
Müstakil Eserleri:
1. er-Reddü’l-muhtâr ale’d-Dürri’l-muhtâr
2. el-Ukûdu’d-dürriyye fî tenkîhi’l-Fetâva’l-Hâmidiyye
3. Nesemâtü’l-eshâr
4. Minhatu’l-hâlik ale’l-Bahri’r-râik
Risâleleri:
1. el-İbâne an ahzi’l-ücreti ani’l-hidâne
2. İthâfu’z-zekiyyü’n-nebîh bi cevâbi mâ yekûlu’l-fakîh
3. İcâbetü’l-ğavs bi beyâni hâli’n-nukabâ ve’n-nücebâ ve’l-ebdâl ve’l-evtâd ve’l-ğavs
4. Ecvibe muhakkika an es’ile müteferrika
5. İ’lâmu’l-a’lâm li ikrâri’l-âmm
6. el-Akvâlü’l-vâdıhatü’l-celiyye li mes’eleti nakzi’l-kısme ve mes’eleti’d-dereceti’l-ca’liyye
7. Buğyetü’n-nâsik fî ed’ıyeti’l-menâsik
8. Tahbîru’t-tahrîr fî ibtâli’l-kadâ bi’l-fesh bi’l-ğabni’l-fâhiş bi lâ tağrîr
9. Tahrîru’l-‘ibâre fî men hüve evlâ bi’l-icâre
10. Tenbîhü’l-gâfil ve’l-vesnân alâ ahkâmi hilâli Ramazân
11. Tenbîhü’l-vukûd alâ mesâili’n-nukûd
12. Tenbîhü’l-vulât ve’l-hükkâm alâ ahkâmi şâtimi hayri’l-enâm ev ehadi eshâbi’l-kirâm
13. er-Rahîku’l-mahtûm şerhu Kalâidi’l-manzûm li Abdirrahman b. İbrâhim b. Ahmed el-Hanefî
14. Ref’u’l-iştibâh an ‘ibâreti’l-Eşbâh
15. Ref’u’l-intikâd ve def’u’l-i’tirâz alâ kavlihim el-îmanu mebniyyetün ale’l-elfâz lâ ale’l-ağrâz
16. Ref’u’t-tereddüd fî ‘akdi’l-esâbi’ ‘inde’t-teşehhüd
17. Sellü’l-hüsâmi’l-Hindî li nusreti Mevlânâ Hâlid en-Nakşibendî
18. Şifâ’u’l-‘alîl ve bellü’l-ğalîl fî hükmi’l-vasıyye bi’l-hatemât ve’t-tehâlîl
19. el-‘Ukûdu’l-lâlî fî esânîdi’l-‘avâlî
20. el-‘Ukûdu’d-dürriyye fî kavli’l-vâkıf ale’l-ferâizi’ş-şer’iyye
21. el-‘İlmu’z-zâhir fî nesebi’t-tâhir
22. Gâyetü’l-beyân fî enne vakfe’l-isneyn alâ enfüsihimâ vakfun lâ vakfân
23. Gâyetü’l-matlab fi’ştirâti’l-vâkı f ‘avde’n-nasîb ilâ ehli’d-dereceti’l-‘akreb fe’l-‘akreb
24. el-Fevâidü’l-‘acîbe fî i’râbi’l-kelimâti’l-garîbe
25. el-Fevâidü’l-muhassase fî ahkâmi keyyi’l-himmasa
26. Menâhilü’sürûr li mübteği’l-hisâb bi’l-küsûr
27. Minnetü’l-Celîl li beyâni ıskâti mâ ‘ale’z-zimme min kesîr ve kalîl
28. Menhelü’l-vâridîn min bihâri’l-feyz ale’z-Zuhri’l-müteehhilîn fî mesâili’l-hayz
29. Neşri’l-‘arf fî binâi ba’di’l-ahkâm ale’l-‘urf
30. el-Hediyyetü’l-‘alâiyye li telâmizi’l-medârisi’l-ibtidâiyye
31. Tahrîru’n-nukûl fî nafakâti’l-furû’ ve’l-usûl
32. Tenbîhu zevi’l-efhâm alâ butlâni’l-hukm bi nakzi’d-da’vâ ba’de ibrâi’l-‘âmm
33. Şerhu’l-manzûmeti’l-müsemmâ bi Ukûdi resmi’l-müftî
34. Tenbîhu zevi’l-efhâm alâ ahkâmi’t-teblîğ halfe’l-imâm[7]
A- HAYATI:
n
Tam adı Muhammed Emîn b. Ömer b. Abdülazîz b. Ahmed b. Abdürrahîm b. Necmeddîn b. Muhammed Salâhuddîn’dir. İbn Âbidîn diye meşhurdur.[1]
Şam diyârının fakîhi ve asrındaki Hanefîlerin imamıdır.[2] Doğumu da vefatı da Dımaşk’ta olmuştur. Doğumu hicrî 1198 vefatı da 1252’ye rastlar.[3]
Dımaşk’ta doğmuş ve babasının terbiyesinde yetişmiş olan İbn Âbidîn çok küçük yaşta Kur’ân-ı Kerîm’i ezberledi. İbn Âbidîn ticarete alışmak maksadıyla babasının ticarethânesinde bulunurdu. Yine bir gün ticarethânede Kur’an okurken yoldan geçen tanımadığı bir adam onu azarlayarak “bir kere burada Kur’an okuman doğru değil, çünkü burası bir ticarethâne, insanlar seni dinlemiyorlar. Senin yüzünden hem onlar günaha giriyor hem de kendin günah işliyorsun. İkinci olarak da Kur’ân’ı lahn ile, hatalı bir şekilde okuyorsun” dedi. İbn Âbidîn bunun üzerine derhal kendi zamanındaki hocalardan hangisinden Kur’an öğrenebileceğini araştırdı. Birisi ona vaktin şeyhu’l-kurrâ’sı olan Şeyh Saîd el-Hamevî’yi gösterdi. İbn Âbidîn onun yanına giderek kendisine kıraat ve tecvîdi öğretmesini istedi. O sıralarda henüz büluğa ermemişti. el-Meydâniyye, el-Cezeriyye ve eş-Şâtıbiyye isimli eserleri ezberledi. Ayrıca hocasından nahiv, sarf ve Şafiî fıkhını okudu.
Daha sonra hocası Seyyîd Muhammed Şâkir es-Sâlimî el-Umerî el-Akkâd’ın yanına geldi ve ondan aklî ilimlerle hadîs ve tefsir okudu.[4] Hocası onun Hanefî mezhebine geçmesi yönünde telkînatta bulundu, bunun sonucu olarak Hanefî mezhebine intikal eden İbn Âbidîn, bu mezhebin fıkıh ve usûl kitaplarını okudu. Bu hocasından el-Bahru’r-râik ve bazı şerhleriyle beraber el-Hidâye’yi okurken 1222 h. Yılında hocasının vefatı üzerine yarım kalan kısımları hocasının en büyük talebesi Muhammed Saîd el-Halebî eş-Şâmî’den okudu.
Daha on yedi yaşında iken el-Kâfî fi’l-arûz ve’l-kavâfî adlı eseri şerheden İbn Âbidîn, Sâlimî’nin vefatına kadar ayrıca Nesefî’nin el-Menâr adlı eserine Haskefî’nin yaptığı şerhe, birisi kaybolan ve diğeri de Nesemâtu’l-eshâr adıyla bugün mevcut olan iki hâşiye, Fethu rabbi’l-erbâb adıyla Lübbü’l-elbâb şerhu Nebzeti’l-i’râb’a bir hâşiye, el-İştibâh an ibâreti’l- Eşbâh adlı bir risâle ile hocasının isnadlarının el-‘Ukûdu’l-lâlî fi’l- esânîdi’l-‘avâlî adıyla bir fihristini yazmıştır.
Es-Sâlimî adlı hocası vâsıtasıyla “Kâdirî” tarîkatına da giren İbn Âbidîn, muhaddis Muhammed el-Kezberî’den, Ahmed el-Attâr ve Şeyh el-Emîr el-Kebîr el-Mısrî’den de ders okumuştur.
Oğlunun ifadesine göre İbn Âbidîn uzun boylu, geniş âzâlı ve beyaz tenli idi. Siyah saçları arasında hafif aklar vardı. Çoğu gecelerini ağlayarak geçiren ve devamlı abdestli gezen İbn Âbidîn umûmiyetle geceleri te’lif, gündüzleri de tedrîs ile meşgul olur ve Ramazan ayında da her gece bir hatim okurdu. Geçimini de ortaklaşa yaptığı ticaret geliri ile temin ederdi.[5]
B-TALEBELERİ:
XIX. asrın büyük muhakkık ulemâsından olan İbn Âbidîn’in seçkin talebeleri arasında devrin ileri gelen şu âlimleri bulunmaktadır:
Kardeşi Seyyid Abdülganî ve oğlu Ahmed Efendi (Dımaşk fetvâ emîni), Yahya es-Serdest, Abdülganî el-Gânimî el-Meydânî ( Kudûrî ve ‘Akîdetü’t-Tahâvî şârihi ), Hasan el-Beytâr ve oğlu Muhammed Efendi el-Beytâr (Dımaşk fetvâ emîni ), Ahmed Efendi İslâmbolî (Dürer muhşîsi), Seyyid Hasan er-Resâme, Yûsuf Bedruddîn el-Mağribî, Abdülkadîr el-Câbî, Muhammed el-Caklî, Muhammed Efendi el-Münîr, Abdülkadîr el-Halâsî (ed-Dürrü’l-muhtâr şârihi), Ali Efendi el-Murâdî (Dımaşk müftüsü), Abdülhalîm Molla(Anadolu kazaskeri ve Şam kadısı ), Hasan b. Halîl, Muhammed Tâlû, Muhyiddîn el-Yâfî, Ahmed el-Mahlâvî, Abdurrahman el-Cemel el-Mısrî, Eyyûb el-Mısrî, Molla Abdürrezzak el-Bağdâdî, Muhammed Efendi Câbîzâde (Medîne kadısı), Muhammed Efendi el-Halvânî (Beyrut müftüsü)[6]
C-ESERLERİ:
Müstakil Eserleri:
1. er-Reddü’l-muhtâr ale’d-Dürri’l-muhtâr
2. el-Ukûdu’d-dürriyye fî tenkîhi’l-Fetâva’l-Hâmidiyye
3. Nesemâtü’l-eshâr
4. Minhatu’l-hâlik ale’l-Bahri’r-râik
Risâleleri:
1. el-İbâne an ahzi’l-ücreti ani’l-hidâne
2. İthâfu’z-zekiyyü’n-nebîh bi cevâbi mâ yekûlu’l-fakîh
3. İcâbetü’l-ğavs bi beyâni hâli’n-nukabâ ve’n-nücebâ ve’l-ebdâl ve’l-evtâd ve’l-ğavs
4. Ecvibe muhakkika an es’ile müteferrika
5. İ’lâmu’l-a’lâm li ikrâri’l-âmm
6. el-Akvâlü’l-vâdıhatü’l-celiyye li mes’eleti nakzi’l-kısme ve mes’eleti’d-dereceti’l-ca’liyye
7. Buğyetü’n-nâsik fî ed’ıyeti’l-menâsik
8. Tahbîru’t-tahrîr fî ibtâli’l-kadâ bi’l-fesh bi’l-ğabni’l-fâhiş bi lâ tağrîr
9. Tahrîru’l-‘ibâre fî men hüve evlâ bi’l-icâre
10. Tenbîhü’l-gâfil ve’l-vesnân alâ ahkâmi hilâli Ramazân
11. Tenbîhü’l-vukûd alâ mesâili’n-nukûd
12. Tenbîhü’l-vulât ve’l-hükkâm alâ ahkâmi şâtimi hayri’l-enâm ev ehadi eshâbi’l-kirâm
13. er-Rahîku’l-mahtûm şerhu Kalâidi’l-manzûm li Abdirrahman b. İbrâhim b. Ahmed el-Hanefî
14. Ref’u’l-iştibâh an ‘ibâreti’l-Eşbâh
15. Ref’u’l-intikâd ve def’u’l-i’tirâz alâ kavlihim el-îmanu mebniyyetün ale’l-elfâz lâ ale’l-ağrâz
16. Ref’u’t-tereddüd fî ‘akdi’l-esâbi’ ‘inde’t-teşehhüd
17. Sellü’l-hüsâmi’l-Hindî li nusreti Mevlânâ Hâlid en-Nakşibendî
18. Şifâ’u’l-‘alîl ve bellü’l-ğalîl fî hükmi’l-vasıyye bi’l-hatemât ve’t-tehâlîl
19. el-‘Ukûdu’l-lâlî fî esânîdi’l-‘avâlî
20. el-‘Ukûdu’d-dürriyye fî kavli’l-vâkıf ale’l-ferâizi’ş-şer’iyye
21. el-‘İlmu’z-zâhir fî nesebi’t-tâhir
22. Gâyetü’l-beyân fî enne vakfe’l-isneyn alâ enfüsihimâ vakfun lâ vakfân
23. Gâyetü’l-matlab fi’ştirâti’l-vâkı f ‘avde’n-nasîb ilâ ehli’d-dereceti’l-‘akreb fe’l-‘akreb
24. el-Fevâidü’l-‘acîbe fî i’râbi’l-kelimâti’l-garîbe
25. el-Fevâidü’l-muhassase fî ahkâmi keyyi’l-himmasa
26. Menâhilü’sürûr li mübteği’l-hisâb bi’l-küsûr
27. Minnetü’l-Celîl li beyâni ıskâti mâ ‘ale’z-zimme min kesîr ve kalîl
28. Menhelü’l-vâridîn min bihâri’l-feyz ale’z-Zuhri’l-müteehhilîn fî mesâili’l-hayz
29. Neşri’l-‘arf fî binâi ba’di’l-ahkâm ale’l-‘urf
30. el-Hediyyetü’l-‘alâiyye li telâmizi’l-medârisi’l-ibtidâiyye
31. Tahrîru’n-nukûl fî nafakâti’l-furû’ ve’l-usûl
32. Tenbîhu zevi’l-efhâm alâ butlâni’l-hukm bi nakzi’d-da’vâ ba’de ibrâi’l-‘âmm
33. Şerhu’l-manzûmeti’l-müsemmâ bi Ukûdi resmi’l-müftî
34. Tenbîhu zevi’l-efhâm alâ ahkâmi’t-teblîğ halfe’l-imâm[7]