Dört tüccar boş bir camide namaz kılıyormuş. Derken içeri müezzin girmiş. İlk tüccar duasını yarım bırakıp hemen sormuş:
“Müezzin efendi! Ezan okundumu? Yoksa vaktimiz var mıydı daha?”
İkinci tacir dua etmeyi bırakıp, arkadaşına dönmüş: “Yahu, duanı yarım bıraktın, niye konuştun? Şimdi namazın boşa gitti. Haydi, baştan başla bakalım!”
Bunu duyunca üçüncü tacir müdahele etmiş: “Yuh, salak, ne diye onu suçlarsın? Kendi namazına bakacaktın. Bak, seninki de boşa gitti.”
Dördüncü tacir dayanamamış, kendi kendine mırıldanmış: “Bak, şu akılsızlara! Üçü de namazlarını ziyan etti. Allah’ım sana şükürler olsun, beni faka bastırmadın, onlar gibi şaşırtmadın.”
“Müezzin efendi! Ezan okundumu? Yoksa vaktimiz var mıydı daha?”
İkinci tacir dua etmeyi bırakıp, arkadaşına dönmüş: “Yahu, duanı yarım bıraktın, niye konuştun? Şimdi namazın boşa gitti. Haydi, baştan başla bakalım!”
Bunu duyunca üçüncü tacir müdahele etmiş: “Yuh, salak, ne diye onu suçlarsın? Kendi namazına bakacaktın. Bak, seninki de boşa gitti.”
Dördüncü tacir dayanamamış, kendi kendine mırıldanmış: “Bak, şu akılsızlara! Üçü de namazlarını ziyan etti. Allah’ım sana şükürler olsun, beni faka bastırmadın, onlar gibi şaşırtmadın.”