degerli kardesim
Yüce Allah (Celle Celaluhu), kullarini dunyaya imtihan için gondermistir ve insanlari basibos birakmamis ve peygamberler araciligiyla onlara yol gostermistir... dikkat edersek ilk insan Hz Adem (as) ayni zamanda ilk Peygamberdir, o halde Kalimei Sehadet getiren bir musluman zaten kelimei sehadetin icerisnde Allah in var olduguna bir olduguna ve O'ndan baska ilah olmadigina, Hz Muhammed (sav) in O'nun kulu ve Resulu olduguna iman eder, inanir. dolayisiyla Allahu Tealanin emirlerine uyulmasi gerekir ve son peygamberi Hz Muhammed (sav)i kendisine örnek almasi mecburiyeti vardir kul imanli bir sekilde yasamali ve son nefesinde imanli olarak Ebedi Aleme göç ederse Allah'in izniyle Cennetlik olur...
bakara suresi 82."İman edip salih amellerde bulunanlar ise cennet halkıdırlar, orada süresiz kalacaklardır."
burada netice olarak kul'un imanini korumasi icapeder mesela yapilan ibadetler kisinin imaninin güclenmesini, olgunlasmasini saglar, Iman acikta yanan bir lambaya benzer o lambayi koruyan da yapilan ibadetlerdir eger ibadetler yapilmazsa bir gün lamba sönebilir kisi imansiz kalabilir Allah korusun imanin yok olmasi demekte cennetin anahtarininin kaybedilmesi demektir bu sebeple ibadetlerin imanimizin korunmasinda ve cennette sonsuz hayata kavusmamizda cok önemli bir yer tutar.
FIKH-UL EKBER ( İmam-ı Azam Ebu Hanife )
Ebu Muti: İman eden fakat namaz kılmayan, oruç tutmayan, bu amellerin hiç birini işlemeyen kimseyi iman kurtarır mı?
Ebu Hanife: - Onun işi Allah'a kalmıştır. Dilerse azab eder. Allah'ın kitabından her hangi bir şeyi inkar etmeyen kafir olmaz. Bana ehli iman birinin haber verdiğine göre, Muaz bin Cebel Hıms şehrine girdiği zaman insanlar onun çevresinde toplandılar. Bir genç ona "Namaz kılan, oruç tutan, hacceden, cihadda bulunan, köle azad eden, zekat veren ama Allah ve rasulünden şüphe eden birine ne dersin?" diye sordu. Muaz: "Onun için ateş vardır"dedi. O genç: Namaz kılmayan, Oruç tutmayan, haccetmeyen, zekat vermeyen, fakat Allah ve Rasulüne inanan için ne dersin?" dedi de Muaz: "Onun için Allahın affını umar, azaba uğrayacağından da korkarım." dedi. Bunun üzerine o genç: "ey Abdurrahman'ın babası, şüphe ile amel fayda vermediği gibi, imanla beraber herhangi bir şey de zarar vermez dedi ve gitti. Muaz da "Bu vadide bu gençten daha bilgilisi yok" dedi...