Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Hz. Peygamberle (sav) Veda Haccı (1 Kullanıcı)

نعىمة

Yasaklı Kullanıcı
Katılım
2 Ara 2007
Mesajlar
2,969
Tepki puanı
3
Puanları
0
Yaş
40
“... Peygamberimiz (sav) Hicretin onuncu yılında Zilkade ayında hac için hazırlandı. Kendisiyle birlikte hac etmek üzere hazırlanmalarını Medine’deki Müslümanlara emr etti.

Medine dışındaki Müslümanlara da, hac için hazırlanıp Medine’de toplanmalarını ilan ettirdi. Binitli veya yaya olarak gelmeye gücü yetenlerden hiç kimse geri kalmadı. Peygamberimizle birlikte hacc’a gidenlerin sayısı, 124 bin ve hatta Beyhaki’ye göre, bundan da çoktu. Peygamberimizin, bu hac’da kurban edilmek üzere sürdürdüğü develerin syısı yüzü bulmakta idi. (İbn–i Sa’d Tabakat c.2, 5.177)

Peygamberimiz, Medine’de yerine Ebu Dücanetüs’ Sâidi’yi veya Siba’b. Urfutatül’ Gifari’yi vekil bıraktı. Peygamberimiz, Müslümanlara hep hac’dan bahsetmekteydi. İrad buyurduğu hutbesinde ihramın, hacc’ın vacipleri ve sünnetlerini anlattı. Zilkade ayının çıkmasına beş gece kala, Cumartesi günü, Peygamberimiz gusl etmiş kendisi ve ashabı saçlarını taramış, güzel kokular sürünmüş, izar ve ridalarını giyinmiş oldukuları halde Medine’den çıkıp Secere yolunu tuttular.

***

Hz. Ömer’in bildirdiğine göre: Peygamberimiz; “Bana, Rabb’im tarafından gelen Cebrail, bu gece (Bu mübarek vadide namaz kıl ve ’Umre içinde hacc’a niyet ettim’ de ! dedi” buyurdu. Peygamberimiz, Allah’a hamd–ü–senada, tesbih ve tekbirde bulunduktan sonra “Ey Allah’ım! Bunu, bana içinde riya ve sum’a (gösteriş ve şöhret) bulunmayan mebrur ve makbul bir hac kıl” dedi. İhrama girip telbiye getirdi. Peygamberimiz: “Cebrail, bana gelip ashabıma, yanımda bulunanlara, Telbiye’de seslerini yükseltmelerini emretmemi, emr etti (Malik–Muvatta c.1 S.335. Müslim–Sahih c.2 s.876)

***

Hz. Ebu Bekir Medine’de azık yüklü deve hazırlatmış, lakin Ukbe bir gece onu kaybetmişti. Peygamberimiz dinlenmek için oturduğunda önüne yemek getirip koydular. Bunun üzerine; "Gel ey Ebu Bekir! Allah sana, nefis ve tatlı bir yemek gönderdi” buyurmuştur.

***

Peygamberimiz Kâbe’yi görünce: “Ey Allah’ım! Şu Beyt’in şerefini, ululuğunu, heybetini, geçerliğini, sürümünü artır. Ona, hac ve umre ile tazimde bulunanların da şereflerini, heybetlerini, tazimlerini ve iyiliklerini artır” diyerek dua etti. Peygamberimiz, ridasının bir ucunu, sağ koltuğunun altından alıp sol omuzunun üzerine atmış ve sağ kolunu açmış olduğu halde Beytullah’a girdi. Doğruca Hacer’ül Esved ruknune vardı. Onu İstilam etti. İstilam, Hacerulesved’e elle dokunmak, yahud onu öpmek demektir. İstilam ederken, Peygamberimizin gözleri yaşla doldu. Dua etti. Sonra tavafa başladı. Dualar etti. Tavaftan sonra Makam–ı İbrahim’in arkasında iki rekat namaz kıldı.

Hz. Ömer’e “Ey Ömer! Sen, güçlü adamsın. Hacerulesved’e erişmek için omuz vurma, insanları, zaifleri rahatsız etme. Kendin de rahatsız olma. Eğer tenha bulursan, onu, istilam et. Olmazsa uzaktan el sürüp öpme işareti yap ve Kelime–i tevhid oku, tekbir getir, geç” buyurdu. Sonra Safa tepeciğine gitti. Oraya yaklaşınca “Şüphe yok ki; Safa ile Merve, Allah’ın Seairinden, Allah’a ibadete vesile olan nişanelerdendir." (Bakara: 158) mealli ayeti okudu. “Allah’ın, başladığından başlıyorum” buyurdu.

Mina, Müsdelife’den sonra Hicretin onuncu yılı 9 zilhicce arefe günü cumaya rastlamıştı. Güneş batıya doğru eğilince, Peygamberimiz, Kasva’nın üzerine binip Urene vadisine vardı. Urene Arafat hizasında bulunan vadidir.

(Peygamberimiz burada kıyamete kadar yaşayacak insanlığın insan haklarının temel bağlarını ilmik ilmik işledi).

“Allah’ın doğru yola ilettiğini, saptıracak, saptırdığını da, doğru yola iletecek yoktur.

Vallahi bilmiyorum. Belki de, şu durduğum yerde, bu yılımdan sonra, sizinle bir daha buluşamayacağım.

Dikkat ediniz! Belki bu yılımdan sonra, beni, bir daha göremeyeceksiniz!

Sözlerimi, iyice dinleyip ezberleyen kişiye Allah rahmet etsin.

Rabb’inize kulluk ediniz...”

(M. Asım Köksal’ın İslam Tarihi 17. cildinden özetlediğim bu yazımı geniş şekliyle bu eserden okuyabilirsiniz.)

Allahumme salli ala Muhammedin ve ala ali Muhammed.
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt