Islam ahlakinin 1güne$ gibi parladigi dönemlerde yoksullara, hastalara, hatta dogum yapan ailelere devletin yardim yapmasinin 1görev oldugu dü$ünülmü$tür.
Halife Hz.Ömer, geceleri $ehri kontrole cikar, özellikle Medine’nin kenar mahallelerinde nelerin olup bittigini incelemeye alirdi. 1yatsi namazindan sonra yine adeti oldugu üzere kenar mahalleleri incelerken 1cadirin önünde yaktigi ate$in ba$inda tek ba$ina bekleyen 1adam gördü. Merakla yakla$ip:
- Selamün aleyküm ey Allah’in kulu, dedi.
-Ve aleyküm’üs’selam! diyerek selami alan adam, acele ile ate$e 1-2 odun daha atarak karanlikta gelen bu ziyaretciyi incelemeye aldi. Ziyaretci ise, gecenin bu saatinde bu adam tek ba$ina burada ne yapiyor? diye zaten kendisini inceliyordu. Taraflar 1birlerini böyle tecessüsle tetkik ederken arkadaki cadirdan sevinc sesleri gelmeye ba$ladi.
-Müjde, müjde! 1oglan cocugun dünyaya geldi müjde!.. diyordu gelen sesler.
Meger yoksul adamin hanimi dogum yapiyormu$, kom$u kadinlari cagirmi$, kendisi de bu yüzden cadirin önünde yaktigi ate$in aydinliginda sonucu bekliyormu$.
Durumu böylece ögrenen Halife, oradan sessizce ayrilarak evinin yolunu tutar. Ko$ar adimlarla geldigi evinde hanimina ilk teklifi $u olur:
- Resulullah’ın aziz torunu Ümmü Gülsüm! Yoksul 1adamın yeni dogum yapan hanimina nelerin lazim oldugunu sen bilirsin, onlari sen tedarik et, ben de 1cuval un hazirlayayim. Dogruca $ehrin ciki$indaki 1cadirda dogum yapan yoksul 1anneye zamaninda yardimimizi ula$tiralim, üzerimize dü$en görevimizi yapmi$ olmanin huzurunu ya$ayalim.
Hz. Fatima’nin kizi, Halife’nin de hanimi olan Ümmü Gülsüm, dogum yapilacak eve lazim olan acil ihtiyaclari hazirlar. (Hz. Fatıima’nin; Hasan, Hüseyin, Muhsin adinda 3oglu ile Ümmü Gülsum ve Zeyneb adinda 2kizi oldu. Muhsin kücük ya$ta vefat etti. Ümmü Gülsum, Hz. Ömer ile evlendi.) Halife de 1cuval unu sirtlayarak 1likte gecenin karanliginda kenar mahalledeki yoksul adamin evinin yolunu tutarlar. Az sonra ate$in ba$inda bekleyen adamin arkasindaki cadirin önüne gelirler. Ümmü Gülsüm, elindeki malzemelerle cadira girerken Halife de, sirtindaki un cuvalini adamin yanina birakarak oturup dinlenmeye ba$lar. Yoksul adam, hangi hayir sahibinin gecenin bu saatinde kendisine böyle 1cuval unla yardima geldigini merak ederken, cadirdan gelen yeni 1ses ziyaretcisinin kimligi hakkinda ipucu verir. Gelen ses der ki:
-Ey müminlerin emiri! Getirdigimiz malzemeler ihtiyaci tam kar$iladi. Cocuk da anasi da cok iyiler, merak edecek 1$ey yok!
Bu sesten sonra, müminlerin emiri Halife Hz. Ömer’le kar$i kar$iya oldugunu anlayan adam, heyecanlanarak hemen ayaga kalkmak isterse de Halife: Hic ayaga kalkmaya gerek yoktur, der ve ilave eder: “Islam’da yöneticinin görevi, ihtiyac sahiplerini tespit edip yardimina ko$maktir. Ben görevimi yapmaya cali$tim, gec kalmi$sam Rabb’im beni affetsin, der ve ayrilirken de yoksul babaya devlet adina teklifte bulunmayi da ihmal etmez.”
-Yarin erkenden gel, cocuk yardimini al, masum yavruyu ve annesini bakimsiz birakma. Sözlerine $u cümleyi de ekler: „Bu bizim ikramimiz degil devletin yardimidir!...
Imam-i $ibli’nin (Sadr-i Islam Hz.Ömer) de kaydettigi bu tarihi olaydan da anliyoruz ki, Islam’in ba$inda yoksullara, hatta dogum yapan ailelere devletin yardim yapma görevi tespit edilmekle kalinmami$, bu yardim fiilen yapilarak sonra gelenlere örnek verilmi$tir. Anla$ilan, bugün ula$maya cali$tigimiz sosyal hedefe Islam daha ba$inda iken varmi$, hatta yoksulluk yardimi, tespit edildigi anda yapilmi$, cocuk yardimi da ertesi günü ödenmek suretiyle fiilen uygulamaya konulmu$tur. Deve devrinden füze cagina Islam’in verdigi muhte$em örneklerden 1i de i$te bu sosyal yardim örnegi olsa gerektir...
Ahmed $ahin
Halife Hz.Ömer, geceleri $ehri kontrole cikar, özellikle Medine’nin kenar mahallelerinde nelerin olup bittigini incelemeye alirdi. 1yatsi namazindan sonra yine adeti oldugu üzere kenar mahalleleri incelerken 1cadirin önünde yaktigi ate$in ba$inda tek ba$ina bekleyen 1adam gördü. Merakla yakla$ip:
- Selamün aleyküm ey Allah’in kulu, dedi.
-Ve aleyküm’üs’selam! diyerek selami alan adam, acele ile ate$e 1-2 odun daha atarak karanlikta gelen bu ziyaretciyi incelemeye aldi. Ziyaretci ise, gecenin bu saatinde bu adam tek ba$ina burada ne yapiyor? diye zaten kendisini inceliyordu. Taraflar 1birlerini böyle tecessüsle tetkik ederken arkadaki cadirdan sevinc sesleri gelmeye ba$ladi.
-Müjde, müjde! 1oglan cocugun dünyaya geldi müjde!.. diyordu gelen sesler.
Meger yoksul adamin hanimi dogum yapiyormu$, kom$u kadinlari cagirmi$, kendisi de bu yüzden cadirin önünde yaktigi ate$in aydinliginda sonucu bekliyormu$.
Durumu böylece ögrenen Halife, oradan sessizce ayrilarak evinin yolunu tutar. Ko$ar adimlarla geldigi evinde hanimina ilk teklifi $u olur:
- Resulullah’ın aziz torunu Ümmü Gülsüm! Yoksul 1adamın yeni dogum yapan hanimina nelerin lazim oldugunu sen bilirsin, onlari sen tedarik et, ben de 1cuval un hazirlayayim. Dogruca $ehrin ciki$indaki 1cadirda dogum yapan yoksul 1anneye zamaninda yardimimizi ula$tiralim, üzerimize dü$en görevimizi yapmi$ olmanin huzurunu ya$ayalim.
Hz. Fatima’nin kizi, Halife’nin de hanimi olan Ümmü Gülsüm, dogum yapilacak eve lazim olan acil ihtiyaclari hazirlar. (Hz. Fatıima’nin; Hasan, Hüseyin, Muhsin adinda 3oglu ile Ümmü Gülsum ve Zeyneb adinda 2kizi oldu. Muhsin kücük ya$ta vefat etti. Ümmü Gülsum, Hz. Ömer ile evlendi.) Halife de 1cuval unu sirtlayarak 1likte gecenin karanliginda kenar mahalledeki yoksul adamin evinin yolunu tutarlar. Az sonra ate$in ba$inda bekleyen adamin arkasindaki cadirin önüne gelirler. Ümmü Gülsüm, elindeki malzemelerle cadira girerken Halife de, sirtindaki un cuvalini adamin yanina birakarak oturup dinlenmeye ba$lar. Yoksul adam, hangi hayir sahibinin gecenin bu saatinde kendisine böyle 1cuval unla yardima geldigini merak ederken, cadirdan gelen yeni 1ses ziyaretcisinin kimligi hakkinda ipucu verir. Gelen ses der ki:
-Ey müminlerin emiri! Getirdigimiz malzemeler ihtiyaci tam kar$iladi. Cocuk da anasi da cok iyiler, merak edecek 1$ey yok!
Bu sesten sonra, müminlerin emiri Halife Hz. Ömer’le kar$i kar$iya oldugunu anlayan adam, heyecanlanarak hemen ayaga kalkmak isterse de Halife: Hic ayaga kalkmaya gerek yoktur, der ve ilave eder: “Islam’da yöneticinin görevi, ihtiyac sahiplerini tespit edip yardimina ko$maktir. Ben görevimi yapmaya cali$tim, gec kalmi$sam Rabb’im beni affetsin, der ve ayrilirken de yoksul babaya devlet adina teklifte bulunmayi da ihmal etmez.”
-Yarin erkenden gel, cocuk yardimini al, masum yavruyu ve annesini bakimsiz birakma. Sözlerine $u cümleyi de ekler: „Bu bizim ikramimiz degil devletin yardimidir!...
Imam-i $ibli’nin (Sadr-i Islam Hz.Ömer) de kaydettigi bu tarihi olaydan da anliyoruz ki, Islam’in ba$inda yoksullara, hatta dogum yapan ailelere devletin yardim yapma görevi tespit edilmekle kalinmami$, bu yardim fiilen yapilarak sonra gelenlere örnek verilmi$tir. Anla$ilan, bugün ula$maya cali$tigimiz sosyal hedefe Islam daha ba$inda iken varmi$, hatta yoksulluk yardimi, tespit edildigi anda yapilmi$, cocuk yardimi da ertesi günü ödenmek suretiyle fiilen uygulamaya konulmu$tur. Deve devrinden füze cagina Islam’in verdigi muhte$em örneklerden 1i de i$te bu sosyal yardim örnegi olsa gerektir...
Ahmed $ahin