Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Hz.Ömer,savaştaki kardeş katiliyle barışta nasıl kol kola yürüdü Medine sokaklarında? (1 Kullanıcı)

Ravza_Nur

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Tem 2006
Mesajlar
8,116
Tepki puanı
3
Puanları
0
Hicretin 12. senesinde Hz. Ebu Bekir'in (ra) zamanında yalancı peygamber Müseyleme'ye karşı Yemame'de savaş açılmıştı. Bu savaşta sahte peygamberler ve destekçileri bertaraf edilmiş, ancak Hz. Ömer'in çok sevdiği fedakar kardeşi Zeyd de şehit olmuştu.
Baba bir ana ayrı olan Zeyd'in ölümüne çok üzülen Hz. Ömer (ra), bir gün Medine'de Mütemmim'le karşılaştı. Mütemmim de, aynı savaşta öldürülen kardeşi Malik için içli şiirler söyleyerek gözyaşı döküyordu. Hz. Ömer, eğer ben de senin gibi güzel şiir söyleyebilseydim kardeşim Zeyd için içli şiirler söyler kendimi birazcık olsun teselli ederdim, dedi. Mütemmim'in cevabı farklı oldu:
-Ey Ömer dedi, şayet benim kardeşim de senin kardeşin Zeyd gibi Müslümanlar safında müşriklere karşı savaşırken ölseydi ben üzüntülü şiirler söylemez, aksine sevinçli mersiyeler dizerdim. Ne yazık ki benim kardeşim müşriklerin safında Müslümanlara karşı savaşırken öldürüldü. Üzüntümün şiddeti imandan mahrum olarak gitmesindendir..
Bu değerlendirmeyi dinleyen Hz. Ömer, Beni şimdiye kadar böylesine gerçekçi sözle kimse teselli etmedi, diyerek rahatladı..
Kısa bir müddet sonra Yemame'de savaşan taraflar barışı sağlayarak birçok kimse imanla şereflenmiş, hatta bazıları da Medine'ye gelerek çarşı pazar rahatça dolaşır hale bile gelmişlerdi. İşte bu sırada Hz. Ömer, kardeşi Zeyd'i şehit eden adamla Medine çarşısında karşı karşıya geldi. Acısını içine gömerek sorusunu şöyle sordu:
-Kardeşim Zeyd'i şehit eden sen misin? Adam sakin bir sesle cevap verdi:
-Ya Ömer, dedi. Üzüntünün derinliğini anlıyorum. Ancak beni önce bir dinle. Ben senin adaletine güveniyorum. Sonra ne istiyorsan onu yap, diyerek inancını şöyle anlattı:
-Zeyd o savaşta beni küfür üzere iken öldürse de şu anda kavuştuğum iman nimetinden beni mahrum etseydi, Zeyd ne kazanırdı beni imansız olarak cehenneme göndermekle?.. Bununla da kalmadı devam etti:
-Ama dedi, Rabb'imin rahmetine bak ki, Zeyd'in eliyle beni cehenneme göndermedi, beni koruyup iman nasip etti. Benim elimle de Zeyd'e şehitlik verip cennetin şehitlik makamına yüceltti. Konuyu şöyle bağladı:
- Sen bu İlahi takdirin hangi yanından üzüntü duyuyorsun ya Ömer? Benim Zeyd'in eliyle küfür üzere ölmeyip bana iman nasip etmesinden mi, yoksa Zeyd'in savaş şartları içinde benim elimle şehit olup da cennetteki şehit makamına yükselmesinden mi? Kaldı ki işte ben artık inkardan vazgeçerek imana gelen mümin kardeşiniz olarak adaletinize teslim oluyorum. Artık takdir sizin yüce adaletinizdedir!.. Bu sözleri derin bir tefekkürle dinleyen Hz. Ömer'in bir vasfı da vakkaflıktı. Yani doğruyu bulunca anında fren yapıp durmak!. Yine öyle oldu. Aynı vasfını burada da göstererek dedi ki:
-Şükrederim Rabb'ime ki, savaşta kardeşimin şehadetine sebep olan katiline, barışta iman nasip ederek bize din kardeşi eylemiş. Adaletimize güvenerek de gelip bize teslim olmakta mahzur görmemiş.. Sözlerini şöyle bağlar Hz. Ömer: -Tut elimden de birlikte dolaşalım seninle Medine çarşısında. Kimse seni düşmanlık duygusuyla karşılamasın bundan sonra. Biz seninle din kardeşiyiz artık. Savaş gitmiş barış gelmiştir!. Ve savaştaki kardeş katiliyle barışta kol kola yürürler Medine sokaklarında.. Anlaşılan odur ki, barışta bize güvenip iltica eden samimi insanlara karşı bizim tavrımız da, Hz. Ömer misali kardeşçe olacaktır. Yeter ki mültecilerimiz ilticalarında samimi olsunlar, birlik beraberliğimizin de samimi savunucusu durumuna gelmiş bulunsunlar, bir aykırı düşünceleri söz konusu olmasın

AHMET ŞAHİN
 

ayşe-rana

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Tem 2008
Mesajlar
1,732
Tepki puanı
46
Puanları
48
Yaş
50
-Şükrederim Rabb'ime ki, savaşta kardeşimin şehadetine sebep olan katiline, barışta iman nasip ederek bize din kardeşi eylemiş. Adaletimize güvenerek de gelip bize teslim olmakta mahzur görmemiş.. Sözlerini şöyle bağlar Hz. Ömer: -Tut elimden de birlikte dolaşalım seninle Medine çarşısında. Kimse seni düşmanlık duygusuyla karşılamasın bundan sonra. Biz seninle din kardeşiyiz artık. Savaş gitmiş barış gelmiştir!. Ve savaştaki kardeş katiliyle barışta kol kola yürürler Medine sokaklarında.. Anlaşılan odur ki, barışta bize güvenip iltica eden samimi insanlara karşı bizim tavrımız da, Hz. Ömer misali kardeşçe olacaktır. Yeter ki mültecilerimiz ilticalarında samimi olsunlar, birlik beraberliğimizin de samimi savunucusu durumuna gelmiş bulunsunlar, bir aykırı düşünceleri söz konusu olmasın​
 

arzu74

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
5 Ara 2009
Mesajlar
2,336
Tepki puanı
4
Puanları
0
Yaş
50
Ey Ömer dedi, şayet benim kardeşim de senin kardeşin Zeyd gibi Müslümanlar safında müşriklere karşı savaşırken ölseydi ben üzüntülü şiirler söylemez, aksine sevinçli mersiyeler dizerdim. Ne yazık ki benim kardeşim müşriklerin safında Müslümanlara karşı savaşırken öldürüldü. Üzüntümün şiddeti imandan mahrum olarak gitmesindendir..
Bu değerlendirmeyi dinleyen Hz. Ömer, Beni şimdiye kadar böylesine gerçekçi sözle kimse teselli etmedi, diyerek rahatladı..
emeğine sağlık selamlar
 

melankolik5288

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Nis 2009
Mesajlar
2,759
Tepki puanı
1,750
Puanları
163
Yaş
36
Rabbim bizleri onların yolundan ayırmasın İnşaallah. Emeğinize sağlık. Selam ve dua ile
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt