Adalet denilince ilk akla gelen Hz. Ömer, Mehmet Akif’in deyimiyle “Kenar-ı Dicle’deki koyunun” da hesabını düşünüyordu. Onun şehid edildiği gün, sadece Hz. Peygamber’in en yakın arkadaşı Rabbine kavuşmuyor, geride kalanlar için zor zamanlar da başlıyordu
Şehadeti
Mihrabda namaz kıldırırken şehid edilen Hz. Ömer 63 yaşındaydı. Ebu Lu’lu lakabı ile anılan mecusi köle Firuz tarafından hançerlenerek şehid edilen Hazreti Ömer, yaptığı bir duanın kabulü ile bu şerefe ulaşmış bunuyordu. Zira o, “Allahım, bana senin yolunda şehitlik ve Resulünün beldesinde ölmemi nasib et” demiş ve isteği de yerine gelmişti.
Amr b. Meymûn şöyle anlatır: Hz. Ömer’in yaralandığı sırada benimle onun arasında Abdullah b. Abbas’tan başkası yoktu. Hz. Ömer, iki saf arasından geçerken durup safta herhangi bir açıklık gördüğünde ‘Safları düzeltiniz!’ derdi. Saflarda herhangi bir açıklık görmezse öne geçer, tekbir alırdı. Cemaatin yetişmesi için çoğu kez sabah namazının birinci rek’atında Yusuf veya Nahl sûrelerini veya ona benzer bir sûreyi okurdu. Vurulduğu gün de tekbir getirdikten sonra ‘Beni öldürdü’ veya ‘köpek beni yedi!’ dedi. Bunu Ebû Lu’lu melunu kendisini vurduğunda söyledi. Mecusî olan Ebû Lu’lu elinde iki taraflı bir bıçak ile fırladı. Kimin yanından geçtiyse, onu bıçakladı. Tam on üç kişiyi yaraladı. Onlardan dokuzu öldü. Bir rivayette yedi kişi öldü. Bu manzarayı görenlerden bir kişi onun üzerine bir elbise attı. Kâfir, tutulduğunu sandığında göğsünü bıçakla yardı.
Cemaatte büyük infial
Hz. Ömer, Abdurrahman b. Avf’ın elinden tutup imamlığa geçirdi, Hz. Ömer’in arkasında bulunanlar da benim gördüğümü gördüler. Caminin yan taraflarında olanlar ise, durumun ne olduğunu bilmiyorlardı. Ancak onlar Hz. Ömer’in sesinin kesildiğini duyunca “Sübhanallah” demeye başladılar. Böylece Abdurrahman onlara hafif bir namaz kıldırdı. Cemaat dağıldıktan sonra Hz. Ömer şöyle dedi: “Ey Abbas’ın oğlu! Beni öldürenin kim olduğunu tedkik et.” İbn Abbas (r.a), bir saat kaybolup geldikten sonra “Seni vuran Muğîre b. Şu’be’nin kölesidir” dedi. Bunun üzerine Hz. Ömer (r.a) “Allah onu kahretsin! Ben ona iyilik yapılmasını emretmiştim” dedi. Sonra şöyle dedi: “Ölümümü, Müslüman bir kişinin elinde kılmadığından ötürü Allah’a hamd olsun.”
Şehadeti
Mihrabda namaz kıldırırken şehid edilen Hz. Ömer 63 yaşındaydı. Ebu Lu’lu lakabı ile anılan mecusi köle Firuz tarafından hançerlenerek şehid edilen Hazreti Ömer, yaptığı bir duanın kabulü ile bu şerefe ulaşmış bunuyordu. Zira o, “Allahım, bana senin yolunda şehitlik ve Resulünün beldesinde ölmemi nasib et” demiş ve isteği de yerine gelmişti.
Amr b. Meymûn şöyle anlatır: Hz. Ömer’in yaralandığı sırada benimle onun arasında Abdullah b. Abbas’tan başkası yoktu. Hz. Ömer, iki saf arasından geçerken durup safta herhangi bir açıklık gördüğünde ‘Safları düzeltiniz!’ derdi. Saflarda herhangi bir açıklık görmezse öne geçer, tekbir alırdı. Cemaatin yetişmesi için çoğu kez sabah namazının birinci rek’atında Yusuf veya Nahl sûrelerini veya ona benzer bir sûreyi okurdu. Vurulduğu gün de tekbir getirdikten sonra ‘Beni öldürdü’ veya ‘köpek beni yedi!’ dedi. Bunu Ebû Lu’lu melunu kendisini vurduğunda söyledi. Mecusî olan Ebû Lu’lu elinde iki taraflı bir bıçak ile fırladı. Kimin yanından geçtiyse, onu bıçakladı. Tam on üç kişiyi yaraladı. Onlardan dokuzu öldü. Bir rivayette yedi kişi öldü. Bu manzarayı görenlerden bir kişi onun üzerine bir elbise attı. Kâfir, tutulduğunu sandığında göğsünü bıçakla yardı.
Cemaatte büyük infial
Hz. Ömer, Abdurrahman b. Avf’ın elinden tutup imamlığa geçirdi, Hz. Ömer’in arkasında bulunanlar da benim gördüğümü gördüler. Caminin yan taraflarında olanlar ise, durumun ne olduğunu bilmiyorlardı. Ancak onlar Hz. Ömer’in sesinin kesildiğini duyunca “Sübhanallah” demeye başladılar. Böylece Abdurrahman onlara hafif bir namaz kıldırdı. Cemaat dağıldıktan sonra Hz. Ömer şöyle dedi: “Ey Abbas’ın oğlu! Beni öldürenin kim olduğunu tedkik et.” İbn Abbas (r.a), bir saat kaybolup geldikten sonra “Seni vuran Muğîre b. Şu’be’nin kölesidir” dedi. Bunun üzerine Hz. Ömer (r.a) “Allah onu kahretsin! Ben ona iyilik yapılmasını emretmiştim” dedi. Sonra şöyle dedi: “Ölümümü, Müslüman bir kişinin elinde kılmadığından ötürü Allah’a hamd olsun.”
