Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Hocalar ve Cemaat (1 Kullanıcı)

_YUSUF_

Yönetici
Katılım
26 Haz 2008
Mesajlar
4,070
Tepki puanı
1,043
Puanları
113
Yaş
43
Cuma günü ezan okunmasına 3-5 dakika vardı.
Vaiz efendi, camide gayretli gayretli anlatıyordu:
“Cemaat! Defalarca söyledim.
Ama, aynı hataların yapıldığını görüyorum.
Şimdi tekrar söylüyorum.
Lütfen saflarımızı düzgün ve sık tutalım.
Birimiz ileride, diğerimiz geride durmasın.
Aralarda boşluk bırakmayalım.
Öndeki saf tamamlanmadan arkada saf oluşturmayalım.
Safa geçerken herkes birbirine bakıp ikramda bulunmasın.
Siz sevabınızı niye başkalarına veriyorsunuz ki!?
Daima öne doğru ilerleyelim ve ilk gördüğümüz boşluğu dolduralım.
Özellikle cep telefonlarımızı lütfen kapatalım.
Hiç olmazsa sessiz konuma alalım.
Namaza gecikmeli başlamayalım.
İmamın tekbirine yetişip sevabı kaçırmayalım…”
***
Henüz ezan okunmadığını fırsat bilmiş olacak ki, Vaiz efendi ikazlarını sıralamaya devam ediyordu:
“Kaç defa söyledim; abdest alınırken selam verilmez diye.
Selamı bırakın, bir de konuşuyorsunuz!
Ezan okunurken konuşulmaz, susun veya ezana eşlik edin.
Kur’an okunurken konuşulmaz, Allah Kelamıdır, dinleyin.
Kürsüde vaiz, hutbede hatip konuşurken sükut edilir.
Camide dedi-kodu yapılmaz, burası ibadethanedir.
Vakit müsaitse, iki rekat tahiyyetül-mescit namazı kılın.
Kur’an okuyun, tesbih çekin!
Günahlarınıza tevbe edin, Allah’ı anın!
Hamdedin, şükredin, zikredin!
Boşa vakit geçirmeyin!...”
Derken ezan okunmaya başladı, Vazi efendi “dediklerimi unutmayın” deyip kısa bir dua yaparak “fatiha” çekip kürsüden indi.
“Dur bakalım” dedim, “Vaiz efendinin söylediklerini cemaat ne ölçüde yerine getirecek!”
Etrafı dikkatlice süzmeye başladım.
Salavatla birlikte herkes ayağa kalkıp sağa sola bakınmaya, oyalanmaya başladı.
İlk fire verilmişti.
Anlaşılan bunlar vaiz efendiye kulak vermemişlerdi.
Kim bilir, o konuşuyorken hangi dünyalarda geziniyorlardı.
Cemaatin pek çoğu bulunduğu yerde sünnet namazına başlamıştı bile.
***
Müezzin kamete başlayınca yeniden gözlerim cemaate çevrildi.
Neredeyse kamet bitmek üzere idi, ama hâlâ cemaat saf düzeninde değildi.
Sağa sola bakınmalar, ön safların kenarlarını boş bırakmalar, düzensiz duruşlar…
Demek ki, Vaiz efendinin konuşmaları yine havada kalmış, kulaklara hiç yansımamıştı.
Oysa “Kad-kametis-salatü” nidası ile birlikte “tekbir” alınıp namaza başlanmış olması gerekiyordu.
Zaten bunun manası “Namaz artık başlamıştır” demekti.
Kamet bitti, bu kez İmam efendinin ikazları başladı:
“Safları düz ve sık tutunuz, cep telefonlarınızı kapatınız!”
Artık rutin hale gelmişti bu hatırlatmalar!
Cemaatten bazıları, sanki hoca efendiye bakarken: “hadi hoca oyalanma, çabuk kıldır da gidelim” der gibiydiler.
İmam, saf kontrolü yapmadan ve de arkasına bakmadan tekbir aldı.
Ve namaz başladı.
Fakat, o da ne?
Daha birinci rekatta, müzikli bir telefon çalmaya başlamasın mı?
Üstelik defalarca.
Telefonu susturmayı beceremeyen bu adam, belki de namazım bozulur korkusuna kapılmıştı.
Ama, onlarca kişinin namazının bozulmasına sebep olduğunu bilmiyordu.
Çünkü, cemaatten bazıları bu duruma sinirlenip kendilerini tutamamış, seslice homurdanarak bir şeyler söylemeye başlamışlardı…
Cemaati oluşturan Müslümanların bu hali; camiye, cemaate, imama ve ibadete ne kadar değer verdiklerinin de bir göstergesi oluyordu.
Müslümanlar olarak halimiz buydu.
***
Bir zamanlar, hocaların sözü mutlak tutulur, gittiği yol dikkatlice izlenirdi.
Sonraları, “hocaların sözünü tut ama gittiği yoldan gitme” denmeye başladı.
Şimdi ise, hocaların ne sözü tutuluyor, ne de gittiği yoldan gidiliyor!
Kabahat kimde dersiniz?
Bence, hocalar da cemaat da bu ciddi problemin çözümü için “ıslah-ı nefs” etmeli, Müslümanlar olarak hepimiz, hayatımızı İslam’a göre yeniden gözden geçirmeliyiz.
M. Emin Parlaktürk
 

gülsengül

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
27 Eyl 2008
Mesajlar
5,816
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
44
Es selamüaleyküm değerli kardeşim
Rabbim razı olsun gerçekten çok mühim bir konu özellikle üzerinde durulması gerekiyor bu konunun. Bu tür yazıları okumak bana acı veriyor müslümanlar ne hale geldiler ? neden kimse gerçekten yapmak için değilde sadece yapmış olmak için yapıyor bir çok şeyi anlamış değilim..
Rabbim nefsimizin şerrinden bizleri muhafaza eylesin inşaallah..
Umarım bu durum böyle gitmez ve uyarılar dikkate alınır.
Allaha emanet olunuz kardeşim
Selam ve baki dualarımla..
 

_YUSUF_

Yönetici
Katılım
26 Haz 2008
Mesajlar
4,070
Tepki puanı
1,043
Puanları
113
Yaş
43
Es selamüaleyküm değerli kardeşim
Rabbim razı olsun gerçekten çok mühim bir konu özellikle üzerinde durulması gerekiyor bu konunun. Bu tür yazıları okumak bana acı veriyor müslümanlar ne hale geldiler ? neden kimse gerçekten yapmak için değilde sadece yapmış olmak için yapıyor bir çok şeyi anlamış değilim..
Rabbim nefsimizin şerrinden bizleri muhafaza eylesin inşaallah..
Umarım bu durum böyle gitmez ve uyarılar dikkate alınır.
Allaha emanet olunuz kardeşim
Selam ve baki dualarımla..
Ve AleykümSelam
Mevlam cümşemizden razı olsun.
Bu problemler ibadeti ne kadar ciddiye ve değere aldığımızı gösteriyor aslında.
Bu yaşanan olaylarda ki hemen hemen hergün her namazda aynı manzara ibadeti fazlaca öneme almadığımızı gösteriyor.
Burada müslümanların bireysel hataları olduğu gibi bu müslümanların yetiştirilmesinde emeği ve rolu geçen kişilerinde bir o kadar hatalı olduğudur.
Eğitim sitemimizi ve öğrettiğimiz bilgileri biran önce gözden geçirmek zorundayız.Umarım bu biran önce gerçekleşirYoksa bu manzaralardan kurtulmak mümkün gözükmüyor
Mevlam ibadet şuurunu tüm müslüman kardeşlerimize hakkı ile yapmayı nasip etsin
Allah'u tealaya emanet olun
 

gurbette

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2008
Mesajlar
2,850
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
50
Bir zamanlar, hocaların sözü mutlak tutulur, gittiği yol dikkatlice izlenirdi.
....Sonraları, “hocaların sözünü tut ama gittiği yoldan gitme” denmeye başladı.
Şimdi ise, hocaların ne sözü tutuluyor, ne de gittiği yoldan gidiliyor!
Kabahat kimde dersiniz?
Bence, hocalar da cemaat da bu ciddi problemin çözümü için “ıslah-ı nefs” etmeli, Müslümanlar olarak hepimiz, hayatımızı İslam’a göre yeniden gözden geçirmeliyiz.


selamun aleykum
evet, kesinlikle nefsimizi islah etmek için çabalamaliyiz ve hayatimizi yeniden islam çerçevesi içerisine göre tanzim etmeliyiz insaALLAH kurtulusa erenlerden oluruz... bununla ilgili bir arkadasimin anlattigi olayi size arz etmek isterim, namaz kilmaya gitmisler o esnada mescidde baska namaz kilanlarda varmis orada namaz kilanalrdan birinin cep telefonu çalmaya baslamis adam; cep telefonunu eline almis ondan sonra arayan kisiye de; buraya dikkat edelim ( -simdi namazdayim? ) demis ve namaza devam etmis...
maalesef bu durumdayiz.. Rabbim bizleri tam manasiyla islami ögrenen ve yasayan kullarindan eylesin. amin
baki selamlar
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt