Esselamu aleykum,
Kardeşlerim sizi sıkmaz isem bir anımı anlatmak istiyorum eğerki sizinde bunu gibi bir anınız varsa yazarsanız sevinirim.
Sene 1994 idi Bursa nın Şimdiki İzmir yolu güzergahında 40 daireli bir binanın mobilyalarını yapıyorduk,Erzurumdan yeni gelmiştim aslen makina teknisyeni idim fakat o zamanlar 5 nisan kararları alınmış ekonomi adına sıkıntılı zamanlar idi mesleğim olmadığı halde inşaatta çalışıyordum,hemde çalıştığım inşaatta kalıyordum,akşamları genelde toplanırdı çalışanlar çay içer sohbet ederdiler yine öyle bir akşamdı içimizden Yaşlıca olan Nazım amca karşınıza Hızır (a.s) çıksa ne istersiniz diye bir laf attı ortaya sonra herkesden sorusuna cevap vermelerini tek tek istedi,herkes bir şey söylüyordu,herkesin bir hatta birkaç isteği vardı bana sordu ben dedim <<Peygamber Efendimize (s.a.v) bir nacizane selam yollamak isterim>> herkes güldü <<Git şurda 2 rekat namaz kıl yolla selam sanki zormu >> dediler.Aslında haklıydılar hatta şimdi bile oturduğum yerden selam yollayabilirdim ne gerek vardıda Hızır (a.s) vasıtası ile yollamak istedim üstelik ben 19 yaşında idim gençliğin verdiği bakış açısı ile bir çok dünyevi şey isteyebilirdimde konu konuşuldu vakit geç oldu herkes evine gitti inşaatta kalanlar yatakhanelerin gitti,benim canım sıkılıyordu bir yere gitmem gerekliydi sanki aklıma Nilüferde bulunan teyzem geldi bana nicedir diyordu gel yavrum bizde kal,ama gitmiyordum uzaktı çünkü çalıştığım inşaata hergün onca yol çekilmezdi,fakat şimdi nedense teyzemin sesi kulaklarımda çınlıyordu bize gel diye,karar verdim gidcektim belki sıcak bir banyo yapar temizlenirdim hem özlemiştimde teyzemi,Üstümü değiştim yola çıktım yürüdüğüm yol toprak bir yoldu o zamanlar oraları köhne idi hatta her taraf tarla idi yürüdüğüm yolun sonunda geniş bir arazi ve sağındada neredeyse uçurum sayılacak bir patika en yakın belkide 1 km ötede idi ,önümde bir adamcağız belirdi ellrinde çokca poşet sanki alışverişden dönüyordu,yanından geçerken ona selam verdim <<Ve aleykumselam ve rahmetullahi ve berakatuhu,ALLAH SENDEN RAZI OLSUN DELİKANLI>> dedi,neden bana böyle dedi şimdi bu hem yürüyor hemde o anda onu düşünüyordum daha 5. adımı atmamıştım ki kim bu diye bakmak istedim,fesubhanAllah nerye kayboldu bu adam ellerindeki poşetlerle ben 5 adım atıncaya kadar sağım uçurum solum geniş arazi,hemen patikaya koştum aşağı baktım kimse yoktu açıkcası şok oldum,kendime gelince teyzemlere gittim.Bu olayı o günlerde kimseye anlatmadım.
Şimdi hala tereddütdeyim O muydu acaba diyorum ama başka nasıl bir izahı olabilirdiki?...Sizde eğer böyle hallerle karşılaştıysanız yazmanızı isterim.
Kardeşlerim sizi sıkmaz isem bir anımı anlatmak istiyorum eğerki sizinde bunu gibi bir anınız varsa yazarsanız sevinirim.
Sene 1994 idi Bursa nın Şimdiki İzmir yolu güzergahında 40 daireli bir binanın mobilyalarını yapıyorduk,Erzurumdan yeni gelmiştim aslen makina teknisyeni idim fakat o zamanlar 5 nisan kararları alınmış ekonomi adına sıkıntılı zamanlar idi mesleğim olmadığı halde inşaatta çalışıyordum,hemde çalıştığım inşaatta kalıyordum,akşamları genelde toplanırdı çalışanlar çay içer sohbet ederdiler yine öyle bir akşamdı içimizden Yaşlıca olan Nazım amca karşınıza Hızır (a.s) çıksa ne istersiniz diye bir laf attı ortaya sonra herkesden sorusuna cevap vermelerini tek tek istedi,herkes bir şey söylüyordu,herkesin bir hatta birkaç isteği vardı bana sordu ben dedim <<Peygamber Efendimize (s.a.v) bir nacizane selam yollamak isterim>> herkes güldü <<Git şurda 2 rekat namaz kıl yolla selam sanki zormu >> dediler.Aslında haklıydılar hatta şimdi bile oturduğum yerden selam yollayabilirdim ne gerek vardıda Hızır (a.s) vasıtası ile yollamak istedim üstelik ben 19 yaşında idim gençliğin verdiği bakış açısı ile bir çok dünyevi şey isteyebilirdimde konu konuşuldu vakit geç oldu herkes evine gitti inşaatta kalanlar yatakhanelerin gitti,benim canım sıkılıyordu bir yere gitmem gerekliydi sanki aklıma Nilüferde bulunan teyzem geldi bana nicedir diyordu gel yavrum bizde kal,ama gitmiyordum uzaktı çünkü çalıştığım inşaata hergün onca yol çekilmezdi,fakat şimdi nedense teyzemin sesi kulaklarımda çınlıyordu bize gel diye,karar verdim gidcektim belki sıcak bir banyo yapar temizlenirdim hem özlemiştimde teyzemi,Üstümü değiştim yola çıktım yürüdüğüm yol toprak bir yoldu o zamanlar oraları köhne idi hatta her taraf tarla idi yürüdüğüm yolun sonunda geniş bir arazi ve sağındada neredeyse uçurum sayılacak bir patika en yakın belkide 1 km ötede idi ,önümde bir adamcağız belirdi ellrinde çokca poşet sanki alışverişden dönüyordu,yanından geçerken ona selam verdim <<Ve aleykumselam ve rahmetullahi ve berakatuhu,ALLAH SENDEN RAZI OLSUN DELİKANLI>> dedi,neden bana böyle dedi şimdi bu hem yürüyor hemde o anda onu düşünüyordum daha 5. adımı atmamıştım ki kim bu diye bakmak istedim,fesubhanAllah nerye kayboldu bu adam ellerindeki poşetlerle ben 5 adım atıncaya kadar sağım uçurum solum geniş arazi,hemen patikaya koştum aşağı baktım kimse yoktu açıkcası şok oldum,kendime gelince teyzemlere gittim.Bu olayı o günlerde kimseye anlatmadım.
Şimdi hala tereddütdeyim O muydu acaba diyorum ama başka nasıl bir izahı olabilirdiki?...Sizde eğer böyle hallerle karşılaştıysanız yazmanızı isterim.