Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

"hitan" (1 Kullanıcı)

nurukübra

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
3 Haz 2008
Mesajlar
233
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
"Hitân"

Bütün bunlar dışında İbrâhim (a.) la ilgili, Müslümanların hayatında önemsiz gibi duran, ama modellik açısından bakıldığında haddi zatında büyük bir önem arz eden bir şey daha vardır.
Erkek çocuklarda bilinen deriyi kesme (hitân) olayı. Evet bu, modelleme açısından üzerinde durulması gereken önemli bir âdettir. Bu âdet, Yahûdî kaynaklarında, Tanrı Yahova ile Peygamber İbrâhim arasında, ‘İsrâiloğulları’nın seçilmişliği’ hususunda yapılan ittifakı temsil eden bir sembol olarak gösterilir. İsrâiloğulları İbrâhim (a.) ın mesajının ruhundan uzaklaşmalarına rağmen bu sembol uygulamayı asırlar boyu sürdürürler. Ama muhafaza ettikleri tek şey sadece şekildir. Hz. İsa'dan sonra Pavlos Yahudilerin göremediklerini görür. Onların deri kesme konusundaki katı tutumlarını ve şekilciliklerini şiddetle tenkit eder. Yahova'nın sâdece Yahûdîlerin değil, diğer ulusların da Tanrı’sı olduğunu, ayrıca İbrâhim (a.) a uymanın da, öyle biçimsel bir şeyle değil, imanla değer bulacağını, o maruf deriyi kesmenin değil, Mesih’e inanmanın insanı aklayabileceğini, kutsal yasanın hükmünü uygulayan herkesin (deri kesme işini uygulamasa da) İbrâhimî "sünnete" uymuş sayılacağını söyler. Daha sonra kırkdokuz yılında Kudüs’de yapılan yöresel bir konsilde, on iki elçinin başkanlığında toplanan bir heyet müminlerin deri kesme adetini kesinlikle terk etmelerine karar verir.Şekli önemseyenYahudilikderi kesmeyi, özü önemseyen Hiristiyanlık ise buna muhalefet etmeyi Kur’ân-ı Kerîm'in nüzulüne kadar sürdürürler. Kur'ân o maruf deriyi kesmekten söz etmediği, Hadisler de bu uygulamayı tırnak kesmek, koku sürünmek, diş temizlemek gibi temizlenme vesileleri arasında gösterdiği için olacak, Müslümanlar bu uygulamayı şerî bir hüküm olmaktan ziyade, temizlik vesîlesi olan nebevi bir adet ve aidiyet belirten bir alâmet olarak algılamışlar ve ona "sünnet" tabir etmişlerdir.
Ne var ki Müslümanlar arasından konuya Pavlos gibi tek taraflı baktığı için şöyle de diyenler de çıkmaktadır:

"Çocukların cinsel organlarını kesenler sağlık açısından gereksiz olan bu ameliyatla hem çocuklara acı çektirmekte ve hem de insanın yaratılışında Tanrı'nın hata yaptığını ima etmektedirler.… İşin ilginci, hadis kitapları, Peygamber döneminde müslüman olanların sünnet olduklarına dair hikayeler nakletmeyi unutmuşlardır. Ebu Bekir, Omer yahut Hamza bugun müslüman olsaydı, bizim müslümanların ilk yapacağı işlerden biri onları bir sünnetçiye teslim ederek cinsel organlarını kana bulamak olacaktı.…"


Buradan bakıldığında Peygamber (a.) ın yaratılışının şeklî bir müdahaleye ihtiyaç göstermediğini nakleden haberlerden kuşku duyulabilir, sahabenin de bu konuyu önemsemedikleri öngörülebilir. Ancak bilinmelidir ki ilk Müslümanlar, deri kesme uygulamasının iki aşırı uçtaki temsilcilerinin yerleşik bir hayat sürdükleri Mekke ve Medine'de yaşayan, kendisini İbrâhim (a.) a nispet etmekte Yahudi ve Hıristiyanlarla yarışan yerli Araplardır. Ömer yahut Hamza (r.) ın bu uygulamadan habersiz kalmış olduklarını düşünmek acaba ne kadar doğru olur? Uygulamanın zaten Peygamber (a.) dan önce, cahiliye devrinde de bulunduğu, törenlerinde "azıra" yemeği verdikleri, sahabenin de bu tutumu sürdürdükleri tarihen sabit olduğu düşünüldüğünde kuşkusuz bu bakış değişecektir. İşte bütün bunlar, bu büyük geleneğe Pavlos gibi tek yönlü bakışları sorgulamamızı gerektirmektedir.
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt