Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Himmet (1 Kullanıcı)

soner.ulgur

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
1 Eyl 2008
Mesajlar
52
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
45
HİMMET
Himmet realitenin parlak aynasıdır. Orada, muhayyilenin pervasızca pervaz edip kanat cırpışlarıyla varılan ütopik hayat felsefesi değil; fakat vahye bağlı akıl ve iradenin insiyaki olarak darlaştırdığı hayat gerçekleri, her türlü mahremiyetten soyuna¬rak vuzuha kavuşur ve. bütün bir hayat kendine ait giriftlikten kurtularak bir nokta gibi net ve kesin hâle gelir.
Himmet, cemiyet nabzının atışını kendi uzviyetinde hisset¬menin adıdır. Cihan çapındaki bütün inkılaplar, himmetle vü¬cuda gelir, kurulur; himmetle muhafaza edilir, korunur; ve yine himmetle varlığını devam ettirirler. İnsan himmeti kadar insandır. Ve cemiyet ve millet ancak himmetleri nisbetinde payidardır.. Zaten bütün zihnî cümbüşler, himmetle birer suret hevengine döner ve sonradan gelen talihliler, her mevsimin düşünce mey¬velerini bu hevengde hazır bulup devşirirler..
Himmet, bugünle yarının elele verdiği, takvim dışı zaman anlayışına sahip metafizik bir gerilim, demektir. Öyle bir geri¬lim ki, ilâhî fırtınaların sevkettiği nur yüklü bulutlardan dökülen aydınlık yağmuru iliklerine kadar kendisini ıslatmış bir yüce ruh dahi, yıldızlar kervanına ancak onunla ulaşabilir ve yine sonsuz¬lukla tutuştuğu güreşi, ancak böyle bir gerilim sayesinde galip olarak bitirebilir.Yoksa yolda kalması ve mağlup olması mukad¬der olur.
Himmet, kaybetmeyi göze almadan hiçbirşey kazanılamayacağını bir fikr-i sabit edinmek ve muvaffakiyetsizlikleri daima iddiaların kuvvetinin bir habercisi kabul edip öyle değerlendir¬mektir. Bu değerlendirmeyi itici bir güç haline getirmeden, ne içtimaî rahneleri onarmadan ne de bozulan dengeleri eski hüvi¬yetine kavuşturmadan söz edilebilir. Şu şüphe götürmez bir gerçektir ki, her devirde istikbale şekil verenler, bu değerlendir¬meyi en iyi becerebilenler olmuştur ve öyle de olacaktır.
Himmet, uhrânın ûlâdan (Bir sonranın bir önceden) hayırlı olmasıdır. Onunla dört duvar arası, dünya kadar genişler, kabir bir cennet haline gelir ve cennet arz ve semâvâtı istiâb eder. Himmetli insan, makamı sidre olan yüce bakışlı bir doğandır. O, bayat bir hayatın yaşandığı, mihnetlerle dopdolu şu köhne dünyayı mesken edinmez. Ancak şu merhale dahi onun için sa¬dece bir başlangıçtır. Bak dinle Hafız'ı ne güzel söyler: "Sen Tuba'yı düşünmektesin, biz Sevgilinin boyunu. Herkesin düşüncesi, himmetincedir.
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt