Hicret paylaşmaktır! 20.01.2007
KONU GELİŞMELERİ
Röportaj: Mehmet BAYDEMİR / mehmet-baydemir****
Hicret, tüm çağların karanlığında yol arayan insanlığı vahyin aydınlığına çıkartan kutlu bir yolculuğun mührüdür gönüllere... Sevgi ve saadet dolu bir kucağa yürüyüş… Sabrın doruk noktasına ulaştığı an… Tebliğe açılan en büyük kapı… Ve Hicret, aynı zamanda yapılacak olan fethin başlangıcı… Hicret’in 1428’inci yılını yine coşkuyla kutluyoruz. Anadolu Gençlik Derneği yeni hicri yıl münasebetiyle Türkiye’nin her yerinde etkinlikler düzenliyor. Yeni hicri yılbaşı münasebetiyle bir dizi etkinlik düzenleyecek olan AGD İstanbul Şubesi’nin Başkanı Ö. Fuat Günday ile Hicret’in anlamı ve AGD’nin düzenleyeceği etkinlikleri konuştuk.
AGD her platformda çeşitli vesilelerle milletimizin kendi kimliğini, değerini toplumumuzun ilgisine sunuyor. Bugünlerde yine bu amaca dönük olarak Hicri Yılbaşı programları düzenleyeceksiniz. Hicret sizin için ne anlama geliyor?
Hicretin muhtevasını anlayabilmek için hicret öncesi dönemi iyi tahlil etmek gerekiyor. Hz. Peygamber, kendisine Allah tarafından gönderilen ilahi mesajı Mekke toplumuna birebir ve tedrici metod ile anlattığı halde dönemin Mekke müşrikleri bu kutsi davete icabet etmediler. Bu süreçte ilahi mesajı kabul edenler bundan önceki vahiy serencamında olduğu gibi fakir ve kimsesiz insanlardan müteşekkildi. Mekkeli müşrikler davete icabet etmedikleri gibi İslam’ı, bulundukları dönemin karanlığından vahyin aydınlığına kurtuluş yolu olarak seçen Müslümanlara baskı ve şiddet uyguladılar. Küfürde inatlaşan Kureyş’in bu kini devam edince ve Yesrib’den gelen ve Müslüman olan kimselerin ezilen Müslümanları Medine’ye davet etmesiyle bu hicret yolculuğu gerçekleşti. Bu göçü, karanlığı aydınlatmak için girişilen yolda bir terk ediş olarak görmek gerekir. Çünkü hicret, İslam’ın gür sesini daha etkin ve sistemli bir şekilde duyurmaya yönelik hareket alanını genişletmek için yapılan girişim olarak görülmelidir.
Hicretin sonuçları ve günümüze yansımaları nelerdir?
Günümüz insanı bulunduğu her ortamda sembolik gibi görünen hicretler yaşamaktadır aslında. Allah ve Resulünün bize yap dediğini yapmak ve kaçınmamızı emrettikleri hususlardan kaçınmak, batılın yörüngesindeki düşünce iklimimizi hakka yönlendirmek, geleneklerimizi, zevklerimizi ve dostlarımızı terk etmeden bulunduğumuz toprağı terk etmek çok zordur. İşte bu manayı Efendimizin ifadesiyle vurgulamak isterim ‘Asıl muhacir, Allah’ı yasakladıklarını terk edendir’. Hicretteki muhtevayı kavramamız; iman ve sabrın, tevekkül ve fedakârlığın ve gerçek manada İslam kardeşliğinin tesisi ile mümkündür. Unutmamalı ki, Mü’minler canlarını ve mallarını değil, gerçek manada ve çok samimi olarak imanlarını kurtarmak için hicret etmişlerdi.
Bu programları neden düzenliyorsunuz?
Hicret, aynı zamanda bir paylaşımdır, hüznü ve sevinci. Mekke’den Medine’ye hicret eden Muhacir ve Onları Medine’de maddi ve manevi her türlü imkânlarını seferber eden Ensar arasındaki kardeşliğin sembolüdür. İşte bu şefkat, merhamet ve kardeşliğin gelecek nesillere örnek teşkil etmesi için bizler bu Hicret Programlarını gerçekleştirmeyi üzerimize borç bildik. Bu programlar insanımızın Kur’an’da ifade buyrulan ‘Ancak Mü’minler kardeştir’ ilkesine bağlı ve bu şuur çerçevesinde inanıp yaşaması hususunda teşvik edici mahiyet içermektedir.
Programların içeriğinden bahseder misiniz?
Anadolu Gençlik Deneği İstanbul Şubesi olarak Hicri 1428’inci Yeni Yıl münasebetiyle İstanbul’un tüm ilçelerinde etkinlikler düzenleyeceğiz. Cumartesi akşamı 19.00’da Başakşehir’de ‘Hicret Gecesi’ ile ’Hicret Etkinlikleri’ni taçlandırıyoruz. Bu programa DİB eki Başkanı Lütfü Doğan, Dr. H. İbrahim Kutlay ve Mehmet Akça Tasavvuf Müziği Topluluğu katılacak. Derneğimizin 21 Ocak Pazar günü saat 11’de Eyüp Münzevi Camii önünden başlatacağı ve Eyüpsultan Meydanı’nda sona erecek olan ve ilkini düzenleyeceği ‘Hicret Yürüyüşü’ adlı etkinliğin şimdiden çok büyük bir yankı yapması bekliyoruz. Program; Yürüyüş Korteji, Gül Dağıtımı, Mehteran, Basın Açıklaması ve Aşure Dağıtımı şeklinde gerçekleştirilecek. Bu iki program Şube Başkanlığımız tarafından düzenleniyor. Bunların yanı sıra AGD, içerisine girdiğimiz yeni hicri yılda İstanbul’un hemen hemen tüm ilçelerin Hicret etkinlikleri düzenleyecek.
Muhacir mi, Ensar mı olmak zor?
Muhacir; toprağından, malından, yârinden, Mekke’den, İbrahim’in Ka’besi’nden, sevilen ve özlenen ne varsa ondan ve akideleri uğruna her şeyden feragat edip giden insanlardır. Ensar ise; Allah’a kaçanları, Allah adına bağırlarına basanlardır. Kardeşliğin ve fedakârlığın Kur’an’la övülen eşsiz örneklerini tarihe yazıp gidenlerdir. Cenab-ı Hak yollarında gitmeyi nasip etsin.
Son olarak ne söylemek istersiniz?
İlk nazil olan ayetlerden birisinde, ‘Pislikten uzaklaş’ (Müddesir 5) denilmektedir. Nasıl uzaklaşacağız, ne yapmalıyız? Benlikten bizliğe, başkalarına teslim olmaktan Allah’a teslim olmaya, zalimlerin yanında yer almaktan mazlumların derdine derman olmaya, yetim malı yiyenlerin yanından yetimlerin haklarını savunanların yanına faizden meşru kazanca, kula kul olanların yanından Allah’a kul olanların yanına, cimrilikten cömertliğe, israftan tutumluluğa, Allah’a, Resulüne, ana- babaya isyandan itaate hicret edeceğiz. Kibirden tevazua, iftiradan ayıpları gizlemeye, günah sokaklarından sevap caddelerine, katranlıktan aydınlığa, yalandan doğruya özetle bütün ‘izm’lerin eğri yolundan İslam’ın doğru yoluna hicret edelim. Hicret yolculuğumuz hayırlı olsun.
KONU GELİŞMELERİ
Röportaj: Mehmet BAYDEMİR / mehmet-baydemir****
Hicret, tüm çağların karanlığında yol arayan insanlığı vahyin aydınlığına çıkartan kutlu bir yolculuğun mührüdür gönüllere... Sevgi ve saadet dolu bir kucağa yürüyüş… Sabrın doruk noktasına ulaştığı an… Tebliğe açılan en büyük kapı… Ve Hicret, aynı zamanda yapılacak olan fethin başlangıcı… Hicret’in 1428’inci yılını yine coşkuyla kutluyoruz. Anadolu Gençlik Derneği yeni hicri yıl münasebetiyle Türkiye’nin her yerinde etkinlikler düzenliyor. Yeni hicri yılbaşı münasebetiyle bir dizi etkinlik düzenleyecek olan AGD İstanbul Şubesi’nin Başkanı Ö. Fuat Günday ile Hicret’in anlamı ve AGD’nin düzenleyeceği etkinlikleri konuştuk.
AGD her platformda çeşitli vesilelerle milletimizin kendi kimliğini, değerini toplumumuzun ilgisine sunuyor. Bugünlerde yine bu amaca dönük olarak Hicri Yılbaşı programları düzenleyeceksiniz. Hicret sizin için ne anlama geliyor?
Hicretin muhtevasını anlayabilmek için hicret öncesi dönemi iyi tahlil etmek gerekiyor. Hz. Peygamber, kendisine Allah tarafından gönderilen ilahi mesajı Mekke toplumuna birebir ve tedrici metod ile anlattığı halde dönemin Mekke müşrikleri bu kutsi davete icabet etmediler. Bu süreçte ilahi mesajı kabul edenler bundan önceki vahiy serencamında olduğu gibi fakir ve kimsesiz insanlardan müteşekkildi. Mekkeli müşrikler davete icabet etmedikleri gibi İslam’ı, bulundukları dönemin karanlığından vahyin aydınlığına kurtuluş yolu olarak seçen Müslümanlara baskı ve şiddet uyguladılar. Küfürde inatlaşan Kureyş’in bu kini devam edince ve Yesrib’den gelen ve Müslüman olan kimselerin ezilen Müslümanları Medine’ye davet etmesiyle bu hicret yolculuğu gerçekleşti. Bu göçü, karanlığı aydınlatmak için girişilen yolda bir terk ediş olarak görmek gerekir. Çünkü hicret, İslam’ın gür sesini daha etkin ve sistemli bir şekilde duyurmaya yönelik hareket alanını genişletmek için yapılan girişim olarak görülmelidir.
Hicretin sonuçları ve günümüze yansımaları nelerdir?
Günümüz insanı bulunduğu her ortamda sembolik gibi görünen hicretler yaşamaktadır aslında. Allah ve Resulünün bize yap dediğini yapmak ve kaçınmamızı emrettikleri hususlardan kaçınmak, batılın yörüngesindeki düşünce iklimimizi hakka yönlendirmek, geleneklerimizi, zevklerimizi ve dostlarımızı terk etmeden bulunduğumuz toprağı terk etmek çok zordur. İşte bu manayı Efendimizin ifadesiyle vurgulamak isterim ‘Asıl muhacir, Allah’ı yasakladıklarını terk edendir’. Hicretteki muhtevayı kavramamız; iman ve sabrın, tevekkül ve fedakârlığın ve gerçek manada İslam kardeşliğinin tesisi ile mümkündür. Unutmamalı ki, Mü’minler canlarını ve mallarını değil, gerçek manada ve çok samimi olarak imanlarını kurtarmak için hicret etmişlerdi.
Bu programları neden düzenliyorsunuz?
Hicret, aynı zamanda bir paylaşımdır, hüznü ve sevinci. Mekke’den Medine’ye hicret eden Muhacir ve Onları Medine’de maddi ve manevi her türlü imkânlarını seferber eden Ensar arasındaki kardeşliğin sembolüdür. İşte bu şefkat, merhamet ve kardeşliğin gelecek nesillere örnek teşkil etmesi için bizler bu Hicret Programlarını gerçekleştirmeyi üzerimize borç bildik. Bu programlar insanımızın Kur’an’da ifade buyrulan ‘Ancak Mü’minler kardeştir’ ilkesine bağlı ve bu şuur çerçevesinde inanıp yaşaması hususunda teşvik edici mahiyet içermektedir.
Programların içeriğinden bahseder misiniz?
Anadolu Gençlik Deneği İstanbul Şubesi olarak Hicri 1428’inci Yeni Yıl münasebetiyle İstanbul’un tüm ilçelerinde etkinlikler düzenleyeceğiz. Cumartesi akşamı 19.00’da Başakşehir’de ‘Hicret Gecesi’ ile ’Hicret Etkinlikleri’ni taçlandırıyoruz. Bu programa DİB eki Başkanı Lütfü Doğan, Dr. H. İbrahim Kutlay ve Mehmet Akça Tasavvuf Müziği Topluluğu katılacak. Derneğimizin 21 Ocak Pazar günü saat 11’de Eyüp Münzevi Camii önünden başlatacağı ve Eyüpsultan Meydanı’nda sona erecek olan ve ilkini düzenleyeceği ‘Hicret Yürüyüşü’ adlı etkinliğin şimdiden çok büyük bir yankı yapması bekliyoruz. Program; Yürüyüş Korteji, Gül Dağıtımı, Mehteran, Basın Açıklaması ve Aşure Dağıtımı şeklinde gerçekleştirilecek. Bu iki program Şube Başkanlığımız tarafından düzenleniyor. Bunların yanı sıra AGD, içerisine girdiğimiz yeni hicri yılda İstanbul’un hemen hemen tüm ilçelerin Hicret etkinlikleri düzenleyecek.
Muhacir mi, Ensar mı olmak zor?
Muhacir; toprağından, malından, yârinden, Mekke’den, İbrahim’in Ka’besi’nden, sevilen ve özlenen ne varsa ondan ve akideleri uğruna her şeyden feragat edip giden insanlardır. Ensar ise; Allah’a kaçanları, Allah adına bağırlarına basanlardır. Kardeşliğin ve fedakârlığın Kur’an’la övülen eşsiz örneklerini tarihe yazıp gidenlerdir. Cenab-ı Hak yollarında gitmeyi nasip etsin.
Son olarak ne söylemek istersiniz?
İlk nazil olan ayetlerden birisinde, ‘Pislikten uzaklaş’ (Müddesir 5) denilmektedir. Nasıl uzaklaşacağız, ne yapmalıyız? Benlikten bizliğe, başkalarına teslim olmaktan Allah’a teslim olmaya, zalimlerin yanında yer almaktan mazlumların derdine derman olmaya, yetim malı yiyenlerin yanından yetimlerin haklarını savunanların yanına faizden meşru kazanca, kula kul olanların yanından Allah’a kul olanların yanına, cimrilikten cömertliğe, israftan tutumluluğa, Allah’a, Resulüne, ana- babaya isyandan itaate hicret edeceğiz. Kibirden tevazua, iftiradan ayıpları gizlemeye, günah sokaklarından sevap caddelerine, katranlıktan aydınlığa, yalandan doğruya özetle bütün ‘izm’lerin eğri yolundan İslam’ın doğru yoluna hicret edelim. Hicret yolculuğumuz hayırlı olsun.