Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Hayz ilmini öğrenmek şarttır. (1 Kullanıcı)

Huyela

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2006
Mesajlar
2,345
Tepki puanı
1
Puanları
36
Yaş
41
Konum
İstanbul
Sual: Hayz bilgilerini öğrenmenin hükmü nedir?
CEVAP
Kadın erkek her Müslümanın ilmihâl bilgilerini öğrenmesi farzdır. Bunun için, kadın ve kocasının hayz ve nifas bilgilerini öğrenmeleri gerekir. Kocası, kadına öğretmeli, kendisi bilmiyorsa, bilen kadınlardan öğrenmesi için izin vermelidir. Kocası izin vermeyen kadının, ondan izinsiz gidip öğrenmesi lazımdır. Çünkü abdest, namaz, Kur'an-ı kerim, oruç, hac, bâlig olmak, evlenmek, boşanmak, iddet beklemek gibi hususlar ve ibadetler için, hayz ilmini öğrenmek şarttır. Bunları bilmeyen, harama düşer, ibadeti sahih olmaz.

Bir kız, hayz görmeye başlayınca bâliga, yani kadın olur. Hayz görmeyen kız, 15 yaş tamam olunca, büluğa ermiş [bâliga] olur. 8 yaşını tamamlayan kıza, anasının, anası yoksa, ninelerinin, ablalarının, hala ve teyzelerinin hayz ve nifas ilmini öğretmeleri farzdır. Öğretmezlerse, kendileri ve kocaları büyük günaha girerler.

Hayz bilgisi o kadar zor değildir. Zor olsaydı dinimiz, âlim cahil herkesin öğrenmesini emretmezdi. Buhara’da Ahmed bin Hafs isminde bir genç evlenmişti. İlk gece, kız buna, ”Hayz ilmini öğrendin mi?” dedi. Hayır deyince, kız, “Allahü teâlâ, (Kendinizi ve emrinizde olanları ateşten koruyun) buyurdu. Cahil olan nasıl koruyabilir?” dedi. Bu söz gence çok tesir etti. Hanımını Allahü teâlâya emanet ederek, Merv’de yıllarca ilim tahsil edip âlim olarak evine döndü. Hocası, buna Ebu Hafs-i kebir ismini koydu.

Hayz ilmini öğrenmek şarttır .:.: www.ailevekadin.com :.:.
 

Huyela

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2006
Mesajlar
2,345
Tepki puanı
1
Puanları
36
Yaş
41
Konum
İstanbul
Özel günler defteri

Özel günler defteri

Sual: Her ay, hayz günlerimi çok şaşırıyorum, ne tavsiye edersiniz?
CEVAP
Bir kadının hayz ve temizlik zamanı çok defa, her ay aynı gün ve sayısında olur. Burada bir ay demek, bir hayz başından, ikinci hayz başına kadar geçen zaman demektir. Bir gün demek, hayzın görüldüğü dakikadan itibaren tam 24 saat sonraki o dakikaya kadar geçen zaman demektir. Mesela bugün 16.01’de ilk kan görülmüşse, ertesi gün 16.01’e kadar geçen 24 saate gün denir. Yani, bildiğimiz gece gündüzün olmasına değil, 24 saatin geçmesine gün denir.

Her kadının kendi hayz ve temizlik gün sayılarını, yani âdetlerini bilmesi lazımdır. Âdetleri genelde değişmez. Değişirse, yeni âdetlerini, [hayz ve temizlik günlerini] ezberlemeli ve her ay özel günler defteri’ne veya bir çizelgeye ayın hangi günlerinde temiz, hangi günlerinde kan geldiğini yazmalı. Kesinlikle bu defteri veya çizelgeyi ihmal etmemeli. Bir kadının hayzlı mı, istihazalı mı olduğu bu defterden anlaşılır.

Hayz ilmini öğrenmek şarttır .:.: www.ailevekadin.com :.:.
 

Huyela

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2006
Mesajlar
2,345
Tepki puanı
1
Puanları
36
Yaş
41
Konum
İstanbul
Hayzla ilgili deyim ve kelimeler

Hayzla ilgili deyim ve kelimeler

Sual: Hayz bahsini okuyunca bazı kelimeleri anlamıyorum. Aşağıdaki kelimelerin manası nedir?
CEVAP
Hayz: Âdet kanı demektir. Aybaşı veya regl de denir. 9 yaşındaki sağlıklı bir kızdan veya 55 yaşından küçük, tam temizlik geçmiş olan kadından gelen ve en az 3, en fazla 10 gün devam eden kana denir. Buna sahih kan da denir. Beyazdan başka her renk hayz kanıdır.

Sahih kan: Hayz olan kan.

Fâsid kan: Hayz olmayan, istihaza, yani özür olan kan. Hayz için geçersiz olan kan.

İstihaza: Yeni başlayan için 10 günden çok sürüp de, on günden fazla gelen ve yeni olmayanlarda 10 günü aştığında, âdetten sonraki günlerde gelmiş olan kana denir. Gebe, ayise ve 9 yaşından küçük kızlardan gelen kanlar istihazadır. Geçersiz kan olan istihazaya fâsid kan da denir. İstihazalıya müstehaza [özürlü] denir. İstihazalı iken her ibadet yapılır.

Özür: Hayz olmayan istihaza kanı. Bu kadın, Kur’an okur, her ibadeti yapar.

Sahih temizlik: Âdetten sonra başlayan 15 veya daha çok gün içinde hiç kan görülmeyen, öncesi ve sonrası hayz günleri olan temiz günlere denir. Buna Tam temizlik de denir.

Tam temizlik: Sahih temizlik.

Fâsid temizlik: 15 veya daha çok temiz günden önce veya sonra yahut iki sahih temizlik arasında fâsid kan olan günlerdir. 15 günden az olan kansız günlere de fâsid temizlik denir.

Âdet zamanı: En az 3, en fazla 10 gün süren hayz kanının, görüldüğü andan kesildiği güne kadar olan gün sayısına denir.

Ay: Âdette bir ay, bir hayz başından, ikinci hayz başına kadar geçen zamandır. Âdeti en az 3 gün, temizliği de en az 15 gün olan kadının ayı, 18 gündür, daha az olamaz. Fakat fazlasının bir sınırı yoktur. Mesela 40, 60, 70 gün veya daha fazla olabilir.

Gün: Tam yirmidört mutedil, yani vasati saat demektir. Yani, âdette bir gün, hayzın görüldüğü dakikadan itibaren tam 24 saat sonraki o dakikaya kadar geçen zamandır. Mesela bugün 16.01’de ilk kan görülmüşse, ertesi gün 16.01’e kadar geçen 24 saate gün denir.

İstimrar: Her gün akan kan. Bunun âdet kadarı hayz, geri kalan istihazadır.

Nifas: Doğumdan sonra gelen kan. Hanefi-Hanbeli’de azami 40, Şafii-Maliki’de 60 gündür.

Kürsüf: Akıntı için kadınların çamaşırlarına koyduğu pamuk, bez veya ped.

Cima: Karı kocanın cinsel ilişkisi. Buna vaty de denir.

Ayise: Hayzdan kesilmiş, yaşlı kadın demektir. Ayise yaşı, Hanbeli’de 50, Hanefi’de 55, Şafii’de 60, Maliki’de 70 tir. Bu yaşlardan sonra gelen kan, hayz olmaz, istihaza olur.

İddet: Boşanan veya kocası ölen kadının evlenmesi haram olan zamandır. Bu, Hanefi ve Hanbeli’de ilk temizlik başından, 3. hayzın sonuna kadar olan zamandır. Şafii ve Maliki’de, 3 temizlik geçinceye kadardır. Hayz görmeyende, iddet süresi, talâk [boşanma] için 3 ay, ölüm için 4 ay 10 gündür. Hamilede iddet süresi, doğum yapana kadardır.

Hayz ilmini öğrenmek şarttır .:.: www.ailevekadin.com :.:.
 

smmmtuba

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Tem 2007
Mesajlar
1,639
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
47
Hayız ilmini öğrendin mi?

Hayız ilmini öğrendin mi?

HAYIZ İLMİNİ ÖĞRENDİN Mİ?

Ebû Hafs-ı Kebîr hazretlerinin ilimde yüksek dereceye ulaşmasının sebebi şu menkıbeyle nakledilir. Ebû Hafs hazretleri gençlik yıllarında evlenmek isteyince, ilim ve iffet sâhibi, sâlihâ bir kızla evlendirdiler. Evliliğinin birinci gecesi, kız buna; "Kadınların âdet hâlleriyle ilgili hayız ilmini öğrendin mi?" dedi. "Hayır!" diye cevap verince, kız; "Allahü teâlâ, Tahrîm sûresi 6. âyet-i kerîmesinde meâlen; "Kendinizi ve emrinizde olanları Cehennem ateşinden koruyun!" buyurdu. Câhil olan nasıl koruyabilir?" dedi. Bu söz, Ahmed bin Hafs'a hoş geldi. Hanımını Allahü teâlâya emânet ederek, Merv şehrinde on beş yıl ilim tahsîl edip, İmâm-ı A'zam Ebû Hanîfe hazretlerinin yüksek talebelerinden olan İmâm-ı Muhammed'den de ders aldı. Bu kadar zamandan sonra vatanına dönmesi için ona izin verdi. Hocası buna Ebû Hafs-ı Kebîr adını koymuştu. Dönüşünde, yanında Ebû Süleymân-ı Cürcânî de vardı.

Harezm'de, Ceyhun Irmağının üzerinden geçerken, Ebû Hafs'ın kitapları suya düştü. Ebû Süleymân'dan yazmak için kitaplarını âriyet, ödünç istedi. O da; "Sen, öyle ilim öğrenmeliydin ki, kitaba ihtiyâcın kalmamalıydı." dedi. Ebû Hafs, geri dönüp Merv şehrine geldi. Altı senede o kitapları ezberledi. Âlim olarak hanımının yanına döndü. Buhârâlılar, suyun kenarına kadar onu karşılamaya geldiler. Çok izzet, ikrâm ve tâzimde bulundular.



On günü aşmayan kanlı günler .:.: www.dinimizislam.com :.:.
 

#fani_dünya#

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
2 Kas 2008
Mesajlar
419
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
36
kardeşim yazmayayım dedim sende takdir edersinki erkekten evvel kadının kendi gerekli bilgilerini bilmesi lazım..

kadınlara şart bu ilim..

ama malesef kadınlar öğrenmekten aciz kalınca bizim ilim talebeleride mecburen öğrenip kadınlara utana sıkıla anlatmaya çalışıyorlar.

vesselam...
 

smmmtuba

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Tem 2007
Mesajlar
1,639
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
47
Neyi, neden yazmayayım dediniz de sonra yazmaya karar verdiniz anlayamadık. Şu ifadelere dikkat buyurulduğu takdirde farzın hükmü çok net anlaşılır.

"Kadın erkek her Müslümanın ilmihâl bilgilerini öğrenmesi farzdır. Bunun için, kadın ve kocasının hayz ve nifas bilgilerini öğrenmeleri gerekir. Kocası, kadına öğretmeli, kendisi bilmiyorsa, bilen kadınlardan öğrenmesi için izin vermelidir. Kocası izin vermeyen kadının, ondan izinsiz gidip öğrenmesi lazımdır. Çünkü abdest, namaz, Kur'an-ı kerim, oruç, hac, bâlig olmak, evlenmek, boşanmak, iddet beklemek gibi hususlar ve ibadetler için, hayz ilmini öğrenmek şarttır. Bunları bilmeyen, harama düşer, ibadeti sahih olmaz.

Bir kız, hayz görmeye başlayınca bâliga, yani kadın olur. Hayz görmeyen kız, 15 yaş tamam olunca, büluğa ermiş [bâliga] olur. 8 yaşını tamamlayan kıza, anasının, anası yoksa, ninelerinin, ablalarının, hala ve teyzelerinin hayz ve nifas ilmini öğretmeleri farzdır. Öğretmezlerse, kendileri ve kocaları büyük günaha girerler.
"


Öncelikle kendimiz sonra da istifade etmek isteyen herkes için bir bayan olarak konuya nakil yaptık. Hepsi bundan ibarettir.

Alahü teala huyela abimizden razı olsun, uzun bir süredir göremiyoruz kendisini inşaallahü teala afiyette ve selamettedir.

 

#fani_dünya#

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
2 Kas 2008
Mesajlar
419
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
36
kardeşim haklısın ben erkek öğrenmesin demiyorum sadece bunun önceliği kadında biter diyorum..

yani kadın kendi bilgilerini bilecek önce ona şart..

her bilginin bir önceliği vardır değerli kardeşim bir erkek namaz bilgisi dururken hayz bilgisini okuyamaz bir kadında kendi hayz bilgisini öğrenmeden namaz bilgisini okuyamaz zira zaten kendi hayz durumunu bilmese kıldığı namazlar şüpheli olacak bilmem anlatabildimmi..


ama biri dese ki valla kızlarımızın okuyup öğrenmesine gerek yok nede olsa erkeklerimiz okuyorlar bize söylüyorlar o zaman burda dur derim..

bir çok arkadaşım bu konularda kadınların sorularını cevaplamaktan aciz düştüler artık nedir yahu gına geliyor insana artık öyle saçma sorular ki yani gülelim mi ağlayalımmı denilecek cinsten..
 

smmmtuba

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Tem 2007
Mesajlar
1,639
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
47
Ne buyrulmuş "Kadın erkek her Müslümanın ilmihâl bilgilerini öğrenmesi farzdır. Bunun için, kadın ve kocasının hayz ve nifas bilgilerini öğrenmeleri gerekir. "


Menkıbede ne anlatılıyor,

Ebû Hafs hazretleri gençlik yıllarında evlenmek isteyince, ilim ve iffet sâhibi, sâlihâ bir kızla evlendirdiler. Evliliğinin birinci gecesi, kız buna; "Kadınların âdet hâlleriyle ilgili hayız ilmini öğrendin mi?" dedi. "Hayır!" diye cevap verince, kız; "Allahü teâlâ, Tahrîm sûresi 6. âyet-i kerîmesinde meâlen; "Kendinizi ve emrinizde olanları Cehennem ateşinden koruyun!" buyurdu. Câhil olan nasıl koruyabilir?" dedi. Bu söz, Ahmed bin Hafs'a hoş geldi. Hanımını Allahü teâlâya emânet ederek, Merv şehrinde on beş yıl ilim tahsîl edip, İmâm-ı A'zam Ebû Hanîfe hazretlerinin yüksek talebelerinden olan İmâm-ı Muhammed'den de ders aldı.


Biz sıralamasını yapmak selahiyetine haiz değiliz. Ehli sünnet alimlerinin bildirdiklerine tabiyiz. Evveliniz ve ahiriniz selamet olsun inşallahü teala..
 

Huyela

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2006
Mesajlar
2,345
Tepki puanı
1
Puanları
36
Yaş
41
Konum
İstanbul
kardeşim yazmayayım dedim sende takdir edersinki erkekten evvel kadının kendi gerekli bilgilerini bilmesi lazım..

kadınlara şart bu ilim..

ama malesef kadınlar öğrenmekten aciz kalınca bizim ilim talebeleride mecburen öğrenip kadınlara utana sıkıla anlatmaya çalışıyorlar.

vesselam...

Ve aleyküm selam.

Çok önemli bir ilim. Ama ne yazıkki unutulmuş. Yazıp yazmamakta bende terettüt ettim. Netice olarak devamı için link vererek yazmakta karar kıldık.

İstifade edilmesi dileklerimle.
 

Huyela

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2006
Mesajlar
2,345
Tepki puanı
1
Puanları
36
Yaş
41
Konum
İstanbul
HAYIZ İLMİNİ ÖĞRENDİN Mİ?

Ebû Hafs-ı Kebîr hazretlerinin ilimde yüksek dereceye ulaşmasının sebebi şu menkıbeyle nakledilir. Ebû Hafs hazretleri gençlik yıllarında evlenmek isteyince, ilim ve iffet sâhibi, sâlihâ bir kızla evlendirdiler. Evliliğinin birinci gecesi, kız buna; "Kadınların âdet hâlleriyle ilgili hayız ilmini öğrendin mi?" dedi. "Hayır!" diye cevap verince, kız; "Allahü teâlâ, Tahrîm sûresi 6. âyet-i kerîmesinde meâlen; "Kendinizi ve emrinizde olanları Cehennem ateşinden koruyun!" buyurdu. Câhil olan nasıl koruyabilir?" dedi. Bu söz, Ahmed bin Hafs'a hoş geldi. Hanımını Allahü teâlâya emânet ederek, Merv şehrinde on beş yıl ilim tahsîl edip, İmâm-ı A'zam Ebû Hanîfe hazretlerinin yüksek talebelerinden olan İmâm-ı Muhammed'den de ders aldı. Bu kadar zamandan sonra vatanına dönmesi için ona izin verdi. Hocası buna Ebû Hafs-ı Kebîr adını koymuştu. Dönüşünde, yanında Ebû Süleymân-ı Cürcânî de vardı.

Harezm'de, Ceyhun Irmağının üzerinden geçerken, Ebû Hafs'ın kitapları suya düştü. Ebû Süleymân'dan yazmak için kitaplarını âriyet, ödünç istedi. O da; "Sen, öyle ilim öğrenmeliydin ki, kitaba ihtiyâcın kalmamalıydı." dedi. Ebû Hafs, geri dönüp Merv şehrine geldi. Altı senede o kitapları ezberledi. Âlim olarak hanımının yanına döndü. Buhârâlılar, suyun kenarına kadar onu karşılamaya geldiler. Çok izzet, ikrâm ve tâzimde bulundular.



On günü aşmayan kanlı günler .:.: www.dinimizislam.com :.:.


Katkınızdan dolayı teşekkür ederim.
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt