Haset; kıskanmak, çekememek demektir. Allahü teâlânın bir kimseye ihsan ettiği nimetlerin o kimseden gitmesini istemektir. Faydalı olmayan veya zararlı olan bir şeyin ondan ayrılmasını istemek haset olmaz, gayret olur.
Bir kimse kalbinde haset bulunmasından üzülmezse veya arzusu ile haset ederse günah olur, haram olur. Bu hasetini sözleri ile, hareketleri ile belli ederse, günahı daha çok olur. Haset, ibâdetin sevabını da giderir. İnsan, bir kimsede bulunan nimetlerin ondan gitmesini istemeyip, kendisinde de bulunmasını isterse, haset olmaz. Buna gıpta etmek denir. Gıpta güzel bir huydur. Salih kimseye gıpta edilmesi vaciptir.
Haset eden, boşuna üzülmüş, yorulmuş ve günah işlemiş olur. Haset olunan dünya ve ahirette bundan zarar görmez. Hatta faydası bile olur.
Bir kimse kalbinde haset bulunmasından üzülmezse veya arzusu ile haset ederse günah olur, haram olur. Bu hasetini sözleri ile, hareketleri ile belli ederse, günahı daha çok olur. Haset, ibâdetin sevabını da giderir. İnsan, bir kimsede bulunan nimetlerin ondan gitmesini istemeyip, kendisinde de bulunmasını isterse, haset olmaz. Buna gıpta etmek denir. Gıpta güzel bir huydur. Salih kimseye gıpta edilmesi vaciptir.
Haset eden, boşuna üzülmüş, yorulmuş ve günah işlemiş olur. Haset olunan dünya ve ahirette bundan zarar görmez. Hatta faydası bile olur.