Geçen asrın en çok tartışılan ama bir o kadar da tanınmayan bir ismi bana göre Said Nursi. Ortada Üç üstaddan bahsedebiliriz.
1. Tekfir edilen Üstad :
Said Nursiyi tekfir edenleri muhtelif cenahlar da toplamak mümkün. Nihal Atsız gibi kuru ırkçılıktan reddedenler var. Abdulaziz Bayındır gibi selefi görüşlerin önünde set olduğu için tekfir edenler var. Laikler zaten belli. Kabul etmeyiş nedenleri ap açık ortada. Bir de Haydar Baş gibi tekfir sebebi net olmayan zümreler mevcut.
2- Kutsanan , Erişilemeyen Üstad :
Ne yazıkki belki de Üstad Hz.lerini anlamayan en temel grub bu. O'nu yücelteceğim derken; insanlığa verdiği mesajın saklanmasına neden olan, hayatını, davasını ve tavizsizliğini göz ardı ettiren Üstad.
Domatesin kabuğunu soyduğu, üzümün çekirdeklerini çıkararak yediği ne varıncaya kadar anlatılan ama bir sürü hurafeyi de beraberinde taşıyan bu Üstad gerçek Said Nursi r.a.'in anlaşılmasında en önemli perde.
Said Nursi r.a.'in gizli isminin Muhammed olmasından tutun da seyyid olmasına, Mehdiliğe kadar vardıran bu grup maalesef bana göre Üstaz Hz.lerine en büyük hatayı yapıyor.
3. Gerçek Üstad :
Hayatı boyunca bir mutasavvıf gibi yaşamış, bir lokma bir hırka ile ömür sürmüş bir Said Nursi ra. var. Bizatihi ben seyyid olduğumu bilmiyorum diyen, üstadınız la yuhti değildir diyen bir Ehl-i Sünnet aliminden söz ediyoruz.
Eski Said Devrinde Rus başkomutanına karşı ayağa kalkmayan ama Ankara Valisi sarığını çıkarmaya kalktığında da direnen bir büyük alimden söz ediyoruz. Hiç kimseden, hiç bir sebeble çekinmeyen her zaman en büyük hakikatı sarf eden bir büyük zat.
Cehenneme akan sele kapılmış kötüklerden birisini kurtarmak için çırpınan bir büyük alim maalesef kutsanarak göz ardı ediliyor.
Öyle ya O'nu Mehdiliğe veya 12 imamdan tarikat dersi verebilecek noktaya çekerek taklid edilmez hale getirdiğinizin farkında mısınız ? Mehdi ALLAH'ın seçtiği özel bir kul ve taklid edilmez. Taklidi de mümkün değildir.
O'nu kutsayanlar; yücelteyim derken hakiki Üstadın üzerini örttüklerinin farkındalar mı acaba ?
1. Tekfir edilen Üstad :
Said Nursiyi tekfir edenleri muhtelif cenahlar da toplamak mümkün. Nihal Atsız gibi kuru ırkçılıktan reddedenler var. Abdulaziz Bayındır gibi selefi görüşlerin önünde set olduğu için tekfir edenler var. Laikler zaten belli. Kabul etmeyiş nedenleri ap açık ortada. Bir de Haydar Baş gibi tekfir sebebi net olmayan zümreler mevcut.
2- Kutsanan , Erişilemeyen Üstad :
Ne yazıkki belki de Üstad Hz.lerini anlamayan en temel grub bu. O'nu yücelteceğim derken; insanlığa verdiği mesajın saklanmasına neden olan, hayatını, davasını ve tavizsizliğini göz ardı ettiren Üstad.
Domatesin kabuğunu soyduğu, üzümün çekirdeklerini çıkararak yediği ne varıncaya kadar anlatılan ama bir sürü hurafeyi de beraberinde taşıyan bu Üstad gerçek Said Nursi r.a.'in anlaşılmasında en önemli perde.
Said Nursi r.a.'in gizli isminin Muhammed olmasından tutun da seyyid olmasına, Mehdiliğe kadar vardıran bu grup maalesef bana göre Üstaz Hz.lerine en büyük hatayı yapıyor.
3. Gerçek Üstad :
Hayatı boyunca bir mutasavvıf gibi yaşamış, bir lokma bir hırka ile ömür sürmüş bir Said Nursi ra. var. Bizatihi ben seyyid olduğumu bilmiyorum diyen, üstadınız la yuhti değildir diyen bir Ehl-i Sünnet aliminden söz ediyoruz.
Eski Said Devrinde Rus başkomutanına karşı ayağa kalkmayan ama Ankara Valisi sarığını çıkarmaya kalktığında da direnen bir büyük alimden söz ediyoruz. Hiç kimseden, hiç bir sebeble çekinmeyen her zaman en büyük hakikatı sarf eden bir büyük zat.
Cehenneme akan sele kapılmış kötüklerden birisini kurtarmak için çırpınan bir büyük alim maalesef kutsanarak göz ardı ediliyor.
Öyle ya O'nu Mehdiliğe veya 12 imamdan tarikat dersi verebilecek noktaya çekerek taklid edilmez hale getirdiğinizin farkında mısınız ? Mehdi ALLAH'ın seçtiği özel bir kul ve taklid edilmez. Taklidi de mümkün değildir.
O'nu kutsayanlar; yücelteyim derken hakiki Üstadın üzerini örttüklerinin farkındalar mı acaba ?