Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Hamd ile şükür arasinda fark (1 Kullanıcı)

susuz123

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Ağu 2008
Mesajlar
61
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
59
Hamd ile şükür arasında ne fark vardır birisi bana yardım etsin saygılarımla
 

Luvi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Ocak 2009
Mesajlar
1,209
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
40
Es Selamun Aleykum;

Hamd : “Bir ihsana karşı kalbin medih ve şükür duygularıyla dolması ve o ihsan sahibini tâzim etmesi”

Hamd ile şükür ilişkisi umum husus olarak özetlenebilir. Yani her şükür aynı zamanda bir hamddir Ancak her hamd şükür değildir. Hamd, bize ve bütün mahlukata yapılan ikram ve izetleri Allah'a (c.c) takdim etmektir. Şükür ise daha hususi olarak bize yapılan ikramlara karşılık gelir. Bu nedenle şükür kelimesi hamdin yerini tutamaz Hamd daha geniş ve şumüllüdür

Kur’an’ın hülâsası olan Fatiha sûresi, “Âlemlerin Rabbine hamd” ile başlar Demek ki âlemlerin terbiye edilmeleri insan için bir ihsan, bir ikramdır; Ona Rabbi'nin (c.c) bir lütfudur.

Güneş bir terbiyeden geçmiş de ziya veriyor, ısı veriyor; gezegenlerini etrafında döndürüyor. Onu böylece terbiye eden Allah’ı (c.c) medih ve sena ederiz. Bir de bu terbiyenin insana bakan ciheti var. Güneşin böylece terbiye görmesi sayesinde insanoğlu ondan istifade edebiliyor. Yâni, bu terbiye insana bir ihsan. Bu ihsana karşı da Rabb'imize (c.c) şükür borçluyuz. İşte hamd, bu medihle bu şükrü birlikte ifade eden mühim bir zikirdir.

Oksijenle hidrojeni ayrı ayrı terbiye eden, sonra bunların ikisini yeni bir terbiyeden geçirerek su hâline getiren Rabb-ül Âlemin’e (c.c) hamdederiz. Zira, su yaratmak, nehir, göl, deniz yaratmak Allah’ın (c.c) azim bir sanatı olduğu gibi insanoğluna da büyük bir ihsanıdır.

Gözümüzü görmeğe, elimizi tutmağa, ciğerimizi solunuma uygun olarak terbiye eden Rabbimize hamdederiz.

Dünyanın Güneş etrafında, Ay’ın da Dünya etrafında döndürülmesi büyük bir kudret tecellisi olduğu gibi, insan için büyük bir İlâhî ihsandır ve ikramdır Onları böylece terbiye eden Allah’a (c.c) hamdederiz.

Mü’minler için cenneti, kâfirler için cehennemi terbiye eden Hâlıkımıza (c.c) hamdederiz.

Kur’an’ı Kerimin “Rabb-ül Âlemin’e” (c.c) hamd ile başlayıp, “Rabbünnâsa” (c.c) sığınmakla son bulması ne kadar mânidardır Rabb-ül Âlemin (c.c); bütün âlemlerin terbiye edicisi Rabbünnas da insanı bütün organlarıyla ve bütün duygularıyla terbiye eden Allah (c.c). Âlemlerin terbiyesi, insana baktığı, insanın faydalanmasına en uygun şekilde yapıldığı için, âlemleri terbiye eden ancak insanın Rabb'idir (c.c). Bir diğer ifadeyle insanın Rabb'i (c.c) ancak âlemleri terbiye eden zât olabilir. İşte insan bu tabloyu tefekkür ettiğinde ruh ve kalbi sonsuz bir minnet, medih ve şükür ile dolar Allah’a (c.c) sonsuz hamdeder.

Fikrimize kâinat kitabını okuma gücü veren, kalbimize iman ve marifeti yerleştiren Rabb'imize (c.c) hamdederiz. Kalb gözümüzü hidayetiyle açması ve bize kendini bildirmesi, tanıttırması, sevdirmesi, Allah’ın (c.c) en büyük bir ihsanı bir ikramı olduğu kadar, en ince bir san’atıdır da. Dünün nutfesi bugün Rabb'ini (c.c) tanıyor, O’nu (c.c) seviyor, O’nun (c.c) san’atlarını tefekkür edebiliyor.

San’atkârını bilen eser, kâtibini tanıyan kitap Bunlar beşer hayâlinin erişemeyeceği noktalar. İşte hidayetle nurlanan bir mü’minin kalbi, Allah’ın (c.c) böyle harika bir san’atıdır.

İnsan kendisinde tecelli eden bu kemal için hem Rabb'ini (c.c) medih ve sena eder, hem de bu büyük lütuf karşısında O’na (c.c) sonsuz derecede şükreder.

Hamd sadece insana mahsus değil. Diğer mahlûkların da en azından hâl diliyle hamdleri vardır. Bir yıldız, Allah’a (c.c) hamdeder; yok iken var olduğu için Zira, yoğu var etmek hem İlâhî bir san’at, hem de o yıldıza bir ihsandır

Bir çiçek de Allah’a (c.c) hamdeder. Suyu, toprağı terbiye ederek çiçek hâline getirdiği için Allah’ı (c.c) hâl diliyle medih ve sena ettiği gibi, kendisine çiçek olmayı lütfettiği için de yine Rabb'ine (c.c) şükreder. İşte bu medih ve şükür onun hamdidir.

Diğer varlıkları da bunlara kıyas ettiğimizde, her varlığın Allah’ı (c.c) tesbih ettiği gibi O’na (c.c) hamd de ettiğini bir derece hissedebiliriz.

Aşk-ı niyaz ederiz...
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt