alsancak-esma
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 8 May 2008
- Mesajlar
- 21
- Tepki puanı
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 63
Allah'ın insana emrettiği din,
Resul-i Ekrem'in öğrettiği din,
Çağların şânını seyrettiği din,
Esaretten âzâd, köleliğe son;
İzm'lere, putlara, sahteliğe son.
İlk ve son âdemin derdine devâ,
Doğdu güneş gibi; küfür berhevâ,
Vurulur zincire; nefisle, hevâ,
Karanlığı yırtan gerçek ekmel din;
Şaşıran beşere en mükemmel din.
Mansur "Enel'l-Hakk"ta kendinden geçti;
Aşkın şarabından âşıklar içti;
İman seli küfrü doğradı, biçti,
"Ben" ateşi sönüp, Hak yolu seçer;
Mücrim kalpler dönüp, Hak yolu seçer.
Ölür bu kaynaktan alıp içmeyen;
Yazık, aziz yolu bilip geçmeyen;
Kefensiz, ölmeden solup göçmeyen;
Âhiri hüsrandır; bunu böyle bil,
Kur'an'sız bir hayat, yaşanmış değil.
Bunalımdan çıkış yolları bunda;
Hakk'ın, hakikatin dalları bunda;
Allah'ın en sâdık kulları bunda;
Sevdâlanır bu kapıya gelenler,
Çokluktan sıyrılır, "BİR"i bilenler.
İnsanın ruhunu kazıdı kirden,
Gerçek lütuf budur, en büyük "BİR"den,
Zerre-kürre cuşa gelir, Tekbir'den,
Unut acıları, lezzetleri tad;
Sebeb-i Mevcûdât beşere üstad.
Resul-i Ekrem'in öğrettiği din,
Çağların şânını seyrettiği din,
Esaretten âzâd, köleliğe son;
İzm'lere, putlara, sahteliğe son.
İlk ve son âdemin derdine devâ,
Doğdu güneş gibi; küfür berhevâ,
Vurulur zincire; nefisle, hevâ,
Karanlığı yırtan gerçek ekmel din;
Şaşıran beşere en mükemmel din.
Mansur "Enel'l-Hakk"ta kendinden geçti;
Aşkın şarabından âşıklar içti;
İman seli küfrü doğradı, biçti,
"Ben" ateşi sönüp, Hak yolu seçer;
Mücrim kalpler dönüp, Hak yolu seçer.
Ölür bu kaynaktan alıp içmeyen;
Yazık, aziz yolu bilip geçmeyen;
Kefensiz, ölmeden solup göçmeyen;
Âhiri hüsrandır; bunu böyle bil,
Kur'an'sız bir hayat, yaşanmış değil.
Bunalımdan çıkış yolları bunda;
Hakk'ın, hakikatin dalları bunda;
Allah'ın en sâdık kulları bunda;
Sevdâlanır bu kapıya gelenler,
Çokluktan sıyrılır, "BİR"i bilenler.
İnsanın ruhunu kazıdı kirden,
Gerçek lütuf budur, en büyük "BİR"den,
Zerre-kürre cuşa gelir, Tekbir'den,
Unut acıları, lezzetleri tad;
Sebeb-i Mevcûdât beşere üstad.