Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

HADİSLER IŞIĞINDA YAŞAM (1 Kullanıcı)

Aşkâ Mecnun

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
6 Tem 2006
Mesajlar
3,521
Tepki puanı
2
Puanları
0
Konum
Fatih - İstanbul
(1) RASULÜLLAH'A İSNAD EDİLEN YALANIN EN AĞIR OLDUĞUNU BEYAN BABI

1- ALİ (ra) HADİSİ: Şöyle dedi: Rasulüllah (sav) şöyle buyurdu:
"Benim ağzımdan yalan uydurmayınız. Her kim benim ağzımdan yalan söylerse Cehenneme girsin."

2- ENES (ra) HADİSİ: Şöyle dedi: Sizlere çok çok hadis söylemekliğimden beni, muhakkak Nebi'nin (sav) şu hadisi menetmektedir. Buyurdu ki:
"Her kim benim ağzımdan kasıtlı olarak bir yalan söylerse cehennemdeki yerine hazırlansın."

3- EBU HUREYRE (ra) HADİSİ: Şöyle dedi: Nebi (sav) şöyle buyurdu:
"Her kim kasıtlı olarak benim ağzımdan yalan söylerse ateşten yerine hazırlansın."

4- MUĞİRE (ra) HADİSİ: Şöyle dedi: Ben Nebi (sav) şöyle derken dinledim:
"Şüphesiz ki benim ağzımdan yalan söylemek, başka bir kimsenin ağzından yalan söylemek gibi değildir. Her kim kasıtlı olarak benim ağzımdan yalan söylerse ateşten yerine hazırlansın."



1- KİTABÜ'L-İMAN
1- (1) İMAN ve ONUN HASLETLERİNİ BEYAN BABI

5- EBU HUREYRE (ra) HADİSİ: Şöyle dedi: Nebi (sav) bir gün insanlar içine çıkmış oturuyordu. Ona bir zat geldi ve 'iman nedir?' dedi.
"İman; Allah'a, meleklerine, Allah'a kavuşmaya, peygamberlerine inanman ve keza son dirilmeye iman etmendir."
buyurdu. 'İslam nedir?' dedi.
"İslam; Allah'a ibadet etmen ve O'na hiçbir şeyi ortak yapmaman, namazı ikame ve farz kılınmış olan zekatı eda etmen ve ramazanda oruç tutmandır."
buyurdu.
'İhsan nedir?' dedi.
"Allah'a sanki O'nu görüyorsun gibi ibadet etmendir. Şüphe yok ki sen her ne kadar O'nu görmüyorsan da O, seni muhakkak görür."
buyurdu.
'Kıyamet ne zamandır?' dedi. Buyurdu ki:
"Bu meselede sorulan sorandan daha alim değildir. Lakin onun alametlerini sana haber vereceğim: Cariye efendisini doğurduğu zaman. Kim oldukları bilinmeyen deve çobanları yüksek bina kurmakta birbirleriyle yarışa çıktıkları zaman. (Kıyamet vakti) Allah'tan başka kimsenin bilmediği beş şeyden biridir."
Bundan sonra Nebi (sav):
"O saatin ilmi şüphesiz ki Allah'ın nezdindedir. Yağmuru O indirir, rahimlerde olanı O bilir. Hiçbir kimse yarın ne kazanacağını bilmez, hiçbir kimse hangi yerde öleceğini bilmez, şüphesiz Allah hakkıyla bilendir, herşeyden haberdardır." (Lokman, 34)
Ayet-i kerimesini okudu. Sonra o şahıs dönüp gitti. Rasulüllah (sav)
"Onu çevirin"
diye emrettiyse de izini bulamadılar. Bunun üzerine buyurdu ki:
"İşte bu, Cibril (as)'dir. İnsanlara dinlerini öğrretmek için geldi."



2- (3) İSLAM'IN RÜKUNLARINDAN BİRİ OLAN NAMAZLARIN BEYANI BABI

6- TALHA İBN-i UBEYDİLLAH (ra) HADİSİ: Şöyle dedi: Necid ahalisinden saçı darmadağın bir kimse Rasulüllah'a (sav) geldi. Uzaktan sesinin uğultusu duyuluyor fakat ne söylediği anlaşılmıyordu. Nihayet Rasulüllah'a (sav) yaklaştı. Meğer İslam'ın ne olduğunu soruyormuş. (Bu süaline karşı) Rasulüllah (sav):
"Gündüz ve gece içinde beş namaz (var)"
buyurdu. (O zat): "Üzerimde bu namazlardan başkası da olacak mı?" diye sordu.
"Hayır, meğer ki kendiliğinden kılasın"
cevabını verdi. Ondan sonra Rasulüllah (sav):
"Bir de ramazan orucu"
buyurdu. (O kimse): "Üzerimde bundan başkası da olacak mı?" diye sordu. O (sav) da:
"Hayır, meğer ki kendiliğinden tutasın"
cevabını verdi. Talha (ra) der ki: Rasulüllah (sav), zekatı da ona söyledi. (O zat yine): "Üzerimde bundan başkası da olacak mı?" diye sordu. Yine Rasulüllah (sav):
"Hayır, meğer ki kendiliğinden vermen müstesnadır"
buyurdu. Bunun üzerine (Necidli fakir): "Vallahi bunun üzerine ne artırırım ne de bundan eksiltirim" diyerek arkasını dönüp gitti. Bunun üzerine Rasulüllah (sav):
"Eğer doğru söylüyorsa felah bulmuştur"
buyurdu.



3- (5) CENNETE KENDİSİYLE GİRİLECEK OLAN İMANI BEYAN BABI

7- EBU EYYUBU'L-ENSARİ (ra) HADİSİ: Muhakkak bir kimse: Ya Rasulallah! Bana, beni cennete koyacak bir iş (amel) söyle, dedi. Orada bulunan cemaat: Buna ne oluyor, buna ne oluyor? diye hayret ifade ettiler. Peygamber (sav):
"Öğrenmek ihtiyacı, ne olacak!"
(dedi ve devam etti): "Kendisine bir şeyi şerik koşmadan Allah'a (cc) kulluk eder, namazı kılar, zekatını verirsin, akrabana da iyi muamele yaparsın"
buyurdu. Ve Peygamber (sav) hayvanın üstünde olup (bu adam hayvanın dizginini tutmuş olduğu için)
"dizginleri bırak!"
diye ilave etti.

8- EBU HUREYRE (ra) HADİSİ: Şöyle dedi: Rasulullah'a (sav) bir bedevi geldi ve: "Ya Rasulallah! Bana bir işe kılavuzluk yap ki, onu işlediğim zaman cennete gireyim" dedi. Rasulullah (sav):
"Kendisine hiçbir şeyi ortak kılmayarak Allah'a (cc) ibadet edersin, farz yazılmış namazı dosdoğru kılarsın, farz kılınan zekatı tediye edersin ve ramazan orucunu tutarsın"
buyurdu.
O kimse: "Nefsim yed'inde bulunan Allah'a (cc) yemin ediyorum ki, bunun üzerine bir şey artırmam" dedi. Dönü gidince Peygamber (sav):
"Cennet ehlinden bir kimseye bakması kimi sevindirecek ise, işte şu zata baksın"
buyurdu.



4- (6) NEBİ'NİN (SAV) İSLAM BEŞ ŞEY ÜZERİNE BİNA OLMUŞTUR KAVLİ BABI

9- İBN-İ ÖMER (ra) HADİSİ: Şöyle dedi: Rasulullah (sav) buyurdu ki:
"İslam beş şey üzerine bina olunmuştur: Allah'tan (cc) başka ilah olmadığına ve Muhammed'in Allah'ın Rasulü olduğuna şehadet etmek, namaz kılmak, zekat vermek, haccetmek, ramazan orucunu tutmak"



5- (7) ALLAH'A, RASULÜNE VE DİNİN HÜKÜMLERİNE İNANMAYI EMİR, DİNE DAVET BABI

10- İBN-İ ABBAS (ra) HADİSİ: Şöyle dedi: Abdulkays Vefd'i (Bahreyn taraftarlarından) Nebiyy-i Muhterem'in (sav) huzuruna geldikleri zaman:
"Siz kimlerdensiniz?"
yahud
"Nerenin vefdisiniz?"
diye sordu. "Biz Rabia kabilesindeniz" dediler.
"Hoş geldiniz, (Allah sizi) utandırmasın, pişman etmesin"
buyurdu. Bunun üzerine "Ya Rasulallah, biz sana yalnız haram aylarda gelebiliriz. Aramızda kafir olan mudardan şu cemaat vardır. O halde bize kestirme bir şey emret de geride kalanlarımıza haber verelim, o sebeble de cennete girelim" dediler. Nebi'ye (sav) içkileri de sordular. Rasulullah onlara dört şey emretti, dört şeyden de nehyetti. Onlara yalnız Allah'a iman ile emrettikten sonra
"Bilir misiniz yalnız Allah'a iman etmek ne demektir?"
diye sordu. "Allah ve Rasulü en iyi bilendir" dediler.
"Allah'tan başka ilah olmadığına ve Muhammed'in Rasulullah olduğuna şehadet, namazı ikame etmek, zekatı eda etmek, ramazan orucunu tutmak, ganimetin beşte birini vermektir"
buyurdu. Onları hantem, dubba', nakir, müzeffetten (2) nehyetti. İbn-i Abbas'ın (ra) müzeffet yerine mukayyer dediği de rivayet edilmektedir.



--------------------------------------------------------------------------------
1) Bu hadisleri "el-lü'lüü ve'l-mercan, İMAM-I BUHARİ VE MÜSLİM'İN İTTİFAK ETTİKLERİ HADİSLER, Muhammed Fuad Abdulbaki, Terceme: İsmail Kaya, İsmail Hakkı Uca, Merve Yayın-Dağıtım" adlı eserden aldım.
2) Bunlar o devirde içinde nebiz ve hamr, yani şıra ile şarap kurmak adet olan dört çeşit testi adıdır ki, içlerinde şıra kolayca mayalanır, şarap olurmuş. Bunlardan Hantem, içi sırlı, ağzı yanında yapılmış, kırmızı veya yeşil topraktan yapılmış testidir. Dubba', testi yerine kullanılan boş kuru kabaktır. Nakir, şıra kurmaya mahsus, içi oyulmuş ağaç parçasıdır. Müzeffet, zift yani kara sakız ile sıvanmış testiye denir. Mukayyer, zift manasına olan kar veya kir ile sıvanmış testidir.
 

Aşkâ Mecnun

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
6 Tem 2006
Mesajlar
3,521
Tepki puanı
2
Puanları
0
Konum
Fatih - İstanbul
RE: HADİSLER IŞINDA YAŞAM

RE: HADİSLER IŞINDA YAŞAM

11- İBN_i ABBAS (ra) HADİSİ: Şöyle dedi: Rasulüllah (sav) Muaz ibn-i Cebel'i Yemen'e (vali ve kadı olarak) gönderdiği vakit şöyle buyurdu:
"Sen kitap ehli bir kavme gidiyorsun. Binaenaleyh Allah'a (cc) ibadet etmek, onları çağıracağın ilk şey olsun. Allah'ı tanıdıkları zaman onlara şunu haber ver: Allah gündüzleri ve geceleri içinde onlar üzerine beş namaz farz kılmıştır. Bunu yaptıkları zaman onlara şunu haber ver: Allah onlar üzerinde mallarından fakirleeine verilecek olan bir zekat farz kılmıştır. Buna itaat ettiklerinde onlardan al, fakat halkın mallarının en iyilerinden sakın"

12- İBN_i ABBAS (ra) HADİSİ: Şöyle demiştir: Rasulüllah (sav) Muaz'ı Yemen'e gönderdiği vakit şöyle buyurdu:
"Mazlumun (bed) duasından korun. Çünkü zulme uğrayanla Allah arasında perde yoktur."



6- (8) LA İLAHE İLLALLAH MUHAMMEDU'R-RASULULLAH DEYİNCEYE KADAR İNSANLARLA SAVAŞMA EMRİ BABI

13- EBU BEKİR ve ÖMER (r.anhüma) HADİSİ: Ebu Hureyre (ra) şöyle dedi: Rasulullah'ın (sav) vefatı üzerine Ebu Bekir(-i sıddık halife) olup arap kabilelerinden irtidad edenler eski küfürlerine döndüklerinde (ordu göndermeye teşebbüs etmişti).
Ömer:
- Ey Müslümanların halifesi! Bunlara karşı nasıl harp açarsınız? Rasulullah (sav):
"Biz müslümanlar, "LA İLAHE İLLALLAH" diyene kadar şirk ehli ile mukateleye memuruz, kim ki bu şehadet kelimesini söylerse İslam hakkı müstesna, benden malını ve nefsini korumuştur, hesabı da Allah'a aittir."
demişti. Hz.Halife cevaben:
- Vallahi her kim namazla zekatı ayırırsa, bunlarla harp ederim. Çünkü zekat mali bir haktır. Allah'a yemin ederim ki, bunlar, Rasulullah'a (sav) verdikleri bir dişi oğlağı benden esirgerlerse bundan dolayı muhakkak onların boynunu vururum, buyurdu. Bunun üzerine Ömer:
-Vallahi bildim ki mürtecilerin katli hakkındaki halifenin bu hükmü, Cenab-ı Hakk'ın Ebu Bekr'in gönlünde yarattığı genişliğin eseridir. Bu sayede mukatelenin hak olduğunu öğrendim, diye Hz.Sıddık'ı tasdik etti.

14- EBU HUREYRE (ra) HADİSİ: Şöyle demiştir: Rasulullah (sav):
"LA İLAHE İLLALLAH deyinceye kadar insanlarla kıtal yapmaklığım bana emrolundu. Her kim LA İLAHE İLLALLAH derse, İslam'ın hakkı olan kısas yolu müstesna benden yana malını ve nefsini korumuştur, hesabı ise Allah'a (cc) kalmıştır."
buyurdu.

15- İBN-İ ÖMER (ra) HADİSİ: Şöyle dedi: Rasulullah (sav) buyurdu ki:
"Allah'tan başka ilah olmadığına ve Muhammed'in Allah'ın Rasulü olduğuna şehadet, namazı ikame, zekatı eda edinceye kadar insanlarla muharebe etmek bana emrolundu. Onlar bunları yapınca kanlarını ve mallarını benden korumuş olurlar. Ancak İslam'ın hakkı mukabili olmak müstesna. İnsanların (gizli işlerinden dolayı olan) hesapları da Allah'a aittir."



7- (9) İMANIN EVVELİNİN LA İLAHE İLLALLAH KAVLİ OLDUĞU BABI

16- MÜSEYYEB İBN-İ HAZN (ra) HADİSİ: Şöyle dedi: Ebu Talib'e ölüm yaklaşınca Rasulullah (sav) ona geldi ve onun yanında Ebu Cehl b. Hişam ve Abdullah b. Ebi Ümeyye b. el-Muğire'yi buldu. Rasulullah (sav):
"Ey amca! Allah'tan başka hak ilah yok kelimesini söyle ki, bununla Allah yanında senin lehine şehadet edeyim."
dedi. Bunun üzerine Ebu Cehil ve Abdullah b. Ebi Ümeyye: "Ya Eba Talib! Abdulmuttalib'in milletini (dinini) terk mi ediyorsun?" dediler. Rasulullah (sav) o sözü amcasına arzetmekte devam etti. Ötekiler de kendi sözlerini ona tekrar ediyorlardı. Nihayet Ebu Talib bunlara söylediği son söz olarak: "O, Abdulmuttalib milleti üzerinedir" dedi ve LA İLAHE İLLALLAH demekten çekindi. Rasulullah (sav):
"İyi bil, Allah'a yemin ediyorum ki nehyolunmadığım müddetçe senin için Allah'tan mağfiret dileyeceğim."
dedi. Bunun üzerine Cenab-ı Hakk:
"Ne peygambere, ne iman edenlere akraba bile olsalar, cehennemlik oldukları onlara tebeyyün ettikten sonra müşrikler için istiğfar etmek yoktur."
(Tevbe : 113) ayetini indirdi.



8- (10) İMAN İLE ALLAH'A MÜLAKİ OLAN KİMSENİN ŞÜPHESİZ CENNETE GİRECEĞİ VE CEHENNEMİN HARAM OLDUĞU BABI

17- UBADE (ra) HADİSİ: Şöyle dedi: Rasulullah (sav) buyurdu ki:
"Her kim eşsiz ortaksız bir tek Allah'tan başka hak ilah olmadığına, Muhammed'in O'nun kulu ve Rasulu olduğuna, İsa'nın (as) Allah'ın kulu ve Rasulu ve Meryeme (as) ilka ettiği kelimesi ve kendinden bir ruh olduğuna, cennetin bir hakikat, ateşin bir hakikat olduğuna şehadet ederse, Allah onu üzerinde bulunduğu amele göre cennete koyacaktır."
Sened ricalinden birisi:
"Cennetin sekiz kapısının hangisinden dilerse"
ziyade etmiştir.

18- MUAZ İBN-İ CEBEL (ra) HADİSİ: Şöyle dedi: Ben Peygamber'in (sav) hayvanının arkasında idim. Benimle Onun arasında semerin arka kaşından başka bir şey yoktu. Bana:
"Ya Muaz!"
diye hitab etti. Ben, "Buyur Ya Rasulallah, tekrar tekrar sana icabet eder ve tekrar takrar senin taatına koşarım" dedim. Sonra bir müddet yürüdü. Yine:
"Ya Muaz!"
dedi. "Buyur Ya Rasulallah, icabet ve taata hazırım" dedim. Sonra bir müddet daha gitti, sonra tekrar:
"Ya Muaz!"
diye nida etti. Ben tekrar: "Lebbeyk Ya Rasulallah ve Sa'deyk" diye cevap verdim.
"Allah'ın kulları üzerindeki hakkı nedir, biliyormusun?"
diye sordu. Allah ve Rasulu en iyi bilendir, dedim.
"Allah'ın kullar üzerindeki hakkı, kendisine hiçbir şeyi ortak koşmayarak O'na ibadet etmeleridir."
buyurdu. Sonra bir zaman daha yürüdü, sonra yine:
"Ya Muaz b. Cebel!"
dedi. Ben yine: "Lebbeyk Ya Rasulallah ve Sa'deyk" dedim.
"Bunu yaptıkları zaman kulların Allah üzerindeki hakları nedir, bilirmisin?"
buyurdu. Ben yine Allah ve Rasulu en iyi bilir dedim.
"Kulların Allah üzerindeki hakkı onlara azab etmemesidir."
buyurdu.

19- MUAZ (ra) HADİSİ: Şöyle dedi: Ben "Ufeyr" denilen bir merkep üzerinde Rasulullah'ın (sav) terkisinde idim.
"Ya Muaz! Allah'ın kulları üzerinde hakkının ne olduğunu ve kulların Allah üzerindeki haklarının ne olduğunu bilir misin?"
buyurdu. Allah ve Rasulu en iyi bilendir cevabını verdim.
"Şüphesiz ki Allah'ın kullar üzerindeki hakkı, kendisine hiçbir şeyi ortak kılmaksızın Allah'a ibadet etmeleridir. Kulların Allah üzerindeki hakları ise, kendisine hiçbir şeyi ortak kılmayana azab etmemesidir.
buyurdu. Bunun üzerine ben, "Ey Allah'ın Rasulü, bunu insanlara müjdeleyeyim mi?" dedim."
"Onlara müjdeleme, ona güvenirler
buyurdu.

20- ENES İBN-İ MALİK (ra) HADİSİ: Şöyle dedi: Muaz b. Cebel binek üzerinde Peygamber'in radifi iken Nebi (sav) ona:
"Ya Muaz b. Cebel!"
diye nida etti. Muaz: "Buyur Ya Rasulallah! Hazırım dedi. Üç defa tekrarladı. Rasulullah:
"Allah'tan başka hak ilah olmadığına ve Muhammed'in O'nun kulu ve rasulü olduğuna kalbinden doğru olarak şehadet eden her kula Allah muhakkak ateşi haram kılmıştır."
buyurdu. Muaz: "Ey Allah'ın Rasulü, bunu insanlara haber vereyim mi ki sevinsinler?" dedi. Allah'ın Rasulü:
"O takdirde itimad ederler."
buyurdu. Nihayet Muaz ölümü sırasında, bir ilmi gizleme günahından kurtulmak için bunu haber vermiştir.


- Devam edecek inşallah -
 

hayrunnisa16

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
26 Tem 2006
Mesajlar
112
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: HADİSLER IŞIĞINDA YAŞAM

Allah razı olsun bu güzel paylaşımın için devamını da bekliyoruz inşallah ALLAH A EMANET OL SELAMETLEB)
 

DUN_SURGUNU_YA

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
10 Nis 2006
Mesajlar
1,019
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: HADİSLER IŞIĞINDA YAŞAM

Allah razı olsunB) Ellerinize sağlık.

Devamını bekleriz inşaallah;)
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt