Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Günde 17 Defa Rabbine Yalan Söyleyenler (1 Kullanıcı)

Azerbaycan_li

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
8 Ocak 2010
Mesajlar
1,201
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
Muhakkak ki bütün Hamdler Allah içindir. Bundan dolayı Ona hamd eder, Ondan yardım ister ve mağfiret taleb ederiz. Nefislerimizin ve kötü amellerimizin şerrinden de Ona sığınırız.


Allah kime hidayet ederse onu hiç kimse sapıttıramaz. Kimi de sapıttırırsa ona da kimse hidayet veremez. Şehadet ederim ki Allahtan başka ilah yoktur ve O tektir, ortağı da yoktur. (Ve yine) şehadet ederim ki Muhammed (s.a.v.), Onun kulu ve Rasulüdür.


Ey iman edenler! Allahtan sakınılması gerektiği şekilde sakının ve ancak müslüman olarak ölün. (Ali-İmran;102)


Ey insanlar! Sizi bir tek nefisten yaratan ve ondanda eşini yaratan ve ikisinden birçok erkekler ve kadınlar üretip yayan Rabbinizden sakının. Adını kullanarak birbirinizden dilekte bulunduğunuz Allahtan ve akrabalık haklarına riayetsizlikten de sakının. Şüphesiz Allah sizin üzerinizde gözetleyicidir. (Nisa; 1)


Ey iman edenler! Allahtan korkun ve doğru söz söyleyin ki Allah işlerinizi düzeltsin ve günahlarınızı bağışlasın. Kim Allah ve Rasulüne itaat ederse büyük bir kurtuluşa ermiş olur. (Ahzab/70-71)


Bundan sonra: Muhakkak ki, sözlerin en doğrusu Allahın kelamı, yolların en hayırlısı Muhammed (s.a.v)in yoludur. İşlerin en kötüsü ise sonradan uydurulandır. Sonradan uydurulup dine sokulan her amel bidat, her bidat sapıklık ve her sapıklıkta ateştedir.
 

Azerbaycan_li

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
8 Ocak 2010
Mesajlar
1,201
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
O zaman bu dünyanın sahibi, kendisini razı etmekle mükellef olduğumuz veyolun sonunun yani kurtuluş veya azabın sahibi olana bizi neden bu dünyaya gönderdiğini ve bizden ne istediğini soralım;


Ben insanları ve cinleri sadece ve sadece bana kulluk etsinler diye yarattım (Zariyat/56)


İşte cevap böyle kesin ve net geliyor Kurandan. O Kuran ki hidayetin kendine tabi olmaya bağlandığı, kıyamete kadar korunan ve onun arkasında gidenlerin kesin kurtuluşa bağlandığı Kuran...


Hatta Allah (cc) bir sonraki ayette insanların yaratılış gayesini unatacağını ima ederek ve birçok insanda yaratılış gayesinin yerini alan şu noktaya itiraz edercesine devam eder;”Ve ben onlardan bir rızık ve beni doyurmalarını istemiyorum (Zariyat/57)”


İşte cevap gelmiştir gönderiliş gayemiz ibadetSadece ibadet Ve aynı zamanda tüm peygamberler kavimlerine bunu hatırlatarak davete başlamışlardır. Kuran-ı Kerimdeki peygamberlerin kıssalarına baktığımızda davet metodlarında ilk söylenen söz ve değişmez söz şudur: "Ey kavmim, Allaha ibadet edin, sizin Ondan başka ilahınız yoktur (Hud/61)”


Peki ibadet nedir? Başka bir deyimle yaratılış gayemiz yani kurtuluş anahtarımız nedir? Genelde insanlar ibadet denince namaz, oruç, zekat ve benzeri bir ibadetin ameli kısmını anlarlar. Oysa Kuran, sünnet ve sahabe anlayışı incelendiğinde bunun böyle olmadığı çok daha geniş manaya geldiği görülecektir.



Hatta bazı alimler ibadeti tanımlarken Allahın sevip razı olduğu gizli ve açık tüm eylemlerdir demişlerdir (İbni Teymiyyenin tanımıdır). Biz ibadeti tüm boyutlarıyla değil de genel olarak asrımızda unutulmuş ve kasten üstü örtülmüş iki manasını ele alalım.Eğer ibadeti anlatmaya çalışsak,her yönüyle ciltler adedince kitaplara ihtiyaç olur.Çünkü Allahın bizi kendinden dolayı yarattığı gaye şüphesiz tüm dini kapsamaktadır
 

Azerbaycan_li

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
8 Ocak 2010
Mesajlar
1,201
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
1- Kuranda İbadet Hakimiyet Manasında Kullanılmıştır:

Allah (cc) Yusuf suresinde Hüküm, sadece Allahındır. O, kendisinden başkasına ibadet etmemenizi emretmiştir (Yusuf/ 40) der.


Ayet dikkatle incelendiğinde görülecektir ki birinci olarak Allah Hüküm, sadece Allahındır...Bir olan Allah mı yoksa birçok ilah mı hayırlıdır ? diye bir soru yöneltmiş daha sonrada bu sözleri söylemiştir.Bu ayetlerden ise;bu yetkiyi (hakimiyet) Allahtan başkasına verenler bir olan Allaha değil de bir çok ilaha ibadet ettiği anlaşılıyor. Yine aynı şekilde tüm peygamberler ilk geldiğinde kavimlerinin içerisinde oldukları şirke dikkat çekmişlerdir.


Yusuf (as)un hapiste olmasına rağmen davet ettiği arkadaşlarına bu noktadan başlaması yani Hüküm, sadece Allahındır demesi de tüm peygamberlerin çağırmış olduğu Allaha ibadet edin, sizin Ondan başka ilahınız yoktur çağrısının bir değişik versiyonudur. Andolsun, biz her ümmete: “Allaha kulluk edin ve tağuttan uzak durun diye Rasuller gönderdik (Nahl/36)” Bu ayetin konumuzla ilgisi,tarih boyunca ortak davet ibadet ve tağutlardan uzak durmaktır.


Yani ibadet emredilen, onun tam zıddı da tağuti müesseselerdir. O zaman ibadeti anlamak zorunda olduğumuz gibi onun karşısında yer alan tağut mefhumunu da tanımalıyız ki, tüm peygamberlerin sakındırdığı küfre düşmeyelim. Allah Nisa suresinin 60. ayetinde, kendi hükümlerinin dışındaki hükümleri “Tağut diye isimlendirmiştir. Buradan da anlıyoruz ki hüküm meselesi ibadet meselesinin tam kendisidir.


Bu kısa girişten sonra şöyle bir düşünelim; Gerçekten biz Allaha mı ibadet ediyoruz? Yoksa hükmü yani ibadeti ondan başkasına vererek, Yusuf (as)un dediği gibi birden fazla ilahlar mı edinmişiz?


Acaba biz günde en az 17 defa Sadece sana ibadet ederiz” diyerek Fatiha suresinde verdiğimiz söze sadık mıyız? Yoksa biz oy,seçim,parti vb. araçlarla hükmü Allahtan alıp, Hakimiyet

Kayıtsız Şartsız Milletindir diyen sistemle iç içe olarak günde 17 defa utanmadan sıkılmadan Allaha karşı yalan mı söyleyenlerdeniz?


Çünkü biz günde en az 17 defa Sadece sana ibadet ederiz diye Allaha söz veriyoruz. Şunu unutmayalım ki Allaha yalan söylemek beşere yalan söylemek gibi değildir. Allah(cc) Hud suresinin 18.ayetinde şöyle demektedir: İşte o gün şahitler diyecek ki bunlar Rablerine karşı yalan söylemişlerdir. Allahın laneti yalan söyleyenlerin üzerine olsun (Hud/1) diyerek hükmü sadece kendisine has kılmış, ikinci olarak hükmün ibadet olduğunu belirterek, bu yetkinin kendisinden başkasına verilince, ibadetin kendisinden başkasına yapıldığına dikkat çekmiştir. Ve aynı zamanda ayet kendinden önceki ayetlerle beraber ele alındığında Yusuf (as) hapishane arkadaşlarına:
 

Azerbaycan_li

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
8 Ocak 2010
Mesajlar
1,201
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
2- Kuranda İbadet Dua Manasında Kullanılmıştır:

a) Rabbiniz dedi ki: "Bana dua edin, size icabet edeyim. Doğrusu bana ibadet etmekten büyüklenenler; cehenneme küçültülmüş kimseler olarak gireceklerdir. (Mümin/60)


Ayette görüldüğü gibi Allah ayetin başında dua diye isimlendirdiğini hemen sonraki ayette bana ibadet etmekten büyüklenenler diyerek ibadet diye isimlendirmiştir.Ayet, duanın Kuranda ibadet manasında geldiği çok açıktır.


b) İbrahim (as), Meryem 48 ve 49.ayetlerde Sizi ve Allahın dışında dua ettiklerinizi terk ediyorum demiş ve bir sonraki ayette Allah (cc) Ne zaman ki onları (müşrikleri) ve onların

Allahın dışında ibadet ettiklerini terk edince diyerek, duanın ibadet olduğunu belirtmiştir.


c) Rasulullah(sav) sahih bir hadiste Dua ibadetin ta kendisidir diyerek konuyu kesinleştirmiştir. Örnek çoktur fakat bu deliller açık bir şekilde gösterir ki dua ibadettir. O zaman hakimiyet kısmında söylemiş olduğumuz tüm peygamberlerin ortak davetine bu da dahildir. Yani Ey kavmim, Allaha ibadet edin, sizin Ondan başka ilahınız yoktur sözü bunu kapsamaktadır.



Zaten müşrikler Allahın varlığına iman etmiştir. Şirke düştükleri nokta ise Allaha has olan ibadeti başkalarına yapmalarıdır. Bunu yapmalarındaki sebep Allahı tanımamaları ve bu aracıların dualarını Allaha daha çabuk ulaştırdığına inanmalarıdır. Ayette geçtiği gibi; “Biz onlara sadece bizi Allaha daha fazla yaklaştırsınlar diye ibadet ediyoruz (Zümer/3)” demişlerdir.


Onları şirke sokan basit taşların önünde eğilip kalkmaları değil, o taşlarla beslemiş oldukları akidedir. Onlar o taşların duayı Allahı götürüp daha çabuk yerine getirildiğine inanmışlardır. Ve o taşlarda sıradan taşlar değil, toplumlarında yaşamış olup ölen Salih insanların heykelleri, kabirleri, türbeleriydi.


“Dediler ki: Kendi ilahlarınızı bırakmayın; bırakmayın ne Veddi, ne Suvaı, ne Yeğusu, ne Yeuku ve ne de Nesri." (Nuh/23) (Bunlar Nuh (as)ın kavminde var olan putların isimleriydi).


Bu ayetin tefsirinde İmam Buhari (rh), İbni Abbas(ra)tan şöyle rivayet etmiştir: Bunlar Nuh kavmindeki salih insanlar olup ölen kimselerdi.Daha sonra bu putlar Araplara geçti. Yine İbni Abbas (ra) Bunlar ölünce şeytan onlara O salihleri unutmamak için resimlerini yapın dedi.Onlarda şeytana uydular,daha sonra bunlar ölünce ve ilimde kaybolunca bunlara ibadet edilmeye başlandı diyor. Buradan anlıyoruz ki insanlar tarih boyunca salih insanlar hakkındaki yanlış itikaddan Allaha has olan duayı yani ibadeti bunlara yapmış ve şirke düşmüşlerdir.Yine Necm Suresi 19.ayetin tefsirinde bazı alimler ordaki Lat ve Uzza putlarının hacıların hizmetiyle uğraşan salih insanlar olduğunu,vefat edincede insanların onların kabirlerinin başında durduklarını ifade etmişlerdir.


Günümüzde bu şirk çeşidi salih ve bazı evliya olan insanların kabirlerinin başında dua ederek dert ve sıkıntıda onlardan yardım isteyerek tekrar dirilmiştir. Şimdi şöyle bir kendimize bakalımBiz gerçekten günde en az 17 defa Fatihada Allaha vermiş olduğumuz Sadece sana ibadet ederiz sadık mıyız?


Yoksa biz günde 17 defa utanmadan, sıkılmadan Allaha karşı yalan söyleyenlerden miyiz?


Ve unutmayalım ki Allaha karşı yalan söylemek,beşere yalan söylemeye benzemez..!



Sonuç: İslam ümmeti Allahın kendisini izzetle ve yeryüzünde temkinle vaadde bulunduğu bir ümmettir. Ama bugün ümmete genel olarak bakan bir insan dünyanın doğusunda ve batısında olmak üzere, ümmetin tağutlar tarafından daha dünyadayken cehenneme mahkum edildiklerini göreceklerdir. Peki bunun sebebi nedir?


Allah (cc) bir çok ayette vaadinden dönmeyeceğini kesin ifadelerle belirtmiştir. Çünkü Allah (cc) bu ayette bazı şartlara bağlı olmak üzere yardım edeceğini vaad etmiştir. Şu ayet üzerinde derince düşünelim: Allah, içinizden iman edip salih amel işleyenlere şöyle vadetmiştir: Hiç şüphesiz onlardan öncekileri nasıl halifeler kıldığı gibi, onları da yeryüzünde halifeler kılacak, onlara razı olduğu dinlerini yeryüzünde rahatça icra etme imkanı sağlayacak.Ve onların korkularını emana çevirecektir.Bana ibadet edip,hiçbir şeyi ortak koşmazlarsa, kimde bundan sonra nankörlük edip yüz çevirirse fasıkların ta kendisidir. (Nur/55)



Ayette Allah bu vaad etmiş olduğu zaferin tahakkuk etmesi için; iman, salih amel, sadece kendisine ibadet ve şirk koşmama şartını koşmuştur. Yukarıda anlatmış olduğumuz ibadet konusunu tekrar düşünecek olursak; bugün insanların parlamentolara girmek için can attığını, parlamentoları doldurup hakimiyeti yani ibadeti. Allahtan başkasına verdiklerini ve kabirler, türbeler yoluyla Allahtan başkasından isteyerek duayı yani ibadeti Allahtan başkasına verdiklerini göreceğiz. Ve şunu anlayacağız: Biz Allahın bizden istediği sadece ona ibadet etmek yerine, Ona şirk koştuğumuzdan dolayı Allahın da bize vaad ettiği gerçekleşmemiştir. Yoksa Bedirde Rasulunu tüm zorluklara rağmen muzaffer kılan Allah bugün bizi de muzaffer kılmaya kadirdir. Şüphesiz O sözünden asla dönmez Ama biz utanmadan sıkılmadan Onun huzurunda günde en az 17 defa ona yalan söyleme cüretinde bulunduğumuzdan dolayı O da bizden yüz çevirmiştir.



Davamızın sonu Alemlerin Rabbi Olan Allaha hamd etmektir


Ebu Hanzala (FakkAllah-u Asrah)
 

Azerbaycan_li

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
8 Ocak 2010
Mesajlar
1,201
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
Allah kardeşimizden razı olsun ve onu esaretten kurtarsın...çok güzel bir yazı inşallah herkes okur ve faydalanır...insanlar daha ibadet nedir, tağut nedir bilmezken. boş boş forum oyunlarıyla uğraşmaları çok üzücü...
 

AcizBirKul.

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
3 Ağu 2012
Mesajlar
635
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
34
Allah(c.c) razı olsun faydalı bir paylaşım olmuş...
 

mir_erhan

Moderator
Katılım
13 Ara 2008
Mesajlar
6,148
Tepki puanı
502
Puanları
83
Yaş
44
Selamün Aleyküm...
Bir çok yerde ihtiyaç duyduğum kaynakların çoğunu bir araya toplamış
istifademize sunmuştur..
Allah c.c. sizden ve faydalandıranda razı olsun...
çok güzel ve hayatımızın heranında unutmamamız gerekenler...

selam ve dua ile
 

smyrna35

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
13 Ağu 2012
Mesajlar
94
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
44
Allah c.c razı olsun bizlerle paylaştığınız için çok güzel anlatılmış..teşekkürler..
 

Azerbaycan_li

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
8 Ocak 2010
Mesajlar
1,201
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
aleykum salam...eger fayda sagliyorsa ne mutlu yazan kardesimize...Allah onu esaretten kurtarsin..amin
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt