osmanyusuf
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 18 Ara 2007
- Mesajlar
- 387
- Tepki puanı
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 54
Günahlar Nimetleri GideriR
Günahlar nimetlerin yok olup yerine belâların gelmesine yol açar. Kuldan bir nimet ancak bir günahtan dolayı gider ve ona bir belâ ancak bir günah sebebiyle gelir.
Nitekim Hz. Ali:
"Her belâ ancak bir günahtan dolayı gelir ve ancak tevbeyle ortadan kalkar." demiştir. Yüce Allah da:
"Başınıza hangi musibet gelmişse o kendi ellerinizin kazandığındandır. Allah çoğunu da affeder" (Şura, 30)
Yüce Allah başka bir ayette şöyle buyurur:
"Bu; Allah'ın bir topluluğa ihsan ettiği nimeti, onlar kendilerindekini değiştirmedikçe değiştirmeyeceğinden dolayıdır." (Enfal, 53)
Yüce Allah bu âyette herhangi birine verdiği nimeti, o kendindekini değiştirmedikçe; itaati isyana, şükrü nankörlüğe, rızasının vesilelerini gadabının vesilelerine değiştirmedikçe ortadan kaldırmayacağını haber vermektedir. Onlar değiştirince yaptıklarına uygun ceza olarak Allah da değiştirir. Rabbin kullarına karşı zâlim değildir. Eğer mâsiyet tâatle değiştirilirse Allah da bunun karşılığını afiyet vermekle, zillet yerine izzeti bahşetmekle verir. Yüce Allah:
"Bir millet kendi durumlarını değiştirmedikçe Allah onların durumlarım değiştirmez. Allah bir kavme kötülük istedi mi artık onu geri çevirecek yoktur. Zaten onların, O'ndan başka koruyup kollayanları da yoktur." (Ra'd, 11)
Bir kudsî hadiste Allah (c.c.) şöyle buyurur:
"İzzetime ve celâlime andolsun ki kullarımdan biri sevdiğim halden hoşlanmadığım hâle geçtiğinde, mutlaka ben onunla muamelemde sevdiği halden hoşlanmadığı hâle geçerim. Kullarımdan herhangi biri hoşlanmadığım hâl üzereyken hoşlandığım hâle geçerse, mutlaka ben de onunla ilişkimde hoşlanmadığı halden hoşlanacağı hâle geçerim."
Günahlar nimetlerin yok olup yerine belâların gelmesine yol açar. Kuldan bir nimet ancak bir günahtan dolayı gider ve ona bir belâ ancak bir günah sebebiyle gelir.
Nitekim Hz. Ali:
"Her belâ ancak bir günahtan dolayı gelir ve ancak tevbeyle ortadan kalkar." demiştir. Yüce Allah da:
"Başınıza hangi musibet gelmişse o kendi ellerinizin kazandığındandır. Allah çoğunu da affeder" (Şura, 30)
Yüce Allah başka bir ayette şöyle buyurur:
"Bu; Allah'ın bir topluluğa ihsan ettiği nimeti, onlar kendilerindekini değiştirmedikçe değiştirmeyeceğinden dolayıdır." (Enfal, 53)
Yüce Allah bu âyette herhangi birine verdiği nimeti, o kendindekini değiştirmedikçe; itaati isyana, şükrü nankörlüğe, rızasının vesilelerini gadabının vesilelerine değiştirmedikçe ortadan kaldırmayacağını haber vermektedir. Onlar değiştirince yaptıklarına uygun ceza olarak Allah da değiştirir. Rabbin kullarına karşı zâlim değildir. Eğer mâsiyet tâatle değiştirilirse Allah da bunun karşılığını afiyet vermekle, zillet yerine izzeti bahşetmekle verir. Yüce Allah:
"Bir millet kendi durumlarını değiştirmedikçe Allah onların durumlarım değiştirmez. Allah bir kavme kötülük istedi mi artık onu geri çevirecek yoktur. Zaten onların, O'ndan başka koruyup kollayanları da yoktur." (Ra'd, 11)
Bir kudsî hadiste Allah (c.c.) şöyle buyurur:
"İzzetime ve celâlime andolsun ki kullarımdan biri sevdiğim halden hoşlanmadığım hâle geçtiğinde, mutlaka ben onunla muamelemde sevdiği halden hoşlanmadığı hâle geçerim. Kullarımdan herhangi biri hoşlanmadığım hâl üzereyken hoşlandığım hâle geçerse, mutlaka ben de onunla ilişkimde hoşlanmadığı halden hoşlanacağı hâle geçerim."