Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Günahımız Çok...Ne Yapalım? (2 Kullanıcı)

mavci

* ZİKİR * FİKİR * ŞÜKÜR *
Yönetici
Ayın En İyi Üyesi
Katılım
14 Eyl 2007
Mesajlar
32,769
Tepki puanı
8,005
Puanları
163
Yaş
53
Konum
Alanya
Günahı çok olanın sevabı daha çok olmalıdır!

gunah-ve-pismanlik.jpg


Bir okuyucum istemeyerek maruz kaldığı günahlarından dolayı aşırı üzülmekle kalmamış, ümitsizliğe bile düşmüş, bunca yanlışlardan sonra 'benden adam olmaz' diye de hüküm vermiş.

Ben böyle ümitsizliğe düşen hassas ve temiz insanlara diyorum ki:

- İnsan maruz kaldığı günahlarından dolayı üzülmeli, hatta vicdan azabı duymalıdır. Bu türlü üzülmeler, vicdan azabı duymalar hem bir nevi tövbe, istiğfar manasına gelir hem de iman işareti sayılır.

Nitekim günahından dolayı üzülüp vicdan azabı çekmenin iman işareti olduğunu bildiren Efendimiz (sas) şöyle buyurmuştur:

- Mümin günahını başına yıkılacak dağ gibi büyük görür, üzülüp vicdan azabı hisseder. Münkir ise burnu ucuna konmuş sinek gibi basite alır, üzerinde durmayıp geçiştirmek ister.

Demek günahlarından dolayı üzüntü ve gönül sızısı hissetmek müminliğin işaretinden başkası değildir. Ümitsizliğe düşmeye sebep yoktur.

Ne var ki, mü minin böylesine vicdan azabı duymaya başladığı sırada şeytan yine yakasını bırakmaz, bu defa da ona neleri telkin edip nasıl vesvese verir bir bakın.

- Sen günahkârın tekisin, temiz insanların arasında bulunmak sana layık değildir. Uzaklaş dindar insanların arasından. Çek git kendin gibi kirli insanların içine!.. Senin layık olduğun yer orasıdır, senden adam olmaz...

Gördünüz mü şeytanın yeni tuzağını?
Halbuki kendini günahkar bilen genç böyle düşünmemeli de, demeli ki:

- Ben günahı çok bir insanım. Öyle ise dindarlar arasında daha çok bulunmalı, onların tutum ve davranışlarından etkilenerek daha çok hizmet etmeli, daha çok ibadet edip sevap kazanmalıyım. Çünkü benim sevaba başkalarından daha çok ihtiyacım var. Bunca günahımı ancak böyle çok sevaplarla, ibadetlerle affettirebilirim. Dini hayattan uzaklaşarak değil.

Bu meselenin muhteşem tarihi örneğini Ebu Cehil'in oğlu Hz. İkrime vermiştir.
Babasının ölümünden sonra küfür ordularının başlarına geçip İslam'la o savaşmış, hatta bu savaşını Mekke'nin fethine kadar da sürdürmüştür.
Mekke'nin fethinden sonra ancak İslam'la şereflenmiş olan İkrime, bundan sonra İslam için cepheden cepheye koşmuş, savaşlarda hem de en önde çarpışmaya başlamış, en ileri seviyede İslam'a hizmette bulunmuştur.
Hatta bir defasında kumandanı onu ikaz etmiş:

- Ey İkrime, kendini en öne çıkarıp da düşman oklarına hedef etme, sen de herkes gibi geride saf nizamında, herkesle eşit şekilde dur!

İkrime'nin buna muhteşem bir cevabı vardır ki; tam konumuzun çözümünü teşkil etmektedir. Diyor ki:

- Ben herkes gibi değilim. Öyle ise herkes gibi geri safta kalamam. Benim günahım herkesten çoktur. Öyle ise hizmetim, fedakârlığım da herkesten çok olmalı, böylece bunca günahları böylesine farklı fedakârlıklarla affettirmeliyim.

İşte doğru düşünce böyle olur.
Günahı çok olanın sevabı daha çok olmalı, dinî hayatı daha kuvvetli, İslamî hizmeti daha fazla olmalı, yoksa hizmetten uzaklaşarak kambur üstüne kambur yüklenmeyi çare sanmamalıdır.
Burada şeytanın tuzağına düşmeyi önleyen şu ölçüyü hiç unutmamalıyız:

Kalbe gelen bir düşüncenin Rahmanî mi yoksa şeytanî mi olduğunu tespit için o düşüncenin gösterdiği hedefe dikkat etmek gerekir.
O düşünce, sahibini hizmete ve dinî hayata yönlendiriyorsa Rahmanî bir ilham olur, hizmetten ve dinî hayattan uzaklaştırıyorsa şeytanî bir vesvese olduğu kesinleşir.

'Ben günahkâr bir adamım, bende hayır yoktur, dindar insanların içinde bulunmamalı, hizmetten uzaklaşmalıyım' düşüncesinin şeytanî bir vesvese olduğu da böylece kendiliğinden anlaşılır.
Böylece günahı çok olanın çare olarak, sevabını daha çoğaltması gerektiği netleşmiş olur.

Alıntı: Ahmet ŞAHİN
 

smyyes

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
2 Eyl 2009
Mesajlar
3,791
Tepki puanı
5
Puanları
0
Yaş
30
Allah razı olsun abi.
çok güzel bir paylaşımdı.
;)
:T
 

mavci

* ZİKİR * FİKİR * ŞÜKÜR *
Yönetici
Ayın En İyi Üyesi
Katılım
14 Eyl 2007
Mesajlar
32,769
Tepki puanı
8,005
Puanları
163
Yaş
53
Konum
Alanya
Esselamûaleykum...

Esselamûaleykum...

Allah razı olsun abi.
çok güzel bir paylaşımdı.
;)
:T

Allah Celle Celalühu cümlemizden razı olsun kardeşim...
Nasihat olmak duasıyla inşallah...
 

mavci

* ZİKİR * FİKİR * ŞÜKÜR *
Yönetici
Ayın En İyi Üyesi
Katılım
14 Eyl 2007
Mesajlar
32,769
Tepki puanı
8,005
Puanları
163
Yaş
53
Konum
Alanya
Esselamûaleykum...

Esselamûaleykum...

10ew5rc5zg3.jpg


affet-ya-rab-t%C3%B6vbe-tevbe-isti%C4%9Ffar-hadisi-%C5%9Ferif.jpg
 

Erzurumli

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
28 Ağu 2007
Mesajlar
1,455
Tepki puanı
1
Puanları
0
Ve aleykum esselam,

Şeytanın hilelerinden birini daha anlatan önemli bir yazı...

Reçeteside içinde...

ALLAH TEALA yazının Yazarından da sende de razı olsun abim...
 

G.BaLCı

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Eki 2009
Mesajlar
90
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
36
:a33:......İyiki burdayım..

Paylaşımlarınız için teşekkür ediyorum. Emeklerinize sağlık..
 

mavci

* ZİKİR * FİKİR * ŞÜKÜR *
Yönetici
Ayın En İyi Üyesi
Katılım
14 Eyl 2007
Mesajlar
32,769
Tepki puanı
8,005
Puanları
163
Yaş
53
Konum
Alanya
Ve aleyküm selam
Paylaşımınız için Allah razı olsun..
Selam ve dua ile..

Allah Celle Celalühu cümlemizden razı olsun kardeşim...
Nasihat olmak duasıyla inşallah...
Allaha emanet olun...
 

mavci

* ZİKİR * FİKİR * ŞÜKÜR *
Yönetici
Ayın En İyi Üyesi
Katılım
14 Eyl 2007
Mesajlar
32,769
Tepki puanı
8,005
Puanları
163
Yaş
53
Konum
Alanya
Esselamûaleykum...

Esselamûaleykum...

Ve aleykum esselam,

Şeytanın hilelerinden birini daha anlatan önemli bir yazı...

Reçeteside içinde...

ALLAH TEALA yazının Yazarından da sende de razı olsun abim...

Allah Celle Celalühu cümlemizden razı olsun kardeşim...
Rabbim bizleri şeytanın her türlü hilelerinden ve tuzaklarından korusun...
Rabbim bizleri bir an bile olsa nefsimizle başbaşa bırakmasın inşallah...

Selam ve DUA ile...
 

mavci

* ZİKİR * FİKİR * ŞÜKÜR *
Yönetici
Ayın En İyi Üyesi
Katılım
14 Eyl 2007
Mesajlar
32,769
Tepki puanı
8,005
Puanları
163
Yaş
53
Konum
Alanya
:a33:......İyiki burdayım..

Paylaşımlarınız için teşekkür ediyorum. Emeklerinize sağlık..

Allah Celle Celalühu cümlemizden razı olsun inşallah...
Rabbim günahlarımızı affetsin...
Bizi kendine KUL kabul etsin inşallah...
AMİNNN...
 

mavci

* ZİKİR * FİKİR * ŞÜKÜR *
Yönetici
Ayın En İyi Üyesi
Katılım
14 Eyl 2007
Mesajlar
32,769
Tepki puanı
8,005
Puanları
163
Yaş
53
Konum
Alanya
Esselamûaleykum...Hayırlı Cumalar...

Esselamûaleykum...Hayırlı Cumalar...

29135_419946992248_121766397248_4360363_6218929_n.jpg


Fâniyim,fâni olanı istemem.
Âcizim, âciz olanı istemem.

Ruhumu Rahman’a teslim eyledim,gayr istemem.
İsterim,fakat bir yâr-ı bâki isterim.

Zerreyim, fakat bir Şems-i Sermed isterim.
Hiç-ender-hiçim,fakat bu mevcudatı birden isterim.”

Bediüzzaman
 

gozyasi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
10 May 2006
Mesajlar
201
Tepki puanı
0
Puanları
0
Allah razi olsun kardesim. Cok güzel ve önemli bi yazi.
 

mavci

* ZİKİR * FİKİR * ŞÜKÜR *
Yönetici
Ayın En İyi Üyesi
Katılım
14 Eyl 2007
Mesajlar
32,769
Tepki puanı
8,005
Puanları
163
Yaş
53
Konum
Alanya
Allah razi olsun kardesim. Cok güzel ve önemli bi yazi.

Allah Celle Celalühu cümlemizden razı olsun inşallah...
Rabbim günahlarımızı affetsin...
Bizi kendine KUL kabul etsin inşallah...
AMİNNN...
 
Z

ZÜHRE_

[ı]
[sıze="4"]günahı çok olanın sevabı daha çok olmalıdır!

[ımg]http://www.aliaksoy.net/wp-content/gunah-ve-pismanlik.jpg[/ımg]

bir okuyucum istemeyerek maruz kaldığı günahlarından dolayı aşırı üzülmekle kalmamış, ümitsizliğe bile düşmüş, bunca yanlışlardan sonra 'benden adam olmaz' diye de hüküm vermiş.

Ben böyle ümitsizliğe düşen hassas ve temiz insanlara diyorum ki:

- insan maruz kaldığı günahlarından dolayı üzülmeli, hatta vicdan azabı duymalıdır. Bu türlü üzülmeler, vicdan azabı duymalar hem bir nevi tövbe, istiğfar manasına gelir hem de iman işareti sayılır.

nitekim günahından dolayı üzülüp vicdan azabı çekmenin iman işareti olduğunu bildiren efendimiz (sas) şöyle buyurmuştur:

- mümin günahını başına yıkılacak dağ gibi büyük görür, üzülüp vicdan azabı hisseder. Münkir ise burnu ucuna konmuş sinek gibi basite alır, üzerinde durmayıp geçiştirmek ister.

demek günahlarından dolayı üzüntü ve gönül sızısı hissetmek müminliğin işaretinden başkası değildir. ümitsizliğe düşmeye sebep yoktur.

Ne var ki, mü minin böylesine vicdan azabı duymaya başladığı sırada şeytan yine yakasını bırakmaz, bu defa da ona neleri telkin edip nasıl vesvese verir bir bakın.

- sen günahkârın tekisin, temiz insanların arasında bulunmak sana layık değildir. Uzaklaş dindar insanların arasından. çek git kendin gibi kirli insanların içine!.. Senin layık olduğun yer orasıdır, senden adam olmaz...

Gördünüz mü şeytanın yeni tuzağını?
Halbuki kendini günahkar bilen genç böyle düşünmemeli de, demeli ki:

- ben günahı çok bir insanım. öyle ise dindarlar arasında daha çok bulunmalı, onların tutum ve davranışlarından etkilenerek daha çok hizmet etmeli, daha çok ibadet edip sevap kazanmalıyım. çünkü benim sevaba başkalarından daha çok ihtiyacım var. Bunca günahımı ancak böyle çok sevaplarla, ibadetlerle affettirebilirim. Dini hayattan uzaklaşarak değil.

bu meselenin muhteşem tarihi örneğini ebu cehil'in oğlu hz. Ikrime vermiştir.
Babasının ölümünden sonra küfür ordularının başlarına geçip islam'la o savaşmış, hatta bu savaşını mekke'nin fethine kadar da sürdürmüştür.
Mekke'nin fethinden sonra ancak islam'la şereflenmiş olan ikrime, bundan sonra islam için cepheden cepheye koşmuş, savaşlarda hem de en önde çarpışmaya başlamış, en ileri seviyede islam'a hizmette bulunmuştur.
Hatta bir defasında kumandanı onu ikaz etmiş:

- ey ikrime, kendini en öne çıkarıp da düşman oklarına hedef etme, sen de herkes gibi geride saf nizamında, herkesle eşit şekilde dur!

Ikrime'nin buna muhteşem bir cevabı vardır ki; tam konumuzun çözümünü teşkil etmektedir. Diyor ki:

- ben herkes gibi değilim. öyle ise herkes gibi geri safta kalamam. Benim günahım herkesten çoktur. öyle ise hizmetim, fedakârlığım da herkesten çok olmalı, böylece bunca günahları böylesine farklı fedakârlıklarla affettirmeliyim.

işte doğru düşünce böyle olur.
Günahı çok olanın sevabı daha çok olmalı, dinî hayatı daha kuvvetli, islamî hizmeti daha fazla olmalı, yoksa hizmetten uzaklaşarak kambur üstüne kambur yüklenmeyi çare sanmamalıdır.
Burada şeytanın tuzağına düşmeyi önleyen şu ölçüyü hiç unutmamalıyız:

kalbe gelen bir düşüncenin rahmanî mi yoksa şeytanî mi olduğunu tespit için o düşüncenin gösterdiği hedefe dikkat etmek gerekir.
O düşünce, sahibini hizmete ve dinî hayata yönlendiriyorsa rahmanî bir ilham olur, hizmetten ve dinî hayattan uzaklaştırıyorsa şeytanî bir vesvese olduğu kesinleşir.

'ben günahkâr bir adamım, bende hayır yoktur, dindar insanların içinde bulunmamalı, hizmetten uzaklaşmalıyım' düşüncesinin şeytanî bir vesvese olduğu da böylece kendiliğinden anlaşılır.
Böylece günahı çok olanın çare olarak, sevabını daha çoğaltması gerektiği netleşmiş olur.

[sıze="2"]alıntı: Ahmet şahin [/sıze]
[/sıze]
[/ı]

allah razı olsun paylaşım için
 

mavci

* ZİKİR * FİKİR * ŞÜKÜR *
Yönetici
Ayın En İyi Üyesi
Katılım
14 Eyl 2007
Mesajlar
32,769
Tepki puanı
8,005
Puanları
163
Yaş
53
Konum
Alanya
Esselamûaleykum...

Esselamûaleykum...

Allah razı olsun
çok güzel bir paylaşımdı.

Allah Celle Celalühu cümlemizden razı olsun inşallah...
Rabbim günahlarımızı affetsin...
AMİNNN...
 

mavci

* ZİKİR * FİKİR * ŞÜKÜR *
Yönetici
Ayın En İyi Üyesi
Katılım
14 Eyl 2007
Mesajlar
32,769
Tepki puanı
8,005
Puanları
163
Yaş
53
Konum
Alanya
Esselamûaleykum...

Esselamûaleykum...

62997.jpg


Resulullah (sav) (bir hadis-i kudsi'de) Rabbinden naklen buyururlar ki:

"Bir kul günah işledi ve:
"Ya Rabbi günahımı affet!" dedi.
Hak Teala da:
"Kulum bir günah işledi; arkadan bildi ki günahları affeden veya günah sebebiyle cezalandıran bir Rabbi vardır."

Sonra kul dönüp tekrar günah işler ve:
"Ey Rabbim günahımı affet!" der.
Allah Teala Hazretleri de:
"Kulum bir günah işledi ve bildi ki, günahı affeden veya günah sebebiyle cezalandıran bir Rabbi vardır.

Sonra kul dönüp tekrar günah işler ve:
"Ey Rabbim beni affeyle!" der.
Allah Teala da:
"Kulum günah işledi ve bildi ki, günahı affeden veya günah sebebiyle muaheze eden bir Rabbi olduğunu bildi. Dilediğini yap, ben seni affettim!" buyurdu."

Hadis No: 4143-Buhari
 

BİRDÜNYAUMUT

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
3 Haz 2010
Mesajlar
236
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
54
Allah (C.C.) Razı olsun Kardeşim. Günümüzdeki İnsanların en çok aldandıkları en önemli noktalardan birisine temas etmişsiniz. Mevlana Celaleddin-i Rumi Dilince Çağırır Oysa Rahmet-i İlahi :

Gel... Yine Gel!
Bin kerre tevbeni bozmuş olsan yine gel!
Bu kapı ümitsizlik kapısı değildir.
Gel... Yine gel!
 

mavci

* ZİKİR * FİKİR * ŞÜKÜR *
Yönetici
Ayın En İyi Üyesi
Katılım
14 Eyl 2007
Mesajlar
32,769
Tepki puanı
8,005
Puanları
163
Yaş
53
Konum
Alanya
Allah (C.C.) Razı olsun Kardeşim. Günümüzdeki İnsanların en çok aldandıkları en önemli noktalardan birisine temas etmişsiniz. Mevlana Celaleddin-i Rumi Dilince Çağırır Oysa Rahmet-i İlahi :

Gel... Yine Gel!
Bin kerre tevbeni bozmuş olsan yine gel!
Bu kapı ümitsizlik kapısı değildir.
Gel... Yine gel!

Allah Celle Celalühu cümlemizden razı olsun inşallah...
Rabbim bilerek ya da bilmeyerek günah işlediğimizde, günahlarımızı affetsin inşallah...
AMİNNN...
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt