Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Gül, Aşkın Mihrâbıdır (1 Kullanıcı)

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
69
Konum
BURSA
- Gül, Aşkın Mmihrâbıdır

Başkaları Gülü bir çiçek diye sever belki de... Ama biz, Gülü “Gül” olduğu için severiz... Bizim için; Gül sevgilidir, Gül güzelliktir, Gül coşkudur... Gül, esmânın eşyâya tecellisinin esrârıdır... Gül aşktır, Gül sevinçtir, Gül bahar muştusudur... Gül, ezelle ebet arasındaki bütün zamanların “En Güzeli”nden yansımalar taşıdığı için güzeldir... Ve katmer Gül; rengini şehit kanından, kokusunu Efendimiz(sav)’in mübârek teninden aldığı için çiçekler sultânıdır... Bu sebeple olsa gerek, Gülün kokusuyla kendimizden geçeriz... Gideriz bir başka âleme... Yol buluruz mâverâya... Biz Güle, Gülistanda açan katmer Güllere; “ Peygamberlik Gülzârının Eşsiz Gülü”nün remzi olduğu için vurgunuz... Gülü her kokladığımızda salavat getiririz , O’nun terinin kokusundan bir zerreyi teneffüs ettiğimizden ...

Gül”ü târife ne hâcet, “Gül”; Sevdâyı Muhammedî’dir... “Gül”ün sevdâsı kalbimizin hafî tepelerinde, ahfâ zirvelerinde sancak açmıştır... Ve bizler, gönlü Gülşen olan insanlara meftûn oluruz, “Kainatın Solmayan Gülü”nün aşkıyla... Gün gelir, gözyaşıyla Gül sularız... Bir Gül için bin dikene su veririz; biliriz ki, Güllerin içinde diken yoktur, dikenler içinde Gül vardır...
O, aşkımızın mihrâbındaki “Gül”... O, âlemlere rahmet olarak gönderilen bir resûl... O, çöl sıcağındaki bir Kevser şelâlesi... O, teşrifiyle kainatı aydınlatan ve ışık bahşeden sonsuz bir nur şûlesi... Gündüzleri dünyayı ışıtan güneş ve geceleri gökyüzünde çiçek çiçek açan yıldızlar O’nun sönmeyen ışığının en mütevâzı kandilleridir... Serâ da , süreyyâ da O’nun nûruyla aydınlanır... O’nun sîreti bir amaç, O’nun sünneti bir hidâyet, O’nun sûreti gönüllere ülfet ve nîmet veren bir âb-ı hayat... Ruhumuz O’na âşık... O, Gül mushaflı sevdâmızın sembolü... O, on sekiz bin âlemin emsali olmayan “Gül”ü...
Divan şairimiz Fuzûlî Su Kasidesinde:
“Suya versün bâğbân Gülzârı zahmet çekmesün,
Bir Gül açılmaz yüzün tek verse min Gülzâre su.”
diye “O Gül”ün dünyaya bir kere geleceğini, bahçıvanın bin Gül bahçesini sulasa, sele verse dahi O’nun yüzü gibi bir Gül açılmayacağını en lâtif bir biçimde ifâde ediyor...
Lâkin , O “Gül”ün sevdâsını kelimelerle anlatmak, dizelerle vasfeylemek ne mümkün...

O, “Alemlere Rahmet” olarak gönderilen hayat güftesi... O, tebessümünden cennetler yaratılan mutluluk bestesi...O, bütün çağların önünü aydınlatarak Âdemoğlunu karanlıktan kurtaran yaratılmışların en yücesi... O, Rabbimizin terbiyesiyle yetişmiş bir ahlâk âbidesi... O, Çâresizlerin Çâresi...O, Kimsesizlerin Kimsesi... O, hurma kütüğünün bile hasretinden inlediği bir ülfet çeşmesi... O, mükemmel bir aile reisi... O, vefânın zirvesi... O, insanların en sabırlısı, en müsâmahalısı, en azimlisi, en kararlısı... O, yiğitlik ve cömertlik timsâli ... O, kâinatın bir numûne-i imtisâli... O, Efendiler Efendisi... O, Allah’ın müjdesi... O, insanlığın müjdecisi... O, hem “Halîl” hem “Habîb”, hem “Sıddık” hem “Emîn”... O, sevgi tohumları atıp, kardeşlik duyguları yeşerten; toprağa yağmur, karanlığa nûr, beşeriyete gurur ve gönlümüze sürûr olan Sevgililer Sevgilisi... O’nda toplanmıştır bütün güzellikler, O’nda cem olmuştur cümle özellikler... O, hep “ Ümmetim, ümmetim ” diyen “nefsim” demeyen Hâtemül Enbiyâ tâcının sâhibi... O, Sidretü’l Müntehâ’nın misâfiri... O, kusursuz bir komutan... O, Gâye İnsan... O, Mahşer günündeki tek sığınak... O, kırık gönüllerin mîmârı... O, Hakk’a giden yolun rahmet kapısı... O, İslamı bütünüyle hayatında billurlaştıran, bizâtihî İslam’ın kendisi olan Habîb-i Kibriyâ... O, Hakk’ın nûrunu bütün cihâna yayarak tebliğini tamamlayan Nebîler Nebîsi... O, Tek Lider, Tek Önder, Tek Rehber ... Âşıklar O’nun için yanar... Sâdıklar O’nun için ağlar... Rüzgâr O’nun yâdıyla eser... Bülbüller O’nun kokusunun olmadığı yerlerde susar... O’nun izinden gitmeyen saadet bulamaz... O’nun nûruna pervâne olmayan Mahşerde kurtulamaz...
O, İlâhî nizâmın nâmütenâhi güzelliğini bahşetti gönüllerimize... O, ruhlarımıza üflediği sonsuzluk aşkıyla hilkâtin esrârını öğretti bize... O’nsuz ne farkı vardı gündüzlerin geceden... O’na gelen vahiyle aydınlandık, karanlık her düşünceden... O olmasaydı, sonsuzluk iklimine ulaşamazdık... O olmasaydı, dünyadaki bu sarp yokuşları asla aşamazdık... O’nunla kalbimize nûr olup, doldu ilham... O'nunla ışık buldu; gece, gündüz ve akşam... O’nsuz baharlar kıştı... O’nsuz insanlık, öksüz ve yetim kalmıştı...
Kâinatta mütecellî olan Esmâ-i İlâhiye’yi şahsında en mükemmel bir biçimde tebârüz ettirip, en mücellâ keyfiyetiyle temsil eden Gâye İnsan O’dur... O’nun her kelâmı hakla bâtılı ayıran bir kıstas; O’nun her hükmü şaşmaz bir adâlettir... O’nun hayatı tebliğini temsille geçmiş ve cihana en iyi tebliğin temsil olduğunu göstermiştir...
O, ıstıraptan çatlamış dudaklara merhem, kuraklıktan çoraklaşmış gönüllere zemzem, insanlığını kaybetmiş ruhlara erdem ve alev alev yanan sinelere bir meltem gibi serinlik vererek bizlere cennet-âsâ baharlar ikrâm eder... O’nun gelişi gecelerin ebedî bir gündüze dönüşüdür... Ve O’nunla İslâm’ın nûru tulû etmiştir... O, ümmetini küfrün yakıcı sıcağından îmânın âsude ve serin iklimine kavuşturmuş, karanlıktan nûrun aydınlığına çıkartmıştır...
Uykuda bile uyanık kalmanın keyfiyetine vâsıl olan gönül erleri, nurani ışıltıların semâvi izdüşümlerini O’na teslimiyette bulurlar...

Muhakkak ki, sema ile arz arasında meydana gelecek bir kutlu buluşma “Gül Devri”nden ilham alan bir iklimde gerçekleşir... O “Gül”ün nâmütenâhi güzelliği kalplere yansıdığında gecesi olmayan bir gündüz tecelli edip gönüllerde Gül tomurcuklarının açılmasına vesile olur... Unutmayalım ki, en karanlık devirlerde bile dikenler arasında goncaya durmuştur Güller... “Gül”ün çevresindeki dikenler, Gül kokusuyla hemhâl olunca, Güle dönüşür birer birer... Bizler “Gül” kokusunun ikliminde insanlığımızı yeniden keşfettiğimiz zaman; rahmet, bereket ve hidâyet yağmurlarıyla madde ve mânâ planında yeniden dirileceğiz... Mekanın ve zamanın ölü noktalarına “Gül Devri”nden gelen esintilerle hayat üflemeye muktedir olacağız... Gül yüzlüler göz yaşıyla Gül sularken, tomurcuk veren Güllerin açılmasını beklemektedir... Gonca Güller açıldığı zaman vuslat baharı gelecek, gönlümüz şâdumân olacaktır... Kalpler O’na bağlanıp râm olduğunda, yanlışlıklar bütün neticeleriyle birlikte ortadan kalkacaktır...
Yeter artık uykunun yollarını gözleme... “Çıkmaz sokak”larda koşup dolaşmaktan yorulmadın mı? Umranların verâsındaki insanlar mesut değilse, huzuru bulamıyorsa; beşeriyet kendisini yeniden mîzâna çekmek, yeniden Kâinatın Efendisi’nin aşkıyla yanmak, yeniden O’nun ışığıyla nurlanmak, yeniden Asr-ı Saadet iklimine bağlanmak mecbûriyetindedir...
Âdemoğlu, “Muhammedî Nur”dan ışık alıyorsa, davranışlar ve duygular semâvi kalıplarda şekillenip “Gül”e meftûn oluyorsa; akıl ve kalp mecrâsını bulmuş, ruh ve gönül Hakk’a kavuşmuş, gözler Kevser, sözler zemzem ile yıkanmış demektir...

Muhabbeti sâdık olanlar sevdiğinin yolundan gider ve ona itaat eder... İlahi sevginin menzîli de, istikâmeti de yolu da Muhammedî sevdâdan geçer... O’nu sevmek, O’na itaat etmektir... O’nu sevmek, O’nun sevmediklerini sevmemektir... O’nu sevmek O’nun şerefli ashabını ve O’nu sevenleri sevmektir... O, “Kişi sevdiğiyle berâberdir” müjdesini vererek ümmetine cennette beraberlik vâdetmiştir... O’nun sevgisi öyle bir aşk olmalıdır ki, bütün sevgiler onun yanında sönük kalmalıdır... O’nun sevgisi öyle bir muhabbet olmalıdır ki, sahibini îmânın en zirve noktasına ulaştırmalıdır...
“Muhabbetten Muhammed oldu hâsıl,
Muhammed’siz muhabbetten ne hâsıl ?”
diye ifâde edilen bir aşktır Sevdâyı Muhammedî...
Esmâ-i İlâhiye’nin beşer planında en kâmil mânâsıyla tezâhür ettiği Sultanlar Sultanı’nı rehber edinme ve O’na “Esselâm” diyebilme irtifâsıdır Sevdâyı Muhammedî... Kalplere hükmeden varlığı duyma, hissetme, halef olma mükellefiyetiyle her şeye lâhutî âlemin penceresinden bakabilmedir Sevdâyı Muhammedî... O’nun aşkı, kainata mânâ kazandıran bir sır hazinesidir... Eşyanın ruhuna nüfûz ederek “eşyâ”dan “esmâ”ya ulaşabilme yoludur

Sevdâyı Muhammedî... “Esma”dan “Sıfat”a, sıfattan “Zât”a intikâl ederek yaratılış gâyesini idrâktir Sevdâyı Muhammedî... Kendisini nefs ve enâniyet cihetiyle dizginleyen ve “Gül”e râm olan Gül yüzlü insanların gönüllerinde İlâhî aşkın şahikalaşmasıdır Sevdâyı Muhammedî...
“Sevdim Seni ben, Âleme Rahmet diye sevdim,
Bir benzeri yok, Cenâb-ı Ahmet diye sevdim”
dizeleriyle terennüm edilen bir İlâhî muhabbettir Sevdâyı Muhammedî...
 

<DAMLA>

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
21 Eki 2007
Mesajlar
6,461
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
34
selmaun aleykum ablacım ellerinize saglık çok güzeldi rabbim razı olsun
rabbimize emanetsin inşallah
selma ve dua ile
<<B)>>
 

ferahhfeza

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
10,922
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
46
Web Sitesi
ferahhfeza.blogcu.com
selamun aleykum hafize hanım teyzem harika !! yüreginiz dert görmesin
rabbim razı olsun gönlümüzün gülünün şefaatini bizlere nasip etsin inşaALLAH
muhabbetle baki selamlar
 

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
69
Konum
BURSA
selmaun aleykum ablacım ellerinize saglık çok güzeldi rabbim razı olsun

rabbimize emanetsin inşallah
selma ve dua ile

<<B)>>

Aleykümselam DAMLA,cım

Divan şairimiz Fuzûlî Su Kasidesinde:

“Suya versün bağban gülzârı zahmet çekmesün
Bir gül açılmaz yüzün tek, verse bin gülzâre su.”


diye O Gül’ün dünyaya bir kere geleceğini, bahçıvanın bin gül bahçesini sulasa, sele verse dahi O’nun yüzü gibi bir gül açılmayacağını en lâtif bir biçimde ifade ediyor…A.E.O

image.php


 

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
69
Konum
BURSA
selamun aleykum hafize hanım teyzem harika !! yüreginiz dert görmesin
rabbim razı olsun gönlümüzün gül,ünün şefaatini bizlere nasip etsin inşaALLAH
muhabbetle baki selamlar

Aleykümselam Aminenur. Sizinde okuyan gözleriniz dert görmesin Rabbim şefaatine nail etsin Lâkin, O Gül’ün sevdasını kelimelerle anlatmak, dizelerle vasfeylemek ne mümkün? O, “levlâke, levlâk…” sırrının muhatabı olan hayat güftesi… O, tebessümünden cennetler yaratılan mutluluk bestesi… O, bütün çağların önünü aydınlatarak ademoğlunu karanlıktan kurtaran yaratılmışların en yücesi… O, Rabbimizin terbiyesiyle yetişmiş bir ahlâk abidesi… O, çaresizlerin çaresi… O, kimsesizlerin kimsesi… O, hurma kütüğünün bile hasretinden inlediği bir ülfet çeşmesi… O, vefanın zirvesi… O, insanların en sabırlısı, en hoşgörülüsü, en azimlisi, en kararlısı… O, yiğitlik ve cömertlik timsali… O, kainatın bir numune-i imtisali… O, efendiler efendisi… O, Allah’ın müjdesi… O, insanlığın müjdecisi… O; hem “Halîl”, hem “Habîb”, hem “Sıddîk”, hem “Emîn”… O, sevgi tohumları atıp, kardeşlik duyguları yeşerten; toprağa yağmur,
karanlığa nur ve gönlümüze sürur olan sevgililer sevgilisi…A.E.O



8bb0a7a7de.gif
 

siyah gül

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Ocak 2008
Mesajlar
4
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
46
Allah razi olsun elleriniz yüreğiniz dert görmesin güller gülü hz. Muhammed efendimize sonsuz selat ve selam olsun şefaatine rabbim nail etsin . Selamlar
 

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
69
Konum
BURSA
Allah razi olsun elleriniz yüreğiniz dert görmesin güller gülü hz. Muhammed efendimize sonsuz selat ve selam olsun şefaatine rabbim nail etsin . Selamlar


amin inş Rabbim sizdende razı olsun a.e.o



gul7ti3.jpg


-Yavuz Sultan Selim’

O “Gül”, aşkın mihrâbıdır tende cânım “Gül” diyor,

Mihrâbıdır “Gül” uşşâkın âh eder bülbül diyor,

Tende cânım âh eder dil-beste gönül diyor,

“Gül” diyor, bülbül diyor, gönül diyor, Rasûl diyor.
 

elifffff

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Ağu 2008
Mesajlar
1,217
Tepki puanı
5
Puanları
0
Yaş
36
rabbim bizleri onun aşkıyla yakmayı nasip etsin inşallah...
allah razı olsun,elleriniz der görmesin kardeşim...
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt