Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Giybet Mi Ediyorsunuz öyleyse Okuyun .. (1 Kullanıcı)

-Ammar Bin Yasir-

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
27 Eyl 2007
Mesajlar
4,864
Tepki puanı
3
Puanları
0
Yaş
36
«Rasûlullâh salla'llâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
Gıybetten sakınınız!.. Zirâ gıybet zinâdan daha şiddetlidir!.. Çünki zinâ eden kimse tevbe eder, Allâh da afveder. Fakat gıybet eden, gıybeti yapılan afvedinceye kadar, afvedilmez!.. (Gazalî-İhya)

Hazreti Aişe radıyallahu anha anlatıyor:«Resûlullâh salla'llâhu aleyhi ve sellem'e:-Safiyye'nin şu kusurları, boyunun kısa olması sana yeter!..dedim. Rasûlü Ekrem:-Öyle bir söz konuştun ki, denize atılsa, denizi bulandırır ve kokuturdu!.. buyurdu. Resûlü Ekrem'e gene bir insandan bahsetmiştim. Bana şöyle dedi:-Bana dünyalıktan bir çok şey verilse de, kimseyi kötülükle anmayı sevmem!.. (Ebû Davud, Tırmızî)

Ebû Hureyre radıyallahu anh naklediyor:Peygamber salla'llâhu aleyhi ve sellem'e sordular:-Gıybet nedir biliyor musunuz?..Ashab cevabladı:-Kardeşini hoşuna gitmeyen şeyle anmandır!..Birisi sordu:-Dediğim şeyler kardeşimde varsa, ne buyurursun?..Resûlullâh:-Söylediğin şayet onda varsa, onu gıybet etmiş bulunursun!.. Ve eğer onda yoksa ona iftira etmiş olursun!.. (Müslim)

Amribn-ül As radıyallahu anh'dan nakledilmiştir:Resûlullâh salla'llâhu aleyhi ve sellem ölü bir katırın yanından geçerken ashabından bazılarına şöyle buyurmuştur:
-Kişinin karnını doyuruncaya kadar şu (leşden) yemesi, elbette müslüman bir kişinin etini yemesinden (dedikodusunuyapmasından) daha hayırlıdır.» (ibni Hibbân)
 

meltem

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 May 2006
Mesajlar
1,782
Tepki puanı
4
Puanları
0
Yaş
42
Web Sitesi
sonsuznurr.blogcu.com
Selamunaleyküm tubacım gerçektengüzel konulara değiniyorsun Allah razı olsun...

Rasûlullah aleyhi's-selâm bu mevzûda bu kadar şiddetli konuşmuş da şöyle buyurmuştur:

-GIYBET ZİNADAN OTUZ ALTI DEFA DAHA ŞİDDETLİDİR.

Câbir ve Ebû Said radıyallahu anh naklediyor

“Rasûlullâh salla'llâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

Gıybetten sakınınız!.. Zirâ gıybet zinâdan daha şiddetlidir!.. Çünki zinâ eden kimse tevbe eder, Allâh da afveder. Fakat gıybet eden, gıybeti yapılan afvedinceye kadar, afvedilmez!.. (Gazalî-İhya
 

c_galip

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Mar 2007
Mesajlar
42
Tepki puanı
0
Puanları
0
Allah Muhafaza Eylesin Amin.
Inşallah Sakinanlardan Oluruz.
 

hafizkiz

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Ağu 2007
Mesajlar
1,923
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
32
Konum
manevi iklimden selamlar
SELAMÜN ALEYKÜM ABLACIĞIM MEWLAM CÜMLEMİZİ GIYBET ETMEKTEN KUL HAKKINA GİRMEKTEN WE TÜM GÜNAHLARDAN MUHAFAZA EYLESİN KAMİL İMANLA YAŞAYIP KAMİL İMANLA ÖLMEYİ NASİB ETSİN İNŞ.
SLM WE DUA İLE
 

-Ammar Bin Yasir-

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
27 Eyl 2007
Mesajlar
4,864
Tepki puanı
3
Puanları
0
Yaş
36
Selamunaleyküm tubacım gerçektengüzel konulara değiniyorsun Allah razı olsun...

Rasûlullah aleyhi's-selâm bu mevzûda bu kadar şiddetli konuşmuş da şöyle buyurmuştur:

-GIYBET ZİNADAN OTUZ ALTI DEFA DAHA ŞİDDETLİDİR.

Câbir ve Ebû Said radıyallahu anh naklediyor

“Rasûlullâh salla'llâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

Gıybetten sakınınız!.. Zirâ gıybet zinâdan daha şiddetlidir!.. Çünki zinâ eden kimse tevbe eder, Allâh da afveder. Fakat gıybet eden, gıybeti yapılan afvedinceye kadar, afvedilmez!.. (Gazalî-İhya
ve aleykümselam kardeşim rabbimiz razı olsun eksik olma
Rabbimiz dilimizigıybetten emin kılsın inşaallah
 

Kahramankentli

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Eki 2008
Mesajlar
641
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
49
Allah (cc.) razı olsun kardeşim .. gıybet etmekten ve gıybete maruz kalmaktan Allah'a (cc.) sığınırız.(AMİN)
 

elifffff

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Ağu 2008
Mesajlar
1,217
Tepki puanı
5
Puanları
0
Yaş
36
emeğinize sağlık, oldukça özlü bir paylaşım olmuş....

ellerinize sağlık,selametle kalınız.
 

emine2

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Haz 2008
Mesajlar
254
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
32
kardeşim gıybet etmiyoruz ama gıybet ediyorlar bundan bizde günah alıyoruz ne yapmamız lazım çıkıp gidelimmi o mekandan
 

gurbette

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Eki 2008
Mesajlar
2,850
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
50
selamun aleykum
bakiniz Bisr-i Hafi (k.s)der ki:
" Sasarim o insanin aklina ki, din kardesini giyabinda çekistirir de, yüzyüze gelince ona sevdigini söyler ve onu övmeye baslar. Km insanlarin seref ve onuruyla oynadigi halde, Allah (cc )'in kendisini sevdigii iddia ederse, kuskusuz o bir yalancidir. çünkü o bir seytandir, seytan ise Allah (cc) 'in düsmanidir."
 

-Ammar Bin Yasir-

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
27 Eyl 2007
Mesajlar
4,864
Tepki puanı
3
Puanları
0
Yaş
36
SELAMÜN ALEYKÜM ABLACIĞIM MEWLAM CÜMLEMİZİ GIYBET ETMEKTEN KUL HAKKINA GİRMEKTEN WE TÜM GÜNAHLARDAN MUHAFAZA EYLESİN KAMİL İMANLA YAŞAYIP KAMİL İMANLA ÖLMEYİ NASİB ETSİN İNŞ.
SLM WE DUA İLE
ve aleykümselam kardeşim Rabbimiz sazı olsun sizdende
amin kardeşim inşaallah...
selam ve dua ile..
 

mavci

* ZİKİR * FİKİR * ŞÜKÜR *
Yönetici
Ayın En İyi Üyesi
Katılım
14 Eyl 2007
Mesajlar
32,769
Tepki puanı
8,005
Puanları
163
Yaş
53
Konum
Alanya
Gıybet hakkındadır(Risale-i Nur'dan)

Yirmi Beşinci Sözün Birinci Şulesinin Birinci Şuaının Beşinci Noktasının, makam-ı zem ve zecrin misallerinden olan birtek âyetin, mucizâne altı tarzda gıybetten tenfir etmesi, Kur’ân’ın nazarında gıybet ne kadar şenî birşey olduğunu tamamıyla gösterdiğinden, başka beyana ihtiyaç bırakmamış.
Evet, Kur’ân’ın beyanından sonra beyan olamaz; ihtiyaç da yoktur.

İşte âyetde altı derece zemmi zemmeder, gıybetten altı mertebe şiddetle zecreder. Şu âyet bilfiil gıybet edenlere müteveccih olduğu vakit, mânâsı gelecek tarzda oluyor. Şöyle ki:

Malûmdur, âyetin başındaki hemze, sormak, "âyâ" mânâsındadır.
O sormak mânâsı, su gibi, âyetin bütün kelimelerine girer.
Her kelimede bir hükm-ü zımnî var.

İşte, birincisi,
Âyâ, sual ve cevap mahâlli olan aklınız yok mu ki, bu derece çirkin birşeyi anlamıyor?

İkincisi:
Âyâ, sevmek ve nefret etmek mahâlli olan kalbiniz bozulmuş mu ki, en menfur bir işi sever?

Üçüncüsü:
Cemaatten hayatını alan hayat-ı içtimaiye ve medeniyetiniz ne olmuş ki, böyle hayatınızı zehirleyen bir ameli kabul eder?

Dördüncüsü:
İnsaniyetiniz ne olmuş ki, böyle canavarcasına arkadaşınızı dişle parçalamayı yapıyorsunuz?

Beşincisi:
Hiç rikkat-i cinsiyeniz, hiç sıla-i rahminiz yok mu ki, böyle çok cihetlerle kardeşiniz olan bir mazlumun şahs-ı mânevîsini insafsızca dişliyorsunuz?
Ve hiç aklınız yok mu ki, kendi âzânızı kendi dişinizle divane gibi ısırıyorsunuz?

Altıncısı:
Vicdanınız nerede?
Fıtratınız bozulmuş mu ki, en muhterem bir hâlde bir kardeşinize karşı, etini yemek gibi en müstekreh bir işi yapıyorsunuz?

Demek,
Şu âyetin ifadesiyle ve kelimelerin ayrı ayrı delâletiyle, zem ve gıybet, aklen ve kalben ve insaniyeten ve vicdanen ve fıtraten ve milliyeten mezmumdur.


İşte, bak, nasıl şu âyet îcazkârâne altı mertebe zemmi zemmetmekle, i’câzkârâne altı derece o cürümden zecreder.

Gıybet, ehl-i adâvet ve haset ve inadın en çok istimal ettikleri alçak bir silâhtır.
İzzet-i nefis sahibi, bu pis silâha tenezzül edip istimal etmez.


Nasıl meşhur bir zat demiş:
"Düşmanıma gıybetle ceza vermekten nefsimi yüksek tutuyorum ve tenezzül etmiyorum. Çünkü gıybet, zayıf ve zelil ve aşağıların silâhıdır."

Gıybet odur ki,
gıybet edilen adam hazır olsaydı ve işitseydi, kerahet edip darılacaktı.
Eğer doğru dese, zaten gıybettir.
Eğer yalan dese, hem gıybet, hem iftiradır; iki katlı çirkin bir günahtır.



Gıybet, mahsus birkaç maddede caiz olabilir:

Birisi:
Şekvâ suretinde bir vazifedar adama der, tâ yardım edip o münkeri, o kabahati ondan izale etsin ve hakkını ondan alsın.

Birisi de:
Bir adam onunla teşrik-i mesai etmek ister, seninle meşveret eder. Sen de, sırf maslahat için, garazsız olarak, meşveretin hakkını edâ etmek için desen: "Onunla teşrik-i mesai etme. Çünkü zarar göreceksin."

Birisi de:
Maksadı tahkir ve teşhir değil, belki maksadı tarif ve tanıttırmak için dese: "O topal ve serseri adam filân yere gitti."

Birisi de:
O gıybet edilen adam fâsık-ı mütecahirdir. Yani fenalıktan sıkılmıyor, belki işlediği seyyiatla iftihar ediyor, zulmüyle telezzüz ediyor, sıkılmayarak âşikâre bir surette işliyor.

İşte bu mahsus maddelerde, garazsız ve sırf hak ve maslahat için gıybet caiz olabilir.
Yoksa, gıybet, nasıl ateş odunu yer, bitirir; gıybet dahi a’mâl-i salihayı yer, bitirir.

Eğer gıybet etti veyahut isteyerek dinledi; o vakit Allahümmağfirlena ve limeniğdennahu..demeli, sonra gıybet edilen adama ne vakit rast gelse,
"Beni(hakkını) helâl et" demeli.
 

ya mucib

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
19 Ara 2008
Mesajlar
1,037
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
34
rabbimm hepimizi affetsin inşlh gıybetten sakınmayı nasip etsin
 

CORE

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Ara 2008
Mesajlar
273
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
44
“Rasûlullâh salla'llâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurur:

Gıybetten sakınınız!.. Zirâ gıybet zinâdan daha şiddetlidir!.. Çünki zinâ eden kimse tevbe eder, Allâh da afveder. Fakat gıybet eden, gıybeti yapılan afvedinceye kadar, afvedilmez!.. RABBİM AFFEYLE İNŞLAH.
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt