İnsan öldürmek dinde haram olduğu gibi, bir adamın arkasından gıybetini yapmak da haram*dır.”
Bir kimsenin arkasından, söylenenleri işittiği takdirde gü**ceneceği bir ayıp ve kusurunu başkalarına lisanen anmak veya göz veya el ile işaret ederek veya herhangi bir surette anlatmak veya ayıplamak gıybettir.
Gıybet ve çekiştirme bir afet-i lisaniyedir ki, insanlar ara*sın*da lâzım olan sevgi, saygı, bağlılık ve yardımlaşma gibi bir takım yüksek meziyetlerin aradan kalkıp, bunların ye*ri*ne buğz, adavet, nifak, zulüm, hıyanet ve düşmana karşı ittifak*sızlık ve bunlara terettüp eden fena neticeleri ortaya çıka*rır ki, bu da esaret ve zillete düşmeyi mucip olur.
* * *
gıybet
( Peygamber Efendimiz (s.a.v.) Bir hadis-i şeriflerinde GIYBET EDEN KİŞİNİN DİN KARDEŞİNİN ETİNİ YEDİĞİNİ beyan etmişlerdir
Ebu Said-i Hudrî’ye (r.a.) Resul-ü Ekrem Aleyhissalâtü Ves*selâm buyurmuşlar ki:
“Semaya isra olunduğum gece, yani Miraç gecesi bir kav*me uğradım. Yanlarında et kesilir, sonra eti yutarlar. Sonra onlara denilir: ‘Yeyiniz kardeşinizin etinden, yediği*nizi yiyiniz.’
“Dedim: ‘Ya Cebrail bunlar kimlerdir?’ Dedi: ‘Bunlar üm*metinden, lemmazlar yani gıybetçilerdir.”
Bir kimsenin arkasından, söylenenleri işittiği takdirde gü**ceneceği bir ayıp ve kusurunu başkalarına lisanen anmak veya göz veya el ile işaret ederek veya herhangi bir surette anlatmak veya ayıplamak gıybettir.
Gıybet ve çekiştirme bir afet-i lisaniyedir ki, insanlar ara*sın*da lâzım olan sevgi, saygı, bağlılık ve yardımlaşma gibi bir takım yüksek meziyetlerin aradan kalkıp, bunların ye*ri*ne buğz, adavet, nifak, zulüm, hıyanet ve düşmana karşı ittifak*sızlık ve bunlara terettüp eden fena neticeleri ortaya çıka*rır ki, bu da esaret ve zillete düşmeyi mucip olur.
* * *
gıybet
Ebu Said-i Hudrî’ye (r.a.) Resul-ü Ekrem Aleyhissalâtü Ves*selâm buyurmuşlar ki:
“Semaya isra olunduğum gece, yani Miraç gecesi bir kav*me uğradım. Yanlarında et kesilir, sonra eti yutarlar. Sonra onlara denilir: ‘Yeyiniz kardeşinizin etinden, yediği*nizi yiyiniz.’
“Dedim: ‘Ya Cebrail bunlar kimlerdir?’ Dedi: ‘Bunlar üm*metinden, lemmazlar yani gıybetçilerdir.”