Kayip Sehir
Kayıtlı Kullanıcı
- Katılım
- 29 Eyl 2009
- Mesajlar
- 43
- Tepki puanı
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 42
Şuan Bir Pencerenin Toz Tutmuş Yanından Bakıyorum Geceye
Nerede Olduğunu Bilmediğim Tuhaf Bir Uzaklığa Dalmışım
Seni Düşünüyorum Anne
Gecenin En Karanlık Yerinden Güzel Yüzünü Görüyorum
Bugün Üzerimde Bir Durağanlık
Bir Kırgınlık Var Anne
Sana Yazmak İstiyorum
Sana Anlatmak İstiyorum...
Oğlum Oğlum Diye Yere Göğe Sığdıramadığın Ben
Sandığın Gibi Güçlü Biri Değilim Anne
Her Gece Eskiyor Yüreğimin En Taze Yanı
Bu Çökmüşlüğe Karşı Sadece Seyirci Kalıyorum
Her Gün Hatırlanan Bir Sevginin Izdırabındayım
Her Gün Aynı İnsana Bir Kez Daha Aşık Olunur Mu Anne?
Bedelini Ödemeye Çalıştığım Sevginin Hatalarını Çekiyorum
Hatalarını İşlediğim Sevginin Cefasını Sürüyorum
Sol Yanımın Üşümesiyle Geçiyor Zamanlarım
Her Akla Geldiğinde Biraz Daha Ayaz Tutuyor Gönlüm
Daha Dün Biricik, Şımarık Oğlundum
Toz Toprakla Geçirdiğim Zamanlardan Ne Zaman Çıktım
Bana Söylediğin Ninnileri Ne Zaman Unuttum
Aşk Neden Bu Kadar Erken Geldi
Ben Ne Zaman Büyüdümde Aşk Bana Uğradı Anne?
Ben Ne Zaman Uzaktan Bir Sevgi Görsem
Gözlerim Önüme Düşer, Yağmaya Başlarım
Yağdıkça Gözlerim, Yüreğim Islanır, Yaşlanırım..
Nasıl Yaşadığımı Bilemezsin Anne
Ben, Her Biten Sevginin Ölen Faili Oluyorum
Her Gülüşün Sıkıntısına Vebal Olan Benim
Kör Kuyular İçinde Yusuf Olan Benim
Her Telefon Sesinde Aynı Hayal Kırıklıklarındayım
Her Kırıldığımda Rüzgarla Parçalanıp, Savrulan Benim
Acılar Bir Bir Önüme Diziliyor, Haylazca Gülüyorlar
Senin Sofranı Özledim Anne
Benim Soframda Acıdan Başka Birşey Yenmiyor
Boğazımda Düğümleniyor Lokmalar, Kendi Etini Yer Gibi..
Kırk Yanım Eksik Yaşıyorum Anne
Bu Keder Hırpalıyor Beni, Ölüyorum Anne...
Kimse Yüreğimdeki Sevginin Anlamını Bilmiyor
Kimselere Açamıyorum, Anlatamıyorum Bu Izdırabı
Herkes Beni Kendi Krallığını Kurmuş Cesur Bir Savaşçı Zannediyor
İçimde Oluk Oluk Kanayan Bir Yaranın Olduğunu Söylesem, Gülerler Bana
Aslında Ben, Her Yenilginin, Çaresiz, Güçsüz, Zayıf Tarafıyım...
Şimdi Sen Bunları Bilseydin Anne
Bağrına Alıp, Sarılsaydın Bana..
Öylece Bağrında Durup, Ağlasaydım Avuçlarında...
Saçlarımı Okşayıp, Oğlum Deyip Gözlerinden Aksaydım!
Şimdi Sen Bunları Bilseydinde,
Bende Bağrında Eskiseydim Anne…
Resul Altunbaş
Nerede Olduğunu Bilmediğim Tuhaf Bir Uzaklığa Dalmışım
Seni Düşünüyorum Anne
Gecenin En Karanlık Yerinden Güzel Yüzünü Görüyorum
Bugün Üzerimde Bir Durağanlık
Bir Kırgınlık Var Anne
Sana Yazmak İstiyorum
Sana Anlatmak İstiyorum...
Oğlum Oğlum Diye Yere Göğe Sığdıramadığın Ben
Sandığın Gibi Güçlü Biri Değilim Anne
Her Gece Eskiyor Yüreğimin En Taze Yanı
Bu Çökmüşlüğe Karşı Sadece Seyirci Kalıyorum
Her Gün Hatırlanan Bir Sevginin Izdırabındayım
Her Gün Aynı İnsana Bir Kez Daha Aşık Olunur Mu Anne?
Bedelini Ödemeye Çalıştığım Sevginin Hatalarını Çekiyorum
Hatalarını İşlediğim Sevginin Cefasını Sürüyorum
Sol Yanımın Üşümesiyle Geçiyor Zamanlarım
Her Akla Geldiğinde Biraz Daha Ayaz Tutuyor Gönlüm
Daha Dün Biricik, Şımarık Oğlundum
Toz Toprakla Geçirdiğim Zamanlardan Ne Zaman Çıktım
Bana Söylediğin Ninnileri Ne Zaman Unuttum
Aşk Neden Bu Kadar Erken Geldi
Ben Ne Zaman Büyüdümde Aşk Bana Uğradı Anne?
Ben Ne Zaman Uzaktan Bir Sevgi Görsem
Gözlerim Önüme Düşer, Yağmaya Başlarım
Yağdıkça Gözlerim, Yüreğim Islanır, Yaşlanırım..
Nasıl Yaşadığımı Bilemezsin Anne
Ben, Her Biten Sevginin Ölen Faili Oluyorum
Her Gülüşün Sıkıntısına Vebal Olan Benim
Kör Kuyular İçinde Yusuf Olan Benim
Her Telefon Sesinde Aynı Hayal Kırıklıklarındayım
Her Kırıldığımda Rüzgarla Parçalanıp, Savrulan Benim
Acılar Bir Bir Önüme Diziliyor, Haylazca Gülüyorlar
Senin Sofranı Özledim Anne
Benim Soframda Acıdan Başka Birşey Yenmiyor
Boğazımda Düğümleniyor Lokmalar, Kendi Etini Yer Gibi..
Kırk Yanım Eksik Yaşıyorum Anne
Bu Keder Hırpalıyor Beni, Ölüyorum Anne...
Kimse Yüreğimdeki Sevginin Anlamını Bilmiyor
Kimselere Açamıyorum, Anlatamıyorum Bu Izdırabı
Herkes Beni Kendi Krallığını Kurmuş Cesur Bir Savaşçı Zannediyor
İçimde Oluk Oluk Kanayan Bir Yaranın Olduğunu Söylesem, Gülerler Bana
Aslında Ben, Her Yenilginin, Çaresiz, Güçsüz, Zayıf Tarafıyım...
Şimdi Sen Bunları Bilseydin Anne
Bağrına Alıp, Sarılsaydın Bana..
Öylece Bağrında Durup, Ağlasaydım Avuçlarında...
Saçlarımı Okşayıp, Oğlum Deyip Gözlerinden Aksaydım!
Şimdi Sen Bunları Bilseydinde,
Bende Bağrında Eskiseydim Anne…
Resul Altunbaş