Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

FEDAKARLIK (1 Kullanıcı)

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
69
Konum
BURSA
:(:(Fedakarlık
Yazan: irtica 06 Jan 2007

_ Betül hazır mısın?

_ Başörtümün son iğnesini takıyorum, hazır sayılırım.

_ Hadi çıkalım! Salon çarçabuk doluverir, ayakta kalırız sonra.

_ Hadi!

Betül arkadaşı Gülmisal ile sempozyuma, Viyana Üniversitesi öğretim üyesi Richard Potz’u dinlemeye gidiyorlardı.

Gülmisal:

_ Sempozyumun icra edileceği salon belediyenin, değil mi?

_ Evet.

_ Yani, kamusal alan.

_ Hı hı.

_ Bizde başörtülüyüz.

_ Bizi içeriye almazlar mı, demek istiyorsun?

_ Emin değilim.

_ Kamusal alan ve başörtüsü; Leyla ile Mecnun gibi… Her şeye rağmen aşkları öldürülemeyecek, zamanın omuzunda - dedelerinin omuzunda oynaşan çocuklar gibi - devinip, melankolisiyle yarınları sobeleyen değerlerdir. Başörtüsü sevdasına kamusal alan salonları dar gelir.

_ Acele etmezsek sempozyum salonu da bize dar gelecek… Betül ile Gülmisal koştura koştura salona varırlar. Kapıdaki görevli memurlardan biri:

_ Sempozyuma mı geldiniz?

_ Evet.

_ Ama başörtülüsünüz?

_ Elhamdulillah…

_ Aldığım talimat gereği sizi içeri alamayacağım, üzgünüm!

_ Eğer sempozyumu dinleyemezsek asıl üzülenler bizler olacağız.

_ Ben de emir kuluyum, anlayış gösterin, lütfen!

_ Sempozyumu salon dışında dinleyebileceğimiz herhangi bir tertibat yok mu?

_ Var var, kantinin bitişiğinde televizyon var, oradan takip edebilirsiniz.

_Teşekkür ederiz.

Betül ile Gülmisal kantinin bitişiğindeki, köhne bir sehpanın üzerine konuşlandırılmış televizyonun başına ilişirler.

Ve Richard Potz’u dinlemeye başlarlar:

_ Kamusal alan, dinin kamusal görünümü, dini pratiklerin kamusal alandaki durumu, bir sorun olarak algılanamaz. Avusturya’da kamusal alanda başörtüsü kullanmak prensip olarak kabul edilebilir bir şeydir. Okulda başörtüsüne izin verilmesi, tarafsızlığın bozulması olarak değil, inançla uygulamanın bütünleşmesine müsaade edilmesi olarak görülür, zaten önemli olan devletin herhangi bir din veya mezheple özdeşleşmemesidir. Başörtüsü diğer insanlara telkinde bulunan veya misyonerlik etkisi olan ya da herhangi bir politik yaklaşımı destekleyen bir amaçla kullanılan dini bir sembol olarak görülmez. Aksine kültürel ve sosyolojik arka planı da olan dini bir uygulama olarak görülür. Bayan öğretmenlerin başörtüsüne izin verilmesi ‘öğretmenin temel haklarını kullanması’ prensibine dayanmaktadır. Dolayısıyla devlet okulunda öğretmenlik yapan bir bayan öğretmen, öğretim şekli telkin edici olmadığı ve doğru davranışlar sergilediği müddetçe temel haklarını kullanarak başörtüsü takabilir. Eğer bir okulda bayan öğretmenin başörtüsü takmasından dolayı dini huzuru tehdit edebilecek bir durum sözkonusu olursa, somut şartlar değerlendirilir ve öğretmen başka bir okula gönderilerek çözüm yolu bulunabilir. Öğrencilerin başörtüsü takması konusunda herhangi bir problem yoktur. Bu konudaki bakanlık kararı çok nettir”.

Richard Potz’un sözleri henüz bitmemişti. Gülmisalin yanağından sızan gözyaşları Betülü de koparmıştı televizyon ekranından. Betül:

_ Neden ağlıyorsun?

_ Duygularıma mani olamıyorum. Aklıma, son kırk küsür yılımızda devletimizin tepesini işgal eden Süleyman Demirel’in sözleri geldi. Demirel geçenlerde bir televizyon programında şöyle diyordu:

_ Başınızı örtmeyiverin, fedakarlık sizde kalsın…

Gülmisal devam eder:

_ Temel hak ve hürriyetlerimizden ödün verme fedakarlığı, Yaratanımıza isyan fedakarlığı neyin karşılığında istenir bizden. İçi boş bir hezeyan için mi? Değer mi?

_ Ben de Taha Akyol’un Demirel için ”Türban dinî bir simgedir, okulda, devlet dairesinde olmaz. Anadolu kadınının giydiği ise gelenekseldir, yemenidir, yazmadır vs… Karışan var mı? Sokakta, çarşıda pazarda serbest…” dediği, yazısını okumuştum.

_ Gel de ağlama kardeşim! Asırlarca medeniyet erdemlerini yaşayarak öğrettiğimiz milletlerden medet umar hale düşürüldük. Avusturya’daki insanların temel hak ve hürriyetlerinin korunması adına, Viyana kapılarından geri döndürüldüğümüze sevinsek mi, bilemiyorum…

_ Belkide biz, saçlarımızın renginin, görüntüsünün ve şeklinin gücünün farkında değiliz!

_ Belki…

_ Potz’a göre Avusturyalı bir öğretim üyesi başörtüsünün dini sembol veya toplumsal telkin gibi gerekçelerle yasaklanamayacağını söyleyecek kadar bunun dini yaşamın bir gereği olduğunu anlayabiliyor da bizimkiler hâlâ bunu anlayamıyorlar… İşte insan buna üzülüyor. Meseleye demokratik hak ve özgürlükler açısından bakanlar bunun çok masum bir hak olduğunu görebiliyorlar.

_ Ya da meseleye çağdaş laik sistemin bir parçası olarak bakanlar bunun dinin devlet veya kamu düzenini dönüştürme çabasının bir uzantısı olmadığını anlayabiliyorlar. Ama bir tarafın diğer tarafı ekarte etmek, hayattan dışlamak için bu konuları istismar etmesine sessiz kalanlar, hakkı da, hukuku da, çağdaşlığı da esnetmeyi tercih edebiliyorlar.

Kamusal alan ve başörtüsü; Leyla ile Mecnun gibi… Her şeye rağmen aşkları öldürülemeyecek, zamanın omuzunda - dedelerinin omuzunda oynaşan çocuklar gibi - devinip, melankolisiyle yarınları sobeleyen değerlerdir.

Saygılarımla.
 

metfamu

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 Ocak 2007
Mesajlar
592
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: FEDAKARLIK

ESSELAMÜ ALEYKÜM EMEĞİNE SAĞLIK HAFİZE ANNE .AYRICA GELİNİNEDE GEÇMİŞ OLSUN RABBİM ACİL ŞİFALAR VERSİN.RABBİM YAR VE YARDIMCINIZ OLSUN.BAŞÖRTÜLÜ KIZLARIMIZA ZOR GÖREVLER DÜŞÜYOR BU YOLDA FEDAKARLIK YOK.
 

efsude

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Ağu 2006
Mesajlar
671
Tepki puanı
0
Puanları
0
RE: FEDAKARLIK

SELAMUNALEYKUM
ALLAH RAZI OLSUN HAFIZE ABLACIGIM.EMEGINIZE SAGLIK
SELAM VE DUA ILE...
 

desertrose

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
28 Eki 2006
Mesajlar
3,480
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
Konum
İstanbul
RE: FEDAKARLIK

hafize yazdı:
:(:(Fedakarlık
Yazan: irtica 06 Jan 2007

_ Betül hazır mısın?

_ Başörtümün son iğnesini takıyorum, hazır sayılırım.

_ Hadi çıkalım! Salon çarçabuk doluverir, ayakta kalırız sonra.

_ Hadi!

Betül arkadaşı Gülmisal ile sempozyuma, Viyana Üniversitesi öğretim üyesi Richard Potz’u dinlemeye gidiyorlardı.

Gülmisal:

_ Sempozyumun icra edileceği salon belediyenin, değil mi?

_ Evet.

_ Yani, kamusal alan.

_ Hı hı.

_ Bizde başörtülüyüz.

_ Bizi içeriye almazlar mı, demek istiyorsun?

_ Emin değilim.

_ Kamusal alan ve başörtüsü; Leyla ile Mecnun gibi… Her şeye rağmen aşkları öldürülemeyecek, zamanın omuzunda - dedelerinin omuzunda oynaşan çocuklar gibi - devinip, melankolisiyle yarınları sobeleyen değerlerdir. Başörtüsü sevdasına kamusal alan salonları dar gelir.

_ Acele etmezsek sempozyum salonu da bize dar gelecek… Betül ile Gülmisal koştura koştura salona varırlar. Kapıdaki görevli memurlardan biri:

_ Sempozyuma mı geldiniz?

_ Evet.

_ Ama başörtülüsünüz?

_ Elhamdulillah…

_ Aldığım talimat gereği sizi içeri alamayacağım, üzgünüm!

_ Eğer sempozyumu dinleyemezsek asıl üzülenler bizler olacağız.

_ Ben de emir kuluyum, anlayış gösterin, lütfen!

_ Sempozyumu salon dışında dinleyebileceğimiz herhangi bir tertibat yok mu?

_ Var var, kantinin bitişiğinde televizyon var, oradan takip edebilirsiniz.

_Teşekkür ederiz.

Betül ile Gülmisal kantinin bitişiğindeki, köhne bir sehpanın üzerine konuşlandırılmış televizyonun başına ilişirler.

Ve Richard Potz’u dinlemeye başlarlar:

_ Kamusal alan, dinin kamusal görünümü, dini pratiklerin kamusal alandaki durumu, bir sorun olarak algılanamaz. Avusturya’da kamusal alanda başörtüsü kullanmak prensip olarak kabul edilebilir bir şeydir. Okulda başörtüsüne izin verilmesi, tarafsızlığın bozulması olarak değil, inançla uygulamanın bütünleşmesine müsaade edilmesi olarak görülür, zaten önemli olan devletin herhangi bir din veya mezheple özdeşleşmemesidir. Başörtüsü diğer insanlara telkinde bulunan veya misyonerlik etkisi olan ya da herhangi bir politik yaklaşımı destekleyen bir amaçla kullanılan dini bir sembol olarak görülmez. Aksine kültürel ve sosyolojik arka planı da olan dini bir uygulama olarak görülür. Bayan öğretmenlerin başörtüsüne izin verilmesi ‘öğretmenin temel haklarını kullanması’ prensibine dayanmaktadır. Dolayısıyla devlet okulunda öğretmenlik yapan bir bayan öğretmen, öğretim şekli telkin edici olmadığı ve doğru davranışlar sergilediği müddetçe temel haklarını kullanarak başörtüsü takabilir. Eğer bir okulda bayan öğretmenin başörtüsü takmasından dolayı dini huzuru tehdit edebilecek bir durum sözkonusu olursa, somut şartlar değerlendirilir ve öğretmen başka bir okula gönderilerek çözüm yolu bulunabilir. Öğrencilerin başörtüsü takması konusunda herhangi bir problem yoktur. Bu konudaki bakanlık kararı çok nettir”.

Richard Potz’un sözleri henüz bitmemişti. Gülmisalin yanağından sızan gözyaşları Betülü de koparmıştı televizyon ekranından. Betül:

_ Neden ağlıyorsun?

_ Duygularıma mani olamıyorum. Aklıma, son kırk küsür yılımızda devletimizin tepesini işgal eden Süleyman Demirel’in sözleri geldi. Demirel geçenlerde bir televizyon programında şöyle diyordu:

_ Başınızı örtmeyiverin, fedakarlık sizde kalsın…

Gülmisal devam eder:

_ Temel hak ve hürriyetlerimizden ödün verme fedakarlığı, Yaratanımıza isyan fedakarlığı neyin karşılığında istenir bizden. İçi boş bir hezeyan için mi? Değer mi?

_ Ben de Taha Akyol’un Demirel için ”Türban dinî bir simgedir, okulda, devlet dairesinde olmaz. Anadolu kadınının giydiği ise gelenekseldir, yemenidir, yazmadır vs… Karışan var mı? Sokakta, çarşıda pazarda serbest…” dediği, yazısını okumuştum.

_ Gel de ağlama kardeşim! Asırlarca medeniyet erdemlerini yaşayarak öğrettiğimiz milletlerden medet umar hale düşürüldük. Avusturya’daki insanların temel hak ve hürriyetlerinin korunması adına, Viyana kapılarından geri döndürüldüğümüze sevinsek mi, bilemiyorum…

_ Belkide biz, saçlarımızın renginin, görüntüsünün ve şeklinin gücünün farkında değiliz!

_ Belki…

_ Potz’a göre Avusturyalı bir öğretim üyesi başörtüsünün dini sembol veya toplumsal telkin gibi gerekçelerle yasaklanamayacağını söyleyecek kadar bunun dini yaşamın bir gereği olduğunu anlayabiliyor da bizimkiler hâlâ bunu anlayamıyorlar… İşte insan buna üzülüyor. Meseleye demokratik hak ve özgürlükler açısından bakanlar bunun çok masum bir hak olduğunu görebiliyorlar.

_ Ya da meseleye çağdaş laik sistemin bir parçası olarak bakanlar bunun dinin devlet veya kamu düzenini dönüştürme çabasının bir uzantısı olmadığını anlayabiliyorlar. Ama bir tarafın diğer tarafı ekarte etmek, hayattan dışlamak için bu konuları istismar etmesine sessiz kalanlar, hakkı da, hukuku da, çağdaşlığı da esnetmeyi tercih edebiliyorlar.

Kamusal alan ve başörtüsü; Leyla ile Mecnun gibi… Her şeye rağmen aşkları öldürülemeyecek, zamanın omuzunda - dedelerinin omuzunda oynaşan çocuklar gibi - devinip, melankolisiyle yarınları sobeleyen değerlerdir.

Saygılarımla.

:(:(:(:(:(:(:(:(:(:( B)B)B)
 

deren75

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Eki 2006
Mesajlar
802
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
49
RE: FEDAKARLIK

:(:(:(ALLAH RAZI OLSUN abla emeğine sağlık.bu arada söylemeden geçemeyeceğim ilk defa duyuyorum GÜLMİSAL ne güzel isim.
 

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
69
Konum
BURSA
RE: FEDAKARLIK

metfamu yazdı:
ESSELAMÜ ALEYKÜM EMEĞİNE SAĞLIK HAFİZE ANNE .AYRICA GELİNİNEDE GEÇMİŞ OLSUN RABBİM ACİL ŞİFALAR VERSİN.RABBİM YAR VE YARDIMCINIZ OLSUN.BAŞÖRTÜLÜ KIZLARIMIZA ZOR GÖREVLER DÜŞÜYOR BU YOLDA FEDAKARLIK YOK.


Ve aleykümselam Meftamu gelinim için Allah razı olsun diyorum gençlerimiz kulağında küpesi boynundaki haçınla girebiliyor ama örtüye izin yok günah ya bu kadar diretmenin anlamı ne anlayamadım B)
 

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
69
Konum
BURSA
RE: FEDAKARLIK

efsude yazdı:
SELAMUNALEYKUM
ALLAH RAZI OLSUN HAFIZE ABLACIGIM.EMEGINIZE SAGLIK
SELAM VE DUA ILE...

Aleykümselam ne güzel selamlaşıyoruz demi ben çok seviyorum hayırlı geceler :D
 

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
69
Konum
BURSA
RE: FEDAKARLIK

deren75 yazdı:
:(:(:(ALLAH RAZI OLSUN abla emeğine sağlık.bu arada söylemeden geçemeyeceğim ilk defa duyuyorum GÜLMİSAL ne güzel isim.

Evet bende okuyunca yeni gördüm bu ismi ayrıca Betül benim torunumun adı :D
 

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
69
Konum
BURSA
RE: FEDAKARLIK

selamün aleyküm herkeze gününüz aydın ve bereketli olsun :D:D:D
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt