Lübnanlı düşünür Ayetullah Muhammed Hüseyin Fadlullah, İran'ın son 30 yıldaki üç önemli suçunu açıkladı.
Fadlullah, Arap dünyasının İsrail'in peşinden koşarak barış istediğini belirten İsrail’in sadece silahın dilinden anladığını hatırlattı.
Dün verdiği Cuma hutbesinde Fadlullah, İsrail’in Suudi Arabistan tarafından gündeme getirilen Arap Barış Girişimi’ne saygı göstermemesine işaretle, Arap liderlerin İsrail toplumunun sadece savaşan liderler çıkardığının farkına varması gerektiğini belirtti.
Fadlullah “Arap rejimleri, kendi aralarındaki ortak savunma stratejisini terk ettiler. Çünkü kendi topraklarını savunmaya değer vermiyorlar. Bunlar arasında kutsal topraklar olan Kudüs de yer almaktadır” dedi.
İsrail mallarının Arap pazarlarında satışa çıkarılmasına dikkat çeken Fadlullah “İsrail malları doğrudan yada dolaylı olarak Arap pazarlarında satışa çıkarıldı. Amerika ve Avrupa’nın ekonomisine dolaylı yoldan destekleyen Arap rejimlerinin kendi halkları açlık ve fakirlik sınırının altında yaşamaktadırlar” dedi.
Arap rejimlerinin diktatör özelliğine sahip olduğunu belirten Fadlullah, baskıcı politikalar ve olağanüstü kanunlarla ayakta durduklarını vurguladı.
“İran İslam Cumhuriyeti, başta Filistin davası olmak üzere Arapları ilgilendiren sorunlarla yakından ilgilenirken, Arap liderler yeni İsrail hükümetine el uzatmakta ve İran’a karşı kışkırtmaktadır. Araplar, aşırığın sembolü olan Liberman ile dahi görüşmek istemektedirler. Üstelik bütün bunlar, Liberman’ın Mısır’a saldırı düzenlemek ve Arap liderlerden bir tanesini doğrudan hedef alan açıklamalarının ardından gerçekleşti. Liberman, yeniden savaş naraları atmış, Annapolis kararlarını ve Yol Haritası’nı reddetmişti” dedi.
Fadlullah, İran İslam Cumhuriyeti’nin 30 yıllık süre içerisinde işlediği üç hatayı şöyle açıkladı: “İran’ın ilk suçu, İsrail elçiliğini kapatıp yerine Filistin elçiliğini açmasıydı. İran’ın ikinci suçu ise Filistin halkını desteklemesi ve bu davaya karşı sorumluluk üstlenmesidir. İran’ın üçüncü suçu ise kendisinde olan her şeyi Arapların hizmetine sunmasıdır. Bunlar arasında sivil amaçlarla üretimine devam ettiği nükleer enerji de yer almaktadır.”
israhaber.com
Fadlullah, Arap dünyasının İsrail'in peşinden koşarak barış istediğini belirten İsrail’in sadece silahın dilinden anladığını hatırlattı.
Dün verdiği Cuma hutbesinde Fadlullah, İsrail’in Suudi Arabistan tarafından gündeme getirilen Arap Barış Girişimi’ne saygı göstermemesine işaretle, Arap liderlerin İsrail toplumunun sadece savaşan liderler çıkardığının farkına varması gerektiğini belirtti.
Fadlullah “Arap rejimleri, kendi aralarındaki ortak savunma stratejisini terk ettiler. Çünkü kendi topraklarını savunmaya değer vermiyorlar. Bunlar arasında kutsal topraklar olan Kudüs de yer almaktadır” dedi.
İsrail mallarının Arap pazarlarında satışa çıkarılmasına dikkat çeken Fadlullah “İsrail malları doğrudan yada dolaylı olarak Arap pazarlarında satışa çıkarıldı. Amerika ve Avrupa’nın ekonomisine dolaylı yoldan destekleyen Arap rejimlerinin kendi halkları açlık ve fakirlik sınırının altında yaşamaktadırlar” dedi.
Arap rejimlerinin diktatör özelliğine sahip olduğunu belirten Fadlullah, baskıcı politikalar ve olağanüstü kanunlarla ayakta durduklarını vurguladı.
“İran İslam Cumhuriyeti, başta Filistin davası olmak üzere Arapları ilgilendiren sorunlarla yakından ilgilenirken, Arap liderler yeni İsrail hükümetine el uzatmakta ve İran’a karşı kışkırtmaktadır. Araplar, aşırığın sembolü olan Liberman ile dahi görüşmek istemektedirler. Üstelik bütün bunlar, Liberman’ın Mısır’a saldırı düzenlemek ve Arap liderlerden bir tanesini doğrudan hedef alan açıklamalarının ardından gerçekleşti. Liberman, yeniden savaş naraları atmış, Annapolis kararlarını ve Yol Haritası’nı reddetmişti” dedi.
Fadlullah, İran İslam Cumhuriyeti’nin 30 yıllık süre içerisinde işlediği üç hatayı şöyle açıkladı: “İran’ın ilk suçu, İsrail elçiliğini kapatıp yerine Filistin elçiliğini açmasıydı. İran’ın ikinci suçu ise Filistin halkını desteklemesi ve bu davaya karşı sorumluluk üstlenmesidir. İran’ın üçüncü suçu ise kendisinde olan her şeyi Arapların hizmetine sunmasıdır. Bunlar arasında sivil amaçlarla üretimine devam ettiği nükleer enerji de yer almaktadır.”
israhaber.com