Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Ezan... (1 Kullanıcı)

nakşibendi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
12 Mar 2006
Mesajlar
1,946
Tepki puanı
0
Puanları
0
EZAN...

Evde her zamanki olağan işleri ile meşgul olan Yüsra, zilin çalmasıyla kapıya yöneldi. Gelen en yakın arkadaşı Hatice idi. Yüsra, arkadaşı Hatice’yi çok sever ve düşüncelerine de saygı gösterirdi. Çünkü delili olmadan hiçbir şeyi kabul etmez, hayatına Kur’ani bir şekilde devam etmeye çalışan azimli ve örnek gösterebileceği bir insan olarak her zaman takdir ederdi. En fazla anlaştığı, dertleştiği, sırdaşı olmuştu onun.

Neşe içerisinde buyur etti arkadaşını içeriye.Daha oturmadan koyu muhabbete dalmışlardı bile.Çok sık görüşseler de her bir araya gelmelerin de sanki uzun zamandır görüşmemişler gibi muhabbet ederler; güncel konular, Müslümanların üzerinde durdukları meseleler hakkında etraflıca fikir alış verişinde bulunurlardı.Yine her zaman ki gibi hararetle konuşmaya devam ettiler. Bu hal ezan sesine kadar sürdü.

Yüsra’nın evi caminin tam karşısındaydı. Açık olan camdan ahenk içerisinde içeri geliyordu ezan sesi. İkisi de susmuş, içeriyi dolduran ezan sesini dinlemeye koyulmuşlardı. Ezanın son bulmasıyla Yüsra söze atıldı;

- Ne güzel okuyor değil mi Hatice? İnsanın içini sızlatan, yüreğini titreten çok hoş bir nida.

- Evet gerçekten de çok güzel.

- Ezan seslerinin birbirine karışması da ayrı bir ahenk oluşturuyor sanki. Ama ne hazindir ki bazıları rahatsız oluyorlarmış bu ahenkten. Ve kesilmesi içinde dilekçeler verilmiş, neticede de merkezi sistemle okunup geçiliyormuş.

- Olsun arkadaşım bir kere de olsa okunsun ama namaz kılan çok olsun önemli olan da o değil mi?

- Ben de senin gibi düşünüyordum. Hiç dikkatimi çekmiyordu bu hal. Ezanı hiç bu şekilde düşünmemiştim. Bu şekilde düşünmeme oğlum sebep oldu. İstanbul’un yüksekçe bir yerindeyiz. Vakitte öğle vakti. Alabildiğine uzanan İstanbul’un her bir köşesinden yükseliyor Ezan sesleri. Sağ taraftan Allahu ekber, sol taraftan Hayya alel felah, diğer minareden de lailahe illallah sesleri birbirine karışıyor. Ne muhteşem bir ahenk. Ne muhteşem Yarabbi...

Gözlerimi kapatıp bu ahenge dalmıştım ki, oğlumun;

“Anne bizim memlekette ilçede ezan böyle okunmuyor değil mi?”

Sesiyle irkildim. Evet orada merkezi sistemle okunuyor ezan... En tepeye çıktığınız da üzerinize geliverecek gibi duran dağların eteklerinde onlarca minare gökyüzüne doğru yükselmiş ama oradan ezan sesi karışmıyor birbirine. Bir kere alel acele okunup bitiyor. Her camide aynı anda.

Yani bir birine karışmıyor Yaradanı yüceltmeler. Bir birine karışmıyor bu ilahi çağrı. O halde ezan neydi peki?

Ezan bir çağrı değil sadece...

Ezan Rabbi yüceltmek,

En büyük olduğunu haykırmak göklere doğru.

Bulutları parçalarcasına bir nida.

Ezan bir eylem, red, isyan aslında

Bizi davet eden diğer olgulara.

Yeri geldiğinde bir şamar.

Rab ile randevusunu unutan kula.

Gökleri ve yeri şahit tutmak aslında

Allah’ın tek ve yüce olduğuna.

Gökyüzünde bunların birbirine karıştığı bir ortamla, bir defa da aynı anda okunması elbette ki aynı olamaz. Aynı tadı veremez insana. Aynı duyguları hissettiremez. Aynı şekilde içini titretemez herhalde.

Orada umumi şikayet üzere bu sistem uygulanıyormuş. Üzücü hem de çok üzücü. Yarısında fazlası Müslüman olan bu ülkenin Anadolu’nun bağrı olarak görülen bu beldesinde Ezan dan rahatsız olmuş birileri. Ve şikayetle kesmişler bu sesi. Ya orada yaşayan alnı secdeye varan insanlar. Hiç mi beklemezler Rabbin çağrısını? Ve bu çağrının ahenkle semaya yükselmesini ? Ve bu çağrının kesilmesi hiç mi içlerini acıtmaz ? Hiç mi yürekleri yanmaz?

- Evet haklısın Yüsra ben hiç bu şekilde düşünmemiştim.

- Her şeyi aldılar elimizden yavaş yavaş. Hissettirmeden için için. Bize ait olan her şeyi. Değerlerimizi, hayatımıza serpiştirdiğimiz İslami hükümleri.

Ekonomik şartlar la yardımlaşma duygumuzu aldılar bizden. Bencil et yığınları haline geldik farkında olmadan. Kendinden başkasını düşünmeyen maddiyatçı para hırsı bürümüş hissiz, duygusuz birileri haline geldik hayat şartlarının ardına sığınarak.

Tarikatler, mezhebler, partiler ve düşünce ayrılıkları adı altında birlik ve beraberliğimizi aldılar elimizden hissettirmeden.

Tesettürümüzü aldılar sonra. Moda ve güzel gözükme uğruna tesettürden çıkan, sadece saç telini örten bir örtü haline getirdiler. İslami mücadelemizde yok oldu zaten belli korkularımızdan.Her şeyimizi aldılar elimizden. Bir tek Namaz ve ona çağıran Ezan kaldı elimizde.

Onu da kısıtlamaya çalışan zihniyete ne demeli. Almalarına izin vermemeli. Çocuklarımız, Ezanların göğü parçaladığı bir ortamda büyümeli.

Ezan seslerinin bir birine karıştığı bir ortamda büyümeli çocuklarımız. Allah’ı birleyen ve yücelten seslerin birbirine karıştığı bir ortama alışmalılar. Bu sesler zincirine aşina olmalı o minicik kulakları. Dikkatlerini çekmeli her ayrı minareden yükselen ama bulutların arasında birleşen bu haykırışlar. Dikkatini çekmeli ve yüreğini sızlatmalı bu nida.

Tek tip Ezan dan rahatsız olmalı sonra. Alel acele okunup bitiveren Ezan tipi rahatsız etmeli onu da. Sormalı, sorgulamalı nedenini.

Hatice derin düşüncelere dalmıştı. Ne diyeceğini ne yapacağını bilemez haldeyken arkadaşı devam etti.

- Ezanına sahip çıkmalı ümmet.Alnı secdeye varan herkes sahip çıkmalı.Tıpkı Bilal-i Habeşinin ilk okuduğunda ki hazzı duymalı.

Bu haz ile Rabbin huzuruna durmalı. Ellerinden alınmasına, kısıtlanmasına izin vermemeli diğer olgularımızı aldıkları gibi. Ezan sesi yerine çan seslerini duymak istemiyorsa reddetmeli ve karşı çıkmalı bu keyfi uygulamaya.

Hatice buğulanan gözlerini silerken bir taraftan da abdest almak için hazırlanıyordu. Arkadaşı çok haklıydı. Karşı çıkamadığı için ellerinden alınan güzellikleri kaybederken, o Ezanın susmaması için her ülkede özellikle de büyük bir çoğunluğu müslüman olan ülkede ezan seslerinin bir birine karışarak ahenkle semada buluşması için dualar etti içi titreyerek.

Namaz sonrası sohbetleri yine sürdü. Ta ki İkindi vakti her camiden birbirine karışarak yükselen ve sonra semada buluşan ezanı işitene dek.
 
A

Arzu_76

Allah (CC) razı olsun kardeş paylaşımın için

Ezanlar susmasın

Dua ile
 
A

Arzu_76

selamün aleyküm
"Bulunmayacak tek şey"
diye açtığın başlığa bakabilirmisin kardeş size bir şey yazdım

dua ile
 

nakşibendi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
12 Mar 2006
Mesajlar
1,946
Tepki puanı
0
Puanları
0
Ezan bir çağrı değil sadece...

Ezan Rabbi yüceltmek,

En büyük olduğunu haykırmak göklere doğru.

Bulutları parçalarcasına bir nida.

Ezan bir eylem, red, isyan aslında

Bizi davet eden diğer olgulara.

Yeri geldiğinde bir şamar.

Rab ile randevusunu unutan kula.

Gökleri ve yeri şahit tutmak aslında

Allah’ın tek ve yüce olduğuna.



Selamünaleyküm....

Evet "Ezan" ALLAH'ın camii ismiyle bizleri kendine davet etmesidir. ALLAH c.c. razı olsun çok güzel bir tesbit'te deyinilmiş bir paylaşımdı emeğine sağlık kardeş... Selam ve dua ile kal fe emanillah


Allah razı olsun...Sizlerde duayla kalınız.
 

smmmtuba

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Tem 2007
Mesajlar
1,639
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
47
:A:ABen artık size nasıl dua edeceğimi bilemiyorum :( B)
 

Rayyan_

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
28 Eyl 2007
Mesajlar
32
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
46
paylaşım için tşklr emeğine sağlık yaradan razı olsun ......
 

kasirga

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Ara 2006
Mesajlar
142
Tepki puanı
0
Puanları
0
Allah razı olsun kardeşim .. Malesef ülkemizde inançlı insanlar çopunlukta olsada hep azınlığın istediği oluyor. onlar imza topyıp şikayet etmişlerse, bizde toplayıp eski uygulamayı isteyelim.. yapalım bir şeyler. bende bu merkezi sisteme çok kızmıştım. müezzinin minareye çıkıp ezan okumamasına bile üzülüyorum. minareye çıkan müezzin kalmadı. eskiden onları ordan ezan okurken seyretmek bile ayrı bir haz veriyordu. bizim memleketteki ezanı okurken her tarafa ses gitsin diye her tarafa yönelerek okunurdu. her taraftan ayrı çağrı ne güzeldi... şimdi kalmadı oyle okuyan. hopörlere bir şey dediğimiz yok zira ezan sesi her yere gitmiyor bu sistemi geliştirdiler ama geliştirirken baı değerleride aldılar götürdüler.
eskiyi özlüyorum gerçekten. hele razamanları..biz çoçukken müezzinin minareye çıkıp ezan okumaya başladığını görene kadar dışarda oyun oynardık. zira evde pek iyi duyulmazdı ezan sesi. ezan okunmaya başlayınca müjdeyi evdekilere vermek için koşardık.. "ezan okunuyor, ezan okunuyor" diye bağıra bağıra koşardık. hemen sofraya otururduk ve hep birlikte dua edip oruçlarımızı açardık..
ezanı beklemek, onun okunduğunu duymak ayrı hazdı. şimdi de aynı hazzı alıyorum dersem yalan olur.
böyle giderse yakında merkezi sistemden, kaydi sisteme geçilir. imam bile evde oturur. ezan otamatikmen kaydi sistemden vakti gelince okunmaya başlar. kurulmuş saat gibi. ezanı duyan imam oyle camiye gelir artık. sonra camiye gelmeye gitmeye karışırlar.
bi bakmışsın imamlar, rahata alışan imamlar bile iş şartlarından şikayet edip, grev yapar hale gelmişler. sen onlara şaşkın şaşkın bakarsın, ibadetlerini bile aaa pardon onlar için görev, iş (malesef boyle görenler var, nazlanarak camiye geliyorlar) lerini doğru düzgün yapmayanlar bir de grev yapıp namaz kıldırmazlarsa şaşmayın. hak, hürriyet, medeniyet derken nereye doğru gidiyoruzzzzz.......

Yaradan sonumuzu hayır etsin. gelecek nasile inşallah dinlerini yaşayabilecekleri iyi bir ortam bırakız, onların bedduasını almaktan Allaha sığınırım...

Ezan dinmez, bayrak inmez, şehitler ölmez slogonamızdı.. şimdilerde bunu soylemek bile tuhaf karşılanıyor.


inşallah elimizdekilerin kıymetini bilir, islami değerlerimizi koruruz. Rabbim cümlemize bu gücü, imanı ve cesareti versin.
inşallah okunan her ezandan Bilali Habeşinin okuyormuşcasına o lezzeti alırız.

selametle..
saygılarımla..
 

nakşibendi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
12 Mar 2006
Mesajlar
1,946
Tepki puanı
0
Puanları
0
Allah razı olsun kardeşim .. Malesef ülkemizde inançlı insanlar çopunlukta olsada hep azınlığın istediği oluyor. onlar imza topyıp şikayet etmişlerse, bizde toplayıp eski uygulamayı isteyelim.. yapalım bir şeyler. bende bu merkezi sisteme çok kızmıştım. müezzinin minareye çıkıp ezan okumamasına bile üzülüyorum. minareye çıkan müezzin kalmadı. eskiden onları ordan ezan okurken seyretmek bile ayrı bir haz veriyordu. bizim memleketteki ezanı okurken her tarafa ses gitsin diye her tarafa yönelerek okunurdu. her taraftan ayrı çağrı ne güzeldi... şimdi kalmadı oyle okuyan. hopörlere bir şey dediğimiz yok zira ezan sesi her yere gitmiyor bu sistemi geliştirdiler ama geliştirirken baı değerleride aldılar götürdüler.
eskiyi özlüyorum gerçekten. hele razamanları..biz çoçukken müezzinin minareye çıkıp ezan okumaya başladığını görene kadar dışarda oyun oynardık. zira evde pek iyi duyulmazdı ezan sesi. ezan okunmaya başlayınca müjdeyi evdekilere vermek için koşardık.. "ezan okunuyor, ezan okunuyor" diye bağıra bağıra koşardık. hemen sofraya otururduk ve hep birlikte dua edip oruçlarımızı açardık..
ezanı beklemek, onun okunduğunu duymak ayrı hazdı. şimdi de aynı hazzı alıyorum dersem yalan olur.
böyle giderse yakında merkezi sistemden, kaydi sisteme geçilir. imam bile evde oturur. ezan otamatikmen kaydi sistemden vakti gelince okunmaya başlar. kurulmuş saat gibi. ezanı duyan imam oyle camiye gelir artık. sonra camiye gelmeye gitmeye karışırlar.
bi bakmışsın imamlar, rahata alışan imamlar bile iş şartlarından şikayet edip, grev yapar hale gelmişler. sen onlara şaşkın şaşkın bakarsın, ibadetlerini bile aaa pardon onlar için görev, iş (malesef boyle görenler var, nazlanarak camiye geliyorlar) lerini doğru düzgün yapmayanlar bir de grev yapıp namaz kıldırmazlarsa şaşmayın. hak, hürriyet, medeniyet derken nereye doğru gidiyoruzzzzz.......

Yaradan sonumuzu hayır etsin. gelecek nasile inşallah dinlerini yaşayabilecekleri iyi bir ortam bırakız, onların bedduasını almaktan Allaha sığınırım...

Ezan dinmez, bayrak inmez, şehitler ölmez slogonamızdı.. şimdilerde bunu soylemek bile tuhaf karşılanıyor.


inşallah elimizdekilerin kıymetini bilir, islami değerlerimizi koruruz. Rabbim cümlemize bu gücü, imanı ve cesareti versin.
inşallah okunan her ezandan Bilali Habeşinin okuyormuşcasına o lezzeti alırız.

selametle..
saygılarımla..

Es selamün aleyküm ve Rahmetullahi ve Berekatuhü.Ne güzel dile getirmişsin güzel kardeşim.Inan bana yazdıklarını tüylerim ürpererek okudum.Allah razı olsun.Ufak bir hatırlatma gereği duydum bilen bilmeyen çıkacaktır elbette.Imam dediğimiz kişiler.Camiyi terk edemezler.Bu onların görevidir.Buyrun birde burdan deneyin.Duayla kalınız.
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt