Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Ey oğul (1 Kullanıcı)

nakşibendi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
12 Mar 2006
Mesajlar
1,946
Tepki puanı
0
Puanları
0
Bir babanın oğluna nasihati
24.06.2007
Ahmed Siyahi hazretleri, Kastamonu’da yetişen evliyadandır. Mevlana Halid-i Bağdadi hazretlerinin sohbetinde yetişip kemale gelmiştir. Oğluna, aslında hepimize hitaben buyurur ki:
“Ey oğlum! Sana Allahü teâlânın kitabına, Resulullah efendimizin sünneti seniyyesine uymayı, itikadını, Ehl-i sünnet âlimlerinin bildirdikleri doğru itikada göre düzeltmeni tavsiye ederim... Âlimlere, din büyüklerine hürmet et. İçin temiz olsun. Cömert ve güler yüzlü ol. Başkalarına ihsan ve iyilikte bulun. Allahü teâlânın yarattıklarına eziyet etme. Arkadaşlarının kusurlarını affet. Büyük, küçük herkese nasihat eyle, hırs ve tamahı terk eyle. Bütün ihtiyaçlarında Allahü teâlâya güven. Allahü teâlâ, kendisine sığınanları mahrum etmez.

Ey oğlum! Kurtuluşu, doğruluktan başka bir şeyde, Allahü teâlânın rızasına kavuşmayı, Resulullah efendimize tabi olmak, ona uymaktan başka bir yolda arama. Kendini hiç kimseden üstün zannetme. Birisi senin hakkında koğuculuk ve hasetçilik yaparsa, ona mani olmak için kendini zahmete sokma, onun işini Allahü teâlâya bırak. Sen kıymetli ömrünü Resulullah efendimizin sünnet-i seniyyesine uymakla geçir. Allahü teâlânın emirlerini yerine getirmekte kınayanın kınamasından korkma. İbadet ve taatin güçlüklerine karşılık sevaba kavuşacağını düşünerek sabret. Nefsini daima hesaba çek. Vakitlerini, dinin emirlerine uymakla kıymetlendir. Çünkü geçen zaman bir daha geri gelmez. Yarına çıkıp çıkmayacağın belli olmadığından, yarın yaparım demek, üzüntü ve pişmanlığa yol açar. Her zaman Allahü teâlânın razı olduğu şeylere sarıl.

Ey oğul! Tevazu ve alçak gönüllülükte toprak gibi, başkasına fayda vermekte meyveli ağaç gibi, cömertlikte akan nehir gibi, ihsan ve iyilik yapmakta deniz gibi, malayani, faydasız şeyleri konuşmamakta, sükut ve susmakta cansız varlıklar gibi, ayıpları örtmekte karanlık gece gibi olmaya çalış. Kalbin körlüğü, kalb katılığındandır. Günahların için ağlayıp sızla, ah et. Nazargâh-ı ilahi olan kalbi, haramlara ve Allahü teâlânın yasak ettiği şeylere yöneltmekten sakın. Akrabayı ziyaret ve onlara iyilik etmeyi ihmal etme. Ahiret kardeşlerini, iyi arkadaşlarını artırmaya çalış ve onlarla sohbet et! Evliyanın büyükleri; “Allahü teâlâ ile beraber olunuz. Buna gücünüz yetmezse, Allahü teâlâ ile beraber olanlarla olunuz ki, sizi Allahü teâlâya kavuştursunlar” buyurmuşlardır.

Ey oğul! Dünyaya sarılmış olanlarla bulunma. Onlarla sohbet ve beraberlik gam, keder ve üzüntü getirir. Bu, tecrübe ile sabittir. Allahü teâlânın emir ve yasaklarına uymayan, nefsinin arzu ve isteklerine uymuş kimselerle beraber olma. Böyle kimseler gizli düşman olup, insanın yüzüne karşı dalkavukluk yaparlar, arkadan ise aleyhinde bulunurlar. Onların yanına gelerek oturmalarına bakıp aldanma. Maksatları senden manen faydalanmak olmayıp dünyalık maksatlarına, mal ve mevki elde etmeye seni vesile, alet etmek içindir. Bir kusur ettiğinde, hakkında kötülük düşünenlerin ve düşmanlarının en azılısı olurlar. Zamanındaki insanları tecrübe ettiğinde, onlarda da, bundan başka bir özellik bulmayacaksın.

Ey oğul! Sana bağlılık iddiasında bulunanların, yaptıkları iyilikleri başına kaktıklarını görürsün. Çünkü sadakat ve bağlılık adına yaptıkları az bir iyilik karşılığında ağır, pek fazla bir hizmet ve karşılık beklerler, çok şey ümit ederler. Bu ümitlerine bir defa olsun müsaade etmezsen, gösterdikleri sevgi, sadakat ve bağlılıklarını derhal bırakırlar. Çok defa onların isteklerinden yakanı kurtaramazsın.

Ey oğul! Eğer sana hakiki dost arkadaş lazım ise, Allah için sevenlerle beraber ol. Böyle kimselerden dostluk ve kardeşlik bağı kurduğun kimseye, muhtaç olduğunda ihtiyacından fazla malın varsa ver. Yahut onu kendinle beraber tut veya kendine tercih et. Beraber olduğunuzda ve arkasından ayıplarını ört ve gizle. Kusuru olduğunda sabır ve tahammül et. Hayatta iken ve vefat ettiğinde onu hayırla an.

Ey oğul! Herkese yumuşaklık, alçak gönüllülük, güler yüzlülük ile davranmaya gayret et. Sana, Rabbinden alıkoyan dünyalığa, makam ve mevkiye kalbinin meyletmemesini tavsiye ederim. Çünkü nefs, heva, şeytan ve dünya, insanın dört düşmanıdır. Nefsin silahı tokluk, hapishanesi açlıktır. Hevanın silahı, çok konuşmak; sukut, konuşmamak ise, onun zindanıdır. Dünyanın silahı insanlarla fazla beraber olmak, onlar arasında fazla bulunmak, çaresi yalnızlık ve onlardan uzak kalmaktır. Şeytanın silahı gaflet yani Allahü teâlâyı unutmak; ona karşı tedbir, Allahü teâlâyı anmak, hatırlamak, büyüklüğünü düşünmektir.

Ey oğul! Bu nasihatlerimi iyi belle ve Allahü teâlânın nimetlerine, sana yaptığı iyiliklere şükredenlerden ol!..”
 

CEYDA_CEREN

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Ocak 2008
Mesajlar
13
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
49
çok güzel bir paylaşımdı hemen kaydediyorum
rabbime emanet ol işallah emeğine sağlık
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt