Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Ey Allah'ın Kulları ! (1 Kullanıcı)

Delete

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Mar 2008
Mesajlar
6,076
Tepki puanı
15
Puanları
38
Ey Allah'ın Kulları !

Günleriniz pek az. Kafileler yola çıkmadan, gaflet uykusundan uyanın. Sen ey, göçün olacağına inandığı halde ne azığını ne de rıhlet ihtiyaçlarını hazırlayan, sen ey heva denizine dalan, sahile ne zaman çıkacaksın? Derin uykudan uyansan, uyanık bir gönülle vaazlara gelsen, akıllılar gibi gece ibadetine kalksan, amel sahifelerinin satırlarını göz yaşlarıyla, nedamet terennümleriyle yazsan, onları akan göz yaşlarının oluşturduğu yelkenli ile gidecekleri yere göndersen ne iyi olacak... Belki bu sayede sahile demir atarsın.

Cahil, gafil, mağrur kişinin vay haline! O ki ihtiyarlamaya yüz tuttuktan sonra da günahlarla ağırlaştı, hevâ duvarına dayandı. Ama yaslandığı duvar yıkılmak üzere.

O câhil insan binalar yapıyor, kal'alar tahkim ediyor. Fakat kabrini hatırlamıyor. Sonra da kendini akıllı sanıyor. Allah'a yemin ederim ki, çalışkanlar onu geride bıraktı, en yüce makamlara ulaştılar. O, hâlâ tembel tembel otururken çalışanın mükâfatını ümid eder. Heyhat, ne büyük hayal! Gerçekleşmesi ne kadar uzak hülya!..
Ey köşkleriyle övünerek kendini beğenen kişi! Dünya yalnız ibadet ve dua yeridir. Yarın dar bir eve ineceksin, öyle ise dünyada bir hırka bir lokmaya razı ol. Örümcek evi gibi bir ev ediniver.

Sonra: Ey nefsim ölüme kadar meskenin burasıdır de!..



Kaynak Kitabım

İmam Zehebi
İslam Şeriatinde Büyük Günahlar
(KİTABÜ'L-KEBAİR)
 

Nevin_1982

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
23 Eyl 2006
Mesajlar
5,000
Tepki puanı
8
Puanları
38
Yaş
41
Konum
sakarya
Cahil, gafil, mağrur kişinin vay haline! O ki ihtiyarlamaya yüz tuttuktan sonra da günahlarla ağırlaştı, hevâ duvarına dayandı. Ama yaslandığı duvar yıkılmak üzere.

s.a.allah razı olsun sizden.inşallah bu çağrınız kalplerimize ışık tutar.allah(c.c)emanet olunuz.
 

Delete

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Mar 2008
Mesajlar
6,076
Tepki puanı
15
Puanları
38
Cahil, gafil, mağrur kişinin vay haline! O ki ihtiyarlamaya yüz tuttuktan sonra da günahlarla ağırlaştı, hevâ duvarına dayandı. Ama yaslandığı duvar yıkılmak üzere.

s.a.allah razı olsun sizden.inşallah bu çağrınız kalplerimize ışık tutar.allah(c.c)emanet olunuz.


Esselamun aleyküm ve rahmetullahi ve berakatühü.
Allah sizden de razı olsun kardeşim. Selam ve baki dua ile kalın.
 

gülnisa

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
22 Ocak 2008
Mesajlar
11,851
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
50
Ey köşkleriyle övünerek kendini beğenen kişi! Dünya yalnız ibadet ve dua yeridir. Yarın dar bir eve ineceksin, öyle ise dünyada bir hırka bir lokmaya razı ol. Örümcek evi gibi bir ev ediniver.

selamunaleykum kardeşım
emeğıne sağlık
dunyaya nıçın geldığımızın farkına varmak ıcın cok guzel bır yazı
ne gotureceğız
maddı olarak koca bır hiç
ama manevı olarak cok şey
allah hak yoldan ayırmasın
allaha emanet ol
selam ve dua ıle
 

Delete

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Mar 2008
Mesajlar
6,076
Tepki puanı
15
Puanları
38
Ey köşkleriyle övünerek kendini beğenen kişi! Dünya yalnız ibadet ve dua yeridir. Yarın dar bir eve ineceksin, öyle ise dünyada bir hırka bir lokmaya razı ol. Örümcek evi gibi bir ev ediniver.

selamunaleykum kardeşım
emeğıne sağlık
dunyaya nıçın geldığımızın farkına varmak ıcın cok guzel bır yazı
ne gotureceğız
maddı olarak koca bır hiç
ama manevı olarak cok şey
allah hak yoldan ayırmasın
allaha emanet ol
selam ve dua ıle


Esselamun aleyküm ve rahmetullahi ve berakatühü.
Amin kardeşim. Allah razı olsun. Siz de Allah'a emanet olun.
Selam ve baki dua ile kalın.
 

Im_muslim

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
8 Eki 2007
Mesajlar
3,194
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
40
Selamünaleyküm delete kardeşim ALLAH razı olsun. çok güzel bir paylaşımdı.
evet bu dünyada ne yapmamız gerektiği çok açık. Bu dünya bir tarladır ve ne ekersen yarın ahirette ürün olarak onu alacaksın. ALLAHa şükürler olsun ki yarın ahirette fazlasıyla mükafat elde etmemiz için bu dünyada bir hayat verdi bizlere. bu şansı iyi değerlendirmeliyiz ki başka şans olmayacak değil mi.

ALLAHım bizleri dini üzere daim ve sabit kılsın inşaallah.
ALLAHa emanet olunuz...
selam ve dua ile...
 

Delete

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Mar 2008
Mesajlar
6,076
Tepki puanı
15
Puanları
38
Selamünaleyküm delete kardeşim ALLAH razı olsun. çok güzel bir paylaşımdı.
evet bu dünyada ne yapmamız gerektiği çok açık. Bu dünya bir tarladır ve ne ekersen yarın ahirette ürün olarak onu alacaksın. ALLAHa şükürler olsun ki yarın ahirette fazlasıyla mükafat elde etmemiz için bu dünyada bir hayat verdi bizlere. bu şansı iyi değerlendirmeliyiz ki başka şans olmayacak değil mi.

ALLAHım bizleri dini üzere daim ve sabit kılsın inşaallah.
ALLAHa emanet olunuz...
selam ve dua ile...


Esselamun aleyküm ve rahmetullahi ve berakatühü.
Amin kardeşim. Siz de Allah'a emanet olun.
Allah razı olsun kardeşim. Selam ve baki dua ile kalın.
 

~Elçi~

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
20 Haz 2007
Mesajlar
2,893
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
44
Esselamun aleyküm kardeşim Rahman razı olsun emeğinize sağlık.
Rabbim sizi en güzeliyle mükafatlandırsın inşaallah.Baki selam ve dua ile...​
 

Delete

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Mar 2008
Mesajlar
6,076
Tepki puanı
15
Puanları
38
Esselamun aleyküm kardeşim Rahman razı olsun emeğinize sağlık.
Rabbim sizi en güzeliyle mükafatlandırsın inşaallah.Baki selam ve dua ile...​


Ve aleykümüsselam verahmetullahi veberakatüh.
Amin kardeşim.
Allah sizden de razı olsun. Selam ve baki dua ile kalın.
 

aliye_aliye

Altın Üye
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
16,828
Tepki puanı
4
Puanları
38
Konum
~* پایتخت آن بهشت *~
Web Sitesi
www.fizikist.com
Selamün Aleyküm ve rahmetullahi ve berekatühü kardeşim.
Allah c.c razı olsun, uyarıcı bir paylaşımdı..Emeğinize sağlık. Bir gün sonrasını düşünüp de bu geçici dünyada birtakım şeylerin kaygısına düşen insanlar, sonsuz ahiret yurdu için hiçbir azık hazırlamamaktadırlar..Burada bir gün çekecekleri herhangi bir yokluğun derdiyle kendilerini paralarlar da, gelişi hak olan bir günden Allah c.c'ye sığınmaz ve o günün endişesini taşımazlar.. Rabbimiz c.c, ahiret gerçeğini unutmayanlardan eylesin bizleri inşallah.. Tesirli olması duası ile kardeşim. Rabbimize emanet olunuz.
 

talipamca

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
8 Eki 2007
Mesajlar
1,472
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
65
EĞER MÜSLÜMANSANIZ...

Bir gün zengin bir adam, “Şakîk hazretleri”ne,
Gelip, bir istirhâmda bulundu kendisine.

Dedi ki: (Ey efendim, ben zengin bir kimseyim.
Her ihtiyâcınızı karşılamak isterim.)

Onun bu teklîfine karşılık, bu büyük zât,
Buyurdu: (Olabilir, şartım var benim fakat.)

Zengin, hayret içinde dedi ki: (Ey efendim!
O şartınız nedir ki, bunu çok merak ettim.)

Dedi: (Bana verince, malın noksanlaşırsa,
Veyâ hırsız gelip de, malların çalınırsa,

Yâhut da vazgeçersen ilerde bu fikrinden,
Bir kusûrumu görüp, dönersen niyetinden,

Ve yâhut da ölürsen bir gün ânî olarak,
Nafakasız kalırsam, o zaman ne olacak?

Bana, bu hususlarda verirsen bir temînât,
Derhal kabûl ederim teklîfini şu saat.)

Bunları, şaşkın halde dinledi zengin adam.
Sonra, “hazreti Şakîk” eyledi şöyle devam:

(Şu an benim rızkımı, verir ki öyle bir zât,
Bütün bu hususlarda, kefîldir bana bizzât.

Saçar ihsânlarını, hepsine mahlûkâtın.
Yine de, hazînesi hep doludur o zâtın.

Her canlının rızkını verir de fazla fazla,
Yine hazînesinde, azalma olmaz aslâ.

Hem o kadar çoktur ki şefkat ve merhameti,
Kulları yapsalar da her suç ve kabâhati,

Bakmayıp hiç onların isyân etmelerine,
Kesmez rızıklarını, devamlı verir yine.

Hem de O, ölümsüzdür, O hep vardır, hiç ölmez.
Her ne olursa olsun, va'dinden geri dönmez.

Böyle bir zât, rızk için kefîlken şimdi bana,
Yakışır mı, bırakıp, gideyim başkasına?

Böyle yapan kimseye, “Akıllı” denilir mi?
Böyle yüce bir Sâhip, bırakıp gidilir mi?)

Zengin Onu dinleyip, dedi ki: (Ey efendim!
Beni affediniz ki, büyük hatâ eyledim.)

Bâzı âsî gençlere, bir gün de bu büyük zât,
Biraz sert konuşarak, şöyle etti nasîhat:

(Eğer “Çocuk” iseniz, mektebe devam edin.
Eğer “Deli” iseniz, tımarhâneye gidin.

Şâyet “Hasta” iseniz, görünün tabiplere.
Eğer “Ölü” iseniz, gömülün kabirlere.

Yok “Müslümân” iseniz, o takdîrde islâmın,
Şartları her ne ise, îfâ edin bihakkın.)

Bir gün de buyurdu ki: (Etmeyin sakın gaflet.
Yoksa, pişmânlığınız çetin olur begâyet.

Aklı olan, dünyâda henüz ecel gelmeden,
“Ölüm” ve “Âhiret”e hazırlanır evvelden.

Bilir ki dünyâ fânî, ebedîdir âhiret.
Âhiret günü için, gösterir sa'y-ü gayret.)



ÖĞÜNME MALIN İLE!


Halîfe Hârun Reşîd, bir gün "Şakîk Belhî"ye,
Ricâ etti: (Bana bir nasîhat eyle!) diye.

Buyurdu ki: (Ey Hârun, gaflete gelme sakın.
Zîrâ "ölüm", insana uzak değil, çok yakın.

Aldanma bu dünyânın mal ve saltanatına.
Âhirette, bunların faydası olmaz sana.

Düşün şimdi bir çölde, günlerce kaldığını,
Harâretten susayıp, içinin yandığını.

Tam ölecek bir hâle gelmişken susuzluktan,
Biri gelse yanına, hem de "Serin su" satan.

Senin, bu susuzluktan yanmışken böyle için,
Ne kadar mal verirsin o suyu almak için?)

Dedi ki: (Ne isterse veririm o ücreti.
Olur mu o durumda, malın ehemmiyeti?)

Buyurdu: (Yarısını isterse servetinin,
Verir misin o şahsa, o suyu almak için?)

Hârun Reşîd dedi ki: (Veririm hemen elbet.
Zîrâ ben ölüyorken, neye yarar bu servet.)

Buyurdu ki: (Pekâlâ, içtin ve kandın suya.
Lâkin atamıyorsun o suyu dışarıya.

Yâni bir damla bile, idrar yapamıyorsun.
Şiddetli bir sancıyla, kıvranıp duruyorsun.

O ara, bir başkası gelse senin yanına.
Dese: "Çâre bulurum, senin hastalığına."

Kalan servetini de talep etse o hepten,
Acabâ verir miydin halâs için o dertten?"

Dedi: (Gâyet tabii, seve seve verirdim.
Ben sancıdan ölürken, neye yarar servetim?)

Buyurdu: (Öyle ise, öğünme malın ile.
Bir içimlik su kadar kıymeti yokmuş bile.)

Hârun Reşîd ağlayıp, dedi ki: (Söyle daha.)
Buyurdu ki: (Ey Hârun, isyân etme Allah'a.

“Tövbe”yi, bir an bile sakın geciktirme ki,
İstiğfâr edemeden ölebilirsin belki.

Pişmân olur, tövbeyi sonraya bırakanlar.
Zîrâ "ecel", çok zaman, ânî gelip yakalar.

Bil ki hâlis müslümân, kimseyi kötü bilmez.
Kimsenin arkasından, konuşup gıybet etmez.

Târifi şöyledir ki hakîkî bir mü'minin:
"Elinden ve dilinden, insanlar olur emîn."

Tam yediyüz âlime sordum ki şu suâli:
(Akıllı bir insanın, nasıl olur ahvâli?)

Dediler: (Soğumuştur o kimse bu dünyâdan.
Âhiret hazırlığı içindedir durmadan.

Bilir ki dünyâ fânî, âhiret ebedîdir.
“Âhiret günü” için hazırlık içindedir.

Dünyâ işleriyle de uğraşsa da nihâyet,
Lâkin dünyâ malına, beslemez hiç muhabbet.

Dünyâdan, “Âhiret”e çevirmiştir yüzünü.
İbâdetle geçirir gece ve gündüzünü.)

EsSelamuAleuküm Kardeşim..
Müslüman gafillerden olmamalı değil mi ?..Her şey de var bir ibret..
ama ÖLÜM öyle ki..bu kısa yolun bitmediği..sonsuzluğa yürümeyi bilene servet..
Allah(CC) razı olsun..Selam ve dua ile..
 

nuresma

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
7 Eki 2006
Mesajlar
2,975
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
Konum
ankara
selamun aleykum ve rahmetullah.
değerli paylaşımınız için Allah razı olsun.
gaflet uykusuna dalmaktan korusun cümlemizi Rabbimiz.
selametle...
 

ferahhfeza

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
10,922
Tepki puanı
8
Puanları
0
Yaş
46
Web Sitesi
ferahhfeza.blogcu.com
______Esselamun aleyküm
kardeşim Rahman razı olsun emeğinize sağlık.
rabbim yar ve yardımcınız olsun inşaallah.

selam ve dua ile...________
 

Delete

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Mar 2008
Mesajlar
6,076
Tepki puanı
15
Puanları
38
EĞER MÜSLÜMANSANIZ...

Bir gün zengin bir adam, “Şakîk hazretleri”ne,
Gelip, bir istirhâmda bulundu kendisine.

Dedi ki: (Ey efendim, ben zengin bir kimseyim.
Her ihtiyâcınızı karşılamak isterim.)

Onun bu teklîfine karşılık, bu büyük zât,
Buyurdu: (Olabilir, şartım var benim fakat.)

Zengin, hayret içinde dedi ki: (Ey efendim!
O şartınız nedir ki, bunu çok merak ettim.)

Dedi: (Bana verince, malın noksanlaşırsa,
Veyâ hırsız gelip de, malların çalınırsa,

Yâhut da vazgeçersen ilerde bu fikrinden,
Bir kusûrumu görüp, dönersen niyetinden,

Ve yâhut da ölürsen bir gün ânî olarak,
Nafakasız kalırsam, o zaman ne olacak?

Bana, bu hususlarda verirsen bir temînât,
Derhal kabûl ederim teklîfini şu saat.)

Bunları, şaşkın halde dinledi zengin adam.
Sonra, “hazreti Şakîk” eyledi şöyle devam:

(Şu an benim rızkımı, verir ki öyle bir zât,
Bütün bu hususlarda, kefîldir bana bizzât.

Saçar ihsânlarını, hepsine mahlûkâtın.
Yine de, hazînesi hep doludur o zâtın.

Her canlının rızkını verir de fazla fazla,
Yine hazînesinde, azalma olmaz aslâ.

Hem o kadar çoktur ki şefkat ve merhameti,
Kulları yapsalar da her suç ve kabâhati,

Bakmayıp hiç onların isyân etmelerine,
Kesmez rızıklarını, devamlı verir yine.

Hem de O, ölümsüzdür, O hep vardır, hiç ölmez.
Her ne olursa olsun, va'dinden geri dönmez.

Böyle bir zât, rızk için kefîlken şimdi bana,
Yakışır mı, bırakıp, gideyim başkasına?

Böyle yapan kimseye, “Akıllı” denilir mi?
Böyle yüce bir Sâhip, bırakıp gidilir mi?)

Zengin Onu dinleyip, dedi ki: (Ey efendim!
Beni affediniz ki, büyük hatâ eyledim.)

Bâzı âsî gençlere, bir gün de bu büyük zât,
Biraz sert konuşarak, şöyle etti nasîhat:

(Eğer “Çocuk” iseniz, mektebe devam edin.
Eğer “Deli” iseniz, tımarhâneye gidin.

Şâyet “Hasta” iseniz, görünün tabiplere.
Eğer “Ölü” iseniz, gömülün kabirlere.

Yok “Müslümân” iseniz, o takdîrde islâmın,
Şartları her ne ise, îfâ edin bihakkın.)

Bir gün de buyurdu ki: (Etmeyin sakın gaflet.
Yoksa, pişmânlığınız çetin olur begâyet.

Aklı olan, dünyâda henüz ecel gelmeden,
“Ölüm” ve “Âhiret”e hazırlanır evvelden.

Bilir ki dünyâ fânî, ebedîdir âhiret.
Âhiret günü için, gösterir sa'y-ü gayret.)



ÖĞÜNME MALIN İLE!


Halîfe Hârun Reşîd, bir gün "Şakîk Belhî"ye,
Ricâ etti: (Bana bir nasîhat eyle!) diye.

Buyurdu ki: (Ey Hârun, gaflete gelme sakın.
Zîrâ "ölüm", insana uzak değil, çok yakın.

Aldanma bu dünyânın mal ve saltanatına.
Âhirette, bunların faydası olmaz sana.

Düşün şimdi bir çölde, günlerce kaldığını,
Harâretten susayıp, içinin yandığını.

Tam ölecek bir hâle gelmişken susuzluktan,
Biri gelse yanına, hem de "Serin su" satan.

Senin, bu susuzluktan yanmışken böyle için,
Ne kadar mal verirsin o suyu almak için?)

Dedi ki: (Ne isterse veririm o ücreti.
Olur mu o durumda, malın ehemmiyeti?)

Buyurdu: (Yarısını isterse servetinin,
Verir misin o şahsa, o suyu almak için?)

Hârun Reşîd dedi ki: (Veririm hemen elbet.
Zîrâ ben ölüyorken, neye yarar bu servet.)

Buyurdu ki: (Pekâlâ, içtin ve kandın suya.
Lâkin atamıyorsun o suyu dışarıya.

Yâni bir damla bile, idrar yapamıyorsun.
Şiddetli bir sancıyla, kıvranıp duruyorsun.

O ara, bir başkası gelse senin yanına.
Dese: "Çâre bulurum, senin hastalığına."

Kalan servetini de talep etse o hepten,
Acabâ verir miydin halâs için o dertten?"

Dedi: (Gâyet tabii, seve seve verirdim.
Ben sancıdan ölürken, neye yarar servetim?)

Buyurdu: (Öyle ise, öğünme malın ile.
Bir içimlik su kadar kıymeti yokmuş bile.)

Hârun Reşîd ağlayıp, dedi ki: (Söyle daha.)
Buyurdu ki: (Ey Hârun, isyân etme Allah'a.

“Tövbe”yi, bir an bile sakın geciktirme ki,
İstiğfâr edemeden ölebilirsin belki.

Pişmân olur, tövbeyi sonraya bırakanlar.
Zîrâ "ecel", çok zaman, ânî gelip yakalar.

Bil ki hâlis müslümân, kimseyi kötü bilmez.
Kimsenin arkasından, konuşup gıybet etmez.

Târifi şöyledir ki hakîkî bir mü'minin:
"Elinden ve dilinden, insanlar olur emîn."

Tam yediyüz âlime sordum ki şu suâli:
(Akıllı bir insanın, nasıl olur ahvâli?)

Dediler: (Soğumuştur o kimse bu dünyâdan.
Âhiret hazırlığı içindedir durmadan.

Bilir ki dünyâ fânî, âhiret ebedîdir.
“Âhiret günü” için hazırlık içindedir.

Dünyâ işleriyle de uğraşsa da nihâyet,
Lâkin dünyâ malına, beslemez hiç muhabbet.

Dünyâdan, “Âhiret”e çevirmiştir yüzünü.
İbâdetle geçirir gece ve gündüzünü.)

EsSelamuAleuküm Kardeşim..
Müslüman gafillerden olmamalı değil mi ?..Her şey de var bir ibret..
ama ÖLÜM öyle ki..bu kısa yolun bitmediği..sonsuzluğa yürümeyi bilene servet..
Allah(CC) razı olsun..Selam ve dua ile..



Ve aleykümüsselam verahmetullahi veberakatüh.
Değerli yorumlarınız ve katkınız için Allah razı olsun kardeşim. Selam ve baki dua ile kalın.
 

Delete

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Mar 2008
Mesajlar
6,076
Tepki puanı
15
Puanları
38
selamun aleykum ve rahmetullah.
değerli paylaşımınız için Allah razı olsun.
gaflet uykusuna dalmaktan korusun cümlemizi Rabbimiz.
selametle...



Ve aleykümüsselam verahmetullahi veberakatüh.
Amin kardeşim. Allah sizden de razı olsun kardeşim.
Selam ve baki dua ile kalın.
 

Delete

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Mar 2008
Mesajlar
6,076
Tepki puanı
15
Puanları
38
______Esselamun aleyküm
kardeşim Rahman razı olsun emeğinize sağlık.
rabbim yar ve yardımcınız olsun inşaallah.

selam ve dua ile...________


Ve aleykümüsselam verahmetullahi veberakatüh.
Rabbim cümlemizin yar ve yardımcısı olsun.
Allah sizden de razı olsun kardeşim. Selam ve baki dua ile kalın.
 

Delete

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Mar 2008
Mesajlar
6,076
Tepki puanı
15
Puanları
38
Selamün Aleyküm ve rahmetullahi ve berekatühü kardeşim.
Allah c.c razı olsun, uyarıcı bir paylaşımdı..Emeğinize sağlık. Bir gün sonrasını düşünüp de bu geçici dünyada birtakım şeylerin kaygısına düşen insanlar, sonsuz ahiret yurdu için hiçbir azık hazırlamamaktadırlar..Burada bir gün çekecekleri herhangi bir yokluğun derdiyle kendilerini paralarlar da, gelişi hak olan bir günden Allah c.c'ye sığınmaz ve o günün endişesini taşımazlar.. Rabbimiz c.c, ahiret gerçeğini unutmayanlardan eylesin bizleri inşallah.. Tesirli olması duası ile kardeşim. Rabbimize emanet olunuz.


Ve aleyküm selam ve rahmetullahi ve berakatüh kıymetli kardeşimiz.
Amin inşaallah, Allah sizden de razı olsun,
Duanız için çok teşekkür ederim kardeşim,
Allah’a emanet olun,
Selam ve baki dua ile kalın.


gif078tw8jw5.gif


Kedi, Aslangiller familyasındandır. Ama 40 tane Kedi bir araya gelse, bir tane Aslan etmez.
 

Delete

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Mar 2008
Mesajlar
6,076
Tepki puanı
15
Puanları
38
Allahu Teala'ya İbadette Samimiyet

Allahu Teala'ya İbadette Samimiyet


Allahu Teala'ya İbadette Samimiyet


Yüce Allah Kuran’da şöyle beyan eder; “Kim Rabbine kavuşmayı arzu ederse salih amel işlesin ve Rabbine (yaptığı) ibadete hiç kimseyi ortak etmesin!” (Kehf/110).


Hasan Basrî’den rivayet edildiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur:
"Allah Teâlâ şöyle buyuruyor:
Allah’ın kendisine ilim verdiği kişiye Allah Teâlâ sorar:
- Öğrendiğinle ne yaptın?
-Yâ Rab! Onunla gece gündüz sana ibadet ettim.
- Yalan söylüyorsun!
Melekler de “Yalan söylüyorsun! Bilakis sen onunla ‘Filan adam âlimdir’ dedirtmek istedin. Zaten öyle de denildi!” derler.
Allah’ın, kendisine mal verdiği kişi... Allah Teâlâ ona da sorar:
- Sana nimet verdim. Onu nasıl kullandın?
- Yâ Rab! O mal ile gece-gündüz sadaka verdim.
- Yalan söylüyorsun!
Melekler de “Yalan söyledin! Bilakis sen onunla ‘Filan adam cömerttir’ dedirtmek istiyordun. Nitekim öyle de denildi” derler.
Allah yolunda öldürülen kişi... Allah Teâlâ ona sorar:
- Sen ne yaptın?
- Yâ Rab! Cihad ile emrolundum ve savaşırken de öldürüldüm!
- Yalan söylüyorsun!
Melekler de “Yalan söylüyorsun; zira senin gayen ‘Filan adam kahramandır’ dedirtmekti. Nitekim dünyada iken böyle denildi” derler. (Müslim, İmam Ahmed, Nesâî).
Hadîsi rivâyet eden Ebu Hüreyre şöyle diyor:
"Sonra Hz. Peygamber baldırlarımın üzerine bir çizgi çekerek şöyle buyurdu:
“Ey Ebu Hüreyre! Bunlar kıyamet gününde kendileriyle cehennem ateşinin ilk tutuşturulacağı mahluklardır” (İhya-ı Ulumuddin)
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
Allahcc yar ve yardımcın olsun...
 

hafize

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
24 Tem 2006
Mesajlar
14,020
Tepki puanı
23
Puanları
36
Yaş
69
Konum
BURSA

Farkı fark etmeli, fark ettiğini
de fark ettirmemeli bazen...
Bir damlacık sudan nasıl yaratıldığını fark etmeli.

Anne karnına sığarken dünyaya neden sığmadığını ve en sonunda bir metre karelik yere nasıl sığmak zorunda kalacağını fark etmeli. Şu çok geniş görünen dünyanın, ahirete nispetle anne karnı gibi olduğunu fark etmeli.

Henüz bebekken 'Dünya benim!' dercesine avuçlarının sımsıkı kapalı olduğunu,ölürken de aynı avuçların 'her şeyi bırakıp gidiyorum !' dercesine apaçık kaldığını fark etmeli.
Ve kefenin cebinin bulunmadığını fark etmeli.

Baskın yeteneğini fark etmeli sonra.

Azraillin her an sürpriz yapabileceğini,nasıl yaşarsa öyle öleceğini fark etmeli insan
Hayvanların yolda , kaldırımda , çöplükte ama kendisinin güzel hazırlanmış mükellef bir sofrada yemek yediğini fark etmeli.
Yaratılmışların en güzeli olduğunu fark etmeli ve ona göre yaşamalı.

Gülün hemen dibindeki dikeni dikenin hemen yanı başındaki gülü fark etmeli.

Evinde kedi,köpek beslediği halde çocuk sahibi olmaktan korkmanın mantıksızlığını fark etmeli.

Eşine 'seni çok seviyorum!' demenin mutluluk yolundaki müthiş gücünü fark etmeli.

Dolabında asılı 25 gömleğinin sadece üçünü giydiğini ama arka sokaktaki komşusunun o beğenilmeyen gömleklere muhtaç olduğunu fark etmeli.

Zenginliğin ve bereketin sofradayken önünde biriken ekmek kırıntılarını yemekte gizlendiğini fark etmeli.
Annesinden doğarken tertemiz teslim aldığı gırtlağını ve aşırı beslenme yüzünden sarkan göbeğini fark etmeli, fark etmeliyiz çok geç olmadan...

Ömür dediğin üç gündür, dün geldi geçti, yarın ise meçhuldür...

O halde ömür dediğin bir gündür,o da bugündür...

selam ve dua ile
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt