Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

En iyi haslet dindar olmaktır (1 Kullanıcı)

vaktileyl

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
8 Tem 2008
Mesajlar
2,887
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
Web Sitesi
www.vaktileyl.com
En iyi haslet dindar olmaktır. Bu haslet iki olursa, dindarlık ve mal sahibi olmak. Üç olursa, dindarlık, mal ve haya. Dört olursa, dindarlık, mal, haya ve güzel ahlak. Beş olursa, dindarlık, mal, haya, güzel ahlak ve cömertliktir.

* ALLAHü teâlâ sırrını eminine verir. Bilen söylemez, söyleyen bilmez.
* Ahmaklık, hatada ısrar etmektir.

* ALLAHü teâlâ bize rahmeti ile, ihsanı ile muamele etsin, adaletiyle muamele ederse, yanarız.

* İhlaslı insan, en iyi halinde de, en zayıf halinde de tavrı değişmeyendir. ALLAH için sevinmek, ALLAH için üzülmek lazım.

* Dua etmekle beraber sebeplere yapışıp çalışmak lazımdır. Sebeplere yapışmadan dua etmek silahsız harbe gitmek gibidir. Sebeplere yapışacağız ancak sebeplerden de bilmeyeceğiz. Yaratan ALLAHü teâlâdır.

* ALLAHü teâlâ, herşeyi bir sebep altında yaratmaktadır. Bu sebeplere, iş yapabilecek tesir, kuvvet vermiştir. Bu kuvvetlere, tabiat kuvvetleri, fizik, kimya ve biyoloji kanunları diyoruz. Bir iş yapmamız, bir şeyi elde etmemiz için, bu işin sebeplerine yapışmamız lazımdır. Mesela buğday hasıl olması için, tarlayı sürmek, ekmek, ekini biçmek lazımdır. İnsanların bütün hareketleri, işleri, ALLAHü teâlânın bu âdeti içinde meydana gelmektedir. Ancak, ALLAHü teâlâ sevdiği insanlara iyilik, ikram olmak için ve azılı düşmanlarını aldatmak için bunlara, âdetini bozarak sebepsiz şeyler de yaratır.

* Gerçek keramet, kerametin gizlenmesidir. Bunun dışında görünenler, velinin irade ve ihtiyarı ile değildir. İlahi hikmet öyle gerektiriyor demektir.

* Her şey geçicidir. Ancak ALLAHü teâlâ bâkidir. Geçici şeylere gönül bağlamak aptallıktır. Sen de geçeceksin sevdiklerin de geçecek. Kalıcı bir şeye gönül bağlamak lazım. O da ALLAHü teâlâdır, ALLAH sevgisidir.

* Sözün hayırlısı kısa ve yol gösterici olanıdır.
* Kâfirlere muhabbet imanı giderir.
* Âlim, dinini doğru bilene denir. Medrese [üniversite] bitirene denmez.

* Nefsin azgınlığı doğrudan doğruya dinedir. Onun için en büyük riyazet, dinimize uymaktır. Haramlarla kandıramıyorsa, nafilelerle uğraştırır ki farzı işlemesin diye. İnsan nefsini tanırsa ALLAH’ı tanır, nefsten kurtulmadıkça, insan kendini emniyette hissedemez. En büyük mücadele nefsle olmalı. Bu iş, ALLAH’ın dinine sarılmak yoludur.

* ALLAH için olan işte sevgi vardır. Dünya için olan işte sevgi yoktur. Dünyanın tabiatında sevgi yoktur.

* Dünya, nefsin ve şeytanın tuzağıdır. Varlıkta imtihan, darlıktan daha zordur. Çünkü darlıkta hep ALLAH diyorsun, varlıkta aklına gelince söylüyorsun. Bu çok tehlikeli.

* Cennete gitmek için bütün yollar, bütün kapılar açık. Cehennem için de öyle. Siz Cennete götüreni tercih edin. Sizin için hayırlı olan budur. Asırlardır aynı şeyler söyleniyor, adeta size sizin için yalvarılıyor. Biraz da siz kendinize acıyın.


alntı
 

vaktileyl

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
8 Tem 2008
Mesajlar
2,887
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
Web Sitesi
www.vaktileyl.com
Günümüz dünyasında dindar olmak çok mu zor?
Kafamıza takılan güncel bir sual...Gerçekten de öyle mi,Dindar olmak,heleki günümüzde....Huh?


Din, kâinatı yaratan Allah'ın kullarına gönderdiği bir nizamdır.

14 asırlık İslam tarihi içinde Müslümanlar tatlı ve acı günler yaşamıştır. En acı günlerde, en büyük adamlarını yetiştirmiştir. Sıffin Savaşı'nı müteakip, 'müçtehit imamlar' devri başladığı gibi, Emevi-Abbasi çekişmesi de âlimlerin ve ariflerin yetişmesine mâni olmadı. Moğol istilasında ilmin zirvesine tırmanan İslam âlimleri kadar, Selçukluların yıkılışında Gazali, Yunus, Mevlânâ gibi dâhiler de vardı. Nihayet Osmanlıların en karanlık günlerinde Namık Kemal, Ahmet Naim, Mehmet Akif, Elmalılı Hamdi, Bediüzzaman yetişmedi mi?

Görülüyor ki en kötü devirlerde bile en büyük adamların yetişmesi mümkündür.

Günümüz Türkiye'sinin hali geçmişteki kötü günlerden daha kötü değil. Hatta Türkiye'de dinliye ve dinsize tanınmış öyle bir hürriyet var ki, belki böyle bir hal bir daha ele geçmeyecektir.

Bir millet ailede, müessesede ve devlette sarsıntı geçirse bile dindarlar, dalalet denizinde sünnet-i seniyye gemisine binerek kurtulabilir.

Unutmamak lazımdır ki, karanlıkta yıldızlar daha iyi parlar.

"Ortam kötü, dindar olamıyorum, dinimi gereği gibi yaşayamıyorum" diyenleri ben anlamıyorum. Ortamın kötülüğünden bize ne? Biz inandığımız gibi yaşarız.

Çevreden, ortamdan etkilenmemek mümkün mü?

Haramı istemeyen adam hayal edemiyorum! Peygamberler, arifler hariç... Kahramanlık, harama bulaşmamaktadır. Haramlar çok cazip; onun için cennet gibi bir mükâfat veriyor bize Allah. Yani ortamdan etkilensek bile, yine inancımızın gereğini yapacağız.

İşçiler çırpınıyorlar ki, müdürlerinin sözüne olan bağlılıklarını göstersinler. İnsanlar da her şartta Allah'a itaat etmelidirler ki, imanlarının alâmetini göstersinler.

Helal dairede elbette ki dünyayı seveceğiz, yaşama zevkimiz olacak.

Ağaç dallarını bükmüş, yapraklarını sarkıtmış. İki teneke suyu götürüp döktü mü, yapraklar düzelir.

Koyunlar, sıcak bastırdı mı otlamazlar. Onları gölgeye çekmek lazım, canlansınlar diye... Görülüyor ki, her canlı kendi ihtiyacını bilerek veya bilmeyerek istiyor. Mü'minin de ruhu ibadet ister ki rahatlasın. Ruhla beden bir araya gelince adam oluyor. Ruhla beden ayrılınca adam ölüyor.

Bu ortamda Müslüman ruhen inkişaf etmek istiyorsa, kitap okusun. Kitap şöyle okunacak; "Acaba bu kitap bana ne söylüyor?"

İnsanları iyi seçmek lazım. Herkesle sohbet edilmez. Herkesle oturulup kalkılmaz. Âlimleri ziyaret etmek, ruhumuza olumlu tesir eder. Sisli, sıkıntılı bir havadan kurtulup, çiçekli, yemyeşil bir bahçeye girmek gibidir âlimleri ziyaret etmek.

İnsan geçici zevklere aldanmamalı. Allah'ın vaat ettiği zevklere odaklanmalı.

Şimdiki ortam insanları imtihana çekiyor. Hadi bakalım, kim samimi Müslüman?

Bu garip hayatın acı zevkinde

Uhrevî âlemi anmalıyım ben

"Ömür" dedikleri zaman içinde

Kendimi mezarda sanmalıyım ben.

Benlikten kurtulup bir teslim olsam,

Pişmanlık fikriyle saçımı yolsam,

Dolsam ah, Kur'an'la lebâleb olsam,

İman denizinde kanmalıyım ben.

Şu sabrın sırrını bir çözebilsem,

Hakk'ın esrarına bir erebilsem,

Kendimi Kur'an'a tam verebilsem,

Hadis-i Resul'de donmalıyım ben.

Hekimoğlu İsmail-Zaman
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt