Deylemî'de şöyle bildirilir;
Ebu Zer Gıfâri (radıyallahü anh) hazretlerine birisi mektup yazarak nasihat istedi. O da mektubun arkasına şu cümleyi yazıp gönderdi:
“En çok sevdiğine kötülük yapma!”
Adam bunun ne mânâya geldiğini anlamadı ve bizzat huzuruna giderek Ebu Zer Gıfâri’den (radıyallahü anh) bunu açıklamasını istedi.
Buyurdu ki;
Kişinin en çok sevdiği, nefsidir, kendisidir. Kendisine yaptığı en büyük kötülük de günah işlemesidir. Zira günah ateştir, çok sevdiği bedenini yakar. Çok sevdiğin o bedenini, günahlardan sakınmak suretiyle, ateşte yakma, böylece ona kötülük etme
Ebu Zer Gıfâri (radıyallahü anh) hazretlerine birisi mektup yazarak nasihat istedi. O da mektubun arkasına şu cümleyi yazıp gönderdi:
“En çok sevdiğine kötülük yapma!”
Adam bunun ne mânâya geldiğini anlamadı ve bizzat huzuruna giderek Ebu Zer Gıfâri’den (radıyallahü anh) bunu açıklamasını istedi.
Buyurdu ki;
Kişinin en çok sevdiği, nefsidir, kendisidir. Kendisine yaptığı en büyük kötülük de günah işlemesidir. Zira günah ateştir, çok sevdiği bedenini yakar. Çok sevdiğin o bedenini, günahlardan sakınmak suretiyle, ateşte yakma, böylece ona kötülük etme