Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Eğer suyunuz tükenirse, size temiz suyu kim getirecek ? (1 Kullanıcı)

Delete

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Mar 2008
Mesajlar
6,076
Tepki puanı
15
Puanları
38
Eğer Suyunuz Tükenirse, Size Temiz Suyu Kim Getirecek ?


Yazının başlığı, Mülk suresinin son ayetinden. Ayetin tamamı şöyle: “Sor onlara: Hiç düşündünüz mü; eğer suyunuz tükenirse, size temiz suyu kim getirecek?” (67:30)

Mülk suresinin önemine ve sık okunmasına dikkat çeken rivayetlerin tümü, “surenin anlamına” dönük olarak anlaşılmalıdır. Surenin önemi muhtevasından kaynaklanmaktadır. Ve bu muhteva içinde, böylesine mucizevi bir ihbar da yer alır. Öyle bir ihbar ki, 1400 yıl öncesinden muhtemel bir felaketi önceden ima ve ihsas ediyor:

“Eğer suyunuz tükenirse, size temiz suyu kim getirecek?”

Sahi, kim getirecek?

Soruyu soran vahiy, cevabı “Rahman olan Allah” biçiminde vermemizi istiyor. Neden Rahman? Zira su, onun sonsuz rahmetinin bir tecellisi. Onun sınırsız merhamet ve şefkatini temsil ediyor.

Daha düne kadar yağmurun adı işte bunun için “rahmet” idi. Sanki bizler yağmura rahmet dedikçe, yağmur da bizim için hep rahmet oldu. Yağmura rahmet demek, zımni bir duaydı sanki. Ne zaman ki yağmura “rahmet” diyen tasavvur gitti, yağmur yağdıysa zahmet oldu, yağmadıysa felaket oldu.

O soru orada duruyor: “Eğer suyunuz tükenirse, size temiz suyu kim getirecek?” Cevabımızın “O sonsuz merhamet sahibi” olmasını istiyor sorunun sahibi?

Su, işte bunun için azizdir. Zira “el-Aziz” olanın bir ikramıdır. Hayatı suya, suyu hayata o bağladı. İşte bunun için su verene “su gibi aziz ol” derler. Su, aziz diye sıfatlandırılır; zira her yerde bulunduğu halde değerinden hiçbir şey kaybetmez. Bu bağlamda Allah'ın El-Aziz olmasının manasını da varın siz düşünün.

“Nezzelna”nın anlamı “biz indirdik” demektir. Bu ibare, aynen hem vahyin indirilişi hem de suyun indirilişi için kullanılır. Vahiy mucizedir, su da öyle. Vahiy hayattır, su da öyle. Vahiy canlıdır, su da öyle. Şu var ki, vahiy çölleşmiş yüreklere hayat verirken su ölü toprağa hayat verir.

Suyun mucize, suyun hayat, suyun canlı olduğuna inanmayanlar için su molekülü, iki hidrojen bir oksijen atomundan oluşmuş bir kimyasal bileşiktir. Onlar için su H2O'dur. Sadece kimyasal bir formül.

“Hidrojen orda istemediğiniz kadar, oksijen de? Hadi ne duruyorsunuz, müminlerin gözüne soktuğunuz ne idüğü malum gelişmişliğinizle siz de yapıverin” deseniz, gözünüze bön bön bakmaktan başka yapacakları bir şey yoktur.

Suyun ilahi bir ikram olduğuna inanmazlar ki, suyun mucize olduğunu bilsinler. Suyun tıpkı ayet gibi “inzal edilmiş” olduğuna inanmazlar ki, onu okumayı kabul etsinler.

Bunu anlamayan, “Irmağın kenarında abdest alıyor olsan da suyu israf etme” diyen İslam'ın asil çocuklarını da anlamazlar. “Su ortaktır” diyen Peygamber'i de anlamazlar. Sahipsiz bir deveyi önce susuz bırakan, Allah'ın elçisi o devenin su içme hakkını savunduğu için ona hakaret eden ve deveyi de işkenceyle öldüren Semud uygarlığının, bu yüzden helak edildiğini de anlamazlar.

Bu yüzden onlara duayı anlatmak, deveye hendek atlatmaktan daha zordur.

İlginç bir benzerlik; Mekke müşriklerinin de hayatlarında dua yoktu. Bir farkla ki onlar yağmuru Allah'ın yağdırdığına inanıyorlar, fakat onu uzak ve dünyaya karışmaz tanrı olarak tasavvur ediyorlardı.

Bunların hayatında da dua yok. Dua yok ama envai çeşit icad edilmiş seküler kutsallık var. Burç var, uğur var, uğursuzluk var, 13 rakamı var, yoğa var, transandantal meditasyon var, papaza okunma var, dilek var, Bayan Mataji'nin ayaklarını yıkama var, Anıtkabir'den istek isteme var, ölülerden medet umma var…

Bunlar hurafe olmuyor, yağmur duası hurafe oluyor.

Size bir şey diyeyim mi: "Yüreksel' kuraklık, küresel kuraklıktan bin kat daha beter. Topraklarımızdaki çölleşme ne ki ?" Asıl çölleşme bazılarının yüreklerinde. İnkâr her çağda ve her zamanda oldu, olacak. Ancak inkâr, adı üstünde inkâr olduğu için inkâra davet edilmez. Çünkü inkar “yok” ile özdeştir ve yoka davet olmaz. Fakat bizdeki inkârcı güruh yoka davetle de yetinmeyip, varı yok etmeye çalışıyor. Galiba başımıza gelen en büyük felaket de bu.

İlahi kelam öyle diyor: “De ki: Duanız olmasaydı, Rabbim size ne diye değer verecekti ki ?”

Neymiş? Dua bir değer meselesiymiş? Değer düşmanlarından, duanın değerini anlamalarını nasıl bekleyelim?
 

Delete

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Mar 2008
Mesajlar
6,076
Tepki puanı
15
Puanları
38
....................
 

gülnisa

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
22 Ocak 2008
Mesajlar
11,851
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
50
selamunaleykum
emeğınıze sağlık

İlahi kelam öyle diyor: “De ki: Duanız olmasaydı, Rabbim size ne diye değer verecekti ki ?”

Neymiş? Dua bir değer meselesiymiş? Değer düşmanlarından, duanın değerini anlamalarını nasıl bekleyelim?



dua hayatımızın en onemlı anlamı bence
yaşama tutunmak
yaradandan yardım ıstemek
allah ıle kul arasındakı vasıte

duayı kuçumseyenlere dıcek hıçbırşey yok
allah dua eden kullardan dualarımızı kabul edılen kullardan eylesın

allaha emanet olun
selam ve dua ıle
 

Delete

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Mar 2008
Mesajlar
6,076
Tepki puanı
15
Puanları
38
selamunaleykum
emeğınıze sağlık

İlahi kelam öyle diyor: “De ki: Duanız olmasaydı, Rabbim size ne diye değer verecekti ki ?”

Neymiş? Dua bir değer meselesiymiş? Değer düşmanlarından, duanın değerini anlamalarını nasıl bekleyelim?



dua hayatımızın en onemlı anlamı bence
yaşama tutunmak
yaradandan yardım ıstemek
allah ıle kul arasındakı vasıte

duayı kuçumseyenlere dıcek hıçbırşey yok
allah dua eden kullardan dualarımızı kabul edılen kullardan eylesın

allaha emanet olun
selam ve dua ıle


Ve aleykümüsselam verahmetullahi veberakatüh.
Amin kardeşim
Siz de Allah'a emanet olun. Selam ve baki dua ile kalın.
 

ysmnkaos

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
13 Ağu 2007
Mesajlar
1,327
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
16
Konum
kaosşehristanbul
Daha düne kadar yağmurun adı işte bunun için “rahmet” idi. Sanki bizler yağmura rahmet dedikçe, yağmur da bizim için hep rahmet oldu. Yağmura rahmet demek, zımni bir duaydı sanki. Ne zaman ki yağmura “rahmet” diyen tasavvur gitti, yağmur yağdıysa zahmet oldu, yağmadıysa felaket oldu.
-----------------------------------------------------------------------

selamünaleyküm kardeşim...
çok güzel bir paylaşımdı... teşekkür ediyorum...
ALLAHA EMANET OLUNUZ
 

Delete

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Mar 2008
Mesajlar
6,076
Tepki puanı
15
Puanları
38
Daha düne kadar yağmurun adı işte bunun için “rahmet” idi. Sanki bizler yağmura rahmet dedikçe, yağmur da bizim için hep rahmet oldu. Yağmura rahmet demek, zımni bir duaydı sanki. Ne zaman ki yağmura “rahmet” diyen tasavvur gitti, yağmur yağdıysa zahmet oldu, yağmadıysa felaket oldu.
-----------------------------------------------------------------------

selamünaleyküm kardeşim...
çok güzel bir paylaşımdı... teşekkür ediyorum...
ALLAHA EMANET OLUNUZ



Ve aleykümüsselam verahmetullahi veberakatüh.
Allah razı olsun kardeşim. Selam ve baki dua ile kalın.
 

Delete

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Mar 2008
Mesajlar
6,076
Tepki puanı
15
Puanları
38
Bir şarkı var
Gökten yağmur değil sevgiler yağsın.
Bilmezler ki ! Zaten gökten Sevgi yağıyor, Rahmet yağıyor.
 

Delete

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Mar 2008
Mesajlar
6,076
Tepki puanı
15
Puanları
38

Size bir şey diyeyim mi: 'Yüreksel' kuraklık, küresel kuraklıktan bin kat daha beter. Topraklarımızdaki çölleşme ne ki? Asıl çölleşme bazılarının yüreklerinde. İnkâr her çağda ve her zamanda oldu, olacak. Ancak inkâr, adı üstünde inkâr olduğu için inkâra davet edilmez. Çünkü inkar “yok” ile özdeştir ve yoka davet olmaz. Fakat bizdeki inkârcı güruh yoka davetle de yetinmeyip, varı yok etmeye çalışıyor. Galiba başımıza gelen en büyük felaket de bu.

İlahi kelam öyle diyor: “De ki: Duanız olmasaydı, Rabbim size ne diye değer verecekti ki ?”

Neymiş? Dua bir değer meselesiymiş? Değer düşmanlarından, duanın değerini anlamalarını nasıl bekleyelim?

Ve aleyküm selam Delete
 

GEVHER

Yönetici
Katılım
9 Eyl 2008
Mesajlar
3,971
Tepki puanı
2,515
Puanları
163
“Sor onlara: Hiç düşündünüz mü; eğer suyunuz tükenirse, size temiz suyu kim getirecek?”
( Mülk Suresi - 30 )



selamünaleyküm Delete kardeşimiz.

Allah C.C razı olsun hayırlı ve faydalı paylaşımınızdan dolayı.
Rabbim okuyan , anlayan ve hayatlarına uygulayanlardan eylesin hepimizi.

Allah C.C ' e emanet olun.
 

Delete

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Mar 2008
Mesajlar
6,076
Tepki puanı
15
Puanları
38
“Sor onlara: Hiç düşündünüz mü; eğer suyunuz tükenirse, size temiz suyu kim getirecek?”
( Mülk Suresi - 30 )


selamünaleyküm Delete kardeşimiz.

Allah C.C razı olsun hayırlı ve faydalı paylaşımınızdan dolayı.
Rabbim okuyan , anlayan ve hayatlarına uygulayanlardan eylesin hepimizi.

Allah C.C ' e emanet olun.




Ve aleyküm selam ve rahmetullahi ve berakatüh Gevher kardeşim.
Sizden de Allah razı olsun, Duanıza amin kardeşim.
Allah’a emanet olun,
Selam ve baki dua ile kalın.






İlahi kelam öyle diyor: “De ki: Duanız olmasaydı, Rabbim size ne diye değer verecekti ki ?”

Neymiş? Dua bir değer meselesiymiş? Değer düşmanlarından, duanın değerini anlamalarını nasıl bekleyelim?



Allah’ın rahmetinden umut kesen kişiler Allah’a inanmayan, ahiret inancı taşımayan insanlardır. Kendi rahmetinden umut kesenlerin ancak inkarcılar olduğunu Allah bir ayetinde şu şekilde belirtmektedir:

“Allah'ın ayetlerini ve O'na kavuşmayı 'yok sayıp inkar edenler'; işte onlar, Benim rahmetimden umut kesmişlerdir; ve işte onlar, acı azap onlarındır” (Ankebut Suresi, 23)
 

Delete

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Mar 2008
Mesajlar
6,076
Tepki puanı
15
Puanları
38
İlginç bir benzerlik; Mekke müşriklerinin de hayatlarında dua yoktu. Bir farkla ki onlar yağmuru Allah'ın yağdırdığına inanıyorlar, fakat onu uzak ve dünyaya karışmaz tanrı olarak tasavvur ediyorlardı.

Bunların hayatında da dua yok. Dua yok ama envai çeşit icad edilmiş seküler kutsallık var. Burç var, uğur var, uğursuzluk var, 13 rakamı var, yoğa var, transandantal meditasyon var, papaza okunma var, dilek var, Bayan Mataji'nin ayaklarını yıkama var, Anıtkabir'den istek isteme var, ölülerden medet umma var…

Bunlar hurafe olmuyor, yağmur duası hurafe oluyor.

Size bir şey diyeyim mi: "Yüreksel' kuraklık, küresel kuraklıktan bin kat daha beter. Topraklarımızdaki çölleşme ne ki ?" Asıl çölleşme bazılarının yüreklerinde. İnkâr her çağda ve her zamanda oldu, olacak. Ancak inkâr, adı üstünde inkâr olduğu için inkâra davet edilmez. Çünkü inkar “yok” ile özdeştir ve yoka davet olmaz. Fakat bizdeki inkârcı güruh yoka davetle de yetinmeyip, varı yok etmeye çalışıyor. Galiba başımıza gelen en büyük felaket de bu.




Kuran’da övülen peygamberlerden biri olan Hz. Yakup da kendi oğullarına ümitvar olmayı öğütlerken, Allah’ın rahmetinden umut kesenlerin yalnızca inkar edenler olduğunu şöyle hatırlatmaktadır:

"Oğullarım, gidin de Yusuf ile kardeşinden (duyarlı bir araştırmayla) bir haber getirin ve Allah'ın rahmetinden umut kesmeyin. Çünkü kafirler topluluğundan başkası Allah'ın rahmetinden umut kesmez." (Yusuf Suresi, 87)

Allah’ın rahmetini umut etmemek, Allah’ın her şeye kadir olduğunun bilincinde olmamak demektir. Bu da her şeyini Allah’a borçlu olan insan için son derece büyük bir nankörlüktür. Çünkü insanı yaratan, ona görme, işitme ve düşünme yeteneklerini veren, yürümesini, koşmasını, nefes almasını sağlayan, ona sağlık veren, rızıklandıran, sevdiği, hoşlandığı her şeyi ona ikram eden Allah’tır. Böyleyken bunları görmezlikten gelmek, O’nun rahmetini ummamak büyük bir hata olacaktır.

Şeytan İnsanlara Ümitsizlik Aşılamak İster

Şeytan kendini dost edinen insanlara her zaman güvensizliği, gelecekten yana ümitsiz olmayı, olaylara hep karamsar açıdan bakmayı telkin eder. İnsanların iman etmelerini, Allah’a karşı itaatli olmalarını, kadere teslim olmuş, tevekküllü, ümit ve şevk dolu bir şekilde yaşamalarını istemez. Çünkü bu sayılanların hepsi Allah’ın beğendiği ve insanları O’na yakınlaştıran tavırlardır. Şeytan ise insanların Allah’a yakınlaşmalarını, Allah’ın dinini şevkli ve kararlı bir biçimde yaşamalarını istemez. Bu yüzden kişiyi ümitsizlik telkiniyle yılgınlığa, şevksizliğe, karamsarlığa, çaresizliğe ve bıkkınlığa sürüklemeye çalışır.

Ümitsizliğe düşen kişi şeytanın tuzağına düşmüş, onun telkinlerine açık hale gelmiş olur. Her zaman ümitvar olan, her şeye hayır gözüyle bakan mümin ise hem Allah’ın hoşnutluğunu ve ahiret sevabını kazanır, hem de Allah’ın bir nimeti olarak dünyada huzurlu bir yaşam sürer. Kuran’a sıkı sıkıya bağlı ve Allah’ı çok yakın dost edinmiş olacağı için şeytan onu ümitsizliğe düşüremez. Allah’a daima güvenip ümitvar olmak dinin özünü oluşturan önemli konulardan biri olduğu için mümin bu konuya büyük bir titizlik gösterir.
 

mir_erhan

Moderator
Katılım
13 Ara 2008
Mesajlar
6,148
Tepki puanı
502
Puanları
83
Yaş
43
Size bir şey diyeyim mi: "Yüreksel' kuraklık, küresel kuraklıktan bin kat daha beter. Topraklarımızdaki çölleşme ne ki ?" Asıl çölleşme bazılarının yüreklerinde. İnkâr her çağda ve her zamanda oldu, olacak. Ancak inkâr, adı üstünde inkâr olduğu için inkâra davet edilmez. Çünkü inkar “yok” ile özdeştir ve yoka davet olmaz. Fakat bizdeki inkârcı güruh yoka davetle de yetinmeyip, varı yok etmeye çalışıyor. Galiba başımıza gelen en büyük felaket de bu.


selamün aleyküm ..
su gibi içilip bedene sıhat veren...paylaşımınızda o şekil geldi okurken çok şeyi berberinde getirdi bu satırlar.
Rabbim rızasına nail etsin sizleri ellerine sağlık ..

İlahi kelam öyle diyor: “De ki: Duanız olmasaydı, Rabbim size ne diye değer verecekti ki ?”
 

Delete

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Mar 2008
Mesajlar
6,076
Tepki puanı
15
Puanları
38
Size bir şey diyeyim mi: "Yüreksel' kuraklık, küresel kuraklıktan bin kat daha beter. Topraklarımızdaki çölleşme ne ki ?" Asıl çölleşme bazılarının yüreklerinde. İnkâr her çağda ve her zamanda oldu, olacak. Ancak inkâr, adı üstünde inkâr olduğu için inkâra davet edilmez. Çünkü inkar “yok” ile özdeştir ve yoka davet olmaz. Fakat bizdeki inkârcı güruh yoka davetle de yetinmeyip, varı yok etmeye çalışıyor. Galiba başımıza gelen en büyük felaket de bu.


selamün aleyküm ..
su gibi içilip bedene sıhat veren...paylaşımınızda o şekil geldi okurken çok şeyi berberinde getirdi bu satırlar.
Rabbim rızasına nail etsin sizleri ellerine sağlık ..

İlahi kelam öyle diyor: “De ki: Duanız olmasaydı, Rabbim size ne diye değer verecekti ki ?”




Ve aleyküm selam ve rahmetullahi ve berakatüh kardeşim.
Yüce Rabbimiz sizi de rızasına nail etsin İnşaAllah kardeşim,
Allah’a emanet olun,
Selam ve baki dua ile kalın.

 

<DAMLA>

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
21 Eki 2007
Mesajlar
6,461
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
34
selamun aleykum kardeşim ellerine yüreğine saglık rabbim razı olsun inşallah çok güzel bir paylaşımdı
rabbimize emanetsin inşallah
selam ve dua ile
<<B)>>
 

Delete

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Mar 2008
Mesajlar
6,076
Tepki puanı
15
Puanları
38
selamun aleykum kardeşim ellerine yüreğine saglık rabbim razı olsun inşallah çok güzel bir paylaşımdı
rabbimize emanetsin inşallah
selam ve dua ile
<<B)>>



Ve aleyküm selam kıymetli kardeşim, Sizden de Allah razı olsun,
Gözlerinize sağlık İnşaALLAH,
Allah’a emanet olun,
Selam ve baki dua ile kalın kardeşim.


Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Allah varlıkları yarattığı zaman, kendi katında arşın üstünde
bulunan kitabına, “Rahmetim gerçekten gadabıma gâlibtir” diye
yazmıştır.”

Bir rivâyette “Rahmetim gadabıma üstün geldi”; Buhârî, Bed’ü’l–halk 1.
Bir başka rivayette de[18] “Rahmetim gadabımı aştı” ifadeleri yer almıştır. Buhârî, Tevhîd 15, 22, 28, 55, Bed’ü’l–halk 1; Müslim, Tevbe l4–l6. Ayrıca bk. İbni Mâce, Zühd 35.

Zümer: 39/53’de belirtildiği gibi Rabbimizden ümid kesmemeliyiz, çünkü onun rahmeti herşeyi kuşatmıştır.



Her yağmur damlası ALLAH'ın rahmeti ile yeryüzüne rahatsızlık vermeyecek bir hızda iner. Oysa yağmur damlası büyüklüğünde ve ağırlığında herhangi bir cisim, 1200 metreden bırakıldığında giderek hızlanır ve yere yaklaşık saatte 558 km. hızla düşer.

Ancak yağmur damlasının yeryüzüne iniş sürati saatte 8 ile 10 km. arasındadır. Yağmur damlalarını inceleyen araştırmacılar, bu damlaların atmosferin sürtünme etkisini artıran ve yere düşüşünü yavaşlatan bir şekle sahip olduğunu bulmuşlardır.

Eğer yağmur damlaları saatte 558 km. hızla gökten yağmış olsaydı, çarptığı herşeyi yıkacak ve Dünya üzerinde canlıların yaşaması imkansız hale gelecekti.


"Görmedin mi, ALLAH, yerdekileri ve denizde O'nun emriyle akıp giden gemileri, sizin yararınıza verdi. Ve izni olmadıkça, göğü yerin üstüne düşmekten alıkoyar. Şüphesiz ALLAH, insanlara karşı şefkatlidir, çok merhametlidir." Hac Suresi - 65





 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt