Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Düşündüm ki Kabirdeyim.. (1 Kullanıcı)

Seyren

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
11 Ocak 2012
Mesajlar
1,036
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
44
mezar-taslari_1.jpg

Gecenin bir yarısı yüreğimde tarifsiz bir buhranla uyandım.Derin dehlizlerin içinde kaybolmuş gibiydim sanki.Aylar, hatta yıllardır yaşadığım iç çekişmelerimin,kendimle kavgalarımın bir sonucuydu belki bu…

Yapmak isteyipte yapamadıklarım,ötelediklerim,hiç gelmeyen yarınlarım,bırakmak isteyip bırakamadıklarım,tutunmak isteyip tutunamadıklarım…Çok şey vardı çoook…
Yaşadığım gelgitlerden yorulduğumu,bedenimin bir neşter ucuyla mütamadiyen deşelendiğini hissettim….
Birden “Şu gecenin karanlığı,ya kabrin karanlığı olsaydı” dedi iç sesim,
Doğru ya, kabir derin ve karanlık,yalnız ve çok sessiz olacaktı değil mi ? Oysa hayatın keşmekeşi,bitip tükenmeyen telaşları hep sonsuz hayatı unutturuyordu bana.Ya şimdi kabirde olsaydım.Toprak üstümü az önce örtmüş olsaydı mesela…

Taşınmalardan sebebsiz bir mutluluk duyarım hep.Bu son taşınma da beni mutlu eder miydi?Yeni ve farklı bir yer diye, ferahlık duyabilir miydim?
İlk günüm,ilk gecem nasıl geçerdi?
Çocuklarım gelir miydi aklıma? Ya da eşim….Hiç bitmeyecek sandığım,bensiz yürümeyecek sandığım işleri kim yapar,kim yoluna koyardı?
Hergün saçını tarayıp okula yolladığım kızımın saçını bu kez kim tarardı?
Evim, eşyalarım,yatağım, sandığım,ayakkabılarım benden sonra kime kalır,kim sahiplenirdi?
Ya pişmanlıklarım…
“Ölen her insan pişman olacaktır” buyuruyordu Rasulümüz.
“Müminlerde mi ya Rasulallah ?” diye soran ashabına,
“Evet,onlar da dudaklarının Allah adıyla ıslanmadığı her an için pişman olacaktır” diye cevap veriyordu.
Müslümalığım geldi sonra aklıma.Ahhh! Bu ne acı bir pişmanlıkmış meğerse.İşlerimin arasına sıkıştırdığım,şöyle uzun uzadıya kılamadığım namazlarım.İşler yetişmez korkusuyla hızlanan secdelerim,rükûlarım….
İşler çabuk bitiyormuş demek,bir nefeslikmiş hepsi…Yok yok, ebedi arkadaşımın kıymetini hiç bilememişim ben.Ona ne çok vefasızlık etmişim.Onunla neden daha çok zaman geçirmedim? Çok samimi olamadım.Halbuki ne çok faydası olurdu şimdi bana.Yan yan bakıp geçmezdi ızdırabıma….
Geri dönesim geliyor!
İçime sindire sindire namaz kılasım,içermiş gibi kuran okuyasım geliyor.Rafta hep gözümün önünde duran kuranım…Her an beni mahsunca süzen kuranım…Ne zaman okuyacak olsam,hep bir engel çıkardı,yapacak birşeyler gelirdi aklıma.Arasıra okuduğum iki sayfayla tüm sorumluluğu üzerimden attım sanırdım…
Geçen gün yüzümde bir sivilceden kalan lekeyi dert etmiştim.Oysa buraya girer girmez,bedende hızlı bir çürüme başlıyor.Toprak ezelden beri beni bekliyormuş sanki.Sıkıyor,sıkıyor…Kemiklerimin kırıldığını,iç içe geçtiğini çıtırtıları duyar gibi oluyorum.Allahım! çok yalnızım korkuyorum…..
Koca bir ömrü nasıl heba ettim.Oysa yapabileceğim ne çok şey vardı…
“Onlar orada: Rabbimiz! Bizi çıkar, (önce) yaptığımızın yerine iyi işler yapalım! diye feryad ederler. Size düşünecek kimsenin düşünebileceği kadar bir ömür vermedik mi? Size uyarıcı da gelmedi mi? (Niçin inanmadınız?) Şimdi tadın (azabı)! Zalimlerin yardımcısı yoktur.”(Fatır suresi 37) Bu ayet dünyadayken beni ne çok etkilerdi.Ama neden gereğini yapmadım?Neden şimdi elimdekiler bu kadar az?
Küskünlüklerim,kızgınlıklarım,kıskançlıklarım,sahip olamadıklarıma hayıflanmalarım…Ne kadar boş,ne kadar gereksizmiş…
Aldırmam sanırdım ama,“Ne derler” sözünü beynime mıhlamıştım sanki.Kınanmaktan çok korkarmışım meğer…
Biliyorum ardımdan iyi konuşan da olacak.”Güleryüzlü, tatlı dilliydi” diyecekler.Bir zaman sıkça,daha sonra arada düşeceğim akıllarına.Ama sonra…En yakınım bile unutacak.Bir arefe,birde bayram günlerinde hatırlanacağım.Yüzüm, sesim unutulacak.Ellerim gözlerim unutulacak….
Tek “O” unutmayacak,ufak tefek yaptığım herşey amel defterimde.Kabir bana mesken,kabir bana kucak,belkide korkunç bir mahzen olacak….
Evim,yurdum,günüm gecem burası artık.Dünyaya açılan bütün kapılar kapandı.Yalnızlık,yapayalnızlık sardı dört bir yanımı.Pişmanlık bana hakim olan tek duygu şimdi…
Saniyelerdir verirsem geri alamam diye tuttuğum nefesi,büyük bir telaşla verdim.Yaşadığıma inanmak için aynaya koştum.Gözlerim kıpkırmızı,yerinden fırlamış sanki.Çok şükür yaşıyorum.Hâlâ zamanım var….
Bir nefeslik bile zamanım varsa en azından bir SUBHANALLAH diyebilirim.Eğer önümde yaşanacak daha uzun yıllar varsa ,neler neler yapılmaz ki şu hayatta…
CAHİDE SULTAN
 

kardelele

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
28 Ocak 2009
Mesajlar
15,425
Tepki puanı
27
Puanları
0
Yaş
55
Konum
istanbul
Allah razı olsun.
Ne güzel bir paylaşım.
Rabbim yaklaştırsın
uzaklaştırmasın.

Allahım,
sen bizi göz açıp kapayıncaya kadar
nefsimizle ve şeytanla başbaşa bırakma...
Amin amin amin.......
 

cherry_jam

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
19 May 2012
Mesajlar
29
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
37
o kadar kötüyüm ki bugünlerde.. 2,5 ay evvel gencecik annemi kaybettim. şimdi bu anlattıklarınızı okuyunca deşildi yaram.. kanayan yaram daha da deşildi.. çok özlüyorum annem seni çokkkk..
 

melissa26

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
29 Ara 2011
Mesajlar
1,857
Tepki puanı
18
Puanları
36
Yaş
51
Insan kendine aglamazda niye baskasina aglar???
Ibret icin ölüm yetmez mi?
Sevdiklerinle olmak icin, beklemek gerekmez mi?
Onlar gelemez ama onlara kavusman yakin...
Peki hem kendine hem onlara hediye gondersen sevinmez mi???
Yakin, cok yakin, haydi sevenlerine selam soyle...
Cuma geceleri sevdigine hediye gonder (ne gibi?)
Elinden ne gelirse, hediyenin kucugu, buyugu olmaz...
 

.Elhamdülillah.

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
25 May 2012
Mesajlar
17
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
32
Allah razı olsun kardeşim.. Ölüm hep aklımızda her an o günün geleceğini bilerek yaşamayı nasip etsin Rabbim.. Ölümü unutmamalı her daim hatırlamalı.. En azından bu hikayenin sonunda olduğu gibi Hala Zamanım Var en azından SUBHANALLAH demeye belki daha da uzar zamanım.. Zamanı inşallah hayırlı bir şekilde geçiririz..
 

SerkanMuhammedSAV

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
1 May 2012
Mesajlar
332
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
29
Abi Cennetin önemi yok burda yaşamak daha Güzel Allah ile :) Berzah aleminde buluşmak dleğiyle .. :)
 

SerkanMuhammedSAV

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
1 May 2012
Mesajlar
332
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
29
Cennet 2 .plan yani :) Yaratıcıyı düşünmek ve emirlerine uymak zaten Cenneti getirir :)
 

berat05

Yönetici
Katılım
26 Eki 2007
Mesajlar
7,764
Tepki puanı
1,035
Puanları
163
Yaş
48
Konum
Gönlün olduğu yerde
“Ölen her insan pişman olacaktır” buyuruyordu Rasulümüz.
“Müminlerde mi ya Rasulallah ?” diye soran ashabına,
“Evet,onlar da dudaklarının Allah adıyla ıslanmadığı her an için pişman olacaktır”


Rabbim her şeyden önce İMAN ile ölmeyi nasip eylesin cümlemize
 

SerkanMuhammedSAV

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
1 May 2012
Mesajlar
332
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
29
Amin Ecmain Abla Cennet Cennet bu nedir bea çıkar için Allah sevilmezki ya kalbinle seversin yada gerisi yalan :)
 

SerkanMuhammedSAV

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
1 May 2012
Mesajlar
332
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
29
“Ölen her insan pişman olacaktır” buyuruyordu Rasulümüz.
“Müminlerde mi ya Rasulallah ?” diye soran ashabına,
“Evet,onlar da dudaklarının Allah adıyla ıslanmadığı her an için pişman olacaktır”


Rabbim her şeyden önce İMAN ile ölmeyi nasip eylesin cümlemize

Peki Abla Karekteri çirkin olanın İbadeti geçerli olsada Allah memnun olur mu tabikide hayır :)
 

SerkanMuhammedSAV

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
1 May 2012
Mesajlar
332
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
29
Abla birde çok iftira atanları Allah beğenir mi bu davranışları ne bileyim işte :) abuk subuk iftira atmak İnsanları kendini beğenmişlikle suçlamak kendisinin kusuruna bakmamak sürekli Allaha uymamak sürekli nefse uymak kötü bişey Ablacığım fakat kimsenin karşısının kusurunu aramasına hakkı yok Peygamberimiz bile öyle diyor ne Hakla böyle davranıyorlar bilemiyorum :)
 

SerkanMuhammedSAV

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
1 May 2012
Mesajlar
332
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
29
kimsenin kasıntısını şımarıklığınıda çekmek zorunda değil bireyler olarak :)
 

SerkanMuhammedSAV

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
1 May 2012
Mesajlar
332
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
29
Abla kendi açımdan söylüyeyim gel beni Anneme sor kişiliğimi :) kötü dersi birde asla muhattab olma ama çocuk gibi davranmayı bırakmak acayip tavırlar Kendini üst düzey görmeler yani ben buna dayanamıyorum olgun olmak önemli :)
 

SerkanMuhammedSAV

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
1 May 2012
Mesajlar
332
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
29
İnsan gibi konuşmuyacaksa Allah için susmasını bilsin Abla ya da abuk subuk davranmayı bırakıp yoldan çekilsin yani Hakiki Kardeş kötülemez zaten :)
 

tekdinIslam

Yasaklı Kullanıcı
Katılım
6 Nis 2009
Mesajlar
72
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
38
Allah (c.c) bizi Kabir Azabından korusun inşaAllah .
 

muratlion

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
5 Eyl 2012
Mesajlar
19
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
45
bana öldükten sonra dirilme olayını anlatabilir misiniz. Kalbim bir türlü tatmin olmuyor. Bana yardımcı olursanız cok sevinirim.
 

Muhtazaf

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
30 Mar 2008
Mesajlar
9,548
Tepki puanı
898
Puanları
113
Yaş
65
Web Sitesi
www.aydin-aydin.com
ALLAH'IN ÇAĞRI EMRİNE UYARAK HER ÖLEN NEFSİN MUTLAKA KABİRLERİNDEN KALKACAKLARI, ÖLDÜKTEN SONRA DİRİLECEKLERİNİN BEYANI

A- Sûre-i İsrâ Âyet: 49- Dediler ki: “Biz bir sürü kemik, kırıntı ve döküntü (hâlinde bir toprak) olduğumuz vakit mi, hakikaten biz mi yeni bir yaratılışla diriltileceğiz?”
50- Söyle: “Gerek bir taş (gibi çetin), gerek bir demir (gibi kuvvetli) olun.”

51- Yahut göğüslerinizde (akıllarınızca) büyüyen herhangi bir halk (olun, mutlaka diriltileceksiniz). “O hâlde bizi kim (dirilterek) geri çevirecek?”diyecekler. Sen de, de ki: “Sizi ilk defa yaratmış olan (kudret sahibi diriltecektir.)” O vakit sana başlarını sallayacaklar da: “(İstihzâ ile) Ne vakit o?” diyecekler. Söyle ki: “Yakın olması memuldur.”

52- (Allah) Sizi çağıracağı gün hemen (kabirlerinizden kalkıp) O'nun emrine icabet edeceksiniz ve sanacaksınız ki (kabirlerinizde) ancak pek az bir müddet kalmışsınızdır. (Kıyâmetin dehşetinden dolayı böyle sanacaklar.)

B- Sûre-i Hacc Âyet: 6- (Kur'ân-ı Kerîm'de insanın yaratılışındaki muhtelif tavırlardan ve tahavvüllerden yeryüzünün ihyasına kadar anlatılmıştır ki) Bunun sebebi şudur: Çünkü Allah Hakk'ın tâ kendisidir. Hakikat, ölüleri O diriltiyor. O, şüphesiz her şeye hakkıyla kâdirdir.

7- Ve çünkü o saat elbette gelecektir. Onda hiçbir şüphe yoktur. Muhakkak Allah kabirlerde olan kimseleri de diriltip kaldıracaktır.

C- Sûre-i Yâsîn Âyet: 51- “Sûr”a üfürülmüştür. (Bu, ölülerin kabirden kalkmasına mahsus ikinci nefhadır.) Artık bakarsın ki onlar kabirlerinden (kalkıp) Rablerine doğru koşup gidiyorlar.

52- (O zaman şöyle) Demişlerdir: “Eyvah bize! Uyuduğumuz yerden bizi kim kaldırdı? Bu (ba's, dirilmek) çok esirgeyici (Allah)ın vaad ettiği şey. Gönderilen (peygamber)ler (meğer) doğru söylemiş.”

ALLAH’IN İNSANLARI NASIL DİRİLTECEĞİNE DÂİR İLÂHÎ DELİLLER

A- Sûre-i Lokman Âyet: 28- Sizin (topunuzun) yaratılmanız da, tekrar diriltilmeniz de bir tek kişi(yi yaratmak ve diriltmek) gibidir. Hakikat Allah her şeyi işiten, kemâliyle görendir. (Tekrar dirilmeyi inkâr eden müşriklerin sözlerini işiten, yaptıklarını görüp de cezalarını verecek olandır. O'nun kudretine göre az da, çok da birdir. Her hangi bir şe'n onu diğer bir şe'nden alıkoymaz.)

B- Sûre-i Fussilet Âyet: 39- Senin hakikaten boynunu bükmüş (nebattan mahrum ve kupkuru) gördüğün arz da onun âyetlerindendir. Fakat Biz üzerine suyu (yağmuru) indirdiğimiz vakit o, harekete gelir, kabarır. Ona muhakkak can veren (Allah), elbet ölüleri de dirilticidir. Çünkü O, her şeye hakkıyla kadirdir.

(Topraktaki tohumların tekrar vücud bulması tohumların canlılığını muhafaza etmesindendir. Toprağa canlı olarak düşen bir tohumun tekrar vücud bulması için yağmura ihtiyacı varsa -ki bu yağmur kudret-i İlâhiyenin bir vasıtası olmuş oluyor- toprağa gömülen insanın da canlılığını muhafaza eden ilk yaratılış hücresi bâkî kalmaktadır. Yağmurun o tohum üzerine kudret-i İlâhiyenin bir vasıtası olarak nasıl tesir ederek tekrar ölmüş arzdan o nebâtâtlardan zuhuruna sebep oluyor ise, kudret-i İlâhiyenin tecellisine vesile olan “Sûr”a üfürülmekle de ne kadar hilkat-ı beşer hücreleri var ise yeniden ilk yaratılış hayatına dönüyor. Nitekim arzda vuku bulan hayat budur. İşte bunun gibi insan da böylece yeniden dirilecektir. İlâhi misal bunu anlatmaktadır.)

C- Sûre-i Kâf Âyet 15- Ya Biz ilk yaratışta acz mi gösterdik (ki tekrar diriltmekten âciz olalım). Hayır, onlar bu yeni yaratıştan (tekrar diriltmekten) şüphe içindedirler.

16- Andolsun, insanı Biz yarattık. Nefsinin ona ne vesveseler vermekte olduğunu da biliriz. (Çünkü) Biz ona şah damarından daha yakınız.

27.5. KABİRDE SUALİN HAK OLDUĞU VE BU SUALDE MÜ'MİNLERE ALLAH'IN YARDIM EDECEĞİ. KABİRDEN KALKIP HESABA GELİNCEYE KADAR SUAL SORULMAYACAĞI

A- Sûre-i İbrahim Âyet: 27- Allah, iman edenlere dünya hayatında da, âhirette de, o sabit söz(ler)inde, daima sebat ihsan eder. Allah zâlimleri (kâfirleri) şaşırtır. Allah ne dilerse yapar.

Not: Burada “Âhiret”ten murad, Sahihayn'deki bir hadis-i şerife nazaran, kabirdir. Çünkü kabre giren mü'minlere iki melek gelip Rablerini, dinlerini, peygamberlerini soracaklar, onlar da dostdoğru cevap vereceklerdir. “Kavl-i sabit” kelime-i tevhiddir. Kalblerde yerleşen kelime-i tayyibedir. Kabre yatan her insana sual eden münker ve nekir denilen sual meleklerinin suallerine muktedir olabilmesinde mü'minlere yardım eder. Bu sûretle sualin şiddetinden emin olur. Allah-u Teâlâ'nın kulunu âhirette tesbiti kabirde vâki olur. Bu tesbit ölüye üç sûretle olur:
1. Ölüye, doğru ne ise, o telkin edilir. Binâenaleyh o, Cenâb-ı Hakk'ın razı olacağı cevabı verir.

2. Ondan korku, telaş zâil olur.

3. O, cennetteki yerini görür. Bu vechile onun kabri cennet bahçelerinden bir bahçe olur. Birçok hadislerde de buyrulduğu üzere kâfirler kabir suallerine doğru cevap veremeyeceklerdir. Ba'se kadar kabir azabından kurtulamayacaklardır.

B- Sûre-i Rahmân Âyet: 39- İşte o gün (gök yarıldığı gün) ne insana, ne cinne günâhı sorulmayacak. (Kabirden çıkıp da mevkıfe sürülecekleri zaman kimseye hesab sorulmayacak. Hesab ve sual diğer vakitte, mahşerde olacaktır. Hicr Sûresi
92 ve 93'üncü âyet-i celîledeki hesab şüphesiz muhakkaktır. Bu âyette buyrulmuştur ki “Rabbin hakkı için andolsun ki onlara, topuna yapmakta olduklara şeyleri elbette soracağız.”)
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt