vaktileyl
Kayıtlı Kullanıcı
Fatıma validemiz ağır hasta idi. Resulullah (s.a.v) onu ziyarete geldi, içeriye girdiğinde Allah Resulü (s.a.v), "Kızım Fatıma! Kendini nasıl hissediyorsun?" diye sordu.
Fatıma (r.anh), "Ağrım var ve devamlı artıyor. Üstelik yiyecek bir şeyim de yok" dedi. Hz. Peygamber (s.a.v), "Ey kızım! Dünya ve ahirette, kadınların hanımefendisi olmaya razı değil misin?" dedi.
Fatıma (r.a), "Babacığım o İmran kızı Meryem değil mi?" diye sordu.
Resulullah (s.a.v) şöyle buyurdu:
"O kendi aleminin, sen de kendi aleminin hanımefendisisin."
(Ebû Nuaym Hilye'den)
Fatıma (r.anh), "Ağrım var ve devamlı artıyor. Üstelik yiyecek bir şeyim de yok" dedi. Hz. Peygamber (s.a.v), "Ey kızım! Dünya ve ahirette, kadınların hanımefendisi olmaya razı değil misin?" dedi.
Fatıma (r.a), "Babacığım o İmran kızı Meryem değil mi?" diye sordu.
Resulullah (s.a.v) şöyle buyurdu:
"O kendi aleminin, sen de kendi aleminin hanımefendisisin."
(Ebû Nuaym Hilye'den)