Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Dünya bir çarşıdır, bir pazar yeridir..yakında kapanır, dağılır..1 (1 Kullanıcı)

delinin biri

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
16 Tem 2009
Mesajlar
135
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
38
Web Sitesi
delininbiriyimiste.tr.gg
Böbürlenenip duruyorsun; allah azze ve celle’ye karşı büyüklük satmakta neymiş? Kullara da kibirli davranıyorsun.. önceden ne olduğunuzu düşünün; bir damla su..
Sonrası ne olacak malum.. Bir hendeğe yuvarlanacak bir ağırlık..
Ey allah’tan başka birşeyden korkmam diyen, hani ağlaman? Allah azze ve celle’nin korkusundan gözlerin yaşarıyor mu? O’ndan korkman ve günahları itirafın nerede? Nefsinle cenk etmek ve onu terbiye etmek yok mu? Nefsini hak tarafına çağırman nerede?
Bunların hiçbiri sende yok.. Bütün derdin para, mal- mülk, yemek-içmek ve eğlenmek..aklını başına al..dünyadaki nimetlerden sana gelecek bir kısmetin varsa gelir, üzülme içini ferah tut.. Bekleme yükünden kurtulursun,hırsın ağırlığı seni yormaz..eğer bu şekilde davranmazsan, bütün bu uğraşmalarından sana ne kalacak dersin? Sadece bir yorgunluk ve ağır bir hesap..
öğrendin,namaz kıldın,oruç tuttun sebebi sana mal versinler, iyiliğini görsünler, seni öğsünler oldu..
Farzet ki halkın sana ilgisi arttı, bunun ölüm anındaki sıkıntıya faydası olur mu acaba? Seni sevenlerle aranda uçurumlar olacak o anda..topladığın malları başkaları paylaşacak,hesabı ve cezası da sana kalacak..
Yazık sana! Cehennemlik işleri yaparken cenneti umuyorsun. Geçici şeylerle avunuyor, onları seviyor ve senin sanıyorsun..
Yaradan hayatı sana emanet olarak verdi, o’nun rızası yolunda yaşamanı emretti.. Sen ise kendi isteğin, heveslerinin peşinde hayatını tükettin..
Ey evlad, ana rahminde seni kim besledi.. O halde iken ne kadar acizdin, bu hale seni getiren kim? Sen ise kendi varlığına ve halka dayanmaktasın, parana, mevkine, bilgine güveniyorsun.. Güvvendiklerin bugün var yarın yok olabilirler.. Allah azze ve celle’den başka her kime güveniyor veya kimden korkuyorsan o senin ilahındır..
Allah azze ve celle’nin dininde olmayan şeyleri yapmaya çalışma..elinde iki şahid olsun; biri kur’an-ı kerim, diğeri sünnet-i resulullah.. Bunlar seni rabbine ulaştırır.. Ama sen bu şahidleri bırakıp nefsinin peşinden gitmeye devam ediyorsun..elinde iki şahidin var; biri zayıf aklın, diğeri de şahsi arzun..şüphesiz bunlar seni ateşe iter.. Firavun gibilerin arasına katar!!
Ey içi bozuk, yakında öleceksin, öldükten sonra yaptıklarından çok pişman olacaksın ama çok geç.. Dilin güzel söze alıştığı için konuştu ve aldandı, ama kalbin hiçbir şeyden anlamaz bir halde.. Bu durum seni kurtarmaz..güzel konuşmayı kalb yapmalı, yalnızca dilin iyi söz söylemesi faydasızdır..
Ey allah azze ve celle yolcularını bulamayan; varlığını ve yaradılmışları hak varlığına perde eden kişi; ağla, bakasına bir ağlarsan, kendine bin defa ağla..
öyle yatağında, yorganının altında ve kapalı kapılar ardında miskin miskin durma..
Allah’ın rahmeti üzerine olsun, hasan basri hazretleri böyle der: ‘’eğer siz allah dostlarını görmüş olsaydınız, onların deli olduklarına hükmederdiniz.. Onar da sizi görmüş olsalardı, bir an bile allah’a inanmamış olduğunuza hükmederlerdi..’’
ey oğul! Sen hiçbir şey üzerinde değilsin.. Senin müslümanlığın da sıhhatli değil.. Senin şehadet getirmen de tam olmamış, eksik.. Zira dilinle la ilahe illallah: ‘’allah’tan başka ilah yoktur’’ diyorsun; fakat kalbinle bunu yalanlıyorsun.. Kalbinde, içinde birçok ilahlar var.. Senin, devlet büyüklerinden ve mahalli idarecilerden korkman, içinde birer ilahtır.. Kendi çalışmana, kendi kazancına, kendi gücüne kuvvetine, kendi kulağına, kendi gözüne, kendi zorbalığına güvenmen, içinde birer ilahtır.. Zararı, faydayı, bir nimete nail olmayı, bir nimetten yoksun kalmayı insanlardan bilmen, içinde birer ilahtır.. Insanların çoğu, kalbleriyle, işte bu saydıklarımıza güvenirler, dayanırlar.. Fakat kendilerine sorarsan, allah’a dayanıp güvendiklerini söylerler..
La ilahe: ‘’hiçbir ilah yoktur,’’ dediğin zaman, bununla toptan bir reddi(nefyi) onaylıyorsun.. Illallah: ‘’ancak allah vardır,’’ dediğin zaman ise, yine allah için toptan bir kabulü (ispatı) onaylamış oluyorsun.. Bu durumda, her ne zaman kalbin, hak’dan gayrı bir şeye dayanır, güvenirse; o zaman yukarıdaki külli ispatında yalancı durumuna düşmüş, yani kendi kendini yalanlamış oluyorsun.. Kendisine dayanıp güvendiğin o şey de, senin ilahın oluyor.. Gerçek ve fiili durum budur..
Kalbinde birçok ilah varken, sen nasıl la ilahe illallah: ‘’allah’tan başka ilah yoktur,’’ diyebilirsin? Allah’tan başka güvenip dayandığın her şey senin putundur.. Kalbinde şirk, yani ortak koşma bulunduğu müddetçe, dilinde kelime-i tevhid’i söylemen sana fayda vermez.. Kalb pis oldukça, bedenin temiz olması sana yarar sağlamaz..
Tevhid ehli, şeytanını ezer.. şirk ehlini ise şeytanları ezer.. Ihlas, sözlerin, amel ve fiillerin özüdür.. Zira gerek sözler, gerekse fiil ve ameller ihlastan, içtenlikten yoksun bulundukları an, özü olmayan birer kabuk, birer posa haline gelirler.. Kabuk ve posa ise ancak ateşte yanmaya yarar; ateşte yandıktan sonra iş görecek hale gelir..
Ey ahali!! Nefisleriniz, ilah olma iddiasında.. Fakat sizin bundan haberiniz yok.. Zira nefsleriniz, hakk’a karşı büyükleniyorlar, kibirleniyorlar.. Onlar, allah’ın muradının gayrını istiyorlar.. Onlar allah azze ve celle’yi sevmiyorlar.. Bilakis, o’nun düşmanı lanetlik şeytanı seviyorlar.. Allah’ın ezelde takdir ettiği kaderleri gelmeye ve vuku bulmaya başladığı zaman, onlara boyun eğmiyorlar, teslim olmuyorlar, sabredip tahammül göstermiyorlar.. Bilakis itiraz ediyorlar, kaderle çekişiyorlar.. Islam’ın hakikatinden onların haberi bile yok!!
Senin kendisine güvenip ümit bağladığın her şey, senin ilahındır, mabudundur.. Kendisinden korktuğun veya kendisine ümit bağladığın herşey senin ilahındır, mabudundur.. Esas sebeb olan allah azze ve celle’yi tamamen unutarak, zararın da, faydanın da kendisinden kabul ettiğin her şey, senin ilahındır, mabudundur.. Fakat kısa bir süre sonra görürsün sen.. Allah, kendisini bırakıp da güvendiğin ve bağlandığın ne varsa hepsini alır..
şu hususu iyi bil ki, bütün eşya, sadece allah azze ve celle’nin hareket ettirmesiyle hareket eder, durdurmasıyla durur.. O’nun iradesi ve kuvveti olmadan, ne duran bir şey harekete geçebilir, ne de hareket etmekte olan bir şey durabilir.. Kişi bu husus böylece bilip kabul ettiği zaman, artık insanları ve diğer varlıkları allah’a ortak tanıma yükünden ve suçundan kurtulur.. Allah’a şirk koşmaz..
Melekler içinde resim, suret bulunan eve girmezlerse, içinde bir sürü suretlerle putlar bulunan senin kalbine allah nasıl girer? Allah’tan gayrı her şey bir puttur..
Ey dünyaya kulluk edenler! Ey ahirete kulluk edenler!! Siz, allah’ı da, dünyayı da, ahireti de bilmiyorsunuz.. Kiminizin putu dünya.. Kiminizinki ahiret.. Kiminizinki insanlar.. Kiminizinki zevkler, nefsani arzular.. Kiminizinki övülme, halktan tasvip görme, alkış toplama..
Allah dışında her şey, bir puttur.. Kişi allah’tan gayrı neye bağlandı ve neye gönül verdiyse, o onun putudur..
Senin bütün umudun insanlar.. Her şeyi onlardan bekliyor, onlardan umuyorsun.. Korkun da onlardan.. Hep onlardan korkuyorsun.. Bu hal, rabbine şirk koşmaktır, ortak tanımaktır..
Bu zaman, ahir zamandır.. Bu zamanda çoğu insanların mabudu, paradan ibarettir.. Bu zaman insanlarının çoğu, musa aleyhisselam’ın kavmine benzedi.. Yahudilere benzedi.. Onlar, altın buzağıyı kendilerine mabud edinmişlerdi.. Bu zamanın insanının altın buzağısı da paradır.. Parayı kendine mabud edinmişsin, rab edinmişsin.. Paraya tapıyorsun.. Senin taptığın para..
Hükümdarlar, devlet büyükleri ve ikbal sahibleri, halktan birçoğunun nazarında birer ilahtır.. Dünyevi imkanlar, zenginlikler, sıhhat, afiyet, kuvvet ve kudret, birçok insanların nazarında birer ilahtır.. Insanların birçoğu, bunlara ve benzeri şeylere taparlar..
Dünya zorbalarına, zenginlerine, firavunlarına ve hükümdarlarına saygı gösterip allah’ı unuttuğun ve o’na saygı göstermediğin takdirde, senin hakkındaki hüküm de, putlara tapanlar hakkındaki hüküm gibidir.. Sen de putuna saygı gösterenlerden olursun..
Sen, namazda iken bile yalan söylüyorsun.. Mesela namaza dururken ve gene namaz sırasında, ‘’allahu ekber’’ (allah her şeyden büyüktür) diyorsun.. Böylece yalan söylemiş oluyorsun.. çünkü senin kalbinde, allah’tan başka bir ilah vardır.. Kendine güvenip bağlandığın her şey senin ilahındır, mabudundur.. Kendisinden korktuğun ve kendisine ümit beslediğin her şey, senin ilahındır, taptığındır..
Içinde allah’tan başka bir şey bulunduğu müddetçe, senin kalbin için kurtuluş yoktur.. Eğer sen, allah azze ve celle’ye bin yıl secde etsen, değil mi ki kalbinle o’ndan başkasına yöneliyorsun, sana bu secdeler hiçbir fayda vermez.. Mevlasından başkasını sever oldukça, o kalb için iyi bir akıbet yoktur..
Ya islamın bütün şartlarını hakkıyla yerine getir, ya da aksi halde, ‘’ben müslümanım,’’ deme.. Sen nefsinle beraber olmaya devam ettiğin müddetçe, bu mevkiye erişemezsin.. Sen, nefsinin heveslerini, arzularını ve zevklerini kendisine vermeye devam ettiğin müddetçe onun kaydındasın, onun ipine bağlısın.. Nefsinin hakkını ver, fakat heveslerine, arzularına ve zevklerine engel ol.. Onun bekası, kendisine haklarının verilmesiyledir.. Helakı ve mahvolması da, hazlarının, heveslerinin ve arzularının verilmesiyledir.. Nefsin hakları, ihtiyaç miktarınca yiyecek, içecek, giyecek ve meskendir..
Nefsinle beraber olmaya devam ettiğin müddetçe, insanları ve diğer varlıkları tanıyamazsın.. Insanlarla beraber olmaya devam ettiğin müddetçe de, izzet ve celal sahibi hakk’ı tanıyamazsın..
Nefs ile hak, bir arada bulunmaz.. Dünya ile ahiret bir arada bulunmaz.. Kim ki nefsi ile birlikte ise, o, cenab-ı hakk’la beraberliği kaçırmıştır..
Sen,manaya, muhtevaya ve öze değil; şekle rağbet ettin, şekilciliğe ilgi gösterdin..
Senin tevhidin nasıl doğru olabilir? Sen resulullah’ın bu sözünü hiç duymadın mı ki: ‘’dünya sevgisi,her hatanın başıdır.’’ çıkarını sağlama ve zararları defetme evinden çıkmadıkça, senin konuşmaya hakkın yok..
Sizin hiç biriniz, ‘’kıyamet ne zaman kopacak?’’ diye bir soru sormasın.. Kıyametin kopmayacağı zannına kapılmasın.. Zira unutmasın ki, kendisi öldüğü an, kıyameti kopmuş demektir.. Kim ki ölürse, onun kıyameti kopmuştur..
Senin nefsin, sevgilindir.. Sen, nefsine aşıksın.. Halbuki o senin düşmanın ve katilindir..
Kaderi bahane etmek, tembelliğin dayanağıdır.. Tembeller, ‘’ne yapalım, kader böyle imiş,’’ derler ve daha çok güzel amel işlemekten kendi kendilerini yoksun bırakırlar..
Kaza ve kadere razı olmadığın, belalara sabretmediğin ve nimetlere de şükremediğin zaman, senin için rab yoktur.. Kendine allah’tan başka bir rab ara.. Halbuki o’ndan gayrı rab da yok..
Sana isabet edecek olan mutlaka isabet eder.. Sen sakınmakla ondan korunamaz ve kurtulamazsın.. Sana isabet etmeyecek olan sa isabet etmez.. Sen kendi gayret ve çalışmanla onu kendine getiremezsin..
Islam, istislam’dan türemedir.. Bu, ‘’kayıtsız şartsız teslimiyet ve itaat’’ demektir.. Kendisinde ihlas, içtenlik bulunmayan her amel, içi boş bir cevizdir, özü bulunmayan bir kabuktur, kurumuş bir ağaçtır, ruhsuz bir ceseddir, mânâ’sız bir surettir.. Bu, münafıkların amelidir..
Birçoğunuz müslümanlık iddiasında.. Fakat yanlarında, islam’ın hakikatinden eser bile yok!!
Vah sizlere! üzerinizde islam’ın yalnızca ismi var, bu isim müslümanlığı size fayda vermez..
Insan, başına bir iş gelirse.. önce, kendi kendine kurtulmaya çalışır.. Muvafak olamayınca, etraftan yardım istemeye koyulur..
Devlet yöneticilerine gider; rütbe sahiblerine yalvarır.. Zenginlere koşar.. Hâl sahiblerine gider; dua ister, himmet ister.. Eğer hasta ise doktora gider, şifa arar.. Bununla da kurtulamayacağını anlayınca, allah’a döner..
Eğer kendi işini yapabilseydi, halka dönmeyecekti.. Işini halkta bitirebilseydi, hakk’a dönmezdi.. Burada da arzusu biraz geç kalmaya başlar; fakat gidecek başka yeri kalmamıştır.. Durur yalvarmaya başlar.. Dua eder; sena eder.. Ihtiyaçlarını teker teker sayar, yalvarır.. Bunları yaparken bir yandan da reddolunmaktan korkar; bir yandan da, isteği yerine geleceğini ümid ederek sevinir..
Sonra, bu halden de usanır; yaptığı dua ve niyazın işe yaramadığını zanneder.. Dua da dahil her şeyi bırakır..
Kendinden hiçbir hareket görme, gücüne kuvvetine mağrur olma.. Sen ana karnında bilinmez bir nesne iken, o besledi ve bu aleme getirdi.. Ve yine sen, beşikde her şeyden habersiz yatarken esirgeyen o oldu.. Işte o eski hallerini düşün..bütün kötü arzun, hevesin kırılmadıkça,hak, seninle olmaz..
Halk; hayır ve şerden ibarettir.. Sende böylesin, hem hayırlısın, hem de şerli..

Isteğin, arzun, şehvetin, hepsi o’nun yarattıklarıdır..
şirk, yalnız putlara tapmak değildir.. Kendi şahsi arzu ve isteklerinden tesir görerek, uyman da bir nevi şirk ve putperestliktir.. Dünya ve onun metaından, ahiret ve onun nimetlerinden herhangi birine gönül kaptırarak, seni yaradanın sevgisini değil, bunlardan her hangi birinin sevgisini üstün tutarsan, şirk etmiş olursun..
Allah azze ve celle’nin kudretini küçük görme!.. Takdir ve tedbirde, onu itham etme.. O’nun vaadinin doğruluğunda şüpheye düşme.. Aleyhisselatü vesselam efendimizi kendine örnek al.. O büyük insana inen ve mushaflara yazılan, dillerde okunan bazı ayetler kaldırıldı. Bazısı değişti, yerine başka ayet geldi.. Biraz önce haber verdiğinin aksini az sonra söyledi.. Ama bu hal zahirde böyle oldu.. öbür yönünü, ancak, allah azze ve celle ile kendi arasında bir iş olarak kabul ederiz..
Bu kadar külfetler içerisinde, varlığını gösteren yalnız allahu taala’dır.. Bundan sonra nefsin gelir.. Muhatab olarak da meydan da sen varsın..
Kulların çalışmasını da inkar etme.. Sonra cebriye mezhebine girmiş olursun.. Her ikisini birleştirirsen cebriye mezhebinden kurtulursun.. Allah azze ve celle’nin yardımı olmadan onların işi tamam olmayacağını iyi bil.. Allah’ı unutarak onlara tapma.. Bunların yaptığı, allah’ın işinden ayrıdır, deme.. Hakk’ı inkar etmiş olursun, kaderiyye mezhebine girmiş olursun,( yani kul fiilin yaratıcısıdır diyenlerden; o şunu yaptı, ben bunu yaptım, o onu yaptı diyenlerden olursun).. Allah azze ve celle, gücü kuvveti verir,kullar da yapar, de..
 

gokcennur

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
16 Tem 2009
Mesajlar
42
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
evet cok guzelmiş Alla razı olsun
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt