Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

DUA ve KADER (1 Kullanıcı)

MAZLUMkul

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
6 Mar 2008
Mesajlar
940
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
42
Vaktiyle bir ateşperest, oğlunu evlendirmektedir. Düğün günü çok koyun ve inek kesilir. Et kokuları mahalleyi sarar. Ancak evin bitişiğinde, müslüman, dul bir kadın, dört yetimiyle yaşamaktadır.

Hepsi de günlerdir açtırlar.

Kadıncağız, düğün evinin kapısını çalıp, “ateş” ister. Ancak maksadı başkadır. “Belki yemek verirler” diye gitmiştir.

Adam, kadının niyetini anlasa da, birşey vermez.

Kadıncağız, bir daha gidip ”ateş” ister. Yine eli boş döner.

Üçüncüde yine öyle.

Ama ne olur bilinmez, bu defa acır kadına. Hallerini anlamak için dehlize iner ve dayar kulağını bitişik evin duvarına ve dinler.

Yetimcik, annesine yalvarıyor:

- Anneciğim, ne olur bir daha git. Belki bu sefer birşey verirler.

Kadın ağlamaklıdır:

- Üç defa gittim yavrum! Artık utanıyorum.

Adam bunu duyar. Kalbi sızlar. Bir mükellef ”Sofra” hazırlatıp, gönderir evlerine. Ve dehlize inip, dinler yine.

Yetimlerin en küçüğü duâ ediyor:

- Yâ Rabbî! O nasıl bize ikram ettiyse, sen de ona ikram et! Onu îmanla şereflendir!

Ardından;

- Âamiiiin! sesleri yükselir.

O anda, kalbi döner ateşperestin.

Ve “Şehâdet” i getirip îmanla şereflenir.

Nitekim;

Sadaka, belâyı önler. Ama duâ, kaderi değiştirir!

buyurmuştur büyüklerimiz.



Evliyalar Ansiklopedisi
 

gülnisa

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
22 Ocak 2008
Mesajlar
11,851
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
50
selamunaleykum
cok guzel bır paylaşım
şurasını anlayamadım
dua kaderı değıştırıyor mu?
acıklarsanız sevınırım
allaha emanet olun
 

MAZLUMkul

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
6 Mar 2008
Mesajlar
940
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
42
selamunaleykum
cok guzel bır paylaşım
şurasını anlayamadım
dua kaderı değıştırıyor mu?
acıklarsanız sevınırım
allaha emanet olun

Evet sevgili kardeşim
okuduğumuz üzere yorumlarsak, o küçücük çocuğun ettiği dua üzerine ateşperest adam
imanla şerefleniyor...

O nedenle gönlümüzden geçirdiğimiz dilimizden düktüğümüz şeylere dikkat etmek gerekiyor.

Aslında KADER biraz derin bir konu, bende kafama takılan konuları www.sorularlaislamiyet.com adresinden soruyorum yada mevcut ise arattırıp okuyup öğreniyorum kardeşim , bu konuyla ilgili geniş bilgiyi orada bulabilirsin,

Selam ve dua ile....
 

gülnisa

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
22 Ocak 2008
Mesajlar
11,851
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
50
allah razı olsun
kader genış bır konu
haklısınız buraya sorsam ıyı olur
allah hayırlar işlememızı sağlasın
allaha emanet olun
 

Im_muslim

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
8 Eki 2007
Mesajlar
3,194
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
40
ALLAH razı olsun kardeşim çok güzel bir paylaşımdı...emeğinize sağlık...

Gülnisa öğretmenim kader hakkında nereye takıldınız kusura bakmazsanız sorabilir miyim..
ALLAHa emanet olunuz...
 

gülnisa

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
22 Ocak 2008
Mesajlar
11,851
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
50
ALLAH razı olsun kardeşim çok güzel bir paylaşımdı...emeğinize sağlık...

Gülnisa öğretmenim kader hakkında nereye takıldınız kusura bakmazsanız sorabilir miyim..
ALLAHa emanet olunuz...

öğretmenım hayırlı sabahlar
şuna takıldım dua kaderı değiştırebılr mı dıye
yanı kaderımızdekılerı dua etsekde yaşar mıyız acaba?
ınşaallah gorursunuz yazımı
allaha emanet olun
 

duadilencisi

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
4 Şub 2008
Mesajlar
7
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
47
Allah Razi Olsun Kardeş Gerçekten çok Güzeldi Emeğine Sağlik Rabbim çok Dua Edenlerden Eylesin Bizleri Dua Edelimki Başörtümüzle Uğraşanlarda Imana Gelsin Selam Ve Dua Ile A.e.o.
 

Im_muslim

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
8 Eki 2007
Mesajlar
3,194
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
40
öğretmenım hayırlı sabahlar
şuna takıldım dua kaderı değiştırebılr mı dıye
yanı kaderımızdekılerı dua etsekde yaşar mıyız acaba?
ınşaallah gorursunuz yazımı
allaha emanet olun

Selamünaleyküm öğretmenim hayırlı akşamlar bugün ilk defa girdim sayılır siteye kusura bakmayın...
Şimdi öğretmenim herkesde olduğu gibi bende kader konusunda biraz düşünmüştüm. Şimdi şunun ile başlayalım. ALLAHu TEALA ezelin ve ebedin bilgisine sahiptir. Bizim ne yapacağımızıda biliyor. Benim düşüncem deyip aklınızı karıştırmak istemem. Ama şunu bilin yaptıklarımızı biz kendi isteğimizle yapıyoruz ve ALLAHu TEALAda böyle yapacağımızı biliyor, yani O istediği için yapmıyoruz.
DUA konusuna gelincede DUA kaderi değiştiremez. Şöyleki ALLAHu TEALA o ateşpereste hidayet nasip eylemişse elbet birgün hidayete erecektir. Ama bunun için ALLAHa yetimlerin o kişinin hidayete ermesi için dua etmesi ALLAHın hoşuna giden amellerdendir muhakkak. ALLAHu TEALA her ikisinede yardım buyurmuştur..Umarım içinizi aydınlatacak bilgi verebilmişimdir. bir yere daha bakacağım bulabilirsem eklerim...
ALLAHa emanet olunuz...
 

gülnisa

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
22 Ocak 2008
Mesajlar
11,851
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
50
Selamünaleyküm öğretmenim hayırlı akşamlar bugün ilk defa girdim sayılır siteye kusura bakmayın...
Şimdi öğretmenim herkesde olduğu gibi bende kader konusunda biraz düşünmüştüm. Şimdi şunun ile başlayalım. ALLAHu TEALA ezelin ve ebedin bilgisine sahiptir. Bizim ne yapacağımızıda biliyor. Benim düşüncem deyip aklınızı karıştırmak istemem. Ama şunu bilin yaptıklarımızı biz kendi isteğimizle yapıyoruz ve ALLAHu TEALAda böyle yapacağımızı biliyor, yani O istediği için yapmıyoruz.
DUA konusuna gelincede DUA kaderi değiştiremez. Şöyleki ALLAHu TEALA o ateşpereste hidayet nasip eylemişse elbet birgün hidayete erecektir. Ama bunun için ALLAHa yetimlerin o kişinin hidayete ermesi için dua etmesi ALLAHın hoşuna giden amellerdendir muhakkak. ALLAHu TEALA her ikisinede yardım buyurmuştur..Umarım içinizi aydınlatacak bilgi verebilmişimdir. bir yere daha bakacağım bulabilirsem eklerim...
ALLAHa emanet olunuz...

aleykumselam
bıraz aydınlandım
allah razı olsun kaderle ılgılı kafama takılan cok şey var ama tam olarak cevaplarını bulamadım
bılgılendırdığınız ıcın tekrar allah razı olsun
allaha emanet olun öğretmenım
 

Im_muslim

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
8 Eki 2007
Mesajlar
3,194
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
40
Öğretmenim isterseniz yardımcı olabilirim...aşağıdaki sorular MUSTAFA KARATAŞ hocaya sorulmuş sorulardır...hani şu kanal 7de cuma günleri programa çıkan hoca. sayın hocam sizin tam anlamıyla öğrenmek istediğini konu nedir bilmediğim için yardımcı olabileceğini dşündüğüm soruları ekledim...daha fazlasını bu hocanın kendi web sitesinden bulabilirsiniz...

Sorunun içeriği :

Iyi günler.Gerçeklesmesini istedigimiz bir sey için çok dua etsek kaderimizde olmasa bile bu gerçeklesebilir mi?Yani kaderimiz degisebilir mi? Bunun yaninda duanin gerçeklesip gerçeklesmemesini bilemiyecegimiz için dua ederek istemeyi ne zaman birakmaliyiz?

Soruya Verilen Cevap :

Allha cc senin dua edecegini daha önceden bildigi için kaderin ona göre yazilmilstir. Biz dualarimizi devamli yapar, Allah cc kabul etmesini bekleriz. Dua etmekta basli basina bir ibadettir.

Sorunun içeriği :

allah bizim kaderimizi yazmistir iyiye yönelecegimizi de o bilir kötüye de...o zaman günah isleyenlerin kötü isler yapanin kaderinide allah yazmamis midir yani allah onun kötüye yönelecegini yazmamismidir çünkü ne yapacagimizi 5 sn sonra ne olacagini sadece o bilir tesekkürler

Soruya Verilen Cevap :

Allah cc ilmi, bilgisi bizimki gibi degildir. O, olmus olaylari bildigi gibi olacak olan olaylarida bilir. Allah biz kularina irade hürriyeti vererek yaptigimiz islerden sorumlu tutmaktadir. Hiç kimse yaptigi bir isi ben bunu kendim yapmadim kaderimde yazildigi için yaptim diyebilir mi?
 

gülnisa

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
22 Ocak 2008
Mesajlar
11,851
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
50
aydın öğretmenım allah razı olsun
yardımcı oldunuz ama kesınlıkle o sıteye bakmam gerekır
ılk soru sormak ıstedıklerımden dı
allah gonlunuze gore versın öğretmenım
allah sıze ve öğrencılerınıze başarı nasıp etsın
allaha emanet olun :)
 

MAZLUMkul

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
6 Mar 2008
Mesajlar
940
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
42
Im_muslim kardeşim yardımınızdan dolayı kendi adıma teşekkür ederim
Allah sizden razı olsun, Bende bu konuyla ilgili güvenilir bir siteden açıklayıcı bilgiler okudum, eklemek istiyorum:


Değerli gülnisa öğretmenim , kaderle ilgili şu web sitesinde- www.sorularlaislamiyet -aramalar sekmesine “dua ve kader ilişkisi” diye aratınca karşımıza birçok sorulmuş sorular ve cevapları çıkıyor,
Ben buraya bir ikisini aktarıyorum diğerlerini de okumak isterseniz , bu siteye bir göz atınız
Gerçektende dua ile kader arasındaki bağı çok güzel açıklamışlar.
Allah’a emanet olun

Soru
Doğduğumuzdan itibaren Cenab-ı Allah bizim ne yapacağımızı, cennete mi, cehenneme mi gideceğimizi biliyor. Hayatımız boyunca neler yapacağımız belli. Değişiklik olması sözkonusu olmasa gerek. Onun için bizim fazla bir gayret etmemize gerek yok gibi. Kaderimiz doğuştan belli olduğu için​

CEVAP: Kaderi 2ye ayırabiliriz: ızdırari kader, ihtiyari kader

"ızdırari kader"de bizim hiçbir tesirimiz yok. O, tamamen irademiz dışında yazılmış. Dünyaya geleceğimiz yer, annemiz, babamız, şeklimiz, kabiliyetlerimiz ızdırari kaderimizin konusu. Bunlara kendimiz karar veremeyiz. Bu nevi kaderimizden dolayı mesuliyetimiz de yok.

İkinci kısım kader ise, irademize bağlıdır. Biz neye karar vereceksek ve ne yapacaksak, Allah ezeli ilmiyle bilmiş, öyle takdir etmiştir. Sizin sorduğunuz soruda bu alanda müzakere edilmektedir. Yani siz bir aday tipi belirliyorsunuz ve arıyorsunuz. Allah’ta sizin istediğiniz vasıflara sahip birkaç kişiyi önünüze çıkarıyor. Sizde bunlardan birini iradenizle beğenip kabul ediyorsunuz. Alah’ın alacağınız eşin kim olduğunu ezelde bilmesi kader, fakat sizin iradenizle seçmeniz cüz’i irade dediğimiz insanın mesuliyet sınırlarıdır.

Dua ile kader değişir mi?
Bir şey hakkında verilen karar, kader demektir. O kararın infazı, kaza demektir. O kararın ibtaliyle hükmü kazadan afvetmek, atâ demektir. Evet yumuşak bir otun damarları katı taşı deldiği gibi, atâ da kaza kanununun kat'iyyetini deler. Kaza da ok gibi kader kararlarını deler. Demek atânın kazaya nisbeti, kazanın kadere nisbeti gibidir. Atâ, kaza kanununun şümulünden ihraçtır. Kaza da kader kanununun külliyetinden ihracıdır. Bu hakikate vâkıf olan ârif: "Ya İlahî! Hasenatım senin atâ'ndandır. Seyyiatım da senin kaza'ndandır. Eğer atâ'n olmasa idi, helâk olurdum" der. (Mesnevi-i Nuriye, 206)

Yani, Ata, bir şey hakkında verilen kararın iptali ve hükmün kaza edilmekten afvedilmesi, şeklinde tarif edilmektedir. Ata denilince, o Rahîm-i Kerim'in ve Gafûru'r-Rahîm'in af ve ihsanı anlaşılır.

Atanın Kaza kanununu, Kazanın da Kaderi bozmasını şöyle açıklayabiliriz: Bir padişahın umumî kanunları yanında bir de belli günlerde tatbik ettiği af ve ata kanunu vardır. Padişah o günlerde, suçlulardan bir kısmını afveder, diğer bir kısmının cezalarını hafifleştirir, bir kısım raiyetinin ise rütbelerini yükseltir ve maaşlarını artırır. İşte, daha önce umumî kanunla takdir edilen ceza, rütbe ve maaşlar bu ata kanunuyla yürürlükten kaldırılmış olur. Meselâ, bir şakinin işlediği bir suça karşılık on yıl hapis yatması takdir edilmiş olsun.

Ata kanunuyla bu cezanın afvedilmesi halinde artık ceza infaz edilmez ve ata, kaza kanununubozmuş olur. Cezanın kaza edilmemesiyle de kader kanunu, yâni onun suçuna mukabil takdir edilen on yıllık hapis cezası bozulmuş olmaktadır. İşte, bu misâl gibi, insanların işledikleri günahlara karşılık, kendilerine takdir edilen uhrevî cezalar Cenâb-ı Hakk'ın Ata kanunuyla, yâni O'nun af ve ihsanıyla kaza edilmekten alıkonmakta ve böylece Ata kanunu Kaza kanununu bozmaktadır. Aynı şekilde, Kazanın bozulmasıyla Kader kanunu da bozulmuş, takdir edilen ceza değişikliğe uğramış olmaktadır.

Bir başka misal, kul bir günah yerine gitmek niyet ve meyliyle evden çıkar. O bu niyetle irâde düğmesine dokunduğu için, Allah da meylinin neticesini yaratacak ve onu irâde ettiği yere götürecektir. Fakat, o kulun güzel bir hali, Allah (c.c)’ın hoşuna gidecek bir tarafı, sözgelimi gecesinin zülüfünde iki damla gözyaşı ya da arabasıyla bir-iki arkadaşını bir sohbete götürüşü vardır da, bunlar Rahmet-i İlâhî'yi ihtizaza getirmiştir ve Allah (c.c) da yolda o kulun karşısına kendisini günah mahalline değil de gülzâra götürecek bir arkadaş çıkarır ve kulun iradesiyle hak ettiği hükmü değiştirir. İşte, Allah (c.c)’ın sebepli sebepsiz kulu hakkındaki bir hükmü veya bir kazâyı onun lehinde değiştirmesi, O’na ait bir atâdır

Diğer taraftan, Ata, Kaza kanununun şümulünden ihraçtır, denmektedir. Şöyle ki, bir günah için takdir edilen ceza külli bir kanun iledir. Yâni, şu suçu işleyene şu ceza verilir, şeklindeki takdir, küllidir. Sözkonusu suçu işleyen bir kimsenin tevbe etmesi halinde, günahının afvedilmesi ile Kaza kanununun şümulünden bir ihraç durumu hâsıl olmaktadır. Bu ise aynı zamanda, Kader kanununu külliyetinden bir ihraç mânâsındadır.

Yukarıda açıklamaya çalıştığımız kaide, kaderin değişip değişmediği sorusunu hatıra getirmektedir. Bu nokta: da şunu ifâde edelim ki, İlm-i İlâhî'nin değişmesi muhaldir. Ezelden ebede kadar olmuş ve olacak bütün hâdiseler gibi, Ata kanununun tatbikatı da o ilmin şümûlündedir. Bu kader değişmez. Değişiklikler sabit ve derin olan Levh-i Mahfûz'un daire-i mümkinatta bir defteri ve yazar bozar tahtası hükmündeki Levh-i Mahv ve isbat'ta olmaktadır. Önce takdir edilen nice cezalar, daha sonra tevbe vesilesiyle ve ata kanunu ile afvedilmekte, Levh-i Mahv ve isbat'tan silinmekte ve kaza edilmemektedir. Nitekim bir âyet-i kerîmede şöyle buyurulmaktadir: Allah dilediği şeyi mahveder ve dilediğini isbat eder. Nezdinde kitabın aslı olan Levh-i Mahfuz vardır. (Ra'd sûresi, 39)



Soru: Dua ile evleneceğim kişiyi değiştirebilir miyim?
Cevap: İnsan kaderini bilmediğine göre mübah ve meşru olan herşeyi ister. Bu isteği ister kaderinde olsun, isterse olmasın. Bizi bizden daha iyi bilen, bizi bizden daha çok düşünen, kaderimizi, geçmişimizi, geleceğimizi bilen, bizim için hayırlı olanı bizden daha güzel takdir eden Cenab-ı Hak, arzu ettiğimiz, dualarımızı istediğimiz taleplerimizin en iyisi, en güzeli, en faydalısıyla verecektir. Biz hastayız, muhtacız, bizi yoktan var eden Yüce Allah hastanın derdini bilen doktor misali bizim istek ve arzularımızı ihtiyacımıza göre verir. Bazan zenginlik isteyenimiz olur, Cenab-ı Hak onun varlık sebebiyle azacağını bildiği için vermez, fakat ona sağlam bir iman, ailevî bir huzur, sağlıklı bir vücut verir; birçok musibet ve belalardan muhafaza eder. Demek ki, duaya cevap verilmiş, fakat en layıkı ihsan edilmiştir

Dua kaderi nasıl değiştirir? Bu hususta Sevgili Peygamerimiz (a.s.m.) şöyle buyururlar:
“Kaderi ancak dua geri çevirir. Ömrü ancak iyilikler arttırır. Kişi ancak işlemiş olduğu günah sebebiyle rızıktan mahrum kalır.”


Bir başka hadiste ise aynı mesele şöyle ifade edilir:
“İhtiyat ve dikkat etmek Allah’ın takdir ettiği şeye fayda vermez. Ancak dua, inen ve inmeyen musibetlere fayda verir. Belâ iner, fakat onu dua karşılar ve kıyamete kadar ona karşı durur.”1


Duanın kaderi değiştirmesi, diğer bir ifade ile çevirmesi şöyle açıklanmaktadır:
Burada değişen kader değil, kazadır. Kader bir şey hakkında verilen karar, kaza da o şeyin uygulanmasıdır. Yani bir insan içten, samimi olarak bir dua eder, Cenab-ı Hak mükâfat olarak o kimsenin başına gelebilecek bir belâyı kaldırır. Burada değişen kader değil, kaderin uygulamadan geri çevrilmesidir.

Meseleyi sorunuza getirecek olursak şunlar söylenebilir: Diyelim ki, nişanlınızın veya eşinizin dinî yaşantısında birtakım hatalar ve eksiklikler var. Namaz kılmıyor, içki içiyor, kumar oynuyor, evine yuvasına ihmalkâr davranıyorsa; onun bu mânevî musibetten kurtulması için dua edersiniz; inşaallah ihlâslı duanız onu bu halden kurtarır. Bu arada fiilî dua dediğimiz, bizzat ilgilenme, konuşma, dilinizin döndüğü kadarıyla anlatmayı da ihmal etmezsiniz. Bu arada anlattıklarınızı, onda görmek istediklerinizi de kendiniz bizzat tatbik eder, yaşarsınız; halinizle, davranışlarınızla ona örnek olursunuz. İmrenilecek, taklit edilecek bir tavır sergilersiniz
Mehmed Paksu
Aileye Özel Fetvalar



Soru
kader konusunda yazmis oldugunuz cevabi okurken icime böyle bir soru dogdu: calistigimiz is, evlendigimiz es, yasadigimiz yer, (kazandigimiz)- rIzkImIz, Allah'in bizim icin secmis oldugu-kaderimizdir demi? yani hersey Allah'in dilemesiyle olur bu süphesiz böyledir, ama bize secme imkani verilmis ve Allah'in bizim icin yazmis oldugu ve degismeyecek olanlar nelerdir?​
CEVAP:
1- Kader konusunda aklınıza takılan her şeyi sorabilirsiniz. Bu durum inkar ettiğiniz anlamına gelmez. Nitekim Kurandan öğrendiğimize göre Hz. İbrahim aleyhisselam ölülerin nasıl diriltileceğini sormuş, sonra da Allahım inanmadığımdan değil, kalbim tatmin olsun diye soruyorum demiştir. Bu nedenle bizler de aklımıza takılan sorularımızı sorabiliriz. Biz de elimizden geldiği kadar cevap vermeye çalışırız.

2- Kaderin esas anlamı Allah’ın, olmuş olacak her şeyi bilmesi demektir. Dikkat edersek insan iradesini yok saymıyor. Bilmek ayrı yapmak ayrıdır. Bilen Allah’tır, yapan kuldur. Bu konuya misal verelim;

Peygamberimiz İstanbulun fethini ve komutanını yüz yıllar önce müjdelemiş ve haber vermiştir. Zamanı gelince de dediği gibi çıkmış. Şimdi, İstanbul Peygamberimiz dediği için mi fethedildi, yoksa fethedileceğini bildiği için mi söyledi. O zaman Fatih Sultan yatsaydı, çalışmasaydı, ordular hazırlatıp savaşmasaydı yine olacak mıydı. Demek ki Allah Fatihin çalışıp İstanbul’u fethedeceğini biliyordu ve bunu elçisi Hz. Peygambere bildirdi

Buradaki ince nokta: Allah bildiği için yapmıyoruz. Biz yapacağımız için Allah biliyor. Zaten Allah’ın geleceği bilmemesi düşünülemez. Bilmese veya bilemese yaratıcı olamaz.

Buna bir örnek verelim; Allah dostu evliyadan bir öğretmen düşünelim. Öğrencilerinden birisine “yarın seni şu kitaptan imtihan edeceğim.” diyor. Fakat öğretmen Allah’ın izniyle onun filim, maç, oyun, eğlence, derken sabah okula çalışmadan geleceğini bilerek, akşamdan karnesine “0” yazıyor. Ertesi sabah öğrenci sorulan sorulara cevap veremiyor ve sıfırı hak ettiğini bildiği anda, öğretmen cebinden not defterini çıkarıp “senin çalışmayıp sıfır alacağını bildiğim için önceden deftere sıfır yazmıştım” diyor. Buna karşı öğrenci “Hocam sen sıfır yazdığın için ben sıfır aldım. Yoksa geçer puan yazsaydın geçerdim.” diyebilir mi?

Demek ki Allah yazdığı için biz yapmıyoruz, bizim yapacağımız şeyleri bilerek Allah yazıyor. İşte buna kader diyoruz

3- Kaderi 2ye ayırabiliriz: ızdırari ve ihtiyari kader.

"ızdırari kader"de bizim hiçbir tesirimiz yok. O, tamamen irademiz dışında yazılmış. Dünyaya geleceğimiz yer, annemiz, babamız, şeklimiz, kabiliyetlerimiz ızdırari kaderimizin konusu. Bunlara kendimiz karar veremeyiz. Bu nevi kaderimizden dolayı mesuliyetimiz de yok.

İkinci kısım kader ise, irademize bağlıdır. Biz neye karar vereceksek ve ne yapacaksak, Allah ezeli ilmiyle bilmiş, öyle takdir etmiştir. Sizin sorduğunuz soruda bu alanda müzakere edilmektedir. Yani siz bir aday tipi belirliyorsunuz ve arıyorsunuz. Allah’ta sizin istediğiniz vasıflara sahip birkaç kişiyi önünüze çıkarıyor. Sizde bunlardan birini iradenizle beğenip kabul ediyorsunuz. Alah’ın alacağınız eşin kim olduğunu ezelde bilmesi kader, fakat sizin iradenizle seçmeniz cüz’i irade dediğimiz insanın mesuliyet sınırlarıdır.

Kalbimiz çarpıyor, kanımız temizleniyor, hücrelerimiz büyüyor, çoğalıyor, ölüyor. Vücudumuzda, bizim bilmediğimiz birçok işler yapılıyor. Bunların hiçbirini yapan biz değiliz. Uyuduğumuz zaman bile bu tür faaliyetler devam ediyor.

Ama şunu da çok iyi biliyoruz ki, kendi isteğimizle yaptığımız işler de var. Yemek, içmek, konuşmak, yürümek gibi fiillerde karar veren biziz. Zayıf da olsa bir irademiz, az da olsa bir ilmimiz, cılız da olsa bir gücümüz var.

Yol kavşağında hangi yoldan gideceğimize kendimiz karar veriyoruz. Hayat ise, yol kavşaklarıyla dolu.

Şu halde, bilerek tercih ettiğimiz, hiçbir zorlamaya maruz kalmaksızın karar verip işlediğimiz bir suçu kendimizden başka kime yükleyebiliriz?

İnsanın cüz-i ihtiyari adı verilen iradesi, önemsiz gibi görülmekle beraber, kainatta geçerli olan kanunlardan istifade ederek büyük işlerin meydana gelmesine sebep olmaktadır.

Bir apartmanın üst katının lütuflarla, bodrum katının ise işkence aletleriyle dolu olduğunu ve bir şahsın bu apartmanın asansörü içerisinde bulunduğunu farz ediniz. Kendisine, apartmanın bu keyfiyeti daha önce anlatılmış bulunan bu zat, üst katın düğmesine bastığında lütfa mazhar olacak, alt katın düğmesine bastığında ise azaba duçar olacaktır.

Burada iradenin yaptığı tek şey, sadece hangi düğmeye basılacağına karar vermesi ve teşebbüse geçmesidir. Asansör ise, o zatın kudret ve iradesiyle değil, belirli fizik ve mekanik kanunlarla hareket etmektedir. Yani, insan üst kata kendi iktidarıyla çıkmadığı gibi, alt kata da kendi iktidarıyla inmemektedir. Bununla beraber asansörün nereye gideceğinin tayini, içindeki şahsın iradesine bırakılmıştır.

İnsanın kendi iradesiyle yaptığı bütün işler, bu ölçüyle değerlendirilebilir. Mesela; cenab-ı hak, meyhaneye gitmenin haram, camiye gitmenin ise faziletli olduğunu insanlara bildirmiş bulunmaktadır. İnsan bedeni ise kendi iradesiyle, misaldeki asansör gibi her iki yere de gitmeye müsait bir yapıdadır.

Kainattaki faaliyetlerde olduğu gibi, beden içindeki faaliyetlerde de insanın iradesi söz konusu olmamakta ve insan bedeni, kanun-u külli adı verilen ilahi kanunlarla hareket etmektedir. Fakat onun nereye gideceğinin tayini, insanın irade ve ihtiyarına bırakılmıştır. O hangi düğmeye basarsa, yani nereye gitmek isterse, beden oraya doğru hareket etmekte, dolayısıyla da gideceği yerin mükafatı veya cezası o insana ait olmaktadır.
Dikkat edilirse, kaderi bahane ederek, “benim ne suçum var” diyen kişinin, iradeyi yok saydığı görülür.

Eğer insan, “rüzgarın önünde sürüklenen bir yaprak” ise, seçme kabiliyeti yoksa, yaptığından mesul değilse, o zaman suçun ne manası kalır? Böyle diyen kişi, bir haksızlığa uğradığı zaman mahkemeye müracaat etmiyor mu?

Halbuki, anlayışına göre şöyle düşünmesi gerekirdi: “bu adam benim evimi yaktı, namusuma dil uzattı, çocuğumu öldürdü, ama mazurdur. Kaderinde bu fiilleri işlemek varmış, ne yapsın, başka türlü davranmak elinden gelmezdi ki.”

Hakkı çiğnenenler gerçekten böyle mi düşünüyorlar?

İnsan yaptığından sorumlu olmasaydı, “iyi” ve “kötü” kelimeleri manasız olurdu. Kahramanları takdire, hainleri aşağılamaya gerek kalmazdı. Çünkü, her ikisi de yaptığını isteyerek yapmamış olurlardı. Halbuki hiç kimse böyle iddialarda bulunmaz. Vicdanen her insan, yaptıklarından sorumlu olduğunu ve rüzgarın önünde bir yaprak gibi olmadığını kabul eder.

www.sorularlaislamiyet sitesinden alıntıdır.
 

nihalim

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
3 Eki 2006
Mesajlar
2,593
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
45
Konum
*meftun*
Web Sitesi
www.hatim-online.com
Sadaka, belâyı önler. Ama duâ, kaderi değiştirir!

Selamünaleyküm ...ALLAH c.c. razı olsun...emeğinize sağlık güzel bir paylaşım
ALLAH c.c. emanet olun...selam ve dua ile...
selametle İNŞALLAH...
 

gülnisa

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
22 Ocak 2008
Mesajlar
11,851
Tepki puanı
9
Puanları
0
Yaş
50
hayırlı geceler mazlumkul
allah razı olsun
allah kat kat sevap hanenıze yazsın ınşaallah
aradığım konu yazdıklarınızda var zaten
dua kaderı değiştırır mı
sıteye de gırcem daha da merak ettıklerım var
elınıze sağlık
emeğınıze sağlık
cok yardımcı oldunuz
allah hayırlar nasıp etsın sızlere
allaha emanet olun
selam ve dua ıle...
 

ahirzamangülü

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Mar 2008
Mesajlar
168
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
35
Her insanda bir vicdan duygusu vardır elbet.İnşallah Rabbim bunu günyüzüne çıkaramayanlara hidayet etsin.ALLAH SİZDEN RAZI OLSUN EMEĞİNİZE SAĞLIK
 

MAZLUMkul

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
6 Mar 2008
Mesajlar
940
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
42
Ne güzel de dua etmişsiniz, Allah razı olsun,
Kimbilir Rabbim içimizden birinin duasını kabul ederde sevdiği kulları arasına bizleri de alır inşaallah. a.e.o.
 

MAZLUMkul

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
6 Mar 2008
Mesajlar
940
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
42
Ağrıları , acıları bitmeyen bütün ümmet_i Muhammede yardım et,sabırlar ver ya Rabbim!
Her an korkuyla yaşayan,eziyet halinde olan,ümmet_i muhammedden merhamet ve rahmetini esirgeme YA RABBİM!
İSLAMİYET i bilipte yaşamayanların,görüp-ibret almayıp, düzelmeyenlerin,gözleri kör,kulakları sağır olanların , kalplerine nurundan bir parça vererek SANA kulluk etmelerini nasip et YA RABBİM! (AMİN)
selam ve dualarımla​
 

MAZLUMkul

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
6 Mar 2008
Mesajlar
940
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
42
Ağrıları , acıları bitmeyen bütün ümmet_i Muhammede yardım et,sabırlar ver ya Rabbim!
Her an korkuyla yaşayan,eziyet halinde olan,ümmet_i muhammedden merhamet ve rahmetini esirgeme YA RABBİM!
İSLAMİYET i bilipte yaşamayanların,görüp-ibret almayıp, düzelmeyenlerin,gözleri kör,kulakları sağır olanların , kalplerine nurundan bir parça vererek SANA kulluk etmelerini nasip et YA RABBİM! (AMİN)
selam ve dualarımla​
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt