Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Duâ İsteyen Nebi: Hazret-i Muhammed -sallâllâhu aleyhi ve sellem- (1 Kullanıcı)

aKis

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
31 Ağu 2009
Mesajlar
304
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
Cenâb-ı Hak âyet-i kerimede şöyle buyurur:


Ayetinde Rabbiniz şöyle dedi: “Bana dua edin, duânıza cevap vereyim. Bana kulluk etmeyi kibirlerine yediremeyenler aşağılanmış bir halde cehenneme gireceklerdir.
(Mü’min-60)

Peygamber Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem- umre için kendisinden izin isteyen Hazret-i Ömer (radıyallahu anh):


“–Kardeşim, bizi de duâna dâhil et, bizleri unutma!” buyurmuştur. (Tirmizî, Deavât, 109/3562)


Hazret-i Ömer -radıyallâhu anh-, bu iltifatkâr talep karşısındaki hâlini:


“–Rasûlullâh -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’ınbu sözüne karşılık bana dünyâyı verselerdi bu kadar sevinmezdim.” diyerek dile getirmiştir. (Ebû Dâvûd, Vitir, 23/1498)


İşte bu misâl, -diğer hikmetlerinin yanı sıra- umre ibâdetinde duâların sâir zamanlara göre çok daha makbul olduğunu da ifâde etmektedir. Demek ki feyizli bir umre ibâdetinde yapılan samîmî ilticâların çok büyük bir ecri bulunmaktadır.


Hacdan sonra ve bilhassa Ramazân-ı Şerîf’te yapılan umreler, mânen arınmanın en feyizli vesîleleridir. Nitekim Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem- hadîs-i şerîflerinde, Ramazan ayında yapılan bir umrenin, kendisiyle yapılmış bir hac gibi olduğunu beyan buyurmuştur.
(Buhârî, Umre, 4; Müslim, Hac, 221)
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt