Adam ve hayattaki tek arkadaşı olan köpeği bir kazada birlikte ölmüşlerdi. Gökyüzüne çıktıktan sonra bembeyaz bulutların arasında dolaşmaya başladılar. Adam cok susamıştı, biraz su bulabilmek ümidiyle yürümeye devam ederken, birden kendilerini muhteşem bir manzaranın karşısında buldular. Rengarenk çiceklerle süslü bir bahçe, altından yapılmış bir bahçe kapısı, ve onları karşılayan beyazlar içinde bir kadın. Adam köpegiyle birlikte kadına yaklaştı ve sordu:
" Afedersiniz, burası neresi ? "
Kadın ona gülümsedi : " Burası Cennet, efendim. "
Adam bunun üzerine sevinçle " Harika...!!! " dedi. " Peki bana biraz su verebilir misiniz, gerçekten çok susadım."
Kadın cevap verdi : " Tabi efendim, içeri girin. İçerde dilediğiniz kadar su bulabilirsiniz. " Böylece adam köpeğine döndü, " Hadi oğlum içeri giriyoruz " diyerek kapıya yürüdü, ama kadın onu birden durdurdu :
" Üzgünüm efendim, köpeğiniz sizinle gelemez. Hayvanları içeri almıyoruz. " Bunun üzerine adam bir an durdu, düşündü. Ve geri dönüp köpeğiyle birlikte geldikleri yolun tam ters yönünde yürümeye koyuldular. Bir süre geçtikten sonra kendilerini bu kez tozlu çamurlu bir yolda buldular, ve yolun sonunda karşılarına çiftlik girişini andıran bir kapıyla yırtık pırtık elbiseli bir dede çıktı.
Adam sordu :
" Afedersiniz, bana biraz su verebilir misiniz ? "
Dede " içeri gel " dedi. " kapıdan girdikten sonra sağ tarafta bir çeşme var. "
Adam sordu : " Peki arkadaşım da benimle gelip ordan içebilir mi ? "
Dede " Tabii. " dedi. " çeşmenin yanında köpeğinin de su içebilecegi bir kase bulucaksın. "
Bunun üzerine adam kapıdan girdi, biraz yürüdükten sonra sağ tarafta çeşmeyi buldu. Adam çeşmeden köpek de oracıktaki kaseden doya doya susuzluklarını giderdiler. Derken adam geri giderek girişte bekleyen dedeye sordu :
" Su için cok teşekkur ederim. Peki burası neresi ? "
Dede " Burası cennet " dedi. Bunu duyan adam şaşırdı :
" Ama nasıl olur ? az önce burası gibi kırık dökük olmayan muhteşem bir yere gittik ve orasının da cennet oldugunu söylediler. "
Dede " Şu rengarenk çiceklerle süslu altın kapılı yer mi ? " dedi. " ama orası Cehennem. "
Adam iyice şaşırmıştı : " Peki ama orası sizin adınızı kullanarak insanları kandırıyor diye hiç kızmıyor musunuz ? "
Dede gülümsedi : " Kızmıyoruz... çünkü onlar kendi çıkarı için en iyi arkadaşını yarı yolda bırakanları cennet'ten uzak tutuyorlar."
" Afedersiniz, burası neresi ? "
Kadın ona gülümsedi : " Burası Cennet, efendim. "
Adam bunun üzerine sevinçle " Harika...!!! " dedi. " Peki bana biraz su verebilir misiniz, gerçekten çok susadım."
Kadın cevap verdi : " Tabi efendim, içeri girin. İçerde dilediğiniz kadar su bulabilirsiniz. " Böylece adam köpeğine döndü, " Hadi oğlum içeri giriyoruz " diyerek kapıya yürüdü, ama kadın onu birden durdurdu :
" Üzgünüm efendim, köpeğiniz sizinle gelemez. Hayvanları içeri almıyoruz. " Bunun üzerine adam bir an durdu, düşündü. Ve geri dönüp köpeğiyle birlikte geldikleri yolun tam ters yönünde yürümeye koyuldular. Bir süre geçtikten sonra kendilerini bu kez tozlu çamurlu bir yolda buldular, ve yolun sonunda karşılarına çiftlik girişini andıran bir kapıyla yırtık pırtık elbiseli bir dede çıktı.
Adam sordu :
" Afedersiniz, bana biraz su verebilir misiniz ? "
Dede " içeri gel " dedi. " kapıdan girdikten sonra sağ tarafta bir çeşme var. "
Adam sordu : " Peki arkadaşım da benimle gelip ordan içebilir mi ? "
Dede " Tabii. " dedi. " çeşmenin yanında köpeğinin de su içebilecegi bir kase bulucaksın. "
Bunun üzerine adam kapıdan girdi, biraz yürüdükten sonra sağ tarafta çeşmeyi buldu. Adam çeşmeden köpek de oracıktaki kaseden doya doya susuzluklarını giderdiler. Derken adam geri giderek girişte bekleyen dedeye sordu :
" Su için cok teşekkur ederim. Peki burası neresi ? "
Dede " Burası cennet " dedi. Bunu duyan adam şaşırdı :
" Ama nasıl olur ? az önce burası gibi kırık dökük olmayan muhteşem bir yere gittik ve orasının da cennet oldugunu söylediler. "
Dede " Şu rengarenk çiceklerle süslu altın kapılı yer mi ? " dedi. " ama orası Cehennem. "
Adam iyice şaşırmıştı : " Peki ama orası sizin adınızı kullanarak insanları kandırıyor diye hiç kızmıyor musunuz ? "
Dede gülümsedi : " Kızmıyoruz... çünkü onlar kendi çıkarı için en iyi arkadaşını yarı yolda bırakanları cennet'ten uzak tutuyorlar."