Neler Yeni

Hoşgeldiniz İslami Forum Sayfası

Tüm özelliklerimize erişmek için şimdi bize katılın. Kaydolduktan ve oturum açtıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara yanıtlar gönderebilir, diğer üyelerinize itibar kazandırabilir, kendi özel mesajınızı edinebilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz. Ayrıca hızlı ve tamamen ücretsizdir, peki ne bekliyorsunuz?
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Domuz Eti Niçin Haramdır? (1 Kullanıcı)

necla_38

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
10 Nis 2009
Mesajlar
298
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
41
İMTİHANIN GEREĞİ

Bir şeyin helal veya haram olması, Allah'ın emrine tabidir.Allah bir şeye "helal" derse helal, "haram" derse haram olur. Yani din bir imtihandır, insanlara yapılan bir tekliftir. Cenab-ı Hak, cennete layık bir duruma getirmek için, insanları imtihana tabi tutuyor. Bu sebeple, bazı emir ve yasaklar koymuştur. Esas olan da bu emir ve yasaklara uymaktır. Bu prensiplerin gerek insanin şahsi hayatına, gerekse cemiyet hayatına pek çok faydaları vardır. Dolayısıyla bunlar, emir ve yasağa daha şuurlu olarak riayet etmemizi sağlıyor. Dinimizin yasakladığı hususlardan birisi de, domuz etidir. Bu yasaklamanın, pek çok hikmeti vardır. Biz, burada sadece birkaçına işaret etmeğe çalışacağız.

ZEHİRLİ MADDELER

Domuz eti çok yağlıdır. Yenildiği takdirde, bu yağ kana geçer. Böylece kan, yağ tanecikleriyle dolmuş olur. Kandaki bu fazla miktardaki yağ; atar damarların sertleşmesine, tansiyon yükselmesine ve kalp infarktüsüne sebep olur. Ayrıca, domuz yağ içerisinde "sutoksin" denilen zehirli maddeler mevcuttur. Vücuda giren bu zehirli maddelerin dışarı atılması için, lenf bezlerinin fazla çalışmaları icap eder. Bu durum, bilhassa çocuklarda lenf düğümlerinin iltihaplanması ve şişmesi seklinde kendini gösterir. Hasta çocugun boğaz bölgesi anormal bir şekilde şişerek, adeta domuza benzer. Bu sebeple, bu hastalığa "domuz hastalığı" (skrofuloz) adı verilir. Hastalığın ilerlemesi halinde, bütün lenf bezleri cerahatlanarak şişer. Ateş yükselir, ağrı başlar ve tehlikeli bir durum ortaya çıkar.

FAZLA MİKTARDA KÜKÜRT

Domuz etinde bol miktarda bulunan sümüksü bağ dokusu, kükürt yönünden çok zengindir. Bu sayede, vücuda fazla miktarda kükürt alınmış olur. Bu fazlalıksa; kıkırdak, kas ve sinirlere oturarak eklemlerde iltihaplanma, kireçlenme ve bel fıtığı gibi çeşitli hastalıklara yol açar. Domuz eti devamlı yenirse, vücuttaki sert kıkırdak maddesinin yerini, domuzdan geçen sümüksü bağ dokusu alır. Bunun sonucu olarak, kıkırdak yumuşar; vücut ağırlığına tahammül edemeyerek altında ezilir. Böylece, eklemlerde bozulmalar meydana gelir. Domuz eti yiyenlerin elleri peltelesir, yağ tabakaları teşekkül eder. Mesela yiyen kimse sporcuysa; yorgun, tembel ve hareketsiz olur. Bazı futbolcular bu sebeple mesleklerinden olmuşlardır.

AŞIRI BÜYÜME

Domuzda büyüme hormonu da çok fazladır. Doğduğu zaman birkaç yüz gram olan domuz yavrusu, altı ayda yüz kiloya (!) erişir. Bu kadar süratli gelişme, büyüme hormonunun fazlalığı sebebiyledir. Domuz etiyle fazla miktarda alınan büyüme hormonu, vücutta doku şişliklerine ve iltihaplanmalara yol açar. Burun, çene, el ve ayak kemiklerinin anormal bir şekilde büyümesine ve vücudun yağlanmasına sebep olur. Büyüme hormonunun en etkili yönü, kanserin gelişmesine zemin hazırlamasıdır. Nitekim domuz kesim işiyle uğraşanlar, erkek domuzların belli bir yaştan sonra kansere yakalandıklarını ifade ederler.DERİ HASTALIKLARI Domuz etinin ihtiva ettiği histamin ve imtidazol denilen maddeler, deride kaşıntı hissi uyandırır. Ekzama, dermatit, nörodermatit gibi iltihabi deri hastalıklarına zemin hazırlar. Bu maddeler ayrıca; kan çıbanı, apandisit, safra yolları hastalıkları, toplar ve damar iltihapları gibi hastalıklara yakalanma ihtimalini artırır. Bu sebeple doktorlar, kalp hastalarına domuz eti yememelerini tavsiye ederler.

BIR HATIRA

Alman hekimi Prof. Dr. Reckeweg "Domuz Eti ve İnsan Sağlığı" adlı eserinde bir hatırasını şöyle anlatır: "Tedavi maksadıyla bir çiftçi ailesinin biraz sapa yörede bulunan çiftliğine gitmiştim. Babada müzmin antroz (dejeneratif eklem hastalığı) ve kalça eklemi iltihabı vardı. Ayrıca karaciğerinden de rahatsızdı. Annenin bacaklarında varis ve eziyet verici kaşıntısı olan egzama vardı. Ailenin kızları ise, kalp yetmezliği ve romatizmadan rahatsız idi. En sağlıklıları görünmesine rağmen oğulları da anjin sonrası kalp yetmezliğinden ve kan çıbanından müşteki idi. Evin öbür kızı ise müzmin bronşitten muzdarip idi. Oğullarından bir diğeri de, "domuz kıllanması" ve müzmin plörite yakalanmış olup, devamlı tekrar eden fistül ifrazatından rahatsız idi. Yukarıda sakinlerinin hastalıklarından uzun uzadıya bahsettiğim çiftlik evinde muayene sırasında garip bir olaya şahit oldum. Ailenin arasında iri cüsseli bir domuz hiç istifini bozmadan aşağı doğru sarkan kalın bir ağaç dalına abanarak sırtını kaşıyordu. Hastalara "Oradaki domuzu görüyor musunuz?

Onun kaşınmasına ve iltihaplara yol açan maddeleri, etiyle beraber siz de yiyorsunuz. İşte bu maddeler, sizdeki hastalıkların yegane sebebidir." dedim. Yukarıda kendilerinden bahsettiğim, Kara Ormanlar havalisinde oturan benzeri çiftlik sahiplerinden verdiğim nasihati dinleyenler, domuz eti yemekten vazgeçerek hastalıklarının çoğundan kurtuldular. Şimdi o çiftliklerin etrafındaki otlaklarda İslam ülkelerinde olduğu gibi küçük koyun sürüleri yayılıyor."

DOMUZ ETİ VE TRİSİN

Domuz eti ile insana bulaşan tehlikeli hastalıklardan birisi de Trişin [oku: Trischin] hastalığıdır. Domuzlar bu hastalığı trişinli fare yemek veya trişinli domuz eti ile beslenmekle alırlar. Fakat Trişin domuzlarda ağır bir hastalık yapmaz. Halbuki insanlarda, çok tehlikeli ve öldürücü bir hastalık meydana getirir. Domuz etiyle alınan Trişin kurtçuklar, mide ve bağırsak yoluyla kana geçer. Böylece de, bütün vücuda yayılırlar. Trişin kurtçukları özellikle çene, dil, boyun, yutak ve göğüs bölgelerindeki kas dokularına yerleşirler. Çiğneme, konuşma ve yutma adalelerinde felçler meydana getirirler. Yine kan damarlarında tıkanıklığa, menenjit ve beyin iltihabına sebep olurlar. Bazı ağır vakalar, ölümle sonuçlanır. Bu hastalığın en kötü tarafıysa, kesin bir tedavi şeklinin olmamasıdır. Trişin hastalığı, bilhassa Avrupa ülkelerinde yaygındır. Sıkı veteriner kontrolleri yapılmasına rağmen, İsveç, İngiltere ve Polonya'da Trisin salgınları görülmektedir. Yurdumuzdaysa, yerli Hıristiyanların dışında Trisin hastalığı görülmemiştir.

GIDALAR VE İNSAN MİZACI

İnsan ve hayvanlar, yedikleri gıdaların az-çok tesirinde kalırlar. Mesela kedi, köpek, aslan gibi et yiyen hayvanların yırtıcı; koyun, keçi, deve gibi ot ile beslenen hayvanlarsa daha uysal ve yumuşak huylu oldukları malumdur. Bu durumda, insanlar için de geçerlidir. Nebati gıdalarla beslenenlerin, genellikle halim-selim; et ve et ürünleriyle beslenen insanların ise daha sert mizaçlı oldukları tespit edilmiştir. Domuz, dişisini kıskanmayan bir hayvandır. Domuz eti ile beslenen insanlarda, kıskançlık hissinin zayıfladığı veya dumura uğradığı gözlenmiştir Fransız filozoflarından Savorin de beslenmenin mizaç üzerindeki bu tesirine çok önem vererek, "Bana ne yediğini söyle, senin ne olduğunu haber vereyim." demiştir.

HELALLER IHTIYACA YETER

Yüce Rabbimiz, istifademiz için pek çok gıda yaratmıştır. Bunun yanında, bazı zararlı şeylerin yenip içilmesini yasaklamıştır. Çünkü O, sonsuz şefkat ve merhamet sahibidir. Kullarına, taşıyamayacakları yükleri vermez. Emir ve yasakları, insanların rahatlıkla altından kalkabilecekleri şeylerdir. Acaba insan içki içmeyince, domuz eti yemeyince ne kaybeder?
 

VaVeyla

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
11,102
Tepki puanı
23
Puanları
38
Konum
Mevlana diyarı
günah olduğunu biliyordum da bu kadar zararlı olduğunu bilmiyordum
Rabbim kainatta herşeyi en güzel biçimde ayarlamış
hikmetinden sual olmaz

allah razı olsun kardeşim emeğine sağlık
 

necla_38

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
10 Nis 2009
Mesajlar
298
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
41
bıldıklerımı sızınle paylaşmaktan gurur duyarım kardeşım eğer yararlı olabiliyosam ne fayda hayırlı akşamlar
 

kimkimdir

Kayıtlı Kullanıcı
Katılım
9 Şub 2009
Mesajlar
6,610
Tepki puanı
2
Puanları
0
Yaş
53
Helâl(!) etiketli domuz etleri Geçtiğimiz günlerde İtalya'dan Türkiye'ye gelen bir TIR'da bulunan domuz eti ve ürünlerinin yankısı devam ederken, yıllarca "helal" etiketli domuz eti yedirildiği ortaya çıktı.
20/04/2009
1939.jpg
Geçtiğimiz günlerde İtalya'dan Türkiye'ye gelen bir TIR'da bulunan domuz eti ve ürünlerinin yankısı devam ederken, dünyanın en kalabalık Müslüman nüfusuna sahip ülkesi Endonezya'da da domuz eti skandalı yaşanıyor. 240 milyonluk nüfusunun yüzde 90'ı Müslüman olan ülkede, sığır etine domuz eti karıştıran beş firma hakkında soruşturma başlatıldı.

Geçtiğimiz günlerde İtalya'dan Türkiye'ye gelen bir TIR'da bulunan domuz eti ve ürünlerinin yankısı devam ederken, dünyanın en kalabalık Müslüman nüfusuna sahip ülkesi Endonezya'da da domuz eti skandalı yaşanıyor. 240 milyonluk nüfusunun yüzde 90'ı Müslüman olan ülkede, sığır etine domuz eti karıştıran beş firma hakkında soruşturma başlatıldı.
domuz-helal-diyor.jpg













DOMUZ ETLERİNİN ÜZERİNE ‘HELAL' ETİKETİ

Avustralya'nın Herald Sun gazetesinin haberine göre, Endonezya Ulusal Gıda ve İlaç Gözleme Ajansı'nın (BPOM) bazı firmaların ürettiği sığır eti üzerinde yaptığı çalışmalarda, etlere daha ucuza mal edilen domuz eti karıştırıldığı tespit edildi. Java ve Sumatra bölgelerindeki marketlerde satılan etleri inceleyen yetkililer, domuz eti olduğu tespit edilen paketlenmiş etlerin üzerinde de ‘helal' etiketi yapıştırıldığını tespit etti.

MÜSLÜMANLAR TEPKİLİ

Skandalın ortaya çıkmasından sonra domuz eti üreten firmalar büyük tepki toplarken, Müslümanlara domuz eti satan firmaları ortaya çıkaran BPOM Başkanı Hüsniah Rubiana Tamrin, Müslümanların bu olaya karşı tepkisini anladığını belirterek, insanlara uzun süre sığır eti diye domuz eti satan firmaların, açık bir şekilde Müslümanları aldattığını kaydetti.
taylanli-muslumanlar_icin_d.jpg


DÜNYANIN EN KALABALIK MÜSLÜMAN ÜLKESİ

Sığır etinden daha ucuz olduğu için kar amaçlı olarak Müslümanlara domuz eti satan firmalar hakkında soruşturma başlatıldığı kaydedildi. Dünyanın en kalabalık Müslüman ülkesi olan Endonezya'da, 240 milyonluk nüfusun yüzde 90'ından fazlasını Müslümanlar teşkil ediyor.
Kaynak: Gıda Güvenliği Hareketi
 

Bu konuyu görüntüleyen kişiler

Üst Alt